dore okulları
Malatya
28 Mart, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.31
  • EURO
    35.12
  • ALTIN
    2293.3
  • BIST
    9056.01
  • BTC
    70817.65$

Gayeleri korku imparatorluğuydu...


Tv Net’teki programa katılan Murat Çetin, Fetullah Gülen Terör Örgütü’nün bilinmeyenlerini anlattı
Narin

Malatya Time Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çetin, Türkiye gündeminin değerlendirildiği TvNet Televizyonu'ndaki Haber Analiz isimli programa konuk oldu. Programın moderatörü ve yapımcısı Ferhat Ünlü ile birlikte Gazeteci Nazif Kahraman ve Gazeteci Abdurrahman Şimşek'in sorularını cevapladı.

MALATYA TIME / ÖZEL HABER

Önceki gün İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen ve kamuoyu tarafından “Tahşiye Kumpası” olarak bilinen dava ile ilgili görüşlerini aktaran Murat Çetin, Fetullah Gülen Terör Örgütü'nün iç yüzünü anlattı.

Fetullah Gülen'in 2010 yılında yaptığı bir konuşmasından sonra başlatılan Mehmet Doğan ve Tahşiye Grubu soruşturmasının hayal ürünü deliller ve vehimlerle oluşturulduğunu söyleyen Murat Çetin, Ferhat Ünlü'nün, “2010'da Gülen'in meşhur bir konuşması var. Ardından STV'de Şefkat Tepe isimli diziye yansıyan bir takım sahneler ve ardından başlayan bir süreçvar. O konuşmanın şifreleri pek anlaşılamadı. Tahşiye konusunu çok iyi bilen bir gazeteci olarak, Gülen'in konuşmasının bir talimatolup olmadığını söyleyebilir misiniz?” şeklindeki sorusuna, “Bu sadece bir talimat değil. Talimatlar gizli olarak da verilebilir.” Diyerek cevap vermeye başladı. Çetin cevabının devamında, “Burada bir güç gösterisi vardı. Fetullah Gülen, “Tahşiye diye bir şey icat edebilirler” derken, bununla polisine, hakimine ve savcısına talimat veriyordu. Bu polis, hakim ve savcılar da inançlarından dolayı, hocalarına kayıtsız şartsız bir şekilde itaat ettiler. Bunu da pervasızca yaptılar. Olaya bir de şöyle bakacak olursak: Bu sözlerini bir kerametmiş gibi göstererek gelecekten haber veriyormuş gibi yaptı. Böylece kendini tabanına pazarlamış oldu. Üçüncü husus ise bir korku ortamı oluşturmak istedi. Terör kelimesinin anlamı “Etrafına korku salmak” demektir. Bir terörist bomba patlatırken orada kaç kişinin öldüğüne değil nasıl bir korku ortamı oluşturduğuna bakar. Fethullah Gülen de “Tahşiye gibi bir şey icat ederler” derken “Bak biz Tahşiye'nin ipini çektik. Tahşiye Yayınevinin müdavimlerinin ipini çektik. Onları takip edenlerin de ipini çektik. Siz de haddinizi bilin haddinizi bilmezseniz sizin de ipinizi çekeriz” mesajı vererek cemaatinin dışındaki başka cemaatlere korku vermeye çalıştı. Bunlar, bütün cemaatlere böyle yapıyorlar. 17 ve 25 Aralık'tan önce bu tarz eylemler yapıyorlardı. 17-25 Aralık'tan sonra ise şekil değiştirdiler. Dediler ki “14 Aralık'ta bizi hapse atıyorlarsa diğer cemaatlere de yapabilirler” korkusunu yerleştirmeye çalıştılar. Böylece kendilerine destek bulmaya çalıştılar.” İfadelerini kullandı.


GÜLENCİLERİN SAPKINLIKLARINI ANLATAN MEHMET DOĞAN'I HEDEF YAPTILAR

“Neden Gülen örgütü Tahşiye'yi doğrudan hedef seçti. Hatta bunu davul-zurnayla duyura duyura yaptı. Bunun sebebi neydi?” diye soran Ferhat Ünlü'ye Murat Çetin şu şekilde cevap verdi: “Olaya daha geniş bir şekilde yapılması gerekiyor. Fethullah Gülen, 100 yılın projesidir. Direkt olarak, Tahşiye Yayınevi'nin yazarını hedef almasının sebebi, yayınlanan eserlerin, Fethullah Gülen'in müntesibi bulunduğu ve Bediüzzaman'ınGizli ZındıkaKomitesi diye tabir ettiği komiteyi ilmen çökertmesidir. Mehmet Doğan, Redd-ül Evham isimli eserinde “Risale-i Nur Külliyatı'ndanFethullah Gülencımbızla çekip aldığı bazı hususları çarpıttığını” anlatmıştır. Müellif hem bunda hem de Rumuz-ul Kur'an isimli eserlerinde diyor ki “Dinin 4 tane ana kaynağı vardır. Kur'an, Hadis, Fıkıh ve İcma'dır. Bu bilgilerin ışığında “Yahudi ve Hıristiyanlar “cennet ehli”dir. Peygamber Efendimize iman etmeden de cennete girilebilir. Ayrıca dinde cihat yoktur” diyen Fetullah Gülen'in bu görüşlerini ilmi delliler ışığında reddetmiştir. Mehmet Doğan bunları ilmen ispat etmiştir. Bu eserler 2003'ten beri yazılmaya devam eden eserlerdir. Bu eserlerin yazılacağını Bediüzzaman Hazretleri hayattayken Kastamonu Layikası, Tarihçeyi Hayat ve Barla Layikası'nda ifade ediyor. Mesela diyor ki, “Zannederim ki Risal-i Nur, iman hakikatleri hususunda ihtiyaçlara kafidir. Dolayısıyla benim görevim bitmiştir. Sizin vazifeniz devam ediyor. Sizin vazifeniz şerh yapmak, izah etmek, talim etmek, tekmil etmek ve tahşi etmektir. Tahşikelimesi bir fiildir. Yani dipnot yazmak demektir. Mehmet Doğan,ehl-i sünnet çizgisinde Risal-i Nurları izah ettiğinden dolayı, Gülen'in farklı ve yanlış yorumlarına darbe vurmuştur. Bunun için de Gülen Örgütü'nün hedefine oturtulmuştur. Gülen “Dinde cihat yoktur” diyor. Mehmet Doğan ise neşrettiği eserlerle ilmen dinde cihadın olduğunu göstermiştir. Diğer tarafta Gülenciler fakir fukaranın hakkı olan zekatı topluyor. Mehmet Doğan ise zekatın fakir fukaraya ait olduğunu dolayısıyla himmet adı altında verilemeyeceğini izah ve ispat ediyor. Ayrıca Mehmet Doğan'ın İcaz-il Kur'an isimli eserinde “Kur'an-ı Kerim etrafında birleşin. Tefrikaya düşmeyin” diyerek, milletimizin ve memleketimizin birlik ve beraberliğini teşvik etmiştir. Eserde Kur'an'dan, hadisten, fıkıhtan ve icmadan deliller getirerek ümmetin birliğini teşvik etmiştir. Şu eser yazıldıktan 10-15 gün sonra operasyon yapılmıştır.”
Mehmet Doğan'ın Fetullah Gülen'i kesinlikle muhatap almadığını söyleyen Murat Çetin, “Mehmet Doğan, Fetullah Gülen'in bağlı bulunduğu ve maşası olduğu Gizli Zındıka Komitesi'ni hedef aldı. Gizli Zındıka Komitesi üst akıl gibi bir şeydir. Bunlar HakikatulYahud isimli bir eserde detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Gizli Zındıka Komitesi, 250 sene önce kurulmuş, 300 tane Yahudi'den oluşan bir komitedir. Bunların başının sonunu bilen yoktur. Bilinse zaten gizli olmazdı. HakikatulYahud'abakıldığı zaman, dünyada ne kadar harp varsa, ne kadar fitne ve ne kadar felaket varsa altında bunlar yatıyor. Bunlar kendilerince Arz-ı Mevud davasını güdüyorlar. Dolayısıyla Hazreti İsa Aleyhisselamın gelmesini bekliyorlar. Bunun da Yahudiler arasından çıkacağını söylüyorlar. Bunun oluşması için her türlü kötülüğü ve pisliği yapıyorlar.Mehmet Doğan'ın bir başka eseri olan Nüzul-i İsa isimli eserinde de Hazreti İsa Aleyhisselam'ın ineceğine dair ayetler ve hadisler vardır. Bunlar mütevatirdir. Ehli sünnet velcemaate göre mütevatir hadisi inkar etmek kişinin imanını tehlikeye sokar. Fetullah Gülen ise “Peygamber aleyhisselatu vesselam, hatem-ül enbiyadır. Yani son peygamberdir. Tekrardan peygamber gelmeyecek. O'na benzeyen bir insan gelecek, o da benim” diyor. Bunun ne demek olduğuyla ilgili takdiri izleyicilerimizebırakıyorum.” ifadelerini kullandı.

BEDİÜZZAMAN'A DA AYNISINI REVA GÖRMÜŞLERDİ

Murat Çetin gelen sorular üzerine, “Osmanlı'nın yıkılma dönemine girdiği sıralarda yaşanan 93 harbi ve sonrasındaki Birinci Dünya Savaşı'nın akabinde İngiliz Müstemleke Nazırı “Elindeki Kur'an-ı Kerim'i göstererek, “Bu kitap Müslümanların elinden alınmadıkça ya da bundan soğutulmadıkça biz onlara hakiki manada hakim olamayız” demiştir. Büdiüzzaman Hazretleri, bu İngiliz'in sözlerine karşılık mücadeleye başlıyor. “Ben Kur'an-ı Kerim'in sönmez ve söndürülemez bir nur olduğunu bütün dünyaya ispat edeceğim” diyor. Bediüzzaman Hazretlerinin bu mücadelesi çeşitli baskılarla karşılaşıyor. Hatta 28 senelik hapis cezası da geliyor. Asa-i Musa isimli eserinde, “Şimdiki atılan tohumlar ıslah edilmezse, 20 sene sonra tokatlar pek dehşetli olacak.” diyor. 1950'li yıllardan 1971'i ifade ediyor. Dikkat ederseniz Gülen Hareketi 1971'de başlamıştır. Bu tarihten itibaren İslamiyet Protestan bir İslam şeklinde gösterilmiştir. Yani, Kur'an-ı bilmez, hadisi bilmez, fıkhı bilmez ve icmayı bilmez bir Müslümanlık ortaya konulmuştur. Bu safsataları, Müslümanların arasına yerleştiren ise Fetullah Gülen'dir. Günümüz Müslümanlarında cihat fikri kalktı. Müslümanlarzekatını Kur'an'ın emrinin dışında vermeye başladı. Tasavvufu savunuyor ama tarikat ruhundan yoksun. İslam'ı savunduğunu söylüyor ama Hadis'i inkar ediyor. Tamamıyla Fetullah Gülen ve onun gibi düşünenler İslam'a bunları sokmuştur. Buradaki üst akıl daha ziyade Siyonistlerdir. Bunların uydurdukları Evangelist diye bir din vardır. Evangalistler de Yahudiler'in maşası olarak dünyaya hakim olma gayreti gösteriyor.” cevabını verdi.

SORGUDAKİLERİ VE ERDOĞAN'I GUANTANAMO'YA GÖNDERECEKMİŞ!..

Tahşiye Kumpasıyla ilgili olarak gözaltına alınan insanlara saçma sapan sorular yöneltildiğini söyleyen Murat Çetin, “ “Bediüzzaman için“Bu bir cemiyet kuruyor”demişlerdi. Mehmet Doğan'a da aynısı yapıldı. “BununEl-Kaide'yle münasebeti var” denildi. Gözlatına alınıp sorgulanan Abdülmennan Özmen isimli bir imam var. O dönemde Muş'ta imamlık yapıyordu. Bu adama “Sen Diyanetin imamının arkasında namaz kılıyor musun?” diye saçma sapan bir soru soruluyor. Adamın kendisi zaten Diyanet'in imamı.Dolayısıyla Mehmet Doğan ve Tahşiyeciler diye Fetullah Gülen'in uydurduğu bir ismin müntesiplerinin El-Kaideyle münasebetlerinin olup olmadığını sormak yerine, eğer bir münasebet varsa bunu delilleriyle ortaya koysalardı ya. Yine iddianamede Hasip isimli bir hoca var. O zata da “Asrınmüceddidi kimdir?” diyorlar. O da “Bediüzzaman hazretleridir” diye cevap veriyor. Sorguyu yapan kişi “Hadi lan. Bediüzzaman'ın etrafında 3-5 tane adam vardı. Fetullah Gülen'in etrafında binlerce insan var.” diyor. Sorgulanan hoca “Kendi vatanımda konuşamayacak mıyım? Burası Türkiye ve bir lideri var. O da Recep Tayyip Erdoğan'dır” diyor. Sorgucu “Recep Tayyip Erdoğan'ı ve seni Guantanamo'ya götürür perişan ederiz” diye tehdit ediyor. Başta ifade ettiğimiz gibi “Tahşiye diye bir örgüt icat ederler” derken kendine muarız insanlara “Haddinizi bilin. Ben sizi paketlerim” dedi. Nitekim paketledi.” diye konuştu.

GÜLEN, “BU İŞİ YAPAN BENİM” DİYOR

Fetullah Gülen'in yanlışlarını ilmi olarak çürüten Mehmet Doğan'ı hedef tahtasına oturttuğunu söyleyen Murat Çetin, “Mehmet Doğan'ın yazdığı eserlerde hiçbir şekilde Fetullah Gülen ismi yazılmamıştır. Doğan, onların yaptığı yanlışları anlatmıştır. Gülen, birlikte hareket ettiği insanlara “Bu işi yapan benim” diyor. Mesela, Elazığ Emniyet Müdürlüğü hazırladığı raporda, “Fetullah Gülen'in bu açıklamasıElazığ'da Hacı Hulusi Yahyagil'e yakın insanlar tarafından memnuniyetle karşılandı.”Bu raporu görünce 2006 veya 2008 yılındaki vahim bir olay geldi. O tarihte bir televizyon kanalına bir ihbar mektubu gönderildi. Bu ihbar mektubunda “Mehmet Doğan'ın medresesinde El-Kaide'ye adam yetiştiriliyor.” deniliyordu. İhbar mektubu sonrasında o televizyon kanalı Elazığ'a bir ekip gönderdi. Medreseye devam eden doktor Murat Gönül isimli bir insanın adını yayınladılar. Bu adamın hayatını kararttılar. 3 ay içeride yatırıldığını biliyorum.”

MS HASTASI MEHMET DOĞAN, AĞABEYLERİ KESECEKMİŞ…

Fetullah Gülen ve yandaşlarının insanlara yaklaşma biçimleriyle ilgili de bilgiler veren Murat Çetin, “Eğer kendileriyle müşterek bir şekilde hareket etmenizi istiyorlarsa, sizin zayıf noktalarınızı arıyorlar. Burada bir örnek vereyim. Bediüzzaman Hazretleri ileride hazreti Mehdi'nin geleceğini haber verip kendisinin de O'nun öncüsü olduğunu ifade ediyor. Nur Camiası Bediüzzaman'a Hazreti Mehdi nazarıyla bakar. Envar Neşriyat müdavimlerinden Abdullah Yeğin'in ve Ahmet Aytimur'un hizmetinde bulunan Mahmut İşgören, “Fetullah Gülen'in adamları benim yanıma geldi. Dediler ki “Mehmet Doğan ağabeyleri kesecek ve şeriatı ilan edecek. Mehmet Doğan kendisini Mehdi biliyor”HalbukiMehmet Doğan çeşitli hastalıklarla muzdarip 1944 doğumlu yaşlı bir adamdır. Böyle bir insan asmayı kesmeyi nasıl yapsın. Bizim Nur Camiası Bediüzzaman hazretlerine Mehdi nazarıyla baktığından dolayı Gülencilerin yaptığı propagandayı kabul ediyor. Bu hareketlerinin tek bir açıklaması var. Mehmet Doğan'ın eserlerinin okunmasını engellemek. Mehmet Doğan'a birkaç kez bizzat sordum. “Efendim sizin hakkınızda böyle iddia ediliyor” dedim. O da bana “Ne aklımda, ne kalbimde, ne hayalimde böyle bir şey geçmiyor. Kur'an'ın 6666 ayetine yemin ederim. Ben Kur'an hizmetkarıyım. Benim böyle bir davam yoktur. Kim de benim böyle iddia ettiğimi veya benim böyle olduğumu söylerse ben ona hakkımı helal etmiyorum.” diye cevap verdi. Bu sözler Mehmet Doğan'ın ağzından birebir işittim. Fetullah Gülen ise “Peygamber aleyhisselatüvesselamdan sonra peygamber gelmeyecek. İsa gelmeyecek. Belki İsa'ya benzeyen bir zat gelecek. Belki O'na benzeyen zat gelecek.O da diyalog yapacak” diyor. Burada kimi kast ettiklerini tahmin edersiniz.” ifadelerini kullandı.


SİYONİZME HİZMET EDİYOR

Ferhat Ünlü'nün “Fetullah Gülen'in Ortadoğu'ya bakışını nasıl görüyorsunuz? Mesela Mavi Marmara gemisinde 9 tane Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı katledilince “Otoriteden izin alınması gerekiyordu” demişti.”şeklindeki sorusuna Murat Çetin şu şekilde cevap verdi: “Bu malumun ilanından başka bir şey değildi. “Ben Siyonist emellere hizmet ediyorum” dedi. Burada bir üst akıl var. HakikatulYahud isimli kitapta geçen bir komite var. Bu komitedekiler soylarının Hazreti Davut Aleyhisselam'dan geldiğini kabul ediyorlar.”

İDDİANAMEYE BUNUN DA KONULMASI LAZIM

Tahşiye Kumpası isimli davanın iddianamesinde önemli bir eksiklik olduğunu söyleyen Murat Çetin, “2010'un Ocak ayında operasyon yapılıyor. Aynı yılın 5. ayının 10'unda Fetullah Gülen'e şöyle bir soru soruluyor: “Mescitlerimizin Mescid-i Dırar'a dönüşmesi mümkün müdür?” Bildiğiniz gibi Mescid'iDırar, Peygamber efendimiz zamanında münafıklar tarafından yapılan ve Peygamber Efendimiz tarafından yıktırılan bir mescittir. Fetullah Gülen'in o soruya cevabı, “Ben şu ana kadar mescitlerimizin Mescid-i Dırar'a dönüştüğünü görmedim. Ama sizin mescitleriniz Mescid-i Kuba'dır. Evleriniz Mescid-i Kuba'dır. Okullarınız Mescid-i Kuba'dır. Hizmetleriniz Mescid-i Kuba'dır. Sizin referans olarak gösterdiğiniz her bir değeri referans olarak gösteren kişilerMescid-i Dırar'dır. Ezin bunları. Bunları küçümsemeyin. Bunlar beyindeki tümörlere benzer, sizi perişan ederler” şeklinde konuştu.

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!