dore okulları
Malatya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.51
  • EURO
    34.90
  • ALTIN
    2450.6
  • BIST
    9887.35
  • BTC
    64160.54$

İNÖNÜ'DE TEPKİ ÇEKEN KONSER


İNÖNÜ'DE TEPKİ ÇEKEN KONSER
Bu haftaki 'Hasbihal' yazımız...
Narin

Geçtiğimiz günlerde İnönü Üniversitesi, 15 Temmuz şehitleri ve kahramanlarına ithafen “Yurt Ahengi” isimli bir konser düzenledi. Dar-ul İslâm olan mukaddes topraklarımız için canlarını feda eden aziz şehitlerimizi bu vesileyle rahmet ve minnetle anıyorum.

İnancım gereği şehitlerimizin, söz konusu konserden hoşnut olacaklarına da ihtimal vermiyorum. İnancımızda şehitler için veya bizden önce ebedi aleme göçenler için yapılacak en güzel işlerin başında dua etmek gelir.

İkinci işimiz ise o şehitlerin emanetleri olan ailelerini ve vatanımızı dahili ve harici tehlikelere karşı muhafaza etmektir. Bu konuyla ilgili son söz olarak, sadece 15 Temmuz şehit ve gazileri değil, öncesinde ve sonrasında; bu vatan uğruna, Suriye'de, Irak'ta ve Güneydoğu'da gözünü kırpmadan canını ortaya koyan tüm kahramanlar ve aileleri bizim namusumuzdur

 

DAHA DOĞAL OLAYDI İYİYDİ…

Milletimizin arasında dilden dile dolaşan bir söz vardır: “Yiğidi öldür. Hakkını yeme” İşte şimdi yazacağım da o minval üzerine. Dünya Gazeteciler Günü, 21 Ekim olarak belirlenmiştir. İşte bu gün sebebiyle siyasiler tarafından gönderilen ve elime geçen tek mesaj, Sayın Öznur Çalık imzasını taşıyor. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekilimiz Sayın Öznur Çalık, “15 Temmuz gecesi ülkemizi ele geçirmeye kalkan karanlık şer odağı FETÖ ve asker üniforması altındaki katillerin başarısız olmasındaki en büyük etkenlerden biri basınımızdı. O karanlık gecede büyük bir rol üstlenen medyamız olması gerektiği gibi, tavrını milli irade ve demokrasiden yana kullanarak hainlerin püskürtülmesinde önemli bir rol oynadı. Yerli, bağımsız ve milli bir duruş sergileyen basın mensuplarımız; Cumhurbaşkanımız ve Başkomutanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakanımız Sayın Binali Yıldırım'ın çağrılarını millete ulaştırarak, halkın kurtuluş mücadelesini başlatmasına vesile oldu. Vatandaşlarımızın, hain darbe girişimine karşı refleks oluşturmasının önünü açan Başkomutanımızın ifadelerini milletin yüreğine ve vicdanına yazan basın mensuplarımız, bu önemli ve bir o kadar da kutsal olan görevi ifa ettiklerinden dolayı onlara bir kez daha teşekkürlerimi sunuyorum.” ifadeleriyle Dünya Gazeteciler Gününü unutmayan tek siyasetçimiz olarak hatıra defterimize kaydedildi. Mesajla ilgili küçük bir eleştiriyi de yazmasak olmaz: Daha doğal bir üslup kullanılaydı iyiydi…

SİNERJİ BU OLSA GEREK…

Geçtiğimiz günlerde Gümrük ve Ticaret Bakanımız Bülent Tüfenkçi'ye Elazığ yolu üzerinde atıl vaziyette bulunan YİMPAŞ binasının İnönü Üniversitesi'ne verilmesini teklif etmiştim. Bu teklifimiz için saygıdeğer Bakanımız makul bir fikir olduğunu ifade ederek değerlendireceklerini söylemişti. Hatırlanacağı gibi daha önce de, İnönü Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay ve Turgut Özal Tıp Merkezi Başhekimi Prof. Dr. Hakan Parlakpınar'ın, sayın Tüfenkçi'ye brifing verdiğini aktarmıştık. Bakanımız da “Rektörümüz ve Başhekimimiz, hastanenin borç batağında olduğunu belirterek bizden yardım talebinde bulundular. Karaciğer Hastanesi'nin de kadroya ihtiyacı olduğunu ifade ettiler. Biz de hem

kadro meselesiyle ilgili hem de borçla ilgili başta Maliye Bakanımız olmak üzere gerekli görüşmeleri yapacağımız belirttik” ifadelerini kullanmıştı. Verdiği sözü tutan Bakan Tüfenkçi, “Yöneticilerimizin, iyi niyetle çalışacaklarına inanıyorum. Onlara destek için elimizden geleni yapacağız” diye konuşmuştu.

İŞ BİTİRİCİ BAKAN!..

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, geçen haftaki ABD ziyaretinde ABD-Kanada sınırındaki gümrük kapısında incelemelerde bulunmuştu. İnceleme sırasında Gümrük ve Sınır Koruma Buffalo Bölge Müdiresi Rose Hilmey, dedesinin Elazığlı olduğunu, ABD'ye gelip evlendiğini ve bu ülkede kaldığını söyledi. Rose Hilmey, bu sözlerinin ardından Türkiye'deki akrabalarına ulaşmak için Bakan Tüfenkçi'den yardım istedi. Hilmey'in yardım talebi üzerine Elazığ'daki akrabalarına ulaşıldı.

VAZİFENİ YAP, NETİCEYİ ALLAH'A BIRAK

Geçtiğimiz günlerde, TRT1 Kent Radyo'daki “İstanbul 2 Kıta 3 Köprü” isimli programın konuğuydum. Programda, Fetullahçı Terör Örgütü'yle mücadele eden ve Tahşiye Kumpası'yla mağduriyet yaşayan Mehmet Doğan Hocaefendi hakkında şunları söylemiştim: Ama hiç kimse çıkıp da FETÖ'yle mücadele eden Mehmet Doğan Hocaefendi'ye sormuyor. “Hocam ya sen çok zeki bir adamsın. Ya alim insansın ya da veli bir insansın. 1970'ten beri FETÖ'yle mücadele eden bir insansın. 2005 yılında yazdığın bir eserde 2014'te FETÖ'nün biteceğini müjdeleyen bir insansın. Arap Baharı'nı bize önceden bildiren bir insansın. Ya sen bu işi nasıl biliyorsun. FETÖ'yle mücadelede biz samimi insanlarız. Yol bilmiyoruz, yordam bilmiyoruz. Bize yolu yordamı göster” demiyorlar. Darbe inceleme komisyonunun Mehmet Hoca'yı dinlemesi hususunda ulusal medyada ciddi yankılar oluştu. Demek ki neymiş vazifeni yap, neticeyi Allah'a bırak..

VALİLİKTEKİ ACAYİPLİKLER…

Malatya Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı Müdürü'nün sözleşmesi fesh edilmiş. İddia: PKK terör örgütü... İyide Madem PKK'lıydı neden işe aldınız? Madem aldınız, neden şimdi sözleşmesini fesh ediyorsunuz? Hasıl-ı kelam: Abidik-gubidik işler bu olsa gerek. Bu arada Malatya  Valisi Mustafa Toprak'a soru: Malatya Valiliğinde kaç PKK'lı çalışıyor?

İDEAL SİYASETÇİ KİM?

Bugünlerde küçük çaplı bir anket yaptım. “Geçtiğimiz dönem Malatya'daki ideal siyasetçi kimdir?” diye sorduğum zaman aldığım cevaplarda ağırlıklı olarak, Ömer Faruk Öz ismini duydum. Hatta bu cevabı verenlerin yine büyük bir kısmı “Adam gibi adamdır.” diye de ekledi. Bu anketin neticesi beni geçmişe götürdü. Hakikaten, Meclis'e ne zaman yolum düşse bütün vekillerimizi ziyaret etme imkanı bulurdum. Ömer Faruk Öz'ün odası diğerlerine nazaran daha kalabalık olurdu. Kendisine ulaştırılan işi anında çözen bir kişiliği vardı. Bunları düşünürken günümüze baktım ve iki vekilimizi halen göremediğimi fark ettim. Sayın Ahmet Davutoğlu'dan sonra görünmez olan bu iki vekili benden başka arayan var mı?

 

GÜLEN, BAYINDIR VE İSLAMOĞLU İTTİFAKI…

Kendi öz dilimizle yazılan Kur'an-ı Kerim tefsiri olan Risale-i Nur Külliyatı'nın iman ve İslam üzerindeki hizmetini anlamak isterseniz; terörist başı Fethullah Gülen'e, Abdulaziz Bayındır'a ve Mustafa İslamoğlu'na bakın… Hepsi de bu eserin itibarını düşürmeye çalışıyor. Demek aynı kaynaktan beslenen 3 ismin de planlarını bu eser bozuyor.

İSLAM ALEMİ'NDEKİ ATEŞİ YAKANI DA, ODUN TAŞIYANI DA BİLİYORUZ

Alem

Malum olduğu üzere, İslam ülkelerinin büyük bir çoğunluğunda oluk oluk kan akıyor. İslam coğrafyalarının içine atıldığı bu ateşi yakan kafirleri ittifakla biliyoruz. Bu ateşe odun taşıyanlar konusundaki ihtilafı çözmek için fotoğrafın tamamına bakmak gerekiyor. İşte o fotoğrafın karikatürize edilmiş hali…

 

ÖZETİN ÖZETİ BUDUR!..

Herhangi bir olayı anlatmak için, kelimeler kifayetsiz kalır. Kimi zaman birkaç sayfa kimi zaman birkaç kitap, kimi zaman ise kütüphaneleri doldurmak gerekir. Bazı karikatürler, kütüphanelerin alamayacağı bilgiyi 3-4 kelimeyle anlatır…

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!