MALATYANIN FETÖCÜ KRAVATLI UYANIKLARI

Sayın Vali ve Büyükşehir Belediye başkanının darbe gecesi ortaya koydukları stratejik refleksin darbenin seyri için ne kadar önemli olduğunu, koordineli bir şekilde hareket ederek darbeyi bertaraf ettiklerini, darbecilerin Malatyada adeta elini kolunu kelepçeleyecek önlemleri aldıklarını da yazmıştık.

Kayseri'den kalkan 8 adet askeri kargo uçağının Malatyaya inmesi darbe gücü açısından önemli oldukları halde, bu uçakların nasıl bir etkiye tepki ile Pasifiziye çekildiklerini...

Belediye Başkan'ı Ahmet Çakır ve Malatya Valisi Sayın Mustafa Toprak'ın darbecilere karşı geliştirdikleri geri püskürtücü hamleler zinciri sayesinde Malatyada olası büyük bir facianın önüne geçildiğine kadar; daha bir çok şeyi bu sütunlardan sizlere aktardık.

Burdan yazıp sizlerle paylaştıklarımız elbet sadece bu kadar ile sınırlı değil. Geçen zaman içinde darbe detayları derinleştikçe çok çarpıcı bilgiler elimize geçti. Darbe sonrası FETÖ ile kapsamlı mücadele sürecinin doğru bir planlamasının ürünü olarak FETÖ'cülerin deşifre edilmesi safhası pes dedirtecek türden. Liste bir hayli kabarık, kimler yok kimler. Açıkçası bu kadarına bizde şaşırmadık değil. Kimlerin FETÖ terör örgütü ile elele verip, darbe başarısız olunca hiç birşey olmamış gibi görevinin başında kalan yönetici kadrosundan uyanık takımın varlığına tanık olduk. Bunlar Bylock denilen o her ne karın ağrısı ise kullanmış, FETÖ denilen terörist/darbeci/katliamcı kişiyle aynı ortamda bulunmuş, el etek öpmüş, Pensilvanya'ya kadar gidip ziyaret teşriflerinden bulunmuş, hızını alamayıp bir de fotoğraf çekmiş, hani illerde daha iyi yerlere gelebilsinler diye...Hatta şüpheli olarak  2 gün gözaltında tutulmuş olanı da var. Sanırım bu aralar pek ortalıktan görünmemesinin sebebi buna bağlı! Ayrıca bunlar utanmak nedir bilmeyen uyanıklar. Sağda solda hiç yüzleri kızarmadan aynı makamda, arada verdikleri ufak tefek nutuklar üzerinden iktidara göz boyaması ile asıl kimliklerini sansürlediklerini düşünüyorlar. Zannediyorlar ki kimse bir şey bilmiyor. Herkes derin deliksiz uykuda ve sadece kendileri birer akıl küpü. Nasıl olsa Bylock'u sildik artık bizi bulamazlar gibi fosilleşmiş bir zihniyetle yine eski düzenlerinde minimal bir değişikliğe taviz vermeden Miletti oyalama taktiklerini eksiksiz sürdürmekteler.

İşte FETÖ'yü ayakta tutan bu tür cebbelutlar en tehlikelileri. Pusuda bekleyen kurt misali avını ne zaman yiyeceğini hesap etmek için gizlenirler. Hatta belki günü geldiğinde bu kıravatlı uyanık takımı FETÖ'den aldıkları talimatlar doğrultusunda YENİ bir darbenin tabanını oluşturacakları şüphesiz. Şimdi de 22 Kasım diye bir tarih dolamışlar diline. Kim bilir, belkide o günü bekliyorlar.

Darbe gecesi Malatyada meydana gelen olaylar sonucu elde ettiğimiz, Malatya halkı basiretinin yüksek vatan sevgisi ile devlet halk birlikteliğinden doğan gerçeklerin bir röntgenini çektiğimizi de bilakis yine burdan yazmıştık.

Öyle ki; Malatya halkı canı, malı, ırzı, namusu uğruna darbecilere karşı koydu. Halk canını ZPT'lere siper etti. 2'ci ordu gibi askeri bir canavarla çarpışmayı göze aldı. Sokaklara döküldü. Sabahlara kadar darbecilere karşı sıkı bir duyarlılıkla sokakları fevkalade inletti. O şerefli, haysiyetli fidan gibi delikanlılar; kimi 17, kimi askerden yeni gelmiş, yaprak gibi kızlar, çoluk çocuk demeden elinde bayrak sabahladı İnönü meydanında. Tekerlekli sandalyesi ile gelen mi dersiniz, 80 yaşında ki amcalar, teyzeler, belki tek geçim kaynağı olan çalıştığı fabrikadan işten atılma pahasına minibüslerin sırtında beline bağladığı "Türk bayrağı" ile ölmek için tetikte bekledi insanlar.

Tüm bunlara rağmen siz ne yaptınız? Malatya Ak parti BAZI üst düzey yöneticileri olarak bu asil milleti aptal yerine koymaktan başka. Milletin size güvenip teslim ettiği koltuğa kene gibi yapışarak bırakmamanız bu saatten sonra suç teşkil ettiğini umarım farkındasınız!

Sorum şu!

Şimdi burdan biz mi yazalım yoksa Malatya Ak partinin bazı önemli yöneticileri olarak kendiniz gidip bulunduğunuz mevkilerden istifa ederek teslim mi olacaksınız? Zaman hızla geçiyor beyler. Kıravatlı beyler, sizler...Vaktiyle kullandığınız o BYLOCK'u telefonlarınızdan sildiğiniz halde hatta gidip yeni iPhone-6 alarak, yeni bir hat açtırıp paçayı bu ucuz manivela ile yırtacağınızı mı düşünüyorsunuz? Devleti yıkmaya çalışmak, Cumhurbaşkanımızı öldürmeye teşebbüs, halkı katletmekten sıyrılmanız bu kadar kolay mı? İstediğiniz kadar gizlenin, eninde sonunda sizi eliyle koymuş gibi bulacaklar. Gerçi istifa etmek, suçlu olduğunuz anlamına gelir ki; böyle bir desturü gerçekleştirme lüksüne tabi kılmazsınız kendinizi. Belki bir ihtimal bizi teğet geçerler deyip sonuna kadar bekleye durmanızın da bir faydası olmayacak!

Yada talimatlar gelmiştir Okyanus ötesinden. Sabredin geliyoruz diyerek.

Devran döner, keser döner sap döner her şey yerini bulur bir gün. Bylock'u kullanmak FETÖ terör örgütüne üye olmanın tapusudur. Çünkü bu programı FETÖ'cüler kendi aralarında yazışmak için özel olarak tasarladı. Gizli bir özelliğe sahip. Bilmem kaç tane güvenlik duvarı var. Hem öyle direk telefonunu da indirilmiyor. Özel bir veri üzerinden önce bilgisayara ordan telefona aktarılıyor. Sonra üst düzey bir FETÖ'cünün şifre göndermesi gerekiyor. O şifre ile programa dahil olabiliyorsun. Yetmedi, mesajlaşmasa ve veri gönderimi için en az 10 kişinin sana referans olması gerekiyor. Say say bitmiyor özellikleri. Tabi o kadar gizli olduğuna göre işin içinde vardır bir bit yeniği. En yakın Zaman'da kimlerin kullandığı ortaya çıkacak, bütün yazışmalarınıza kadar. Hani çıkmadan diyorum,Malatyaya yakışır bir formatta davranmak en asil davranış olacaktır sizler için. En azından bu asil halka bir vefa borcunuzu kapatmış olursunuz.

Yine soruyorum; Bylock'çular sizleri isim isim buraya yazalım mı, yoksa biraz daha devletimizi oyalamaya devam mı edeceksiniz?

TİMUR İNCE