MİAD’daTüfenkçi rüzgarı

ANALİZ-YORUM: MURAT ÇETİN

Malatya Time'ın yayın hayatına başladığı günden beri, yüzlerce toplantıya organizasyona iştirak ettim. Toplantıların organize edilmesiyle ilgili çeşitli olumsuzluklar gözüme çarpmıştır. Her geçen gün bu olumsuzluklar yerini olmulu ve güzel işlere bırakıyor. Özellikle Malatyalı İşadamları Derneği (MİAD) her geçen gün biraz daha çıtayı yükseltiyor. Dün MİAD'ın 59. Aylık Toplantısı'na katıldım. Bağcılar'daki Holiday İnn İstanbul Airport Otel'de gerçekleştirilen toplantıda gördüğüm manzara ve edindiğim intiba gayet olumluydu. Yaklaşık 500 kişinin katıldığı bu toplantıyı organize edenlerden aldığım bilgiye göre beklenen misafir sayısının yüzde 40 oranında daha fazla olduğuydu. Katılım fazla olmuş, organizasyonda hiçbir aksama yaşanmamıştı. Daha önceki MİAD toplantılarında da aynı konuya değinmiş ve MİAD yönetimini yazılarımda tebrik etmiştim. Dün geceki toplantı için yine MİAD yönetimini ve organizasyon komitesini tebrik ediyorum.

SALONDA DİKKATİMİ ÇEKENLER

İlk günkü heyecanını kaybetmeyen Yunus Akdaş ve yönetimin memnuniyeti eşliğinde salonu şöyle bir gözden geçirince, onur konuğu Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi'yi ve İstanbul Valisi Vasip Şahin'in etrafındaki kalabalık dikkatimi çekti. Kimisi kendini tanıtıyor, kimisi ise bir sorunuyla ilgili her iki isme bir şeyler anlatıyordu. Beklenenin üstünde misafirin gelmiş olması MİAD Yönetim Kurulu'nu bir hayli memnun etmişe benziyordu. MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş bütün misafirleriyle tek tek ilgilenerek, bir ev sahibinin yapması gerekeni büyük bir özenle yerine getiriyordu. MİAD toplantısı, İstanbul'daki Malatyalıların gövde gösterisi niteliğine dönüşmüştü. O anda Ankara'daki toplantı da aklıma geldi. Hemen hemen aynı manzaraydı. Herkeste bir heyecan ve herkeste bir tebessüm vardı.

YENİ ÜYELERE BERAT VERİLDİ

Açış konuşmasını yapan MİAD Genel Sekreteri Hakan Odabaşı, katılımın yüksekliğinin vermiş olduğu memnuniyeti dile getirerek, MİAD'ın yeni üyelerine üyelik beratı vermesi için LC Wakiki Şirketi'nin Yönetim Kurulu Başkanı Vahap Küçük'ü sahneye davet etti. Yeni MİAD'lılara üyelik beratını veren Vahap Küçük, Malatyalıların birlik ve beraberlik içinde bulunmasından duyduğu memnuniyet ve gururdan bahsederek, organizatörleri tebrik etti.

BU HEYECAN VE COŞKUYU GÖRÜNCE…

Daha sonra kürsüye gelen MİAD Yönetim Kurulu Başkanı Yunus Akdaş da aynı memnuniyeti duyduğunu belirterek, “Bu müstesna günde katılımınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyorum. Bugün İstanbul'da Malatyahasretini Malatyalılarlagiderdiğimiz bir gün. Başta sayın bakanımıza seslenmek istiyorum. Sayın bakanım bu heyecan ve coşkuda Malatya'ya bir bakanlık verilmiş olmasının etkisi büyüktür. Bundan dolayı şahsınıza ve hükümetinize teşekkür ediyorum. İstanbul'daki Malatyalılar olarak Malatya'dakilerden daha çok birlik ve beraberlik içinde olduğumuzu söyleyebilirim. Gerek MASTÖB olsun, gerek MADEF olsun ve gerekse MEV olsun hepsi birlik ve beraberlik adına hareket ediyor. Bundan dolayı büyük mutluluk ve gurur duyuyorum. Sizin bakanlığınız döneminde bütün Türkiye'deki Malatyalılarda birlik ve beraberlik bilincinin daha yukarı çıkacağını düşünüyorum. Malatya ile ilgili organik bağımızın daha çok artacağını biliyorum. Bazı olumsuzlukların farkındayız. Malatya'nın maneviyatıyla büyüdük. İstanbul'daki Malatyalı başka yerdeki Malatyalı'ya benzemez. Sayın bakanımız alçak gönüllüğüyle, çalışkanlığı ve hoşgörüsüyle Malatyalıların medar-ı iftiharı olmuştur. Bülent beyle ilgili olarak gördüklerimin yanı sıra övgü dolu sözleri de duydum daha önce. Gümrük ve Ticaret hususlarında mevzuata hakim olduğunu ve bu işte büyük başarı göstereceğini söyleyenler oldu. Bu sözlerin boy olmadığını bugünkü İstanbul Ticaret Odası ziyaretinde bizzat müşahede ettim. İnşallah daha da büyük başarı kazanacaktır. Bize düşen görev, onun yanında olmaktır. Bütün üyelerimize aynı şeyleri söylüyorum. “İstek ve talepleriniz varsa, bir ev ödevi hazırlar gibi oturup yazın” diyorum. Hukuk kurulumuzda ve diğer kurullarımızda bir çalışma yaptırıyoruz. Önümüzdeki günlerde gümrük mevzuatında gördüğümüz sorunları bir dosya halinde sayın bakanımıza sunacağız. Daha sonra diğer konulardaki raporlarımızı da hazırlayacağız.” şeklinde konuştu. 

EHLİYET VE LİYAKATE BAKMAK LAZIM

Yunus Akdaş konuşmasına “Bizim sevdamız ülke sevdasıdır.” sözleriyle devam ederek, “Ölene kadar da böyle olacaktır. “Bizim adamımız olsun, çamurdan olsun” mantığını kesinlikle tasvip etmiyorum. “Bizim adamımız olsun ama ehliyetli ve liyakatli olsun” diyoruz. Bir iş yerine adamalırken 15-20 yerden araştırmasını yapıyoruz. Devlet yönetecek adamı da 15-20 yerden araştırıp ehliyet ve liyakat sahibi olup olmadığına bakmamız lazım. Kendi işimize nasıl sahip çıkıyorsak, ülke meselesine de aynı duyarlılığı göstermeliyiz. Malatyalı uyanıkolmalı. Olmuştur. Olacaktır. Ben 15 yıllık başkanlık dönemimde bunu gördüm. Malatyalı işadamlarının sosyal çevresinin zengin olduğunu, yardıma koştuklarını ve etkinlik alanlarının yüksek olduğunu biliyorum. Benim Genç MİAD'ım var. Bunlar çok çalışkan kardeşlerimdir. Geçenlerde Suriyelilere yardım yaptılar. Bu yardımların devamı da gelecek. Bunlarla gurur duyuyorum. Yüksek İstişare kurulum ve Yönetim Kurulu üyelerim var. Her biri ayrı ayrı birer cevherdir. Biz işadamıyız. Özellikle günümüz şartlarında teknoloji ve bilimle ilerlenirken insana verilen değerin azaldığını görüyoruz. Bunu Suriye'den gelen mültecilerle görüyoruz. Onları görürken dramı yaşıyoruz. Cüzdanımızla ve vicdanımızla oraya koşmamız lazım. Dünyada ikiyüzlü insanlar arttı maalesef. Bunlar dünyayı yönetiyorlar. Kendilerine başka, kendilerinden olmayan başka davranıyorlar. Bizim insanlarımız onlardan çok çok farklı. Bu hafta Cuma namazından sonra, terör mağdurları ve şehit aileleri için yardım toplandı. Biz de MİAD olarak bu konuda ne yapabileceğimizin istişaresini yapacağız. Malatyamız, kayısıdan sonrasağlıkta da anılmaya başladı. Bu toplantımızın hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinize saygılar sunuyorum.” İfadelerini kullandı.

VASİP ŞAHİN: MALATYA BİZİM İÇİN VATAN OLDU

Yunus Akdaş'ın bu konuşması, MİAD ve Malatyalıların çalışmalarının birlik ve beraberliği mesajı gibiydi. Akdaş'tan sonra kürsüye gelen İstanbul Valisi Vasip Şahin, Malatya'da görev yaptığı için kendini Malatyalı olarak addettiğini söyledi. Vali beyin bu sözleri, salonda bulunanların alkışlarıyla kesiliyordu. Gerçekten de sayın Şahin'in İstanbul'daki Malatyalılarla ilişkilerinin ileri derecede olduğunu birçok kereler görmüşüzdür.

Vasip Şahin konuşmasında, “Biraz önce MİAD başkanımız, Malatyalılardan memnun olduğunu ve gurur duyduğunu söyledi. Hemşerilik hissiyatımın hakim olduğunu söyleyebilirsiniz ama gerçekten Malatyalılıktan gurur duyuyoruz. Malatya bizim için bir vatan oldu. Allah'a hamd ediyorum Malatya'da çalıştığım için. İstanbul'da da her hafta bir grup Malatyalıyla buluşuyoruz. Toplantılara iştirak ediyoruz. Sizlerle bir araya geldiğim çok yakın bir akrabamla çok çok yakın bir dostumla bir araya gelmişçesine büyük bir huzur duyuyorum. İstanbul'da maalesef öncelik güvenlik konusu oluyor. Bütün terör örgütleri, İstanbul'da kendilerini göstermeye çalışıyor. Bizler de İstanbul'u azami düzeyde huzurlu tutmak için gayret sarf ediyoruz. İstanbul'daki bütün vatandaşlarımıza huzurlu bir yaşam ortamı sağlamaya çalışıyoruz. Tüm İstanbullular el ele ve gönül gönüle gayret ediyorlar. Benim tek istirhamım komşularımıza daha çok selam verelim. Birbirimizi daha çok kucaklayalım. Birlik ve beraberliğe daha çok ihtiyacımız var. Ülkemiz, bu coğrafyanın son kalesidir. Son kaleyi ayakta tutmak için daha çok gayret gösterelim. Bu toplantıyı tertip edenlere teşekkür ediyor, hepinize saygılar sunuyorum” ifadelerini kullandı.

TÜFENKÇİ: YAPTIKLARIMIZI GÖRÜNCE SİZİ TEBRİK EDECEKLER

Vali Vasip Şahin'den sonra toplantının onur konuğu Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi kürsüye geldi. Tüfenkçi'nin yaptığı konuşmayı büyük bir dikkatle dinledim. Malatya ve Malatyalılar için ne gibi müjdeler vereceğini düşünerek konuşmaya dikkat kesildim. Tüfenkçi konuşmasına, “Şuanda kendimi Malatya'da yani evimde hissediyorum.” diyerek başlayan Bakan Tüfenkçi, “Bu sıcak ortamı sağlayan herkese teşekkür ediyorum. Aramızda çok değerli ağabeylerimiz, siyasetçilerimiz, işadamlarımız ve çok değerli kardeşlerimiz var. Her birini saygı, sevgi ve hürmetle selamlıyorum. Türkiye'nin yarısından daha büyük bir kısmının ihracatını yapan İstanbul'da sizlerle beraber olmak benim için ayrı bir sevinç kaynağı. İstanbul'da yaptıklarınızdan gurur duyuyoruz. İhracata yaptığınız katkılardan dolayı, ekonomimize yaptığınız katkılardan dolayı gurur duyuyoruz. Değerli arkadaşlar, İstanbul'daki birlik ve beraberliği sağlamak için Malatya'daki görüş ve kanaatlerimiz çok önemli. Türkiye kalkınma hamlesi yaparken, Doğu ve Güneydoğu'daki kardeşlerimiz zor zamanlar geçiriyor. Onların evlerine ekmek götürmelerini engelleyenler var. Bu vesileyle orada yaşayan kardeşlerimize geçmiş olsun diyorum. Şehit düşen kardeşlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum. Bu coğrafyanın etrafındaki bizim de ihracat yaptığımız ülkelerin tamamı yangın yerine dönmüştür. Dünyada daralan bir ekonomi var. Bizim bakanlığımızın uhdesinde olan gerek iç ticaret ve gerekse ihracatın kolaylaştırılmasında gümrükler önemli görevler ifa ediyor. Gümrüklerde yaptığımız uygulamalar Türkiye'nin kalkınmasını yakından ilgilendiriyor. Bizim yaptığımız iyileştirmeler piyasanın gözetimi ve denetiminden tutun da esnaf sanatkarlardan, borsalara kadar iç dinamiklerle yakından ilgilidir. İnşallah Malatyalı bir bakan olarak yapmış olduğumuz uygulamalar sebebiyle yanınıza gelen herkes Malatyalı olarak sizlere teşekkür edecek. Bu zamana kadar yaptığımız uygulamalarda ne kadar isabet ettiğimizi görecekler. Bize verilen dosyalardaki sorunları daha önce den iyileştirdiğimizi görüp takdir edecekler. Biz ülkenin kalkınmasından yana olduk. Bizler Malatyalı olarak “Bu ülke kalkınırsa Malatya'da kalkınır” dedik. Ticarette işadamlarımızın yanında ve arkasındayız. Bütün gümrük işlemlerindeki verileri tek elde toplayabilmek için elektronik veri bankası oluşturuyoruz. Tek pencere sistemiyle, tek kapı sistemiyle işlemleri bir yerden başlayıp bir yerden bitirmek istiyoruz. Bunun için gerekli ihalelere çıktık. Gerekli yatırımları yaptık. İnşallah 2016'nın sonunda bütün işlemleri biz bakanlığımızdaki bilgisayarda veya komuta kontrol merkezinde işlemleri hangi memurun ne işlemi yaptıkları tek tek görebilecek, denetleyebilecek, şeffaf hale getirebileceğiz.” İfadeleriyle devam etti.

TÜFENKÇİ'NİN MÜJDELERİ…

Bakan Tüfenkçi, “Ben burada siyaset yapmak istemiyorum. Ak Parti'nin 14 yıllık icraatlarını anlatmayacağım. Ortak paydamız olan Malatya'da neler yapabiliriz oraya nasıl vefa borcumuzu öderiz diye düşündüğüm konularda biraz dertleşmek istiyorum. Bizim için sizin düşünceleriniz fikirleriniz önemlidir. Malatya için yaptığımız vaatlerinbir kısmını yerine getirdik, diğerlerini de yerine getirmek için çalışıyoruz. Seçim zamanı “Organize sanayi bölgesiyle ilgili kamulaştırma sorunu vardı. Üçüncü organize sanayi için 50 milyonluk bir kamulaştırma sorunu vardı. Hem Kalkınma Bakanlığı hem de Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız 50 milyon liralık meblağı Malatya Valiliği'ne vermiştir. Kamulaştırma sorununu böylece bitirmiş olduk. Organize sanayi yönetimi, alt yapı sorununun bir kısmının ihalesini yapmıştı. Kalan kısmını da bitirip parselleri dağıtmaya başlayacak. Biz de bunun takipçisiyiz. Ayrıca sağlık konusunda da yaptıklarımız var. Mesela Karaciğer Enstitüsü'nü hayata geçirmiştik. Bunun yanı sıra tematik sağlık alanında bir onkoloji hastanesini yapmayı planlıyoruz. Bunun projelerinin kısa zamanda hazırlanması talimatını arkadaşlarımızaverdik. Bu bizim seçim zamanındaki vadimizdi. Ayrıca Malatyamızaikinci bir üniversiteyi kazandırmak istiyoruz. İnönü Üniversitesi gayet başarılı bir şekilde devam ediyor. Ancak artık Malatya'nın bir atılım yaparak yeni bir üniversite kazanmasının zamanı gelmiştir. Taha kardeşimiz bu konuyu üzerine almıştır. YÖK'le birlikte bunun altyapısını hazırlanıyorlar. Bu dönem içerisinde ikinci üniversiteyi Malatya'ya kazandıracağız. Eski devlet hastanesinin yerine yeni bir hastane yapacağız. 200 yataklı bir hastanenin projesi Sağlık Bakanlığı'nda çiziliyor. TOKİ bu alanı da Sağlık Bakanlığı'na verecek. Bu sene içerisinde oranın temelini atmış olacağız İnşallah. Kamulaştırma problemi sebebiyle yapamadığımız bir projemiz vardı. Kuzey Çevreyolu projesi. Çevre yolunu da bu dönemde halledeceğiz. Ulaştırma Bakanlığımız ihale sürecini başlatıyor. Bir yandan da güney de ikinci bir çevreyolunu yapmak için proje hazırlanıyor. İkinci bir çevre yolumuz olacak. Fizibilite rakamları da çıkarsa onun da startını vereceğiz. Malatya yeni sanayileşen bir kenttir. Tarım ve hayvancılıkla ilgili çalışmalarımız var. Hayvancılık sanayi bölgesini Yazıhan'da başlattık. Kamulaştırma aşamasında. O da bitince yem sanayi, mezbahanın da içinde olduğu hayvancılık sanayi bölgesini faaliyete geçireceğiz. Geçtiğimiz günlerde sayın Nurettin Yaşar'ın öncülüğünde bir Kayısı Çalıştayı yapılmıştı. Bunun raporlama çalışmaları sürüyor. Raporlar hazır olunca gerekli adımları da atacağız. Lisanslı depoculuk, kooperatifçilikle birlikte kayısıyla ilgili bir çalışma başlayacak. Bugüne kadar üniversitemizin araştırmaları vardı. Onu bekliyorduk.” dedi.

Bülent Tüfenkçi arka arkaya müjdeleri vermeye başlamıştı. Malatya'nın geleceğinin yeniden şekilleneceği bu çalışmalar, büyük bir atılımın habercisiydi.

TÜRKİYE'NİN ÖNÜNÜ AÇMAK İÇİN ÇALIŞIYORUZ

Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkçi, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Değerli arkadaşlar, sadece sanayide, sadece tarımda ya da sadece hayvancılıkta değil Malatya'nın sosyal bir dokusu vardır. Biz bu değerleri korumak için de çalışıyoruz. İstanbul'da birçok derneğimiz var. Değerlerimizi korumaya çalışıyorlar. Biz birbirimize sahip çıkma adına, bir birimizle daha çok istişare etmeliyiz. Ben 64. Hükümetin bir bakanı olarak sıkıntılarınızı, projelerinizi taltif noktasında kendimi gönüllü addediyorum. Yeterki yasal olsun, yeterki uygulanabilir olsun,. Yetere ki ülkenin menfaatine olsun. Türkiye'nin önünü açmak için çalışıyoruz. Bu heyecana dayanarak ben bu sözü ediyorum. Gümrük ve ticaret noktasında değil, sağlık, kültür, ulaştırma ve sporda da bir sıkıntı varsa, bir sıkıntıya düşüyorsanız buyurunu gelin ya da çağırın biz gelelim. İstanbul'daki Malatyalılar olarak biz çok şanslıyız. Çünkü sayın valimiz de burada. Kendini Malatyalı olarak gören sayın valimizin sizin yanınızda olduğunu bilin. Bir şans daha yakaladık. Siyasette bu dönem, Ak Parti'de, CHP'de, MHP'de ve HDP'de Malatyalı arkadaşlarımız var. Hepimiz bir araya geldik. Baktım ki sayı olarak çok fazlaydık. Sağolsunlar Malatya ortak paydası üzerinde birleştiler. Bizlerin yanında olduklarını belirttiler. Onlara bu vesileyle teşekkür ediyorum. En azından bu gücü arkamızda hissetmek bizim için çok önemlidir. Yaptığımız yatırımlar konusunda kendimizi daha güçlü hissettiriyor. Birbirimize destek olarak, hem Türkiye için hem de Malatya için çok büyük işlere imza atabiliriz. Bu organizasyonu tertip eden kardeşlerime teşekkür ediyorum. Allah'a emanet olun.”

TÜFENKÇİ, HERKESE TEK TEK CEVAP VERDİ

Bülent Tüfenkçi'nin bu konuşmasının ardından soru-cevap bölümüne geçildi. Bülent Tüfenkçi, yaklaşık bir saat boyunca katılımcıların sorularını cevapladı. Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi, İstanbul'da bulunduğu süre zarfında önce İstanbul Ticaret Odası'na gitmiş, ardından da MİAD'ın toplantılarına katılmıştı. Büyük efor sarf eden Bakan Tüfenkçi'nin toplantı sonunda bir saat boyunca sorulara cevap vermesini takdirle karşıladım.

Programın sonunda Genç MİAD adına Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkçi'ye plaket verildi.

Gayet organize bir şekilde sonuçlanan toplantıdan ayrılırken, “MİAD bu işi biliyor” sözleri aklımdan geçiyordu.