'Önceliğim hep Malatya oldu'

Malatya Time Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çetin'in, Ak Parti Gençlik Kolları eski Genel Başkan Yardımcısı Osman Timurtaş'la gerçekleştirdiği röportaj, seçim heyecanının yaşandığı günümüzde büyük ses getirecek. Malatya Time farkıyla işte Osman Timurtaş:

RÖPORTAJ: MURAT ÇETİN

Ak Partili gençlerin Genel Başkan Yardımcılığı ve Dış İlişkiler Başkanlığı görevlerini 2 buçuk yıl boyunca sürdüren Osman Timurtaş ile Ankara'da röportaj yapacağımızı öğrenince hayli heyecanlandık. Çünkü Osman Timurtaş gibi kendini geliştirmiş ve siyaset dünyasında ispat etmiş bir ismin milletvekilliği söz konusuydu. Önümüzdeki genel seçimlerde milletvekili aday adaylığıyla ilgili hayli bilgi dolanıyordu siyaset kulislerinde. Bizi gayet sıcak ve samimi bir şekilde karşılayan Osman Timurtaşı görünce ilk edindiğimiz intiba genç ve karakterli bir milletvekili duruşuydu.

GÖREV DEĞİŞİKLİĞİNİN SEBEBİ NEDİR?

Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun göreve gelmesiyle birlikte parti yönetimindeki değişikliklerde Osman Timurtaş'ın da yokluğunu hissetmiştik. Dolayısıyla ilk sorumuz Gençlik Kolları Genel Başkan Yardımcılığı görevini bırakma sebebiyle ilgiliydi.

Gayet sakin ve ciddi bir üslupla “Sayın Ahmet Davutoğlu'nun genel başkanlığa seçilmesinin ardından Gençlik Kolları ve Kadın Kolları'nda bir tasarrufu söz konusu oldu” diyerek açıklamaya başlayan Osman Timurtaş, “Genel Merkezdeki 75 kişilik yönetimin Kadın Kolları ve Gençlik Kolları gibi birimlerimizin genel başkanımızın daha rahat hareket etmesi için ayrılması gerekiyordu. Ayrıca partimizin gençlik kollarındaki “30 yaş altı” sınırlaması ve yaşımızın da buna müsait olmaması sebebini de düşündüğümüz zaman benim için bu işin sonu görünmüş oldu. Bundan sonra da partimizin başka bir yerinde görev verilmesini beklemememiz gerekiyordu.” İfadelerini kullandı.

Bu sözlerin üzerine “Şu anda partide herhangi bir göreviniz var mı?” diye sorduk. Timurtaş, “Şu an için resmi bir görevim yok. Önümüzdeki günler ne gösterir bilemeyiz. Ancak hali hazırda genel merkezimizde katkı verdiğim çalışmalarım devam ediyor.” diye cevap verdi.

KENDİ SÖZLERİYLE, OSMAN TİMURTAŞ KİMDİR?

Aslında röportajımızın başında sormamız gereken bir konu olduğunun farkına vararak Osman Timurtaş'ı kendi sözleriyle tanımak istediğimizi aktardık. Hafif bir tebessümle başladı kendini anlatmaya: “Malatya'nın Pütürge İlçesi'nde dünyaya geldim. Yaklaşık 7 yaşımdayken Çöşnük'e yerleştik. İlkokulu Çöşnük'te, ortaokulu Hüseyin Kölük Anadolu Lisesi'nde, liseyi de 2 yılı Malatya Fen Lisesi'nde kalan bir yılını da Rahime Batu Koleji'nde okudum. Daha sonra üniversite için İstanbul'a, giderek Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Bölümünü bitirdim. Yüksek lisans ve uluslararası tecrübe edinmek için de Avusturya'ya gittim. Genelde Amerika tercih edilir ancak benim Avusturya'yı tercih etme sebebim eşimden dolayıdır. Eşim İmam Hatipli olup, mağduriyeti yaşayanlardandır. Başörtüsü zulmü sebebiyle üniversiteyi bırakmak zorunda kalmıştı. Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın Ak Parti'yi kurduğu dönemde başörtüsü mağduru birçok insan gibi siyasi çalışmalara başlamıştı. Kendisine Malatya'da kurucu kadın kolları başkanlığı görevi verilmiş. İki yıla yakın görev yaptıktan sonra buradaki görevinden ayrılmış ve tekrar üniversite de okumak için arayışlara başlamış. İmam Hatip Mezunları Derneği'nin başörtüsü ve imam hatip mağdurlarının Viyana'ya gönderdiğini duyunca buraya başvurmuş ve gitmiş. Biz tanıştığımızda Viyana'daydı. Okulunu bırakmaması için ben Viyana'ya gittim.”

5 DİL, 5 İNSAN...

Osman Timurtaş'ı dinlerken 90'lardaki olağanüstü yıllar aklımızdan geçiyordu. Başörtüsü zulmü sebebiyle okuyamayan kızlarımızın yurtdışına hicretleri bizi de duygulandırmıştı. Her birinin farklı bir hikayesi, farklı bir heyecanı vardı. Timurtaş'ın da mutlu ailesinin temelleri hicrette atılmıştı. Bu da işin güzel tarafıydı. Biz tekrar Osman Timurtaş'a sorular sıralamaya başladık. “Sayın Timurtaş, uluslararası tecrübenizin olması bize hangi dilleri bildiğinizi sorma ihtiyacı hissettirdi. Hangi dilleri biliyorsunuz?” diye sorduğumuzda, Türkçe ve Kürtçe'nin yanı sıra İngilizce, Almanca ve İtalyanca” şeklinde cevap verdi.

BAŞARILARI İMRENDİRİYOR...

Ak Parti Gençlik Kollarında Dış İlişkiler Başkanlığı görevini gayet başarılı bir şekilde yürüttüğünü bildiğimiz Timurtaş'a bu görevdeyken ne gibi çalışmalar yaptığını sorduğumuzda, “Dış İlişkiler başkanlığını yeni bir yapılanma içine alarak Dış İlişkiler Başkanlığı (DİB) Akademi'yi kurduk. Bu akademiyle analiz, Türkçe ve İngilizce bültenler yayınladık. Kronikleşen dünya meseleleriyle ilgili yaklaşık 800 sayfayı bulan analizler yayınladık. Ayrıca bin sayfadan fazla bülten çıkarttık. Hem genel merkezde hem de 81 ilimizde Çay Sohbetleri adı altında 150'nin üzerinde programlar gerçekleştirdik.” Diyerek anlatmaya başlayan Osman Timurtaş, “Türkiye'de okuyan yabancı öğrencilere dönük çalışmalar yapan bir koordinatörlük oluşturdum. Bunun koordinatörlük üzerinden misafir öğrencilerle çok sayıda çalışma yaparak, ülkelerine döndüklerinde Türkiye'nin birer gönüllü elçisi olmalarını sağladık. Ayrıca yurtdışıyla olan ilişkilerimizi güçlendirmek için hemen hemen dünyanın bütün ülkelerine heyetler gönderdik. Yine aynı ülkelerin heyetlerini ülkemizde ağırladık. Görevden ayrıldığım anda bile Tunus'a bir aylık Arapça kursuna gönderdiğim 20 kişilik bir heyet devam ediyordu. Ayrıca Sudan ile Fas'ta da heyetlerimiz  vardı.”

ÜLKE TANITIMI ADINA ÖNEMLİ ÇALIŞMALARA İMZA ATI

Osman Timurtaş'ın anlattığı bu işleri düşünürken kendisine “Başka neler yaptınız?” demek geçti içimizden. Sanki içimizden geçenleri okur gibi konuşmaya devam etti: “Yerel seçim ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri başta olmak üzere gençlik şölenlerinde, dünyanın dört bir yanından siyaset ve gençlik örgütlerinin temsilcilerini Türkiye'ye getirerek çeşitli programlar tertip ettik. Bir örnek vermek gerekirse, cumhurbaşkanlığı seçimi için 51 ülkeden 123 üst düzey siyasetçiyi İstanbul, Kocaeli ve Ankara'da bir haftalık programla ağırladık. Avrupa'nın önemli gençlik yapılanmalarından olan Avrupalı Genç Muhafazakarlar grubunun ile Kudüs ve Filistin'i Destekleme Platformu'nun etkin üyesi olmayı ihmal etmedik.”

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİNDEKİ ÇALIŞMALARI

Osman Timurtaş'ın sivil toplum örgütlerindeki çalışmalarını da merak ediyorduk. Sivil toplum örgütlerinde yaptığınız çalışmalar nelerdir diye sorduğumuzda aldığımız cevap, bu genç yaşına hangi işleri sığdırdığını öğrenmemizi sağladı. İşte Osman Timurtaş'ın sorumuza cevabı: “Üniversitede İşletme ve Ekonomi kulübünde aktiftim. Gurbette yaşamanın getirdiği zorluklarını tecrübe ettim. Gurbete gelen tüm Malatyalı üniversite öğrencilerinin benim yaşadığım zorlukları yaşadığı gerçeğinden hareketle arkadaşlarımla birlikte Malatyalı Üniversite Öğrencileri Derneği (MÜNÖD)'ni kurduk. Başta İstanbul ve Malatya olmak üzere birçok ilde ve bazı ülkelerde, örgütlü sosyal, kültürel, akademik çalışmalar yapan, Malatyalı üniversite öğrencileri arasında bir yardımlaşma, paylaşma ve kendilerini geliştirme ortamı sunan ciddi bir yapıydı bu. Hali hazırda, Malatya odaklı çeşitli derneklerde görevlerim var. MİAD'ın öncülüğünü yaptığı Malatya Eğitim Bursu platformunun kuruluşunu gerçekleştiren ekipte ben de varım. Genç MİAD'ın yönetim kurulu üyesiyim. Şuan bizzat ilgilendiğim Malatya Gönüllü Kalem Derneği aracılığıyla bugüne kadar başta Malatya olmak üzere Türkiye genelinde 100'e yakın köy okuluna kitap, kırtasiye ve giyim katkılarımız oldu. En son Soma'ya bir kütüphane kurduk, Şu anda 15 civarında Malatyalı öğrenciye burs veriyoruz. Yaklaşık üç yıldır Türkiye'nin en büyük memur konfederasyonu olan Memur-Sen'de genel başkan danışmanı, dış ilişkiler koordinatörü ve Memur-Sen Akademi'nin genel koordinatörlüğünü yürütüyorum. Bir dönem Memur-Sen genel koordinatörü olarak da görev yaptım.”

BÜROKRASİYLE ARASI NASIL?

“İstanbul, Ankara ve Malatya merkezli olmak üzere birçok kuruluşta bulundunuz. Bunlar size ne kattı?” şeklindeki sorumuza Timurtaş'ın cevabı kısa ve netti: “Sivil toplum örgütleri, Memur-Sen ve Ak Parti'de aldığım görevler sebebiyle hem çok sayıda uluslar arası toplantıya katılma imkanı buldum,  hem de bürokrasiyi yakından tanıdım. Ayrıca bürokratlarla çalışma fırsatlarını da yakaladım.”

MİLLETVEKİLLİĞİ İÇİN ADAY ADAYI OLACAK MI?

Osman Timurtaş'la röportaj isteğimizin en önemli sebebini sona bırakmıştık. İnternet sitelerinde ve siyaset kulislerinde kendisinin milletvekili aday adayı olacağı iddiaları dolanıyordu. Sorumuzda bu minval üzerine oldu. “Sayın Timurtaş, milletvekilli adaylığınız söz konusu mu?” Timurtaş'ında beklediği soruydu. Anında kısa ancak temkinli bir cevap verdi: “Siyasetin göbeğinde olan biriyim. Dolayısıyla ismimizin milletvekili adayı olarak geçmesinden daha doğal bir şey olamaz. Arayanlar veya çeşitli platformlarda paylaşanlar oluyor. Bu bizim de kulağımıza geliyor. Partimin ve halkımın bir teveccühü olursa görevden kaçmayız.”

TERCİHİNİ HANGİ İLDEN KULLANMAK İSTİYOR?

Osman Timurtaş, “Diyelim ki böyle bir düşünceniz var. Nitekim bizim de kanaatimiz o yönde. Hangi ilden aday adayı olmayı arzu edersiniz?” şeklindeki sorumuzu bekliyormuşçasına başlıyor anlatmaya: “Ben, yurt dışında bulunduğum süreçte bile Malatyamızla bağını koparmamış bir insanım. Doğduğum, büyüdüğüm ve üniversiteye kadarki hayatımı geçirdiğim yer Malatya'dır. Onun için Malatya'yı çok seviyorum. Malatya'ya katkı sunmaktan keyif alıyorum. Malatya, her zaman gündemimin önemli bir parçasında var olmuştur. Malatya'ya dönük olarak arkadaşlarımla kurduğumuz derneklerle Malatya'ya hizmetim kesintisiz devam etti. Herhangi bir güzel şeyle karşılaşsam, “Bunu Malatya'ya uyarlayabilir miyiz?” diye aklımdan geçmiştir. Malatya ve Malatyalı'ya kazandırmak için elimden gelenin en iyisini yapmaya çalışırım. Sözün burasında bir örnek vermek istiyorum. Dış İşleri Bakanlığı ile “Dış İlişkiler Başkanları Türkiye Buluşması” yapacaktık. Bütün il teşkilatları bu organizasyonu kendi iline aldırmak için uğraşıyordu  Benim kararım da Malatyaydı. O zaman Dış İşleri Bakanımız olan sayın Ahmet Davutoğlu'nun ana konuk olmasını istemiştim. Kendisiyle görüştüğümde memnuniyetle geleceğini belirtti. Hazırlıklarımızı bitirdiğimiz bir anda Reyhanlı'daki terör saldırısı sebebiyle iptal etme zorunda kaldık. Daha sonra sayın Davutoğlu, haber göndererek programı yapmamızı istedi. Bu defa da Musul konsolosluğumuzdaki personel IŞİD tarafından kaçırıldı. Yine iptal etmek zorunda kaldık. Sonra sayın Ahmet Davutoğlu Başbakan olunca danışmanlarına “Başbakanımızın sözü vardı o yüzden başbakan olarak ilk gideceği yer Malatya olursa seviniriz” sözlerimi ilettim. Hakikaten Başbakanımız ilk il ziyaretlerinden biri Malatya oldu. Sizin sorunuza dönecek olursak, istem dışı bir şekilde ilk olarak Malatya aklıma geliyor.  Dolayısıyla, eğer tercih imkânım olacaksa Malatya'ya hizmet etmek isterim.”

MALATYALI, TİMURTAŞ TANIYOR MU?

Timurtaş, Malatya Milletvekili olmak istiyordu ancak Malatyalı Timurtaş'ı tanıyor muydu? Bunu da kendisine sorduk. “Malatya'da tanınıyor musunuz?” dediğimizde Timurtaş, “Malatya'nın siyasetçileri, bürokrasisi, sivil toplum kuruluşları, gençlik örgütleri ve gençleri başta olmak üzere hepsiyle yolumuzun kesiştiği birçok kurum ve zaman vardır. Yukarıda da zikrettiğim gibi sevdiğim memleketim Malatya'ya bir şekilde katkı sağlamaya çalışıyorum. Dolayısıyla bu süreçlerde ilgili çok sayıda insanla tanışıklığımız oldu. Fakat tabii halkın ekseriyetinin beni tanımadığını da söyleyebilirim.”

SAMİMİYET VE AZMİM SEBEBİYLE BENİ SEVECEKLER

Malatya'dan aday adayı olması durumunda Malatyalıların kendisine yaklaşımının ne yönde olacağını sorduğumuz Osman Timurtaş, “Daha önce de ifade ettiğim gibi Malatya'yla çok sağlam gönül bağı olan biriyim. Malatya'da hareketliliği bulunan birçok kurum ve kişiyle hukukumuz var. Malatya'da hukukum bulunanların beni sevdiklerini biliyorum. Çünkü benim de onlara sevgim ve saygım çok fazladır. Beni tanımayanların da samimiyetim ve azmim sebebiyle beni sevecek ve güveneceklerdir. Aday olmamız durumunda Malatyalı hemşerilerimin kendilerine hizmet etmekten başka gayesi olmayan bu kardeşlerini bağırlarına basacaklarından şüphem yok.” ifadelerini kullandı.

GENÇLİĞİM, BÜYÜK AVANTAJ

Osman Timurtaş'la röportajımızın sonuna gelmiştik. Son olarak siyasette gençliğin bir avantaj mı yoksa dezavantaj mı olduğunu sorduğumuz Osman Timurtaş, “Partimiz, gençlere önem veren bir partidir.  İstanbul İl Teşkilatı'nda birlikte çalıştığımız Ekonomi İşlerinden Sorumlu Genel Başkan yardımcımız Mehmet Muş, 1982 doğumludur ve Sağlık Bakan Yardımcımız Erkan Kandemir de 1981 doğumludur. Şu anda Meclis'te 35 yaşın altında 20'ye yakın vekil var. Türkiye'nin en genç vekili unvanını elinde bulunduran 84 doğumlu Bilal Macit partimizin milletvekilidir. Ayrıca sayın Ali Babacan ekonominin başına getirildiğinde 30'lu yaşlarındaydı. Eski bakanlarımızdan Suat Kılıç milletvekili olduğunda 30 yaşındaydı. Ayrıca şunu da unutmayalım: Parti olarak seçilme yaşını 18'e düşürmek için Meclis'e verdiğimiz bir önergemiz mevcuttur. Bu sebeple Yeni Türkiye'de ve Yeni Dünya'da genç olmak bir dezavantajdan ziyade avantajdır.” Şeklinde konuştu.