dore okulları
Malatya
28 Mart, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.32
  • EURO
    35.08
  • ALTIN
    2282.2
  • BIST
    9021.2
  • BTC
    70668.57$

Özhaseki: “İmar planı yapmayacağız”


Özhaseki: “İmar planı yapmayacağız”
Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki: İmar planı yapmayacağız
Narin

Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki, MİAD'ın 62'inci toplantısına konuk oldu. Türkiye'nin yakın tarihte içinde geçtiği zorlu süreçleri anlatan Bakan Özhaseki, imar konusunda da net mesajlar verdi.

“Bakanlık artık imar planı yapmayacak” diye Özhaseki, “Kentsel dönüşüme karışacağız ama imar planı yapmayacağız. Makul iş yapan herkes başımın tacı. Ancak kirli işler dönüyorsa mezardan babam bile kalksa benim kapım kapalı” diye konuştu.

HABER MERKEZİ – ÖZEL

Malatyalı İşadamları Derneği'nin (MİAD) 62'inci toplantısı Polat Rönesans Hotel'de gerçekleştirildi. Toplantının konuğu Çevre ve Şehircilik Bakanı Mehmet Özhaseki'ydi. Türkiye'nin son 14 yılda yaşadığı zorlu süreçleri anlatan Bakan Özhaseki, yaşananların tesadüf olmadığını belirterek, olaylarda adı geçen örgütlerin aynı yerin maşası olduğuna dikkat çekti. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nın artık imar planı yapmayacağını da söyleyen Özhaseki, "Adaletli olarak birtakım kuralları ve prensipleri tam oturtacağız. Yeni belediye yasası geliyor. Parsel bazlı imar değişiklikleri yasaklanıyor. Şöyle bir vicdan var mı; masum, helaliyle iş yapan hukuka uyduğu zaman imar alacak. Adamını bulan, eli kolu oynayan gidecek bunu artıracak. Bunun dinde imanda yeri yok, bu helal değil bunu çok net söylüyorum. Burada bir şehir cinayeti var. Bakanlık bundan sonra imar planı yapmayacak. Kentsel dönüşüme karışacağız o ayrı bir şey. Ancak imar planı yapmayacağız. Tanıdığı bulan bize geliyor. Böyle bir şey yok. Hele İstanbul için söylüyorum bazı belediyeler bunu yapıyor. İmar planları 2 ise 4'e ya da 8'e çıkarıyor. 15 milyonluk şehri 30 milyon yaptınız. Sorunları, altyapıları nasıl çözeceksiniz" diye konuştu.

KİRLİ İŞLERE KAPIM KAPALI

Parselde değer artışı konusunda da sert ifadeler kullanan Bakan Özhaseki, "Bir başka konu daha var, müteahhit arkadaşlar bilir. Bir yerde değer artışı oluyorsa bu değer artışı belediye tarafından bir şekilde alınıyor. Nasıl alınıyor pekala, bir okul, cami ya da yurt yaptırıyor, bunlar masum gözükebilir. Diğer türlü çirkin ilişkiler içerisinde de alıyor. Bunu da yasaklıyoruz. Daha doğrusu böyle bir değer artışı oluşuyorsa parselde bunun değerini bir komisyon biçecek ve kamu o değeri alacak. Havada kalıp da kimin cebine gideceği ortam oluşmasın diye çırpınıyoruz. Vatanı sen mi kurtaracaksın daha ne yolları bulunuyor diyenler de kendileri bilir. Emin olun zehir zıkkım olur. Makul iş yapan herkes başımın tacı. Ancak kirli işler dönüyorsa mezardan babam bile kalksa benim kapım kapalı" değerlendirmesinde bulundu.

BAZI SÖYLEMLERE HAK VERDİM!

Anadolu coğrafyasının en eski yerleşim yerlerinden biri olduğunu kaydeden Özhaseki, “Çok kadim olan bu coğrafyada onlarca medeniyet yaşadı, hepsinden izler taşıyoruz. Bir taraftan da bu coğrafya son devrin mazlumlarının sığınma coğrafyasıdır. Balkanlarda zorda kalan buraya gelmiştir. Karadeniz'in üst taraflarında Kafkas coğrafyasından daralan bunalan buraya gelmiştir. Gürcistan'dan başlayıp Arap coğrafyasına kadar bunalan ne kadar mazlum varsa herkes bu topraklara gelmiştir. Burası hepimizin bir olduğu, kol kola girdiği ve genç bir cumhuriyet üzerine zorlukları aşarak ayakta durarak kalkınmaya çalıştığımız son yapımız ve kalemizdir. Cennet gibi bir vatana sahibiz, dört mevsimi yaşıyoruz şairin dediği gibi. Fakat bazı zorluklarımız da var bu toprakların altı da hareketli, üstü de hareketi. Zorluğumuz tarihsel geçmişimiz, üstlendiğimiz misyon, inanışımız, coğrafi konumumuz hepsi bizim için zorluk olarak önümüzde duruyor. Ülkeyi kendi haline kimse bırakmak istemiyor. Çok büyük hesaplar yapılıyor. O hesapların tutması için de açıktan gizliden her türlü hesap yapılıyor.

Gençliğimizde, Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur şurada hain burada şu var dendiğinde bu kadar da abartmayın dediğim çok oldu. Ama şu geldiğim noktada, üstlendiğim devlet görevi itibariyle çıplak gerçekler biraraya geldiğinde, emin olun bu söze hak verir hale geldim” şeklinde konuştu.

ARKA PLANDAKİ YAPILARLA MÜCADELE

Türkiye'de idarenin de zor olduğunu anlatan Özhaseki, “Bir takım dönüm noktaları var bu ülkede. Birincisi 2002'de yaşanan üçlü koalisyon ve yaşanan sıkıntıları hepimiz biliyoruz.2002'den sonra gelen AK Parti iktidarında belli başlı üç tane alanda başarı elde edildi. Hükümet etme noktasında iyi bir noktaya geldik. Sağlıkta, ulaştırmada, enerjide başarı var. İşadamıyız belli bir yaşın üzerindeyiz hepimiz bu süreçleri iyi biliyoruz. Türkiye'de 1946'da başlayan çok partili sistemle birlikte ülkede insanlara güvenilmez, vatandaşları serbest bırakırsak ne olacağı belli olmaz, o yüzden biz geride bir yapı oluşturmalıyız. Eğer biraz çizgiden çıkarlarsa, o yapı olarak çizgiden çıkanların canını okumalıyız gibi bir sistem vardı. Yani siz biz seçim var diye seçiyoruz ama gerideki beyefendiler bunu beğenmiyordu. Bunlar da devlet görevlileri, yani dışardan birileri değil. Düşünün seçimlerde Menderes'i seçtik, rahmetli elinden geleni yaptı ama idam edildi. İdam edilmesi için hiçbir sebep yoktu ama bahsettiğimiz gerideki yapı onu beğenmiyordu. Millet de onu kendi gibi düşünüp yaşadığı için seçiyordu” diye anlattı.

HAZMEDEMİYORLAR!

Özhaseki Türkiye'nin yakın siyasetini şu cümlelerle hatırlattı: “Sonraki yıllarda yeniden seçime gidildiğinde millet bu kez Özal'ı seçti. Tayyip Erdoğan'a kadar gelen bu çizgide vatandaşların seçtiği insanların bir çizgisi var. Ortak özellik milli ve manevi değerlere bağlı olsun, kendilerine benzesin, kendileri gibi düşünsün ve yaşasın, millilik esas alsın, dış bağlantılardan kurtulsun istiyorlar, bu yapı bunu bir türlü hazmedemiyor”

VESAYETİ YIKTIK

“Zamanında Rahmetli Necmettin Erbakan'a Susurluk sorulduğunda fasafiso demişti, fasafiso olmadığını çok iyi biliyordu ama öyle söylemesi gerekiyordu” diyen Özhaseki, “ Rahmetli Ecevit'in önüne Özel Harp Dairesi'nin bütçesi geldiğinde, bu ne diye sorduğunda iyice çıplak gerçekleri görmüştü ama o derin yapıyı alt edemiyordu, gücü yetmiyordu. Her liderin başına belaydı bu vesayetçi yapı.Ne zaman Ankara'ya gitsek, asker ikna olmaz izin vermez gibi durumlarla karşılaşırdık, nasıl olacak yahu biz sivil iktidar değil miyiz onlar ne karışıyor, çok düz mantık bu değil mi, ama kimse bunun altından kalkamıyordu. Allah'a hamdolsun AK Parti bu vesayetçi yapıyı da yıktı. Üçüncü çok önemli bir nokta. Doğrusu bu vesayetçi yapının ısrarıyla devlette oluşmuş olan egemen güçlerin, inançlı insanlar üzerinde, kendi çizdikleri çizgide kalmayanlar üzerinde bir baskısı vardı. Ortaya konan o çizginin dışına kim çıkmışsa ona baskı yapılıyordu. Kürtler Aleviler üzerinde baskı vardı. Başında örtü olan insanlara bağıran kişilerin ne faydası vardı bu ülkeye. İşte ak parti bu kesin ayrılıkları ortadan kaldırdı” diye açıkladı.

FETÖ'YE İŞARET ETTİ

Bakan Özhaseki sözlerini şöyle sürdürdü: “Danıştay saldırısı oldu bir avukat gitti bir hakimi vurdu. Yanına gidip çay içtiğim tek hakim oydu. Mustafa bey Allah rahmet eylesin. Pırlanta gibi bir insandı, şehit oldu. Niye vurdun, aslında başörtüsü aleyhine karar verdiler, vurdum Müslümanlığımın gereğini yerine getirdim. Bu Danıştay böyle kefelerden oluşuyor, iktidar da bunlara prim veriyor. Dışarda oluşan algı da iktidar irticacılara yüz veriyor, gidin hakim ve savcıları vurun diyor. Bakanlarımız meclis başkanlarımız yuhalandı, cumhuriyet mitingleri başladı. Yüzbin kişi çıkıyor, Türk bayraklarıyla yürüyor, cumhuriyet tehlikede. Sahiden cumhuriyetin tehlikede olduğuna inananlar varsa buna saygı duyuyorum,  öpüp başıma koyuyorum. Ama arka gerçeklere geldiğimizde geride oturan insanlar fabrikaları tek tek arıyorlar. Emekli rütbeliler. Ahmet efendi fabrikanda kaç kişi var, 3 bin kişi yarın izin vereceksin ellerine bayrak vereceksin hepsi mitinge gidecek. Herkesi tek tek arıyorlar meydanlara topluyorlar. Bir süre geçti, bir parti kapatma davası, bir başsavcı efendi partiyi kapatmak istiyor. Türkiye'nin yüzde 50'sinin oyunu almış bir parti,  delil ne internet andıcı gazete küpürü.. Kıl payı kurtuldu parti, arkasında muhtıralar, arkasından 367 garabetleri..”

TEMSİLCİLERİ DİNLEYİN DİYE ISRAR ETTİK

AK Parti'ye yönelik operasyonun Gezi Olayları'yla zirveye ulaştığını hatırlatan Özhaseki, “Gezi olayları ilk başladığında samimi olarak kendi kendime dedim ki, ya bizimkiler biraz sert davranıyor, gençlik bizim gibi yetişmiyor. Anlamak lazım diye düşündüm.  3-4'üncü gün dozerlerle Dolmabahçe'deki Başbakanlık Ofisi basılmaya çalışıldı. Atatürk Kültür Merkezi'ne paçavralar asıldı, hangi örgütlerin bu işin arkasında olduğunu gördük. Benim gibi söyleyenlerin ısrarıyla hükümet, temsilcilerinizi gönderin sizi dinleyelim dedi. Ankara'ya geldi temsilciler. İstekler, 3'üncü havalimanı acilen dursun. Siz ağaçlar taşınmasın, yeşil alanlar korunsun diye sokağa çıkmadınız mı, özgürlüğünüz için sokağa çıkmadınız mı? Üçüncü havalimanı niye duruyor, boğaz köprüsü yer altı geçitleri, nükleer yatırımlar dursun.. Gezi olayları patladığında biz IMF'ye olan borcumuzu bitirmiştik. Faizler yüzde5'e kadar inmişti. Büyüme hızında Avrupa birincisiydik. Durağanlığın yaşandığı bir ortamda çok hızlı bir şekilde büyümeye devam ediyorduk. Bir anda her şey alt üst oldu, ekonomiyi boğma hareketi orada başladı. Orada iktidarı deviremeyince görüyor musun bu olmadı, yeni bir oyun 17-25 Aralık tezgahlandı. Hem de hiç ummadığımız insanlar yaptı bunu” açıklamalarında bulundu.

 

YOLSUZLUK YAPANIN ALLAH BELASINI VERSİN!

17- 25 Aralık operasyonunun aynı örgütün eliyle tezgahlandığına işaret eden Özhaseki, “17 Aralık'a yolsuzluk dediler, 25 neydi peki? Hiçbir gün devletin kapına gitmemiş, ihale almamış işadamlarının bile malvarlıklarına el koyma kararı aldılar. İşadamlarının faaliyetlerini durdurma kararı aldılar bu nasıl bir olaydır ya. Bu basit bir yolsuzluk operasyonu değildir. Yolsuzluk yapanın Allah belasını versin, bu devletin malında gözü olanın gözünü çıkarsın Allah! Yapılan işe bakıyorsunuz burada başka bir hesap var. Ve o grup hiç ummadığımız bir anda 15 Temmuz gecesi, kırk senedir yetiştirdikleri, hepimizden para toplayarak, kibar nazik bir üslupla, diyalog, hoşgörü diyerek, biz dünyanın dört bir yanında örgütlenerek Türk dostlar yetiştiriyoruz,  diyerek, o güne kadar sakladıkları vahşi yüzlerini ortaya çıkardılar. Kurt adama dönüştüler bir gecede. İnsanlar bombaladılar, kurşunladılar, Meclis'i bombaladılar, düşman bile Meclis'e bomba atmamıştı. Meydanda toplanan insanlara kurşunlar yağırdılar. Kasım seçimlerinden önce de PKK'ya emir vererek özyönetim ilan ettirdiler. Federasyona giden ilk adım, bölücülüğe giden ilk adım. Haziran seçimlerinde kendi partileri oy alacak AK Parti koasliyona gidecek. Koalisyon döneminde oluşan her türlü sıkıntıyı Türkiye'yi bölmek adına kullanacaklar. Referandum yapacaklar hadi biz ayrılıyoruz, aşağıdaki parçalarla birleşerek, büyük Kürt Devleti'ni kuruyoruz. Büyük devletlerin piyonu olarak. Tüm bu tehlikeler arka arkaya yaşandı emin olun hiçbir şey birbirinden bağımsız değil” değerlendirmesinde bulundu.

15 TEMMUZ'DAN ÖNCE EMİR VERDİLER

Geçenlerde ortaya çıkan bir PKK militanının itiraflarını hatırlatan Bakan Özhaseki diyor ki, “Şimdi bize 15 Temmuz'dan önce Kandil'deki sözde komutanlardan emir geldi. Askere kurşun sıkmayacaksınız. Nerdeyse 1 ay boyunca hiç eylem yapmadık. 15 Temmuz yaşandı, darbe başarısız oldu. Emir yenilendi, askere de kurşun sıkabilirsiniz. Bunlar tesadüf müdür, emin olun bir yer bunları kukla olarak kullanıyor” dedi.

O ÇUKURLARA SİZİ GÖMERLER!

Zamanında bir hak arama hareketi olarak çıkmış olan PKK'nın istediği haklar verilmişken silah bırakmadığını anlatan Özhaseki, “Adımı söyleyemiyorum diyordu, söylüyorlar. Okul açamıyorum aç kardeşim. Dilimle propaganda yapamıyorum, yap kardeşim, kanal kuruldu türkü çağır ne yapıyorsan yap sana bir şey diyen mi var. Hapishanelerde işkence var, ne gezer Diyarbakır hapishaneleri yok artık. Doğuya yatırım yapılmıyor, oradaki yollar benim memleketimde yok. Halen elinizde silahla dağlarda ne işiniz var. Hak istiyordunuz her türlü hak verildi, eğer haksa derdiniz konuşalım, insan olmaktan kaynaklanan haklar konuşularak çözülür. Ama öyle değil, silah elinde sen bu ülkeyi bölerim diyorsan, sana böldürmezler. Hele hele çukur kazarak hiç kimseye yaptırmazlar bunu. O çukurlara sizi gömerler, şimdi de olan bu zaten!” şeklinde konuştu.

BATI İKİYÜZLÜDÜR

15 Temmuz'u yaşadıktan sonra Batılı ülkelerin geçmiş olsun diyemediğini hatırlatan Özhaseki, “Hür dünya, medeni dünya.. aradan bir hafta geçince nasıl oldu da ihtilali de beceremedik diye üzüntü sesleri başladı. Bu ihtilal kötü bir şey de yapanları dövmüyorsunuz değil mi, işkence etmiyorsunuz değil mi, yok korkmayın bir şey yapmıyoruz.. Adalete teslim ediyoruz. Batının ikiyüzlülüğü böyle.  Bunu söylemekten de çekinmeyelim. Diplomatik lisan kullanalım ama kötülükleri de bunların yüzlerine söyleyelim.

 

TOPRAKLARLA ÖDEŞİN!

Kayserili işadamları arasında “Paran kadar değil, hayrın kadar konuş” diye bir söylemin geliştiğini anlatan Özhasekili, “Hayrın yoksa banane senin parandan. Helalinden kazanmak en iyisi olmak ama toplumla da bölüşmek lazım. Bu işin sırrı budur” dedi. Kayserili olan Bakan Özhaseki, kendi memleketinin en çok alışverişinin meşhur olduğunu söyledi. “Tarihi kazılarda çanak, çömlek bulunurken, bizim kazılarda çek senet bulunuyor” diyen Özhaseki, Kayserililerin alışveriş konusundaki başarısının geçmişten gelen bir gelenek olduğuna vurgu yaptı.  Kayserili işadamı Kadir Has ile yaşadıkları bir hatırayı paylaşan Özhaseki, “Kadir amcayla baba oğul gibi bir ilişkimiz vardı. Bir gün beni aradı Urfa'da okul açacağız Sayın Başbakan da geliyor, sen de gel dedi. Birlikte Urfa'ya giderken 17 tane okul yaptırdım dedi. Ben de Kadir Has diyorsun, 17 diyorsun valla ayıp dedim. Hiddetlendi, biraz da düşündükten sonra 30 iyi mi evladım dedi. İyi dedim tamam dedi. Urfa'ya vardık. Konuşması sırasında Sayın Başbakanım biz Özhaseki Başkanla gelirken konuştuk 13 tane daha okul yaptıracağım. Yarısını nereye isterseniz oraya yaparım ama yarısını memleketime yapacağım dedi. O sırada Urfalılar, buraya yapın diye seslendi. Kadir Has, bir an durdu, sizin zenginleriniz yok mu evladım, onlara söyleyin sizin topraklarınızla ödeşsinler dedi. İşte esas mesele tam olarak da budur”  açıklamalarında bulundu.

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!