dore okulları
Malatya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.51
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2432.6
  • BIST
    9783.94
  • BTC
    63896.11$

SEÇİM, SEÇİM, SEÇİM...


SEÇİM, SEÇİM, SEÇİM...
Adem İnsanoğlu'nun siyasi kulisler, tartışmalar ve durum üzerine son yazısı
Narin

 

Etkinlikler açısından çok yoğun haftalar geçiriyoruz. Kitap fuarı, yetim buluşması, ahilik haftası, bahar şenlikleri vs. gibi etkinlikler ile Malatya'da adeta bir panayır havasında geçiyor günler. Bunların yanında birde seçim çalışması eklenince ortalık oldukça eğlenceli oluyor. Ülkenin en tepesindeki kişiden en alt kademe kişiye kadar herkes seçimle yatıp seçimle kalkıyor. Çok küçük bir gurup hariç herkesin derdi seçim. Kendi vatandaşlarımız bir tarafa ülkemizde yaşayan Suriye'li mülteciler başta olmak üzere birçok mazlum ülke halkı da 7 Haziran seçimlerine kilitlenmiş durumda. Kelimenin tam anlamıyla içimiz dışımız seçim olmuş. Seçimle yatıyoruz seçimle kalkıyoruz. Daha önceki seçimlerden çok daha farklı bir tablo var karşımızda. Bu seçim sonrası 3 dönem boyunca ülkeyi yöneten Ak Partinin tek başına iktidar olma durumu biraz zor. İlk defa partiler seçim beyannamelerine "olabilecek" vaatler koyuyorlar. İlk defa birbirlerini karalamak yerine, vaatlerini sıralıyorlar. Sokaklar seçim şarkıları ile adeta inliyor. Vakitli vakitsiz çalınan şarkı sözlerinde ne söylendiğini bilmiyoruz ama aracına bakınca hangi parti olduğunu anlayabiliyoruz. Seçim çalışmaları ile ilgili en güzel şey; bugüne kadar ciddi mahiyette kötü bir olayın yaşanmamış olması. Allaha şükür bugüne kadar önemli bir sorun olmadı. Bundan sonraki 15 günde de bir sorun çıkmazsa, en güzel propaganda sürecini geçirmiş olacağız. Seçim sürecinde en çok konuşulan konulardan birisi de Reis-i Cumhurun meydanlara inerek, kurduğu parti için vatandaşlardan oy istemesi oldu. Bazen kendisinin bu davranışını anlayabiliyoruz ama bazen anlamakta güçlük çekiyoruz. Özellikle eline kuran alarak meydana çıkmasına bir anlam veremedim.

Adaleti Olmayan Bir Seçim Süreci
Bütün partileri güçleri ve paraları nispetinde seçim çalışması yapıyorlar. Bağımsız adaylar da aynı şekilde. Burada karşımıza bariz bir adaletsizlik çıkıyor. Belkide çok güzel fikirleri olan insanlar yeterince çalışma yapamadıklarından veya para bulmadıklarından, kendilerini yeterince tanıtmaktan uzak kalıyorlar. Kafanızı çevirdiğiniz her yerde, ak partiye ait bir imgeye rastlıyorsunuz. Diğerleri ondan çok çok uzaklar. Yüzbinlerce liralık onlarca araçta, kırmızı plakalı ak parti adaylarının isimlerini görüyoruz. Yasal mevzuata göre bu suç ama cezayı yazacak babayiğit kimse yok. Bu araçlar ne ışık ne radar ne de kural bilmedikleri halde, bunları durduran ya da ceza yazan yok. Mesela bağımsız aday Ali Özşeker adına kırmızı plakalı bir araç yapan bir kişi trafikte en fazla kaç km yol alabilir. İlk görüldüğü yerde cezasını yazarlar. Yani sadece parasal konularda adaletsizlik yok, kamu imkanlarını kullanma konusunda da adaletsizlik hakim. Devletin bütün kurumları ak parti için çalışıyor. Basının ilgi gösterdiği kamu kurum kuruluşlarına ait etkinliklere sadece Ak Parti adayları davet ediliyor. Bunlar içerisinde halihazırda vekil olanlara bir şey demiyorum ama vekil olmayanlar da var. Burada bir adaletsizlikten söz etmek mümkün. Basının ilk haberleri hep ak partiye yönelik haberler. Neredeyse bütün Malatya basını ak parti için çalışıyor. Ak parti ile ilgili olumsuz haberlere ulaşmak neredeyse imkansız. Hasılı kelam neresinden bakarsanız bakın, adaletsiz bir seçim süreci yaşandığını kolaylıkla görebilirsiniz.

Ak Parti İki Buçuk mu Atıyor?
Ak Partinin ülke genelinde yaşadığı oy kaybının en çok hissedildiği yerlerden birisi Malatya. Seçime kadar böyle devam eder mi bilmiyorum ama böyle giderse istenmedik olaylarla karşılaşmamız ihtimal dahilinde. Geçtiğimiz günlerde Orduzu/Kaldırım mahallesinde yaşanan olay bunun en bariz göstergesi. Bu arada Kaldırım Mahallesinde yaşanan olayın "özür dileme" kısmının tamamen bir mizansen olduğunu belirtmekte fayda var. Olayın içinde bulunan gençlerin hiçbirisi kimseden özür dilememişler, aksine Ak Partililer kendilerinden özür dilemişler.Özellikle Mustafa Şahin gibi agresif kişiliğe sahip bir kişinin seçim çalışmalarına katılmamasını şiddetle tavsiye ediyorum. Zira karşısındaki kişilere bakış açısı normal değil. Üzerinde ya bir zafer sarhoşluğu ya da yenilginin korkusu var. Nerde nasıl davranacağını unutmuş durumda. Sanırım bağımsız adaylar kendisinin kimyasını iyice bozmuş durumdalar. İkide bir "iki buçuk bağımsız aday var" diyor. İşte bu sebeple "Ak Parti iki buçuk mu atıyor" diye bazen kendi aramızda konuşuyoruz. Önceki yazımda da yazmıştım, "acizane tavsiyemiz ak partililerin biraz daha alçak gönüllü olmalarıdır" diye. Bana kalsa Ak Partili adayların seçim çalışması yapmamaları, daha mantıklı olur. Zira insanların onlara karşı antipatileri var ve bu antipati insanlar onları gördükçe daha da artıyor. Televizyondan Ahmet Davutoğlu'nu izleyen vatandaşlar ak partiye vereceklerini belirtiyor ama adayları tanıdıkça bu düşünceleri değişiyor. Cumhurbaşkanına yakın isimlerin biri gidiyor biri geliyor Malatya'ya. Reis-i Cumhurun yakın ekibinin tamamı Malatya'ya gelip gittiler. Medyatik isimlerde Malatya'yı süreçte ziyaret ettiler. Başbakanın miting tarihi bile değiştirildi. Ak Partinin Malatya'da büyük kan kaybı yaşadığı aşikar ve bunu değiştirecek tek bir hamle var. Aklı başında birçok insana göre bunu tersine çevirmek Başbakanın elinde. Başbakan 28 Mayısta bir kişinin kolunu kaldırıp; "Malatya'ya bakanlık yakışır" derse, bu durum değişebilir. Bunun içinde iki aday var; birisi Melike Öznur Çalık diğeri Taha Özhan.

Özhan Ailesi Neyin Peşinde?
Ak Parti Adayı ve Başbakanının Başdanışmanı apoletli Taha Özhan'ın ailesi bugünlerde önemli bir dava peşinde koşuyor. Daha önce defalarca mahkeme edilmiş ve hepsinden davayı kaybetmiş olarak çıkan Özhan ailesi yeni bir ışık mı gördü acaba? Taha Özhan'ın haberi var mı yok mu bilmiyorum ama artık haberi olacak. Muhalefette bu konudan habersiz, onlarda bu yazı ile konuyu öğrenmiş olacaklar. Özhan ailesi Battalgazi ve Kale sınırlarında bulunan 3 köyün kendilerine ait olduklarından bahisle ve Osmanlı tapu kayıtlarını belge olarak sunarak, topraklarının iadesi için dava açmış durumda. Daha önce defalarca aynı dava reddedilmiş. Fakat bu defa sanırım bir yerden bir ışık almış olmalılar ki, tekrar dava açmışlar. Yargının giderek siyasallaşıp/siyasallaşmadığının bir nevi delili olacak bu dava. Zira daha önce defalarca kaybedilmiş bir dava. Özhan ailesi ile davalı olan köylülerin tamamı Ak Partili olduklarından dolayı konuyu basına yansıtmamaya özen gösteriyorlar. Fakat köylüler ciddi bir şekilde davayı kaybetmekten de korkuyorlar. Zira karşı tarafta Başbakanın Başdanışmanı ve 8 haziranda vekil olma ihtimali çok yüksek bir zat var. Taha Özhan'ı buradan uyarmış olalım; bu davayı bir an önce çekerse çok hayırlı bir iş yapmış olur. Aksine bu partisine iyi yansımaz. Ayrıca Özhan ailesi bu davayı kazanırsa herkes bu tür davalar ile uğraşır ki; bu durum yargının kilitlenmesine sebep olur. Mesela bizim ailenin en az on farklı yerde bu tür arazileri var.

Hulusi Porgalı AK Partili Mi?
Hulusi Porgalı seçim sürecinin en aktif çalışan kişisi olarak karşımıza çıkıyor. Sünni dindar bir ailenin evladı olarak CHP'den aday olmasına sıcak bakmayanlar kadar, kendisini bundan dolayı takdir edenler de var. Ak Parti yöneticilerinin bazılarına göre; Porgalı aslında Ak Partili. Böyle düşünenler Porgalı'nın kendi asıl partisi olan Ak Partiye zarar vermesine bir anlam veremiyorlar. Fakat bu tür düşüncesi olanlara şunu sormak gerekir; maden bu vatandaş aslında Ak Partili neden Parti'de kendisine yer verilmiyor? Aslında bu sorunun cevabı çok basit; çünkü Ak Parti Malatya'da marjinal bir gurubun yönetiminde ve bu gurup kendilerinden olmayan hiç kimseye parti içerisinde yer vermiyor. Hal böyle olunca Hulusi Porgalı'yı tebrik ve takdir etmekten başka yapacak bir şey olacağını düşünmüyorum. Kendisi çok çaba sarf ediyor ve eminim bu çabasının karşılığını 7 Haziranda alacaktır.

Asgari Ücrete Dayalı Asgari Vaatler
Bu seçimin diğer bütün seçimlerden farklı olduğunu belirtmiştim. Temel fark diğer seçimler gibi karalama kampanyaları yerine, vaatlerin konuşuyor olması. Fakat her ne hikmetse vaatler asgari ücret ve mazot fiyatına dayalı. Yani asgari ücret üzerinden asgari vaatlerde bulunuyor partiler. CHP ve MHP başta olmak üzere partilerin bu iki vaat dışında vaadi yok denecek kadar az. HDP vaat konusunda biraz daha iyi durumda. Ak Partiyi "makarnacılıkla" suçlayan partilerin fakir-fukaraya dair garibanlık siyaseti yapmalarını anlamak mümkün değil. Bu asgari vaatlerin seçime ne kadar etki edeceğini 2 hafta sonra göreceğiz. Bu arada Ak Partinin hiçbir vaadi yok. Bütün propagandası 28 Şubat sürecine dair. Örneğin 1990 ve sonrası doğumlular yani gençler için bir vaadi yok. Bu yaş gurubunda bulunanlar 28 şubatı bilmiyorlar bile. Hal böyle olunca, bilmedikleri bir süreç üzerinden Ak Partiye ne kadar oy verirler, orası muamma. Bana kalsa Ak Parti 90 ve sonrası doğumlular için daha etkin çalışmalıdır. Bu arada birde Ak Parti Malatya il yönetiminin çıkardığı "destan şehir Malatya seçim beyannamesi" adında bir bildiri var. Ak Parti Genel Merkezinin bu beyannameden haberi var mı, bu beyannamenin ne kadarını onaylıyor onu bilmiyoruz. Zaten beyanname dedikleri şey; İl Planlama Müdürlüğünün istatistiki tablolarından başka bir şey değil. Baştan sona istatistiki veriler. Doğrusunu söylemek gerekirse; bu beyanname denilen raporların Ak Partinin oylarına bir gram etki edeceğini düşünmüyorum. Yani boşuna yapılmış bir çalışma ve sadece baskıyı yapan matbaaya katkısı olmuş.

Ak Parti-HDP-CHP Kim Kime Hizmet Ediyor?
CHP HDP'nin barajı aşmasını istiyor ve destekliyor. Böylelikle Ak Partinin tek başına iktidar olmasının mümkün olmadığını düşünüyor. Ak Parti HDP'yi Malatya'da destekliyor; böylelikle CHP'nin iki vekil çıkarmasını engellemek istiyor. Ak Parti yayın organı gibi çalışan bir TV kanalı HDP ile ilgili sürekli haber yapıyor. HDP birinci sıra adayını sürekli canlı yayında konuk ediyor. CHP Malatya'da HDP'yi desteklemiyor fakat ülke genelinde destekliyor. Çünkü HDP'nin barajı aşmasını istiyor. Seçime 2 hafta kala bu tür desteklerin daha da artacağını göreceğiz. Neticesinde her türlü HDP karlı bu durumdan.

Hasılı Kelam...
Tüm ülke ile Malatya'nın seçim havası birbirinden çok farlı geçiyor. Ülke genelinde yaşanan olayların tam tersini Malatya'da yaşıyoruz. Seçim partilerin tahminleri gibi sonuçlanırsa, Malatya'nın 14 vekili meclise gidecek. 6 kontenjanı olan Malatya'dan tam 14 vekil göndereceğiz. Bunların parti dağılımı ise şöyle; Ak Parti 6, CHP 2, MHP 2, HDP 1, İttifak 1 ve Bağımsız 2. Tabi bu partilerin ve adayların iddiaları. Sonucun böyle olmayacağı kesin. Fakat kim kaç vekil çıkaracak, şimdiden tahmin yürütmek çok zor.

Selametle...

Adem İnsanoğlu

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!