Hüccetullah HAKDER / Aidatla Ağlat, Mücbirle Şefkat!
ÖZEL HABERHüccetullah HAKDER yazdı.
Malatya Ticaret ve Sanayi Odası’nın 10.000’den fazla üyesi varmış…
Yani neredeyse bir Anadolu ilçesi kadar vergi, aidat ve beyanname potansiyeli.
Asgari ücretin %10’u ile %50’si arasında aidat alabiliyormuş.
Yani asgari değil, azami gayretli bir tahsilat yetkisi!
Üye başı yılda ortalama 5 bin TL desen…
Yıllık 50 milyon TL, şefkat değilse nedir?
Peki bu aidat zamanında ödenmezse?
Gecikme zammı uygulanıyor.
Devlet değil, ama devlet gibi işleyen Oda!
%4,5 faizle hatırlatılan vefa…
Ama sonra ne oluyor?
Aynı Oda, aynı Başkan, aynı kürsü:
“Sayın Cumhurbaşkanım, Malatya’mız mücbir sebep kapsamına alınsın… Esnafımız perişan…”
Yani sen esnafa tahsilatçı,
Devlete mağdur temsilcisi…
Aidatı alırken hesap makinesi,
Devletten istekte bulunurken mendil cebinde…
Dahası var…
Odanın alt katlarında kiralık dükkânlar var.
Kira gelirleri, aidatlar, belgeler, hizmet ücretleri…
Her şey tahsil ediliyor.
Ama sonra:
“Devlet bize yardım etsin!”
Bu nasıl bir mücbir bilinçtir ki;
Kendi üyene borcunu silmeyen,
Devletten silmesini bekliyor!
Esnaf çay içemiyor çünkü masa yok, içse tuvalet yok.
Ama odanın yönetim salonunda kliması yüksek…
Topladığın aidatın %10’unu TOBB’a veriyorsun.
%90 sende kalıyor.
Ama yine de esnafa kolaylık yok.
Devlete ise ricadan ricaya…
Şimdi soruyorum:
Aidat tahsil ederken kuralları işleten bir kurum,
mücbir sebep deyip merhamet beklerse,
buna ne denir?
Şefkat mi?
Hayır…
Kâr-zimet!
Yani Oda diyor ki:
“Ben üyemi unutayım, devlet hatırlasın…”
Peki devlet ne yapsın?
Desin mi:
“Aidatla ağlattığınız esnaf için biz gözyaşı dökelim?”
...
İlginizi Çekebilir