© Malatya Time

Malatya Arkeoloji Müzesi| Neler Var| Ziyaret Saatleri Ve Giriş Ücretleri?

Malatya ve çevresinde yapılan bilimsel kazılar ve çalışmalar sonucu ortaya çıkan Neolitik, Kalkolitik, Tunç Çağı, Hitit, Asur, Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine ait eserlerin sergilendiği arkeoloji müzesi Kernek semtinde bulunmaktadır. Arslantepe Höyük, Cafer Höyük, İmamoğlu Höyük, Pirat Höyük, Köşkerbaba Höyük'te yapılan kazılardan çıkan eserler ve müze müdürlüğü tarafından yapılan kurtarma kazılarından çıkan eserler üç teşhir salonunda bulunan 32 vitrinde kronolojik ve tematik olarak sergilenmektedir. Müzede sergilenen eserlerin büyük çoğunluğunu Arslantepe buluntuları oluşturur.

Malatya Arkeoloji Müzesi, Malatya ve çevresinde yapılan kazılarda ortaya çıkan tarihi eserlerin sergilendiği bir müzedir. Müze, 1979 yılında ziyarete açılmıştır. Müzede, Neolitik Çağ'dan Osmanlı Dönemi'ne kadar uzanan bir tarihe ait eserler sergilenmektedir. Müzedeki en önemli eserler arasında şunlar yer almaktadır:

Arslantepe Höyüğü'nden çıkan eserler: Arslantepe Höyüğü, Malatya'nın en önemli arkeolojik alanlarından biridir. Höyüğün 1961 yılından beri yapılan kazılarında, Kalkolitik Çağ'dan Geç Hitit Çağı'na kadar uzanan bir tarihe ait eserler ortaya çıkarılmıştır. Müzede, Arslantepe Höyüğü'nden çıkan eserler arasında, heykeller, seramikler, mühürler, silahlar ve takılar yer almaktadır.

Karakaya Baraj Gölü altında kalacak yerleşimlerden çıkarılan eserler: 1980'li yıllarda, Karakaya Barajı Gölü altında kalacak yerleşimlerden kurtarma kazıları yapılmıştır. Bu kazılarda, Neolitik Çağ'dan Roma Dönemi'ne kadar uzanan bir tarihe ait eserler ortaya çıkarılmıştır. Müzede, Karakaya Baraj Gölü altında kalacak yerleşimlerden çıkarılan eserler arasında, heykeller, seramikler, mühürler, silahlar ve takılar yer almaktadır.

Diğer eserler: Müzede, Malatya ve çevresinde yapılan kazılarda ortaya çıkan diğer eserler de sergilenmektedir. Bu eserler arasında, heykeller, seramikler, mühürler, silahlar, takılar, madeni eserler, taş eserler ve kemik eserler yer almaktadır.

Malatya Arkeoloji Müzesi, Malatya'nın tarihi ve kültürel zenginliğini yansıtan önemli bir müzedir. Müze, her yıl yerli ve yabancı turistleri ağırlamaktadır.

Ziyaret Saatleri Ve Giriş Ücretleri?

2023 yılı itibarıyla Malatya'da bulunan müzelerin giriş saatleri:

Malatya Arkeoloji Müzesi: Haftanın her günü 08:00-16:45 saatleri arası açıktır.

Arslantepe Örenyeri: Haftanın her günü 08:00-17:00 saatleri arası açıktır.

Beşkonaklar Etnografya Müzesi ve Geleneksel Malatya Evi: Haftanın her günü 08:00-17:00 saatleri arası açıktır.

Atatürk Anı Evi: Haftanın her günü 08:00-17:00 saatleri arası açıktır.

Müzekart, Malatya'daki tüm müzelerde geçerlidir.

Not: Pazartesi günleri tüm müzeler kapalıdır.

2023 yılı itibarıyla Malatya'da bulunan müzelerin bilet fiyatları:

Malatya Arkeoloji Müzesi: Tam bilet 40 TL, öğrenci bileti 20 TL, Müzekart sahipleri için ücretsizdir.

Arslantepe Örenyeri: Tam bilet 25 TL, öğrenci bileti 15 TL, Müzekart sahipleri için ücretsizdir.

Beşkonaklar Etnografya Müzesi ve Geleneksel Malatya Evi: Tam bilet 20 TL, öğrenci bileti 10 TL, Müzekart sahipleri için ücretsizdir.

Atatürk Anı Evi: Tam bilet 20 TL, öğrenci bileti 10 TL, Müzekart sahipleri için ücretsizdir.

Not: 18 yaş altı öğrenciler, engelli vatandaşlar ve şehit yakınlarının tüm müzelerde ücretsiz giriş hakkı bulunmaktadır.

Coğrafi konum itibariyle tabii yol üzerinde olan Malatya ön tarihinin Paleolitik çağa kadar indiği, Malatya’nın birçok yerleşim alanlarındaki mağaralar ile özellikle de Yazıhan’daki Ansır (Buzluk) ve Malatya merkezinde İnderesi mevkiinde bulunan mağaralardan anlaşılmıştır.

1979 yılında başlayan Karakaya Baraj Gölü Kurtarma Kazıları kapsamındaki İzollu mevkii Cafer Höyükte yapılan kazılarda, o yöre insanının Paleolitik mağaralardan çıkıp ilk defa ovada tarım ve hayvancılıkla uğraştıkları ve yerleşik köy hayatına başladıkları anlaşılmıştır. Cafer Höyük kazılarıyla, Malatya ve çevresinin M.Ö. 7000 yılında iskâna başladığı anlaşılmaktadır.

1979-1986 yılları arasında kazıları sürdürülen Caferhöyük çalışmaları sonucu dünyanın ilk heykel örneği sayılan, beyaz kireçtaşından yapılmış küçük figürinler, M.Ö. 7000 yılına tarihlenmektedir. Kazı sonrası gün ışığına çıkarılan bu eserler halen Malatya Müzesi’nde sergilenmektedir.

Değirmentepe ve Arslantepe’de çok sayıda taştan ve pişmiş topraktan damga mühürleri ile pişmemiş toprak mühür baskıları, bu yörelerin önemli bir ticaret merkezi olduğunu belgelemektedir. Anadolu ile olduğu gibi, Kuzey Mezopotamya ve Suriye ile de Fırat Nehri yolu ile ticaret bu dönemde yapılmıştır.

M.Ö. 3000 yılında Malatya yöresinde seramik genellikle elle yapılmış, hamuruna ince kum karıştırılmış siyah astarlıdır. Bu seramik örneklerine Arslantepe, Hasırcı, Fırıncıhöyük, Karahöyük, İsahöyük, Morhamam, Kösehöyük, İmamoğlu, Değirmentepe, Köşgerbaba ve Pirothöyük’te rastlanmıştır.

Antik çağlarda en eski ve ileri medeniyetlerin geliştiği Mezopotamya ile İç Anadolu arasında bulunduğu ve tarih öncesi ile tarihi kervan yollarının bulunduğu, yolların tabii geçitler verdiği konumlar itibariyle Malatya'nın jeopolitik önemi daima büyük olmuştur. Jeopolitik konumunun yanında hayatın ve uygarlıkların gelişmesinde önemli bir etken olan suyun katkıları da inkâr edilemez.

Bu faktörler M. Ö. 7. binden itibaren, Caferhöyük neolitik yerleşimi ile başlayıp günümüze kadar Malatya'nın Anadolu'da gelmiş geçmiş bütün uygarlıkları ihtiva eden bir yer ve bölge olmasına sebep olmuştur.

Bu tarihi önem içerisinde, Malatya'da müzecilik fikri 1931-1937 yılları arasında, Arslantepe höyük ve Gelinciktepe'de yapılan kazılarda ortaya çıkan eserlerin, Malatya'da müze olmadığından Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi'nde sergilenmek için götürülmesi, sonucu ortaya çıkmıştır.

1971 yılında İnönü Parkında, bugün Evlendirme dairesi olarak hizmet veren binada ilk Müze açılmış, 1974 yılına kadar memurluk olan Müze, Başbakanlık Kültür Müsteşarlığının onayıyla Müdürlük olmuştur. 1975 yılında yapımına başlanılan Kernek Meydanı'ndaki yeni müze binasının inşaatı tamamlanmış, 1978 yılından itibaren Karakaya Baraj Gölü altında kalacak yerleşimleri kurtarmak amacıyla yapılan kazılarda ortaya çıkan buluntularla daha da zenginleşen Malatya Müzesi yeni binasında 1979 yılında ziyarete açılmıştır.

1998 yılında yeni ve modern sergileme gereksinimiyle çalışmalar başlamış, 2001 yılında yeni bir proje hazırlanarak hayata geçirilmiş, Müze modern bir sergilemeye kavuşturulmuştur. Müzemizde, teşhiri yapılan ve yeni düzenleme ile yeniden ziyaretçilerin görüşlerine sunulacak olan çeşitli eserler mevcuttur. Bu eserler; kazılar, satın alma, hibe(bağış) veya istirdat (el koyma) gibi yollarla Müzeye kazandırılan eselerlerdir. Yapılan bilimsel kazılar sonucu gün ışığına çıkarılan, neolitik, kalkolitik, Tunç çağı, Hitit, Urartu, Roma, Bizans, Selçuklu, çeşitli Beylikler ve Osmanlı dönemi medeniyetine ait eserler, Müzemizin zenginlikleridir.

Yeni müze yapımı için proje yapılmış, çalışmaları ise devam etmektedir. Proje hayata geçtiğinde Malatya yeni ve modern özelliklere sahip bir müzeye kavuşacaktır.

İlimiz sınırları içerisinde, Karakaya baraj gölü suları altında kalan alanlarda, Pirot, Caferhöyük, Köşkerbaba, İmamoğlu ve Değirmentepe höyük gibi kurtarma kazılarında ve 1961 yılından beri kazısı devam eden Arslantepe Höyük'te çıkarılan eserler geçmişi günümüze taşıdığı gibi, günümüzü de geleceği aktaran birer tarih laboratuvarı özelliğini verir Malatya Müzesi.

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER