MALATYA'DAKİ TAŞ OCAKLARI İÇİN ARAŞTIRMA ÖNERGESİ
DİĞER
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba ve CHP'li 25 milletvekili imzasıyla taş ocaklarının çevreye ve insan sağlığına zararlarının araştırılması ve gerekli önlemlerin alınması isteğiyle TBMM'ye Araştırma Önergesi verildi.
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba tarafından hazırlanan ve TBMM'ye sunulan Meclis Araştırması isteğinde Maden Yasası'nın yürürlüğe girdiği 2004 yılından sonra taş ocaklarına gelişi güzel ruhsat verildiği belirtilerek, açılan taş ocaklarının başta insan sağlığı olmak üzere, hayvancılığı, tarım arazilerini, su kaynaklarını olumsuz etkilediği belirtildi.
26 Milletvekilinin imzasıyla sunulan Meclis Araştırması talebinde şu ifadeler yer aldı:
"Malatya Doğanşehir Kelhalil ve Dedeyazı köyleri, Akçadağ Karapınar ve Cevizpınar köyleri, Yeşilyurt Kozluk, Görgü, Örnek Köyleri, Arguvan Şotik Aşağı Konak Mezrası ile Gündüzbey Kasabası Kaptaj bölgesi başta olmak üzere Malatya'nın pek çok yerinde de taş ocakları faaliyet göstermektedir. Yeşilyurt ilçesi Gündüzbey kasabası sınırları içerisinde Malatya'da yaşayan yaklaşık 600 bin insanın içme suyu ihtiyacını karşılayan Kaptaj bölgesine 2-3 kilometre uzaklıktaki bir yere taş ocağı işletme ruhsatı
verilmiştir. Anayasanın 56. Maddesine göre 'Çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek, devletin ödevidir' denilmektedir. Ancak devletin kurumları, verdikleri ruhsatlar ile bizzat kendileri anayasa suçu işlemektedir" ifadelerine yer verildi.
Önergede, "Çok sayıda taş ocağı dinamit kullanarak taş çıkarmaktadırlar. Dinamit kullanımı hem ortaya koyduğu gürültü hem meydana getirdiği sarsıntı hem de patlama esnasında çıkardığı tozda bulunan kireç nedeniyle insan sağlığını olumsuz etkilemekte, astım ve kanser hastalıklarının artmasına sebep olmaktadır. Kireç tabiattan uzun süre atılamadığı için bitki örtüsü, toprak ve yeraltı ve yer üstü sularını da olumsuz etkilemektedir. Taş ocaklarının faaliyetlerini yerleşim yerlerine çok yakın bölgelerde
sürdürmesi sonucu eğitim ve sağlık kurumları açık tehdit altındadır. Maden Yasası'na göre ruhsat verilen işletmeler kendilerine verilen sürenin sonunda bölgeyi eski haline getirmek zorundadır. Ancak işletme sahipleri işleri bittikten sonra bölgeyi öylece bırakıp gitmektedirler. Dinamit kullanılarak tahrip edilen doğa kullanılamayacak bir şekilde bırakılmaktadır. Taş ocaklarına ruhsat verilmesi konusu tekrar değerlendirilmeli, Maden Kanunu'nun ilgili maddeleri değiştirilerek taş ocakları Maden Kanunu
kapsamından çıkarılmalı ve tekrar Çevre Kanunu kapsamı içinde değerlendirilerek ÇED'e tabi hale getirilmelidir" denildi.
TÜM HABERLER