© Malatya Time

Öznur ÇalıkÂ'ın televizyondaki hâl-i pür melâli

Siyaset gündeminin iyice kaynağı şu günlerde gelişmeleri takip etmek konusunda büyük gayret sarfediyoruz. Bu gayretimizin semeresini de almaya çalışıyoruz. Yaptığımız haberler sonrası aldığımız tepkilerde genelde olumlu bir yaklaşım seziyoruz.

Kamu yararını gözettiğimizi defalarca söyledik. Kimsenin helal kazancında veya kimsenin alın terinde en küçük bir itirazımız yok. Ancak şunu bilin ki haram yemeyi adet edinmiş, haksız kazancı hak zannetmiş ve ahbap-çavuş ilişkisini liyakat addetmiş herkesin karşısında duracağız.

Dün cep telefonumuza ulaşan SMS mesajıyla birlikte gündemimizle ilgili yeni bir yazının kokusu da gelmiş oldu. Sözkonusu mesaj Malatya Milletvekili Öznur Çalık'ın makamında gönderilmişti. Türkiyem TV'de Sayın Mikail Pelit'in “Siyaset Vitrini” programında canlı yayın konuğunun, Sayın Öznur Çalık olduğunu öğrenince takip etme imkanı buldum.

Programda Öznur Hanım'ın hükümet icraatları ballandıra ballandıra anlatması bugüne kadar ki yazılarımızı da doğrular nitelikteydi. İcraat konusu açılınca Türkiye genelini anlatması, iş oy isteme faslına geçilince de yereldeki adaylarla ilgili meseleleri anlatması benim olduğu kadar siyasetten az-buçuk anlayan herkesi çiledin çıkartmıştır herhalde?

“Ekonomik istikrar sağlayan Türkiye'nin…” veya “Siyasi istikrar sağlayan ülkemizin…” gibi söylemlerle, Malatya'da yapılan yanlış siyaseti kamufle eder bir görüntü sergilen Öznur Çalık'ı kamu yararına küçük bir hatırlatma, “30 Mart'ta yerel yöneticiler seçilecek. Genel seçim daha sonra!..”

Malumunuz olduğu üzere, Malatya'daki Ak Parti siyasetini belirlediği iddia ediliyor. Bu iddianın sahipleri ayrıca bu 10 kişinin içinde Öznur Çalık'ın da varlığını dile getiriyorlar. Sözkonusu kişilerin adaylar konusunda genel merkezi yönlendirdikleri de aktarılıyor. Kamu yararını gözetten Malatya Time da bu iddiaları daha önceleri de defalarca dile getirdi.

Malatyalı'dan oy isteme faslına gelince ne hikmetse adayların özellikleri yerine Başbakan'ın karizması ortaya çıkıyor. Az-buçuk insafı olan bir insan bu seçim çalışmalarını takip edecek olsa, mahalle, ilçe, köy veya esnaf gezilerinde bahsettiğimiz meseleyi görür ve söyler.

Sayın Öznur Çalık'ın programdaki sorulara verdiği cevapları ilişkilendirmeye çalışmanın boş olduğunu kısa bir zamanda anladım. Hatta işin ne boyutta olduğunu kısa bir fıkrayla anlatayım:

İşitme konusunda sıkıntılı olan 2 arkadaş, İstanbul'un Anadolu yakasından, Avrupa yakasına geçmek için vapura doğru ilerlerken karşılaşırlar. Biri diğerine şöyle seslenir:

-Hayrola! İstanbul'a mı gidiyorsunuz?

Diğeri cevap verir:

-Hayır, efendim İstanbul'a gidiyorum

Soruyu soran vatandaş, sanki konuyu anlamış gibi cevap verir:

-Ha ben de sizin İstanbul'a gittiğinizi zannetmiştim.

Sözkonusu programı izlerken aklıma gelen bu fıkra Sayın Öznur Çalık'ı rahatsız etmiş olabilir ama maalesef durum aynen böyle cereyan ediyordu. Ne vakit yerel seçimle ilgili bir soru vaki olsa Öznur Çalık'ın cevapları yerel siyaset yerine genel siyaset üzerine oldu.

Öznur Hanım'ın benimle ilgili istihbarat almaya çalıştığı bir arkadaşımın yaşadığı olayı da anlatalım: Gazeteciliğin verdiği kamu menfaatine yönelik yaptığım eleştiriler sonrasında Öznur Hanım, Meclis'te arkadaşıma, “Murat Çetin, sosyal demokrat mı?” diye sormuş. Arkadaşım da şaşkınlığını dile getirerek benimle ilgili bilgisini kendisine aktarmış. Bir zaman sonra arkadaşım bu olayı bana anlatınca ben de uzun süre gülmüştüm.

Maalesef Malatya'da AK Parti kulvarında siyaset yapan kişilerin genelde takındıkları tavır aynen böyledir. Sıkıştıkları anda kendilerini haklı çıkartmak pahasına karşı tarafa bir kulp takmak.

Yazımızın burasına Ak Parti'nin temsilcisi konumundaki bazı isimlere yönelttiğim sorular ve aldığım cevapları iliştirmek istiyorum:

Soru:

-Sizce Ahmet Çakır Büyükşehir'e belediye başkanlığı yapacak potansiyele sahip mi?

Cevap:

-Görüyorsunuz değil mi, AK Partisiz ve Tayyip Erdoğansız bir Türkiye düşünüyorlar(!)

Soru:

-Bir müreccih olarak Yüksek Mimar Yaşar Köksal'a, Şehir Planlamacısı MuratAslan'a, İnşaat  Mühendisi ve hali hazırda Altıyüz bin nüfuslu Üsküdar Belediye Başkan yardımcısı Sami Er'e ve Profesör İbrahim Gezer'in yerine neden Ahmet Çakır'ı tercih ettiniz? Diğer aday adayları arasında hangi üstün özelliği var? Siz liyakat ve ehliyete önem verirdiğinizi anlatıyordunuz? (Nitekim, Öznur Çalık dünkü programda “Liyakat ve ehliyet ben ve AK Parti için birinci önceliktir.” Sözünü yineledi.)

Cevap:

-Bazıları memleketimizin koalisyonlar ülkesi olmasını istiyor (!)

Bir tespitte bulunuyorum:

-Başbakanımıza Allah zeval vermesin. Artık “Marmaray”la 2 kıtanın arası dört dakika.

Muhatabım hemen yapıştırıyor: Öyleyse bütün oylar, Hacı Uğur Polat'a

Bu arada Öznur Hanım'ın bir açıklamasını beğendiğimi aktarmak isterim. “Kocam sağ olsun” diyen Öznur Çalık'ı tebrik ediyorum. Kadınların kocalar hakkındaki şikayetlerinin tavan yaptığı bir toplumda, kocasının emeğini unutmayan Kenan Çalık'ın üzerindeki hakkını teslim eden Öznur Çalık'ı en derin saygılarımla selamlıyorum. Tek kelimeyle bravo sana(!)

Öznur hanım'ın takdir ettiğim bir başka hareketi de milletvekili olduktan bir gün sonra mal beyanında bulunmasıydı. Hakikaten takdire şayan, bu hususu “siyaset vitrini” programında çok güzel özetledi. “İhalenin ‘i' sinin Paranın ‘P' sinin yanında geçmiyorsunuz.” öyle ki kendinizden emin olduğunuzdan dolayı aynı programda “ Babamın oğlu, benim oğlum ve ben, adımız her hangi bir yolsuzluğa karışmışsa veya karışmışsak Allah bildiği gibi yapsın.” dediniz.

İnşallah öyledir, zatı-ı âlinize bir uyarıda bulunayım: Bu aralar sosyal medyanın yoğun durağı olan Facebook'ta çeşitli iddialar var. Malatya Soruyor adlı paylaşım platformundaki bu iddiayı da sormadan edemeyeceğim: “Bu soru Öznur Çalık'a, Öznur abla çık ve açıkla, sen açıklamazsan biz açıklarız, kardeşin Fatih, Yeşilyurt' da 60 adet parseli 4 Trilyona aldı mı?”


Öznur Çalık'ın Türkiyem TV'de Sayın Mikail Pelit'in “Siyaset Vitrini” programındaki gibi bir cevap vermesinden de endişe ediyorum. Ya sözüne şu şekilde başlarsa “Başbakanımız…”

Eğer iddia doğruysa küçük bir hatırlatma:

Allah ihmal etmez, imhal eder (Mühlet verir)


İlgilisine not:
“Hal-i pür melali” Osmanlıca olup, “İçerisinde bulunduğu acı durumun özeti” demektir. (Bir şeyin can sıkıcı, dertli ve biraz da utanılması gereken durumunu ifade etmek, gözler önüne sermek için kullanılır)

 Murad Çetin 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER