POLAT: 60 YILLIK GERİ KALMIŞLIĞI 10 YILDA BİTİRECEĞİZ

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı 2023 hedeflerine paralel bir siyaset izleyeceğini belirten Mehmet Polat, “Diğer ilçelere göre 50-60 sene geriden gelen Pütürge kesinlikle kabul edilemez bir durumdadır. Biz pansuman çözümler peşinde değiliz. Biz ameliyat yaparak hastayı kurtarmanın peşindeyiz” ifadelerini kullandı.

Pütürge'yi “Malatya'nın dağlık, dağınık, sıkıntılı, geri kalmış ve hizmete aç öksüz bir ilçesi” olarak niteleyen Polat, taşın altına elini koyarak uzman bir ekiple ilçeyi ayağa kaldırmak için uzun süredir çalıştıklarını belirtti. Sorunların çözümünün hükümetle, vekillerle ve halkla birlikte çalışmakta olduğunu söyleyen Mehmet Polat, “Bu sebeple ilçede köy köy mahalle mahalle dolaşıyoruz. Partimizin İstanbul Gaziosmanpaşa ilçe kuruculuğu ve ilçe başkan yardımcılığı görevlerinde bulundum. Ayrıca Gaziosmanpaşa Belediyesi'nde bir dönem encümen üyeliği yaptım. Yaklaşık 23 yıldır Malatyamız ve Pütürgemizin sivil toplum örgütlerinde aktif olarak çalıştım. İş hayatımda başarılı olduğum gibi aldığım eğitim ve edindiği birikimleri memleketimde hizmete dönüştürmek istiyorum. Bu sebeple göreve talip oldum.” Dedi.

Pütürge, ülkemize çağ atlatan AK Parti hükümetinden yeterince faydalanamadı

“Bundan önceki 2 dönem CHP tarafından yönetilen Pütürge için önümüzdeki seçim çok önemli.” diyen Mehmet Polat, “Eminim ki önümüzdeki seçimde isabetli bir karar verilerek Ak Parti Belediyeciliği Pütürge'ye gelecektir. Şu anda güçlü bir hükümet var. Maalesef biz bu güçlü hükümet şansını 10 yıl boyunca kaçırdık. Pütürge'de bir şey yapılmadı demek istemiyorum ama hak ettiğimiz noktada değiliz. 13 tane ilçeye baktığımız zaman Malatya'nın en geri kalmış ilçesi Pütürge'dir. Bu nedenle en çok yatırım yapılması gereken ilçe de Pütürge'dir. Bakın bugün ilçeye giriyorsunuz aynı hattan geri dönüyorsunuz. Transit yol yok, ilçe ulaşım anlamında entegre değil, sanayisi de yok. Böyle gelişme imkanı olmaz. Bunların yapılabilmesi için de güçlü kaynaklara sahip olunması gerekir. Biz görüyoruz şu anda ülkemize gıpta ile bakıyorlar dünyada, kalkınmakta olan ülkeler arasında ilk sıralardayız. Buna paralel olarak ilçemizi de bundan faydalandırmak zorundayız. Burada birçok aday arkadaşımız olabilir, bunların plan projeleri de olabilir. Ne yapıp-edip bunlarla güç birliği yapmamız ve bu ilçeyi AK Partili bir ilçe haline getirmemiz gerekir. Hükümetimizden, bakanlıklardan, büyük şehir kaynaklarından, fonlardan faydalanmalıyız ki diğer ilçelerin mesafesine getirebilelim Pütürge'yi. Yani topyekun, halkımızla, siyasilerimizle, sivil toplum örgütlerimizle, iş adamlarımızla ve bürokratımızla seferber olmalıyız. İlçemizi çağdaş bir ilçe ve yaşanır bir konuma getirmeliyiz. Yaşanan göçü tersine çevirmeliyiz.” ifadelerini kullandı.

Marka olan Malatya'nın Pütürgesi de bir markadır

“Hizmeti sonuna kadar hak eden Pütürge, bir markadır. Malatya denilince Pütürge akla gelir.” diyerek sözlerine devam eden Mehmet Polat, “Pütürge şu anda madem bu yükü omuzluyor, madem sporda, siyasette, sosyal ve iktisadi hayatta kadar Malatya'yı temsil ediyorsa bunun karşılığını da almalıdır. Pütürgeli girişken ve vefakardır. Cefasını da çekiyor ama sefasını süremiyor. Örneğin “Pütürgeliyim” deyince bilmeyenin aklına 200 bin nüfusuyla gelişmiş ekonomiye sahip ilçe gelir. Çünkü Pütürgeli ülkenin her alanında öylesine girişkendir ki ülke ekonomisine, istihdama çok büyük katkı sunmaktadır. Ama Pütürgeli'nin ilçesine geldiklerinde hayal kırıklığına uğrarlar. Bu durum ne Pütürge'ye ne de Pütürgeli'ye yakışır. Tabi ben bunları söylerken Doğanyol ilçemizi de katarak söylüyorum. Çünkü biz aynı tarihe aynı havzaya, aynı koşullara sahibiz ve aynı sıkıntıları yaşıyoruz. Zaten biz yapacağımız bütün yatırımları ve hizmetleri Doğanyol ilçemizle koordineli olarak yapacağız. İnşaallah Doğanyol ilçemizde de aynı heyecana sahip ve birikimli bir arkadaşımıza bu görev nasip olur.” şeklinde konuştu.

HER PÜTÜRGELİ İLÇESİNE SAHİP ÇIKMALIDIR

Sözlerine “Pütürge'nin yetişmiş çocukları olarak bizler memleketimize sahip çıkmalıyız. Kötü gidişi düzeltmek için elimizden geleni yapmalıyız. Vefasız olmamalıyız.” Şeklinde devam eden Mehmet Polat, “Ben şahsen kendi adıma “İlçeme ne yapabilirim” diye düşünerek karar verdim. Yaklaşık 2 yıldır yoğun bir çalışma programıyla ciddi projeler hazırladım. Geçtiğimiz günlerde halkımıza sundum. Bundan sonrası halkımızın ve teşkilatlarımızın teveccühü ve vekillerimizin, genel merkezimizin taktiridir.” İfadelerini kullandı.

VİZYONUMUZ 2023-2073

Projelerinin 2023 hedefine kadar bitirilebileceğini söyleyen Mehmet Polat, “Biz yaptığımız çalışmalar sonrasında hazırladığımız projelerle 2023'e kadar ilçemizin sorunların çözümünü sağlamış olacağız İnşaallah. 2073'e kadar 60 sene sonrasına yetecek bir planlamadan bahsediyorum. Ondan sonraki jenerasyon daha büyük bir atılım yaparak daha iyi ve dünyaya paralel hizmetler yapar. Projelerimiz göçü durduracaktır. Tersine göç sağlayacak projeler hazırladık. Bunlardan bir tanesi Kubbe Dağı'na bir tünel yaparak transit bir yolla Diyarbakır'a entegre etmemiz gerekiyor. Doğu Güneydoğu ve İç Anadolu'ya köprü olması lazım. Bu bölgenin ihracat yapmaması mümkün değil. Pütürge ilçeler içerisinde madenleriyle ve yeşil ormanlarıyla, Şiro çayı vadisiyle en zengin bölgelerden biridir. Maden çeşitleri açısından birinci sırada, kapasite ve rezerv konusunda yine ilk sıradadır. Madenlerimizin bir kısmı Mersin'e taşınıyor, eğer bizler çimento fabrikası ve mermer sanayii kurarsak, ormancılık ve hayvancılık alanında yatırımlar yaparsak neden kendi ürünlerimizi değerlendirip ihracatını yaparak ayrıca da istihdam sağlayarak kendi halkımıza hizmet etmeyelim? Biz iki akarsuya sahibiz dünyanın iki önemli nehri Dicle ve Fırat'tır ve Fırat bizim yanımızdan akar. Burası Mezopotamya denilen bölge yani insanlığın beşiği 12 bin yıllık tarihe sahiptir. Eğer siz oranın turizmini çeşitlendirirseniz alt yapısını yaparsanız otel pansiyon hizmetlerini verirseniz dünyanın ilgisini buraya çekersiniz. Ama maalesef bu bölge de bugüne kadar tüm yapılması gerekenler yapılamadı. Yapılanlar da çok yetersiz ve kısıtlı kaldı.” dedi.

PÜTÜRGE'NİN KRONİKLEŞMİŞ HASTALIĞINI DOĞRU TEŞHİS ETTİK. PANSUMANLA OLMAZ ANCAK AMELİYAT GEREKİYOR

“Biz pansumanlarla uğraşmayacağız. Ameliyat yapacağız” diyen Polat, “Ciddi projeler uygulayacağız. “Bunları belediye yapabilir mi?” diye soruyorlar. Eskiye oranla birçok kaynağımız oluşacak; ilçe gelirleri, iller bankası payı, büyük şehir kaynakları, geri kalmışlık payı, kalkınma fonları ayrıca hükümetimiz ve bakanlıklarımızdan alacağımız hizmetler, paylar ve yatırımlar olacak. Ayrıca bizim projelerimiz üçe ayrılmaktadır. Yani belediyenin yapacağı işler var. Büyükşehirin yapacağı işler var. Bir de devletin (hükümet) işleri var. İşte bu ehil olan işin bilincinde olan, iyi ve güçlü bir ekibe sahip olan insanlar olarak biz bu yolların hepsini kullanarak imkanların Pütürge'ye akmasını sağlayacağız. Yetişmiş insan kaynaklarımızdan da faydalanacağız. Siyasilerimiz, bürokratlarımız, cemiyetlerimiz, çok güçlü işadamlarımız var. Günümüzde STK'lar önemli rol oynuyor. İlçemiz köylerine kadar dernekleşmiş, hatta iller arasında da ilimiz ilçemiz başı çekiyor. Ama biz bu gücü kullanamıyoruz. Oluşturacağımız kardeş şehirlerle ilçeye çok sayıda yeni yatırımlar kazandıracağız. Projelerimiz halkın isteklerine uygun, uygulanabilirliğe göre hazırlanmıştır. Bir işi yaptığınızda uygulanabilirliği yoksa hayalden öteye gitmez. Biz ise projelerimizi ilçenin kaynaklarına, insanlarına, yapısına, tarih ve kültürüne göre düzenledik.” şeklinde konuştu.

HALKIMIZA HİZMETİ YERİNDE YAPMALIYIZ

“Avrupa'da yerel yönetimler şartında yerinde hizmet etme zorunluluğu vardır.” diyen Mehmet Polat, “Bizde aynısını yapacağız. Çünkü, büyük şehir yasası ile yerel yönetimler güçlendirildi. Çağdaş hizmet nerede ne yapılıyorsa biz Pütürge'de o uygulamayı hayata geçireceğiz inşallah. Belki de bunun bölge genelinde örnek uygulayıcısı olacağız. Gelecekler Pütürge'ye bakacaklar “Nasıl gerçekleştirdiler” diye, biz belediye kaynakları ile hizmet yapalım düşüncesinde olmayacağız. Biz burası için hiçbir şeyden kaçınmayacağız. Ne yapılması gerekiyorsa yapacağız. Beklemeye veya askıya almak gibi bir keyfiyetimiz yok. Çünkü bu hükümet gidip de yerine başka bir hükümet gelirse, maazallah bunların hepsi suya düşer. Bize bu görev tevdi edildiğinde Pütürge emin ellerde olacaktır.” İfadelerini kullandı.

HER KESİME EŞİT YAKLAŞIM

Bütün görüşlere ve inançlara eşit mesafede olacaklarının söyleyen Mehmet Polat, “Burada 4 tane alevi köyümüz. Bütün sosyal ve dini inanç kurumlarına bakıyorsak, Cem evlerine de o hizmeti vereceğiz. Bu hizmeti cami karşılığı olarak değil, bir kültür ve inanç ritüelleri olarak vereceğiz. Alevi vatandaşlarımızdan da meclisimize üye alacağız. Burada alevi-sünni Türk-Kürt gibi kavramlarla ve bölgecilik, aşiretçilik gibi ayrışmalarla hareket etmeyeceğiz. Tabi bunu uygulamada da göstermek lazım bunu özde yapmak lazım buna da gereken özeni göstereceğiz.” Şeklinde konuştu.

BU UĞURDA CEZA YATMAK BİZİM İÇİN ŞEREFTİR

“Rahmetli Özal'ın ANAP'tan ayrılmasının ardından ülkemizde Refah Partisi'ne bir yöneliş oldu.” Diyen Polat, “1993 yılında kurduğumuz Malatya Kubbe Vakfının başkanı iken Refah Partisi ile organik bir bağı olmamasına karşın gönül bağı olduğunu ifade eden Mehmet Polat, 28 Şubat sürecinde başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın okuduğu şiir bahane edilerek hapse konulmasına karşı çıktık. O dönem protestolara katıldık, Sayın Erdoğan'ın cezaevindeyken Necmettin Erbakan hocamızın önünün kesildiğini gören başbakanımız görevi devralmak istemişti. Ancak Rahmetli Erbakan buna rıza göstermedi. O zaman 50 civarında milletvekili, 10 civarında belediye başkanı, Cüneyt Zapsu ile bazı iş adamları ve sivil toplum örgütlerinin içinde olduğu yeni bir partinin kurulmasının elzemdi. O süreçte biz davet üzerine ilçede partinin kurucuları arasında yer aldık. Ben şunu düşündüm eğer başbakanımız bu kadar hizmetine  rağmen önü kesiliyorsa gelecekte büyük ümit vardır. Bu adam büyük bir devrimcidir sosyalist olarak söylemiyorum bunu değişim dönüşüm anlamında. Öyle bir insanın yanında yer almak bize şeref verir diye düşündüm. Ayrıca 28 Şubat sürecinde de bizim vakfa kimse gelmez oldu. Çünkü insanlar fişleniyordu. O süreçte bize “Sizi de tutuklarlar” dediler. Ben de “Bu uğurda yatarsak bu bizim için büyük bir şeref olur. Ülkesi için mücadele edenlerin yanında yer alarak hapse gideceksek gideriz” dedim. Daha sonra biz parti kurucusu olarak göreve başladık. Ayrıca başbakanımız gelip ilçe açılışına katılırken büyük bir kalabalık oluştu ve o zamanki savcılık bahaneler uydurarak ağır suçlamalarla bize mahkemede dava açtı. Yani ciddi sorunlar yaşadık. Ama sonuçta partimiz iktidar oldu. Bu sıkıntıların tamamı geride kaldı.” İfadelerini kullandı.

BİZ OLAYA ÖNEMLİ BİR DAVA OLARAK BAKIYORUZ

“Ben şahsen atalarımızın da dediği gibi halka hizmeti Hakk'a hizmet olarak telaki ediyorum. Ve yaşamımda da bunu kanıtladığımı düşünüyorum.” Sözlerini sarf eden Mehmet Polat, “Bir örnek verecek olursak uzun yıllardır cemiyet başkanlığı yaptım. Ayrıca, 2004 seçimlerinde belediye meclis üyesi olarak seçildim. Toplam muhalefet ile 45 meclis üyesiydik. Muhalefetin bile desteğini alarak daimi encümen ve bütçe plan komisyonuna seçildim. Bu örnekleri de çoğaltabilirim. İnşaallah Pütürge halkı da bize güvenir ve desteğini esirgemez. Ben işimle uğraşırken de ülkemizin sosyal, siyasal ve iktisadi alanların tamamında yer aldım. Bir çok mesleki odalarda da hizmetler yaptım. En son Celal Karahan, Muzaffer Tunç ve Murat Çetin beylerin ısrarları ile MASTÖB'e girdim. Genel başkan vekili olarak görev yaptım. 2011 seçimlerinde İstanbul 2. Bölgeden milletvekili aday adayı oldum. Sonra bu bölgeden 12 mevcut milletvekili arkadaşımızın devam ettiğini söylediler. Ayrıca kontenjanlar var dediler ve verilecek sıradan dolayı adaylığımın mümkün olmadığını söylediler. Bizler de partimize saygı gösterdik. Ama şimdi ilçeme talibim, insanımın hayır duasını almak istiyorum. Benim için ve ilçem için hayırlı olan ne ise Rabbim onu nasip etsin.” dedi.