Tebrik ederiz, ama bu yetmez!..

MALATYA TİME / ÖZEL

Kamuoyunu bilgilendirme ve yöneticileri teşvik ile uyarma görevimizin gereği olan yayınlarımız ses getiriyor. Malatya Time'ın yayın hayatına başladığı günden beri çizgisinden sapmadan sürdüğü yayınlar, Malatyalılar tarafından memnuniyetle karşılanırken, bazı zamanlarda yaptığımız uyarılar bir kısım insanlar tarafından olumsuz bulunmuştu. Toplum yararını gözeterek yaptığımız yayınların birilerini rahatsız etmesi bizi çizgimizden bir nebze olsun saptırmadı. Rabbimize nihayetsiz şükürler olsun ki, emeğimizin karşılığını siz değerli okuyucularımızın büyük teveccühüyle aldık.

Haftalardır Malatya Time olarak, Malatya'nın içme suyuyla ilgili haber ve yorumlar yayınlıyoruz. Bu yayınların akabinde yaşanan olumlu gelişmeler, çalışma azmimizi artırıyor. İşte Malatya'nın içme suyuyla ilgili haber-yorum ve analizlerimizden bir kaç örnek:

Malatya'nın tüm su ihtiyacını karşılayan kaptajın büyük risk altında olduğunu belirttiğimiz haberimizde, deprem kuşağındaki Malatya'nın bir deprem veya kaza esnasında tamamen susuz kalma riski bulunduğunu belirtmiştik. Söz konusu haberde, ayrıca Malatya'nın su ihtiyacının giderilmesi noktasında alternatiflerin de değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizmiş, Allah korusun kimsayal bir saldırı olma durumunda kaptajın açık hedef konumunda olduğunu belirtmiştik. Aynı haberimizde alternatif olarak barajların kullanılabileceğinin bilgisini vermiştik. Haberimizin bir yerinde de geçtiğimiz sene yaşanan bir kazayı örnek göstererek yetkilileri uyarmıştık.
İşte söz konusu haberimiz:

“KAPTAJDA KIRMIZI ALARM"

Malatyalıların içme suyunu büyük oranda karşılayan kaptajın risk altında olduğu ortaya çıktı. Malatya Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (MASKİ) bünyesindeki su kaynağının korunmasına yönelik hiçbir önlemin alınmadığını anlatan Malatya Time Yazarı Adem İnsanoğlu, “ Şiddetli bir depremde ilin tüm su tesisatı zarar görebilir. Böylece Malatya halkı susuz kalacaktır. Kaptajın geleceğine yönelik hiçbir önlem alınmıyor” diye konuştu. Yeşilyurt ilçesine bağlı Kozluk köyündeki kaptaj sayesinde içme suyunun el değmeden ve enerji harcanmadan evlere ulaştığını anlatan İnsanoğlu, “Birinci derece deprem bölgesi olan Malatya'da olası bir deprem, kaptajdaki suyun kaybedilmesine neden olur. Bu durumda alternatif bir kaynak bulmak gerekiyor. İçme suyu barajlarının bu noktada devreye sokulması şart” diye konuştu.

DEPREM, İLİ SUSUZ BIRAKIR
Olası bir deprem hadisesinde şehrin susuz kalacağını aktaran İnsanoğlu, “Mevcut sulama barajlarımızdan birkaçı bu konu ile ilgili alternatif kaynak olabilir. Olası bir kaynaksızlık halinde mevcut durumda şehre su vermek yıllarca zaman alacaktır. Bu sebeple alternatif kaynakların şimdiden hazır hale getirilmesi gerekir. Fakat MASKİ'nin bu konuda herhangi bir çalışması mevcut değil” şeklinde konuştu. Öte yandan kaptajla ilgili olası biyolojik ve kimyasal saldırıların da şehri direkt olarak tehdit edeceğini anlatan İnsanoğlu, “Kaptaj bölgesi birinci derece güvenlik bölgesi ilan edilmelidir. Özellikle biyolojik ve kimyasal saldırılara karşı bu tür bir önlem alınması şarttır. Aksi halde olası bir saldırı halinde koca bir şehir susuz kalır” diye anlattı.

KAPTAJA ALTERNATİF ŞART
Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından Pınarbaşı'na inşa edilen kaptaj, şu an MASKİ tarafından işletiliyor. 1995 yılından bu yana suyun tamamı içme suyu olarak kullanılırken, kanala Çat Barajı'ndan gelen su veriliyor. Oldukça soğuk olmasıyla bilinen kaptajdaki suda yengeç, balık ve kurbağa gibi hayvanlar yaşamıyor. Turizm faaliyetleri açısından kaptaja herkesin elini kolunu sallayarak gidebildiğine de dikkat çeken İnsanoğlu, “Malatya'nın geleceğini planlayan MASKİ'nin öncelikle kaptajın güvenliğini sağlaması sonrasında da acilen alternatif bir kaynak bulmalı. Yapacağı diğer bütün yatırımlar bundan daha önemli değil” dedi.

PATLAMA OLMUŞTU
Öte yandan geçtiğimiz yıl Yeşilyurt ilçesinde bulunan kaptajsahasında patlama meydana gelmiş, Malatyalılar susuzlukla karşı karşıya kalmıştı. Meydana gelen patlamada iki kişinin gazdan etkilendiğini açıklayan Malatya Büyükşehir Belediyesi yetkilileri, Yeşilyurt ilçesine bağlı Gündüzbey Mahallesi'nde bulunan, kente içme suyu sağlanan kaptaj sahasında klor tüplerinden birinin vanasında patlama meydana geldiğini açıklamıştı. Yetkililer, patlamanın fabrikasyon hatası nedeniyle meydana geldiği ve şebeke suyuyla ilgili herhangi bir sıkıntı bulunmadığı belirtse de vatandaşlar suyun sağlığı konusunda oldukça endişelendi.”

BİR AN ÖNCE KAPTAJIN GÜVENLİĞİNİN SAĞLAMASI GEREKİYOR
Malatya Time'ın bu haberinde görüşlerini aldığımız usta yazarımız Adem İnsanoğlu, konuyla ilgili olarak aynı günlerde bir yazı kaleme almıştı. Malatyalıya verilen hizmetlerin planlamasının doğru dürüst yapılmadığıyla ilgili bazı tespitlerde bulunan Adem İnsanoğlu, “PLANLA(MA)!” başlıklı yazısında Malatya'nın geleceğine ilişkin bazı analizlerde bulunmuştu. Söz konusu yazıda Adem İnsanoğlu, bir kısmında Malatya'nın su ihtiyacının karşılandığı kaptaj sahasıyla ilgili şu ifadeleri kullanmıştı: “Maski'nin yanlış uygulamaları bir tarafa geleceğe dair hiçbir planlama yapmaması ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Maski tarafından Malatya'nın içme suyunun geleceğine dair yapılan bir çalışma hiç duymadım. Hali hazırda Malatya'nın içme suyu kaptajdaki kaynağından alınarak el değmeden ve enerji harcanmadan evlerimize kadar geliyor. Birinci derece deprem bölgesi olan Malatya'da olası bir deprem, kaptajdaki suyun başka bir yere kaçmasına sebep olabilir. Bu durumda alternatif bir kaynak bulmak gerekir. Alternatif kaynak direkt kaynak olabileceği gibi, içme suyu barajları da kurulabilir. Mevcut sulama barajlarımızdan bir veya birkaçı bu konu ile ilgili alternatif kaynaklar olarak kullanılabilir. Olası bir kaynaksızlık halinde mevcut durumda şehre su vermek yıllarca zaman alabilir. Bu sebeple alternatif kaynakların şimdiden hazır hale getirilmesi gerekiyor. Fakat görünen o ki; bu tür bir çalışma mevcut değil. Aynı şekilde Kaptaj bölgesine yapılacak biyolojik veya kimyasal saldırı sonucu koca bir şehir susuz kalacaktır. İlk olarak bunun önleminin alınması bunun dışında da yine alternatif kaynakların bulunması gerekiyor. Kaptaj bölgesinin birinci derece güvenlik bölgesi ilan edilmesi ve buna göre güvenliğinin sağlanması gerekiyor. Özellikle biyolojik ve kimyasal saldırılara karşı bu tür bir önlem alınması şart. Aksi halde olası bir saldırı halinde koca bir şehir susuz kalır. Hali hazırda Kaptaj neredeyse herkesin elini koklunu sallayarak gidip gezdiği bir yer halinde. Bu durumda buranın güvenliğinin sağlanabildiğinden bahsetmek mümkün değil. Malatyanın geleceğini planlayan Maskinin öncelikle Kaptajın güvenliğini sağlaması sonrasında da acilen alternatif bir kaynak bulması gerekiyor. Yapacağı diğer bütün yatırımlar bundan daha önemli değil.”

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ “GAFLET”İ DURDURDU

Biz bu tip haberler yaparken Büyükşehir Belediyesi, çok önemli ve olumlu bir adım attı. Kaptajla ilgili risklerden birinin ber taraf edilmesi adına atılan bu adımdan dolayı Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Çakır'ı ve konuyla ilgili belediye yetkililerini kutluyoruz. İşte Büyükşehir Belediye Başkanı ve belediye yetkililerini kutlamamıza sebep olan haber:

“Malatya Büyükşehir Belediyesi, büyükşehir statüsü öncesi Malatya İl Özel İdaresi'nin, tam anlamıyla ‘gaflet' olarak nitelendirilebilecek tutumuyla, Malatya'nın içme suyu kaynağına büyük tehdit oluşturan taş ocağının faaliyete geçmesine zemin hazırlayan ‘ÇED gerekli değildir' kararının iptali istemiyle, Adıyaman'ın yargı çevresi bakımından bağlı bulunduğu Şanlurfa 1. İdare Mahkemesi'nde dava açtı. Adıyaman Valiliği aleyhine açılan dava bir süre önce dosya üzerinden görüldü. Görülen dava sonucunda, Şanlıurfa 1. İdare Mahkemesi, Adıyaman il sınırları içinde olmasına karşın, Malatya'nın içmesuyu kaynağını ciddi anlamda tehdit eden taş ocağının faaliyete başlaması için ‘ÇED gerekli değildir' kararında ‘hukuka uygunluk bulunmadığı' gerekçesiyle, sözkonusu kararın iptaline karar verdi.

KAPTAJ, NE DEMEKTİR
“Yeraltı su kaynaklarından daha verimli faydalanmak, kirlenmelerini önlemek, az akımlı olan kaynakları birleştirerek bol su elde etmek gibi amaçlarla mevcut kaynak sularının belirli yerlerde toplanması ve depolanması işlemidir.