Türkiye'de Artan Sıcaklık ve Vektör Türlerinin Tehlikesi: Korkutucu Salgın Uyarısı! Ankara, İzmir, Adana...

Çukurova Üniversitesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ertan Kara, Türkiye'nin farklı bölgelerinde, Adana, İzmir ve Ankara'da görülen yeni bir tehlikenin altını çiziyor. Küresel ısınma ve iklim değişikliklerinin etkisiyle yüksek sıcaklık ve nem artışı nedeniyle Türkiye'de daha önce görülmeyen vektör cinslerinin çeşitlenmeye ve çoğalmaya başladığına dikkat çekiyor.

Bu vektörler, ciddi hastalıkların taşıyıcısı olabilir. Prof. Dr. Kara, bu durumun batı Nil ateşi, zika ve tatarcık humması gibi hastalıkları da beraberinde getirebileceğini vurguluyor. Halk sağlığı açısından büyük bir tehlike arz eden bu durum, dikkatle ele alınmalıdır.

Küresel Isınma ve Vektör Değişiklikleri

Vektör türlerindeki değişiklikler ve çevrede görülme artışı, böcek bilimcilerin yaptığı çalışmalarda tespit edilmiştir. Prof. Dr. Kara, "Küresel ısınmayla birlikte gerekli ortamı sağlayıp çoğalan bu vektörler daha önce kendi bölgemizde görmediğimiz 'zika' ya da 'batı Nil ateşi' gibi hastalıkları da beraberinde getirecektir" diyor.

İzmir'de birkaç vakada görülen Batı Nil ateşi, grip benzeri semptomlar ve deri döküntüleri ile kendini gösterir. Nadiren beyin zarında, beyinde veya diğer organlarda iltihaplanma gelişebilir. Zika ise özellikle el ve ayaklardaki küçük eklemlerde şişmelere, kas ağrısı, baş ağrısı, gözlerin arkasında ağrı ve kusmaya neden olabilir.

Tatarcık Humması: Yeni Bir Tehlike

Özellikle daha önce çeşitli illerde küçük salgınlara neden olan tatarcık humması hastalığı da endişe vericidir. Prof. Dr. Kara, "Yine küresel ısınmayla beraber halk arasında yakağan ya da mucuk diye bilinen tatarcık sineklerinin türlerinde de bazı değişiklikler oldu ve bunları daha çok görmeye başladık" diyor. Bu durum, tatarcık humması adı verilen bir hastalığa neden oluyor.

Tatarcık humması, grip benzeri belirtiler gösterir. Kırgınlık, bulantı, kusma, yüksek ateş gibi belirtilerle kendini gösterir. "3 günlük ateş" olarak da adlandırılan bu hastalık, ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Tedbirler ve Mücadele

Vektörlerin neden olduğu hastalıklardan korunmak için çeşitli tedbirler alınmalıdır. Prof. Dr. Kara, böcek bilimcilerin, çevremizdeki vektörlerle ilgili araştırmalara ağırlık vermesi gerektiğini düşünmektedir. Belediyeler, ilaçlama çalışmalarını bu araştırmalara yönelik gerçekleştirmelidir. Ancak, yapılan ilaçlama tüm vektör türleri için etkili olmayabilir.

Hekimler de vektör kaynaklı olabileceğini düşündüğü farklı belirtileri iyi araştırmalı ve buna uygun tedavi uygulamalıdır. Belirtilerin kaynağının araştırılması, hastalığın artışını önlemek açısından kritik bir öneme sahiptir.

Türkiye'nin farklı bölgelerinde görülen bu vektör kaynaklı hastalıklar, küresel ısınma ve iklim değişiklikleri gibi çevresel faktörlerin etkisi altında gelişmektedir. Bilim insanları ve sağlık yetkilileri, bu tehlikenin ciddiyetini kavramalı ve uygun önlemleri almalıdır. Aksi takdirde, bu hastalıkların yayılma riski artarak devam edebilir, bu da toplum sağlığı için büyük bir tehlike oluşturur. Sağlık ve çevre konularında daha fazla bilinç ve eylem, bu tür tehlikelere karşı en iyi savunma olacaktır.

Kaynak: milliyet.com