Belediye meclis üyeleri iradesiz mi?

Önceki gün Malatya'da iş gören bir müteahhitin belgelerde tahrifat yaparak haksız kazanç elde etmesine ve başta belediye başkanı sayın Ahmet Çakır olmak üzere belediye meclis üyelerinin de buna göz yumduğu iddiası sonrası açılan davayı konu yapmıştık. Daha önce de belirttiğimiz gibi bütün bunlar bir iddiadan ibaret.Bahsettiğimiz müteahhitin belgelerde tahrifat yaptığı ve haksız kazanç elde ettiği iddia edilen dava yeni başlıyor. Bu konunun bir de arka planı var. Bir insan bir suç işliyorsa bu işlediği suça bilerek veya bilmeyerek yardım ve yataklık yapanlar vardır.

 

Bundan önceki birçok haberimizde gördüğünüz gibi orta yerde duran suçu anlatırken, suçu meydana getiren sebepleri de sorguluyoruz.

 

Kendi menfaatini herkesin üstünde tutan insanlar her toplumda olduğu gibi Malatya'da da mevcuttur. Bu insanlar nalıncı keseri gibi hep kendine yontar. Kendine yontarken işini gördürmek istediği yardım ve yataklık edenlere de 3-5 kuruş koklatırlar.

 

Neyse konumuza dönecek olursak, Malatya'daki bu işbilir müteahhitimizin bazı belgelerde tahrifat yaparak haksız kazanç elde etme yoluna gittiği iddia ediliyor. Bu haksız kazancı elde ederken, resmi kurumlarda görevli insanları da kullanması gerektiği düşünülüyor. Çünkü tek başına yapılabilecek bir iş değildi bu. Nitekim savcılık da bununla ilgili bir dava daha açtı. Belediye Başkanımız sayın Ahmet Çakır da dahil birçok belediye meclis üyesi de bu davaya dahil edildi. Hatta geçtiğimiz gün yaptığımız haberde de belirttiğimiz gibi kendilerine cep telefonu mesajıyla gitmedikleri taktirde mahkemeye cebren götürüleceklerine dair haber ulaştı.

 

Belediye başkanı ve meclis üyelerinin suçsuz olması konusundaki dileğimizi yineleyerek bazı meclis üyelerinin bu dalavereye dahil olduklarını varsayarak bazı tespitlerde bulunmak istiyoruz.

 

Demokrasi ile yönetilen her yerde olduğu gibi Malatya'da da seçimler yapıldı. Bu seçimlerin sonucunda Ak Parti çok büyük bir oranla belediye yönetimini aldı. Belediye başkanı ile birlikte meclis üyelerinin de büyük bir çoğunluğu Ak Parti üyesidir.

 

Maalesef ülkemizde bir mantık var. Eğer iktidarsan doğru veya yanlış istediğini yaparsın. Yok eğer muhalefetsen doğru veya yanlış herşeye muhalefet edersin. Şu anda ülkemizdeki iktidar ve muhalefet anlayışı aynen böyle devam ediyor. İyi veya kötü herşeye muhalefet eden bir rakip karşısında, iktidarda bulunanlar da doğru veya yanlışı ayırt edemez hale geliyorlar. “Muhafelet istemiyorsa bizim için hayırlıdır” mantığıyla hareket ediliyor. Bunun sonucu olarak da maalesef​ yanlışlar silsile halinde devam ediyor.

 

Malatya da bu sebeple sürekli kaybeden bir il halini alıyor. Müteahhitin yaptığı tahrifatı sırf “Benim belediye başkanım istiyor, benim parti arkadaşım istiyor. Ne olursa olsun dışarıya birlik ve bütünlüğümüzü gösterelim” düşüncesiyle hareket edildiği için Malatya kaybediyor.

 

Daha önce de belirttiğimiz gibi Malatya'da çok büyük bir oranla iktidar partisini seçen millet, yanılmış olmak istemiyor. Hatırlarsanız bizim de bu konuyla ilgili yaptığımız haberde “Belediye başkanımız ve meclis üyelerimiz aklansın diye dua ediyoruz” demiştik.

 

Milletin reyi ile bir yerlere gelen insanlar, milletin parası veya malının bir yerlere peşkeş çekilmesine sebep oluyorsa yazıklar olsun onlara. Bunlara prime veren ve sırf parti taassup (Bağnazlık, doğru veya yanlışlığa bakmaksızın bir fikrin savunmasını yapmak, kendi dinini, mensup olduğu düşünceyi veya ekolü her türlü düşünce ve inançtan üstün görmek)'u sebebiyle ses çıkarmayanlara da yazıklar olsun. Birkaç kuruş reklam parası alacağım diye peşkeşi görmek istemeyen basın mensuplarına ise binlerce kez yazıklar olsun.