Malatya
26 Temmuz, 2025, Cumartesi
  • DOLAR
    40.55
  • EURO
    47.68
  • ALTIN
    4354.1
  • BIST
    10.643
  • BTC
    116765.39$

Bir Meyve Değil, Bir Direniştir: Malatya Kayısısı

Bir Meyve Değil, Bir Direniştir: Malatya Kayısısı
Malatya’da bir kayısı yalnızca güneşte kurumaz… Terde, sabırda ve mücadelede olgunlaşır. Meyve değil; geçimdir, duadır, direniştir.

Sabah erken.

Malatya’nın sarı ışıklı bir sessizliği var.

Kuşlar susmuş, ağaçlar konuşuyor gibi.

Biri salkım salkım meyve taşırken,

diğeri hâlâ bekliyor.

Dalda bir meyve var.

Henüz düşmemiş.

Henüz anlatmamış hikâyesini.

Ve işte burada, bu şehirde,

o meyveye kayısı derler.

Ama…

Malatya’da kayısıya sadece meyve denmez.

O bir yazgıdır.

Bir geçim yoludur.

Bir bekleyiştir.

Ve en çok da,

bir direniştir.

Kentin içinden çıktık, bahçelere vardık.

Ağaçlar sarıya çalıyor.

Bir yanda güneş, bir yanda yılın ilk karı.

Toprakla gökyüzü arasında,

renkten örülmüş bir sabır örgüsü var.

Kayısı, dalında bekliyor.

Toplanacak.

Serilecek.

Kuruyacak.

Ve belki Amerika’ya, belki Uzakdoğu’ya gidecek.

Ama hepsi, bir çiftçinin teriyle başlayacak.

Erhan Soğukunar anlatıyor:

“8,5 milyon kayısı ağacı var Malatya’da.

55 bin aile onunla geçiniyor.

Dünya kuru kayısısının yüzde 85’ini biz gönderiyoruz.

Ama biz dökme gönderiyoruz.

Onlar paketleyip değer katıyor.”

Yani meyve Malatya’da kuruyor,

para başka yerde kabarıyor.

Süper Pazarı’nda bir adam var.

İsmi mi?

Kendisi söylüyor:

“Ben Doktor Mişmiş’im.”

Kayısı satmıyor.

Felsefe yapıyor.

“Bu siyah kayısı beynin kapılarını açar,

karaciğeri tamir eder,

mideyi yumuşatır,

strese omuz olur,” diyor.

İnansan da böyle anlatıyor, inanmasan da.

Ama konuşurken gözleri parlıyor.

Çünkü onun anlattığı şey sadece fayda değil,

bir aidiyet.

“Kadınlar düzenli yerse, güzelliğine güzellik katar,” diyor.

“Kayısı sadece meyve değil; tenin altına işler.”

Sesi biraz komik geliyor kulağa…

Ama inandırıcılığı bilimle yarışır.

Bir bahçeye giriyoruz.

Ağaçların altında sarıya dönmüş yapraklar.

Ve onların üstünde beyaz bir örtü:

Yılın ilk karı.

O tabloya bakarken,

bir kadın sesleniyor uzaktan:

“Kayısı ağaçta susar kızım.

Düşmeden önce konuşmaz.”

İşte bu.

Bu cümle her şeyi özetliyor.

Malatya’da kayısı, yalnızca bir meyve değil.

Bir karakter.

Bir sabır hali.

Bir milletin yazılı olmayan kültürü.

Bir çocuğun elinde kese kâğıdı.

İçinde siyah kayısı.

“Dedem gönderdi,” diyor.

“Yemek değil, sevmek için.”

Ve işte bu yüzden…

Bu şehirde kayısı düşerken ses çıkarmaz.

Ama yere değdiğinde bir dünya sarsılır.

Çünkü Malatya’da kayısı,

bir meyve değil…

bir direniştir.

Hüccetullah Hakder

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!