Bizim de bir 'Dayı'mız olsa fena mı olur?

MEHMET AYHAN / MALATYA TİME
ANALİZ

Siyasilerimizin diline pelesenk olmuş “Yeni Malatyaspor'un bir üst lige çıkması herkesin dileği” sözünü hemen hemen her yetkili ağızdan duyarız. Bu sözü edenlerin büyük bir çoğunluğunun samimi olduğuna da inanıyoruz. Ancak “Lafla peynir gemisi yürümez” sözünü de unutmamız gerektiğini biliyoruz.

Adil Gevrek'in Yeni Malatyaspor Başkanlığı görevine gelmesinden sonra çok iyi bir ivme yakalamış olması hepimizi ümitlendirmişti. Acizane bu ümidi yaşayan ve yaşatmaya çalışan biri oldum bugüne kadar. Maalesef ilk 4 haftanın ardından Yeni Malatyaspor'da inişli-çıkışlı bir grafik izledik bugüne kadar. Takım gayet iyi oynarken ne olduysa bir hafta iyi diğer hafta kötü oynamaya başladı. Bunun sebeplerini önceki yazımda açıklamaya çalışmış bazı bulgular ışığında yorumlar getirmiştim. Ancak üzülerek görüyorum ki işin içinde başka işler de varmış.

ÖZNUR ÇALIK'IN MÜJDESİ “ÜFÜRÜK” OLABİLİR Mİ?

Malatyamızın milletvekilleri arasında Genel Başkan Yardımcılığı göreviyle büyük ilerleme sağlamış Öznur Çalık hanımefendinin 17 Kasım'da medyaya yansıyan bir açıklaması dikkatimi çekti. Gerçi o gün dikkat kesilmem gerekiyordu ancak olaylar ve açıklamaların arka arkaya gelmesi neticesinde maalesef şimdi yap-boz parçalarını bir araya getirme fırsatı elde ettim.

Öznur hanımın başaktörü olduğu 17 Kasım'da sitemizde de yer alan haberde şunlar kaydedilmişti: Malatya'da ziyaretlerini sürdüren Milletvekili Öznur Çalık'a basın mensupları, Yeni Malatyaspor'a yardım konusunda Ankara'da yapılan girişimlerin sonucu soruldu. Çalık, “Ankara'da, Yeni Malatyaspor'un yöneticileri beni ziyaret ettiğinde, kendilerini Gençlik ve Spor Bakanımız sayın Çağatay Kılıç'la görüştürdük. Yeni Malatyaspor'un yayıncı kuruluş, sponsor firma ve diğer gelirlerdeki payının artırılmasıyla ilgili taleplerimizi ilettik. İnşallah rakamların ulaşması an meseledir. Kısa sürede ulaşacağını ümit ediyorum. Taşıma suyla değirmen dönmez. Herkes Yeni Malatyaspor'a yardımcı olmalıdır. Bizler üzerimize düşeni, Ankara'da yetkililerle görüştürme konusunda her zaman yardımcı olduk ve yardım olmayı da sürdüreceğiz” demiş ve eklemişti; “Federasyon kanadında ödemede adaletsizlik olursa devreye girmeye hazırız.”

Sayın Öznur Çalık'ın bu sözlerini okuduktan sonra her Malatyalı'nın düşündüğü gibi en azından “Yeni Malatyaspor'un da Ankara'da bir dayısı var” diyebiliyorduk. Hatta Öznur Çalık'ın bu sözlerini müjde olarak algılayanlar da oldu. (Bu arada Öznur Çalık'ın Pütürge'deki stadın kapalı tribünüyle ilgili müjdesini hatırladım. Sahi o tribünü Öznur Çalık mı kapattırdı? Neyse bu başka bir yazının konusu)

ÖMER FARUK ÖZ: BİZE DANIŞAN OLMADI Kİ!..

Aradan 3 gün geçtikten sonra 21 Kasım'da bu kez de Malatya Milletvekillerimizden sayın Ömer Faruk Öz'ün bir açıklamasına yer vermiştik yine sitemizde. Ömer Faruk Öz de Yeni Malatyaspor'la ilgili yaptığı açıklamada, “Bu işi siyasetin dışında tutmak gerekiyor. Ehliyetli ve liyakatlı kişilere vermek gerekiyor. Bizimle de bir şey paylaşılmadı. 4-5 yıldır yönetim konusunda istişarede bulunulmadı. Ama, Yeni Malatyaspor'un önce bir üst lige sonra da Süper lig'e çıkmasını arzuluyoruz. Bizler üzerimize düşen olursa, bizden talep olursa her türlü desteği vermeye hazırız. Adil Gevrek başkanlığındaki yönetim takımı sırtlamış durumda. İyi bir iş adamı olan kardeşimiz Adil Gevrek'in yönetimi alması kadirşinaslıktır. İnşallah takımı Süper Lig'e çıkarır. Şimdi de Malatya Sivil toplum Örgütleri Birliği (MASTÖB) Genel Başkanı da olan Adil Gevrek kardeşimize başarılar diliyorum” ifadelerini kullanmıştı. Ömer Faruk Öz'ün de yaptığı açıklamaya bakarsak, burada Adil Gevrek ve önceki yönetimlerin milletvekillerine herhangi bir şey danışmadığını anlıyoruz. Bu açıklamadan en azından Ömer Faruk Öz'e danışma gereğinin hissedilmediğini veya ihmal edildiğini çıkarıyoruz.

FUTBOLDA “DAYI” ŞART

Elbette spor ile siyaseti karıştırmamak gerekir. Ancak futbol oyununun bazı olmazsa olmazları vardır. Bu olmazsa olmazlardan biri de ülke veya federasyon yönetiminde bir dayınızın olması gerektiğidir. En azından ülkemizde işler böyle yürüyor. Eğer bir dayınız varsa, müsabakada ne kadar kötü olursanız olun elinizden tutan bir hakem veya gözlemci bulabilirsiniz. Bu sözleri ederken sakın yanlış anlaşılmasın bütün hakem ve gözlemcileri taraflı olmakla suçlamıyorum. Ancak maalesef bu ülkede sesi biraz gür çıkan, istediği adamı istediği yere tayin ettiren, yöneticisinin ve taraftarının baskısını biraz hissettiren takım korunur-kollanır. Ülkemizin tamamına yayılmış süper ligdeki 3 büyük kulübün taraftar toplulukları vardır mesela. Bu 3 büyük kulübün taraftar ve yöneticilerinin sesleri daha çok duyulur medyada. Birine en küçük bir haksızlık yapılsa ortalık toz-duman olur. Bu 3 kulübün karşısına çıkan takım oyuncularının yapmadıkları fauller veya elle oynamalar görülerek gerekli ceza verilir. Olmayan penaltılar veya kırmızı kartlar sonucu rakipler yenilmeye mahkum edilir.

Türk futbolunun zirvesi olan süper ligde durum böyleyken, birinci, ikinci ve üçüncü ligde de durum farklı olmaz. İlla bir dayınız olacak ki size hiçbir haksızlık yapılmasın, korunup kollanasınız.

ADİL GEVREK'İN TEPKİSİ VE SONRASI…

Gelelim Yeni Malatyasporumuz'un durumuna; önceki hafta karşılaşmanın 15. dakikasında Koray Şanlı'ya bir kırmızı kart gösterildi. Bu dakikadan itibaren 76 dakika boyunca 10 kişi mücadele eden Yeni Malatyaspor karşılaşmayı 1-0 yenik kapatan taraf olmuştu. Bu kırmızı kartın haksız olduğuyla ilgili Kulüp Başkanı Adil Gevrek bir açıklama yaptı. Bu haksızlığın devam etmemesini dileyerek konuyu kamuoyuyla paylaştı. Bu paylaşımın ardından Yeni Malatyaspor bir başka maça çıktı kazandığı bir penaltıyı gole çeviremedi. Bu maçı da golsüz beraberlikle tamamladı. Hem önceki hafta gösterilen kırmızı kart hem de bu haftaki penaltı pozisyonu tartışılır oldu. Biz burada bu kararların doğruluğu ve yanlışlığı üzerine yorum yapmaktan kaçındık. Bu tartışmalara pek yer vermemeye çalıştık. Ancak şu noktayı gözden kaçırmayın hatalı veya doğru da olsa bir kırmızı kart pozisyonunun tartışılmasının ardından gelen maçta lehimize verilen bir penaltı olunca insan biraz düşünerek, “Demek ki ağlamayana meme yokmuş” diyor. Haklılığını veya haksızlığını tartışmıyorum. Vakıayı anlatmaya çalışıyorum. Adil Gevrek'in konuşmasının küçük bir etkisinden bahsediyorum. Psikolojik olarak mazlum durumundaki bir takımın nasıl korunduğunu en azından haksızlık yapılmadığını anlatmaya çalışıyorum.

BASKI İÇİN KULİS ŞART

Maalesef Yeni Malatyaspor'un bir kulisi yok. Kiminle karşı karşıya gelse diğerine göre kulis faaliyetlerinden yoksun olduğu için maça 1-0 yenik başlıyor. Ömer Faruk Öz diyor ya; “Bizden gelip bir şey istemediler ki, bir şeyler yapalım” Ömer Faruk Öz'e gidip “Bizim lehimize yapılacak haksızlıkları organize et” demeye gerek yok ki. Zaten Ömer Faruk Öz böyle haksızlıklara prim verecek bir karaktere sahip değil. Ömer Faruk Öz'e gidip, “Sayın vekilim bizim tesisler konusunda sıkıntımız var. Bizim yönetim konusunda sıkıntımız var. Bizim stat konusunda dertlerimiz var” deseniz Ömer Faruk Öz en azından bununla ilgili harekete geçirilmesi gereken yerleri harekete geçirebilecek bir makama ve bilgiye sahiptir. En küçük bir şeyde Ömer Faruk Öz'le irtibata geçilse, yapılan haksızlıktan veya eksiklikten bahsedilse hiçbir şey yapılmamış olsa bile kamuoyunda psikolojik bir baskı sağlanmış olur.

Lobi denilince sadece Ömer Faruk Öz ve Öznur Çalık'tan da bahsettiğim anlaşılmasın. Bu iki ismi Yeni Malatyaspor'la ilgili açıklama yaptıkları için örnek verdim. Diğer vekiller, bürokratlar ve işadamları hatta taraftarlarla bir lobi oluşturmaktan bahsediyorum. Futbolla birlikte Malatya'yı temsil eden her ne varsa, bunların geliştirilip bir güç haline getirilmesinde bir lobi oluşturulmasının şart olduğunu herkes biliyor. Eğer bir Malatya lobisi oluşursa haklı olduğumuz davalarda haksız konuma düşürülmeyeceğimizin herkes farkında. Kısır çekişmeleri, ahbap-çavuş ilişkilerini ve “Rabbena, hep bana” mantığını bir kenara bırakıp Malatya lobisini oluşturalım. Bunu yaparken şovdan uzak duralım. Birileri beni beğensin diye “Lafla peynir gemisi yürütmeye çalışanları” bir kenara bırakalım. “Gerçekçiler”le “Üfürükçüler”i ayıralım.

ADİL BAŞKAN'A ÇAĞRI

Adil Başkan, artık hem kulübün hem de MASTÖB'ün başkanısınız. Sizin bir sözünüzle harekete geçecek yüzlerce insan var. Sizin bir hareketinize cevap verecek onlarca kurum var. Malatya lobisi için gereken kim varsa, hepsini toparlayıp bir araya getirmek size kalıyor. Allah yar ve yardımcınız olsun.