dore okulları
Malatya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.56
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2423.8
  • BIST
    9722.09
  • BTC
    64374.07$

Fendoğlu, böyle devam etmemeli!...


Fendoğlu, böyle devam etmemeli!...
Narin

 

 

Malatya tarihinin zihinsel olarak en büyük kırılmalarından biri halk arasında kısaca “Hamido” olarak bilinen Malatya eski belediye başkanı Hamit Fendoğlu'na düzenlenen bombalı suikast sonucu meydana gelen travmadır…

Henüz dünyaya gelişime 2 yıl kala meydana gelen devamındaki diğer olayları ilk önce büyüklerimizden bir masal tıynetiyle dinlemiş, sonraki dönemlerimizde sorgulayıcı, araştırarak, gerek merak ederek o makus dönemlerde nelerin yaşandığını daha sonra Malatya'nın siyasi-otokrasi ve yönetimi ile halkı nasıl etkilediğine dair geniş bir bilgi sahibi olmaya götürmüştü.

Çünkü Malatya; Hamido'ya düzenlenen suikastı ve her şeye gücü yeten, hikmetinden sual sorulmaz, her yerde hazır ve nazır olan güçlü devlet fikrinin bir bomba ile o dönemde enkaz altında kalmasını unutmadı.

Devletin boşluğu, çok geçmeden NATO gladyosunun yaptığı 80 ihtilaline evirilmiş “bir sağdan-bir soldan” gençlerin asılmasıyla devam eden süreci çok geçmeden sivil irade doldurdu.

Türkiye, sivil toplumun değerini ve önemini 1980 askeri darbesi ile öğrendi.
İhtilal ile birlikte yıkılan tabulardan biri de “Türk'ün Türk'ten başka dostu yoktur” doktrini olmuştu. Tabii o günlerde bu tabuların yıkılmasından rahatsız olanlar vardı.

Sivil toplum örgütlerinin önü kesilmiş, bazı vakıflar komünist, aktif teröristler yurdun her alanlarına sokulmaya çalışılmıştı. Dünyanın kabuğuna çekilerek izlediği ülkemizde meydana gelen anarşizm, suikastlar, işkenceleri izlemekle yetinmiş; Özal'ın yeni bir sayfa açması kuşkusuz Türkiye'yi kendi içinde bir bilinç altıyla çökertmek fikri böylece bertaraf olduğundan, PKK gibi kartları oynamaya başvurdukları bir dönemle yüzleşmiştik.

Özal'ın açtığı ufuklar büyüktü, yepyeni bir Türkiye'nin inşası, bambaşka yarınlar, Özal'ın heyecanı, Anavatan Partisine duyulan güven ve Türkiye'nin yeni bir yolda ilerlemesi her şey tıpkı bir zamanlar Malatya'da Hamido'nun evine gönderilen bombalı sandık gibi yine Malatyalı olan Özal'ın şüpheli şekilde hayatını kaybetmesi, oysa tıpa tıp birbirine ne çok benzemekteydi.

Ardından gelen 28 Şubat post-modern buhranı, başörtüye karşı açılan savaş ve Doğu-Güneydoğu'da terörün azgınlaşması her şey yine NATO gladyosunun ülkemiz üzerinde tertiplediği 80 ihtilalinin benzeri faaliyetlerinin bir devamı ve parçasıydı. 15 Temmuz kalkışması da öyle…
İşte tüm bu sebeplerden ötürü Malatya'nın hafızasına altın harflerle not düşen iki soy isim kaldı geriye. “Özal ve Fendoğlu” bu şehrin daima minnetle andığı ve her dönem vefa ile sevgi-saygı, hürmetle bir sır gibi bağırlarında saklamaya devam edecekleri iki kadim değeridir.

Özal'ın vefatından bir müddet sonra oğul Ahmet Özal, 1999 Türkiye Genel Seçimlerinde Malatya'dan bağımsız milletvekili seçilmiş, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu üyesi olarak görev yapmıştı. Malatya halkının büyük bir teveccühle bağrına bastığı Özal'ın mirası, Ahmet Özal; Malatya halkının isteklerine cevap vermekte yetersiz kaldığı gibi üstelik tozu dumana katıp izini kaybetmişti. Belli belirsiz uzun aralıklarla seçilmiş olduğu il Malatya ziyaretleri gerçekleştiriyor, meclis konuşmalarında nerdeyse Malatya lafsını ağzına hiç almıyor, halkın sorunlarına periyodik anlamda çözüm üretememesi, toplumdan kopuk kalması Özal'ın mirasını git gide gözden düşmesine sebep olmuştu. Geçen zaman içinde tamamen unutuldu ve Malatya siyaseti ile Malatya halkının üzerini umutsuzca çizdiği talihsiz duygular aldı yerini.

Daha sonraları babası Turgut Özal'ın ölümüyle ilgili olarak bugüne kadar 6 farklı iddia dile getirmiş olmasından dolayı “Rahmetlinin zehirlenmesinde FETÖ'yle ilgili kuşkularım var, babamı Sovyetler Birliği öldürdü, babama suikast girişiminin arkasında Ergenekon var, babamı ABD öldürdü” vb. sosyal medya kullanıcıları tarafından hazırlanan capsler harici anılmadı hiç.

Aynı şekil Malatya için çok değerli ikinci soy isim ise Hamit Fendoğlu'nun mirası yeğen Mehmet Celal Fendoğlu… 27. Dönem Milletvekili Genel Seçimlerinde, Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Bölgesi, 1'inci sıradan milletvekili olarak Meclis'e girdi. Hâlihazırda mevcut Malatya MHP millet vekili.

Elbet Mehmet C. Fendoğlu'nu Ahmet Özal'la kıyaslamak gibi bir hataya düşmeyeceğim.

Mehmet C. Fendoğlu Malatya'nın diğer vekilleri aksine toplumla arasına bürokrasi koymayan, halkın içinde biri. Sempatik, kendine has üslup davranışıyla kısa sürede benimsendi, sevildi. Nasıl seçildiğine gelince “Fendoğlu” soy ismini göz ardı edemeyiz. Malatya'da MHP'nin oyunun artmasında önemli bir faktördü. Bir kere bunun altını çizelim. Kürt aşiretler destek verdi, tabi diğer yandan AK Parti seçmeninden de oy aldı.
Buraya kadar sorun yok. Sorun dediğimiz bölüm; Fendoğlu'nun Malatya'da bir siyasetçi ve milletvekili kavramlarından öte bir sentezde yer alması gerektiğine vurgu yapmak istiyorum. Yapıcı, yol gösterici yani şehrin bir ileri geleni, önderi, büyüğü, her ne kadar MHP milletvekili olsa bile Malatya'da bütün siyasi görüşlere-herkese kucak açan bambaşka bir kimlikle anılması…

Çünkü o bir Fendoğlu!

Merhum Özal gibi, Hamido gibi… Malatya denildiğinde akla gelecek tek kişi.

CHP'li olmasına rağmen her kesim tarafından sevilen, kabul gören bir Aslanoğlu vardı mesela. Malatya'nın her mahallesine, her görüşten olan insanına ulaşıyordu. Gönüllerde ayrı bir yeri vardı. Aslanoğlu'nun gidişi Malatya siyasetinde derin bir boşluğa dönüştüğü gerçeğini saklayamayız.

Ak Parti milletvekilleri hükümet programına harfiyen uymak gibi bir vazifelerin dışına çıkamazlar. Kendi alanlarında AK Parti misyonlarına bağlı hareket eder; yolları ve yöntemleri tepeden tabana yayılan hiyerarşik zincire bağlı geliştiğini ezberledik artık. Çünkü 19 yıldır iç içeyiz.

Veli Ağbaba ise Malatya'da pasif; ancak Türkiye gündemini ilgilendiren konularda aktif, haklı veya haksız olduğu konular var.

Fendoğlu'na gelince ilk seçildiği günlerde yaptığı teşekkür ziyaretlerinde toplumun her kesimini kucakladığı… Ve büyük bir destek topladığına bizzat şahitlik ettik. Ancak Cumhur ittifakı başladığı dönem takvimini baz alırsak; artık AK Parti'nin milletvekillerin politik etkisi altında mı kaldı, programlarını bilinçli olarak değiştirdi mi bilinmez bir duraksama veya toplumla olan diyaloglarında gerilemeye gidildiği, özelikle Yeni Malatyaspor Başkanı Adil Gevrek'le girdiği gereksiz polemik Fendoğlu'nun geniş yelpazesini daraltmakla orantılı bu prospektüste… Oysa ki iktidarın resmi olmazsa da en büyük ortağı daha aktif olabilir mi ya da toplumun kendisinden beklentisi bu yönde daha fazla mı? Sorularını gündeme getirmiyor değil.

Dost acı söyler ama bilakis eskisi gibi ya da ilk günlerdeki gibi sahada göremiyoruz sayın vekilimizi. Mesela toplum olarak Gürkan-Çınar kavgasında tarafları barıştırması için abilik beklerdik. Velhasıl basına yansıyan bu atağı ne yazık ki göremedik. Fendoğlu'nun hem sayın Gürkan hem de sayın Mehmet Çınar'la arası gayet iyi. Malatya'da buna benzer tatsız siyasi çekişmeleri tatlıya bağlamakta devreye girebilirdi.
Yani önümüzdeki seçimlerde MHP Malatya'dan bir milletvekili olurda çıkaramadığı taktirde şu an ismini hatırlamadığımız önceki birçok vekillik yapmış olanlar gibi bir sonun beklemesini istemiyoruz. Malumdur ki siyaset vefasız bir mecra, kimleri silip süpürmedi bu beyhude koridorlar. Ortada şehir için bedel ödemiş bir soy isim var ve bu soy isim çok kıymetli. Mehmet Fendoğlu o soy isimin belki de son siyasi anıtı. Millet vekilli seçilmezse “olmadı yoluna” denilmeyecek kadar Malatya için değerli bir kimlikten söz ediyoruz.

Açıkçası merhum Mevlüt Aslanoğlu'dan boşalan zemini sayın Mehmet Fendoğlu'nun doldurmasını beklerdik.

Ama öyle bir şey ki siyasetin vicdanı yok. Hiç bir zaman gerçek vatanseverleri, hizmet edenleri, toplumun onayladığı, kalifiye isimleri bir bir tasfiye etmesi özelliğiyle bildik tarih içinde. Menderes, Özal, Hamido, Erbakan gibi isimleri yine örnek göstermemiz mümkün.

Sonuç olarak şu dostane uyarıyı elbette yapmalıyım. Vekilimiz bana “kızarsa da kızsın” ihtimalini göze alarak… Korkarım şayet böyle devam eder, Fendoğlu siyasi yöntemlerinde standart bir restorasyon yapmazsa Ahmet Özal'ın sonu gibi kaçınılmaz olursa en basta Timur İnce olarak ben, tüm MHP'liler, destek veren kürt aşiretler ve AK Partililer ile diğer oy veren vatandaşlarımız üzülür! Zaman çok hızlı geçen bir aygıt, lakin Mehmet Beyin uzun zamanlar bu şehrin dengelerini koruması misyonunu sahiplenmesine ihtiyaç var.

Saygılarımla…
TİMUR İNCE

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!