Kadın Erkek adaleti için çalışıyoruz

Malatya İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve KADEM Malatya İl Temsilcisi Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut:

* Malatya'nın diğer güzide evlatları gibi üstüme düşeni yapmaya çalışıyorum

* Malatya'ya ve ülkemize faydalı bir akademisyen olmak için çalışıyorum

* KADEM olarak, toplumda kadın-erkek adaletinin doğru işlemesi için çalışıyoruz 

Yaptığı akademik araştırmalar ve sivil toplum örgütlerindeki aktif çalışmalarıyla toplum tarafından büyük takdir toplayan, İnönü ÜniversitesiTıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut, Malatya Time Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çetin'le yaptığı röportajda, “Malatya'nın bir evladı olarak üzerime düşeni yapmaya çalışıyorum. Bu topraklarda yetiştim bu topraklarda yaşayanlara bir fayda sağlamak için yola çıktım. Çalışmalarımızın topluma faydalı olduğunu görmek, benim için en büyük ödüldür” ifadelerini kullandı.

RÖPORTAJ: MURAT ÇETİN

Malatya özelinde yaptığımız yayınlar sebebiyle milletvekillerimizi, yerel yöneticilerimizi, bürokratlarımızı, sivil toplum örgütü yöneticilerini, akademisyenleri ve basın mensubu meslektaşlarımızı ziyaret ediyor, merak edilen konuları kamuoyuyla paylaşıyoruz. Bu saydığımız gruba konuya göre sade vatandaşı da aldığımız oluyor. Bugün ise hem akademik araştırmaları hem de sivil toplum örgütlerindeki başarılı çalışmaları sebebiyle İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aysun Bay Karabulut'u ziyaret ettik. Profesör Karabulut'u sivil toplum örgütlerimizin henüz yenilerinden sayılan KADEM Derneği Malatya İl Temsilciliği'nde ziyaret ettik. Kamuoyunda akademisyenler için “Çok ciddi ve sıkıcı konuşmalar yapan insanlar” tasviri kullanılır. Daha önce de çeşitli akademisyenlerle görüşmelerimiz olmuş, ancak hiçbirinde kamuoyundaki bu yanlış tasviri görmemiştik. Yine hayli sıcak ve içten bir insan vardı karşımızda. Yoğun iş temposu arasında bize vakit ayırdığı için kendisine teşekkür ederek, hazırladığımız soruları sormaya başladık. Akademik çalışmalarını sona bırakarak, bulunduğumuz mekanın yani KADEM'in hakkında bilgiler almakla röportaja başlayalım istedik.

KADINIMIZIN SORUNLARININ ÇÖZÜMÜ NOKTASINDA ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜYORUZ

Aysun Bay Karabulut, akademisyen önlüğünü bir kenara bırakmış gibi, sivil toplum örgütü yöneticisi olarak heyecanla anlatmaya başlamıştı. İşte KADEM Malatya İl Temsilcisi Aysun Bay Karabulut'un sorumuza verdiği cevap: “Derneğimizin ismi Kadın ve Demokrasi kelimelerinin kısaltmasıdır. Kadem kelimesine baktığımız zaman ise adım atmak ve aşama kaydetmek demektir. Derneğimiz, 2013'te İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde Yardımcı Doçent Doktor Emine Sare Aydın Yılmaz'ın başkanlığında kurulmuştur. Derneğimizin kuruluş amacı, Kadınların sosyo-kültürel, ekonomik ve siyasal hayata aktif katılımlarını sağlayarak, kadınların demokratik haklarının bilincinde olmalarını destekleyici, mesleki gelişimlerine yönelik projeler ve aktiviteler gerçekleştirerek; araştırma, inceleme ve yayın çalışmalarını teşvik etmek, yürütmek ve yaymayı amaçlamaktadır. Türkiye'deki kadın çalışmalarının tanıtılması ve sosyo-kültürel değerlerin yaygınlaştırılmasını sağlayan, bir sivil toplum kuruluşu olma vizyonunu benimsemekteyiz. Bu çalışmalarımızı siyasal ve akademi tabanından destek alarak kadın adaleti ve demokrasinin tüm yönleriyle toplumun her kesimine yayılması için gayret gösteriyoruz. Sadece demokrasi ve adalet konusunda değil kadınlarımızın toplum içinde yaşadığı her türlü  sıkıntıların çözümü noktasında çalışmalar yapılmaktadır. Kadına şiddet, mobbing, liderlik, iletişim, hukuk, din, sosyoloji ve psikoloji, girişimcilik ve benzeri konular olmak üzere tüm alanlarda uzmanları ve akademisyenleri, kadınlarımızı seminerler aracılılığıyla buluşturup, aydınlatıcı bilgiler veriyoruz. Tüm çalışmalarımızda cinsiyetler arasındaki adalete dikkat çekiyoruz. Kadın ve erkeğin aile içerisinde birbirlerini tamamlayıcısı unsur olmasını, kadına ailede verilen rolün büyüklüğü kadar, kadına verilen değerin adil olması konusunda çalışmalar yürütüyoruz. Burada amacımız, kadının veya erkeğin üstünlüğünü ortaya koymak değil, iki farklı tadı, kokusu, rengi ve besin değeri farklı olan mükemmel varlığın bir bütün olduğunu anlatmaktır. Yaptığımız çalışmalarda, kadın-erkek kıyaslamasından daha çok cinsiyetlerin toplumdaki rollerinin adaletli şekildedağıtılması üzerine yürüttüğümüz görülmektedir.Toplumuzda bugüne kadar kadın statüsü ve liderliği sürekli yanlış anlaşılmış ve yönlendirilmiştir.Biz dernek olarak, bunu yıkmaya çalışıyor, ezberleri bozuyor ve gerçek olanları yapılan çalışmalarla göz önüne koyuyoruz. Bu gerçeklerin doğru bir şekilde anlaşılması için kampanyalarımızı yürütüyoruz.”

KADINIMIZIN EN BÜYÜK SORUNLARINDAN BİRİ ŞİDDETTİR

Profesör Karabulut'un bu açıklamasının ardından ikinci sorumuz geldi: Sayın Karabulut, kadına yönelik şiddet ülkemizde ve dünyada oldukça fazla bu konuda KADEM'deki çalışmalarınızdan bahsedebilir misiniz?”

Aysun Bay Karabulut, “Ülkemizde kadına şiddetle ilgili hiç görmek istemediğimiz istatistikler var. Günlük haberler bu istatistiklerin birer göstergesi olarak okuyoruz.” diyerek cevap vermeye başladı. Devamında “Kadem olarak bu şiddetinasıl önleyebiliriz diye düşünüyor ve onunla ilgili tedbirleri araştırıyoruz. Yasal haklarla ilgili sıkıntıların çözümü için bürokrasi ve akademi dünyasıyla çalışıyoruz. KADEM olarak kadına yönelik şiddetle mücadele için; faillerin yargılanması, hak ettikleri biçimde cezalandırılmaları, yargılama süreçlerinin mağdurlar bakımından bir külfete ve adeta ayrı bir cezaya dönüşmemesi hakkında birçok öneri sunduk ve çeşitli çalışmalar gerçekleştirdik. Hakkaniyetli, adil ve etkin bir yargılamanın olması gerektiği hususundaki beklenti ve görüşlerimizi her fırsatta paylaştık. Kamuoyunun yakından bildiği “Özgecan Davası”nda çıkan karar emsal karar oluşturacağından gerek Özgecan'ın ailesinin gerekse toplumun adalet inancının tesisi için, katillerine en ağır cezanın uygulanması ve hiçbir indirimden faydalandırılmamaları yaptığımız çalışmaların birer meyvesidir.” ifadelerini kullandı.

DİĞER KURULUŞLARLA ORTAK PROJELERİMİZ VAR

KADEM'in Malatya özelindeki çalışmaları hakkında bilgi vermesini istediğimiz Aysun Bay Karabulut, “Kadem'in 11 temsilciliğinden bir tanesi de Malatya'dadır. Temsilciliğimizde, şiddeti önleme merkezi, ilahiyatçı, hukuk ve halkla ilişkiler gibi üyelerimizle hizmet veriyoruz.KADEM olarak yaptığımız ve planladığımız bazı projeler var. Malatya'da akademik anlamda, bilimsel anlamda, kadınla ilgili yapılan araştırmaları toparlayıp, duyurulması ve sıkıntılara çözüm bulunması için katkı sağlıyoruz. Ülkemizin uzun yıllar sıkıntısını hissettiği yıllarca tartışmalara konu olan kılık-kıyafet tartışmalarının çözümü noktasında çalışmalarımız oldu. Kadınlarımızın eğitimiyle ilgili çalışmalar yaptık. KOSGEB'le ortak bir hibe projesi yürüttük, bu projede verdiğimiz destekle girişimci kadınların yetişmesini sağlamaya çalışıyoruz. Bunun yanı sıra özel sıkıntıları olan kadınlara hukuksal, ruhsal destekler vererek devletin doğru birimleriyle iletişim kurmalarını sağlıyoruz. Bunların yanında sığınma, gıda gibi temel yaşam ihtiyacı olan kadınlarımızı da sığınma evinden faydalanabilmesi için rehberlik hizmeti sağladık.  Bu kadınlarımız aileleri veya eşi tarafından bu sığınma evine gitmesinin engelleneceği veya kendisine zarar verileceği konusunda endişeler taşıyor. Şiddeti önleme merkez müdürümüz, psikiyatrist, psikolog ve hukukçu arkadaşımızla bu tür aile içi şiddetin önlenmesi destekleri de sağlıyoruz.  Kadınlarımız gönüllü olarakbizimle çalışmak istiyor. Onları bünyemize katarak, her gün daha büyük bir aile oluyoruz. Bu aile, topluma faydalı olma yönünde çalışmalar yaparak geleceğine yatırım yapıyor.Yeni bir derneğiz ama hızla büyüyen ve proje üreten bir ekibiz. Çok değerli ve önemli projeler var. Bunlarla ilgili duyurularımızı da önümüzdeki günlerde yapacağız.” diye cevap verdi.

Sohbetimizin başında belirttiğimiz gibi Aysun Bay Karabulut'un akademik çalışmalarını da sormanın vaktinin geldiğini düşünerek, konuyla ilgili ilk sorumuzu yönelttik kendisine. “Bize biraz da şahsınızın iş yaşamı hakkında bilgi verebilir misiniz?” şeklindeki sorumuza, Profesör Karabulut'un cevabı şöyle oldu: “Benim akademik yaşamım üretkenlikle geçti. Çalışmayı ve topluma faydalı işler yapmayı seviyorum. Allah'a çok şükür işimi severek yapıyorum. Akademisyenlik ciddi anlamda özveri gerektiriyor. Halen kitaplar alıyor ve okuyarak kendimi daha da geliştirmeye çalışıyorum. Doçentlik aşamasına gelirken Beyazay Derneği'nin Malatya kuruculuğunu ve şube başkanlığını yaptım. O dönemde Sağlık Hizmetleri Yüksekokulu Müdürüydüm. Orada evde hasta bakım bölümünü açtık. Bununla ilgili SODES projeleri yaptık. Proje kursiyerlerimizde yüzde 90'ın üzerinde istihdam başarısı gösterdik. Bu akademik sürecin içerisinde gerek manevi duygular anlamında ve gerekse fiziki anlamda büyük bir rahatlama hissettim. O dönemde engellilere yönelik projelerimiz de oldu.Malatya'mızın bin bir derde deva kayısısını, bilimsel olarak ispatlamak adına Malatya kayısısının faydaları üzerine çalışmalar yaptık. Kayısının kanserle mücadelede etkin roloynadığına yönelikçalışmamız oldu. Bu çalışmada, kükürtlü kayısıyla organik kayısı arasındaki farkı ortaya koymak istedik. Kükürtlü kayısının da organik kayısı gibi koruyucu maddesinin olduğunu, kükürdün solumayla ilgili zararlı etkisi olduğunu fakat besin olarak tüketildiğinde faydalarının yüksek olduğunu ortaya çıkarttık. Kayısının yanında çekirdeğinin yağıyla ilgili çalışmalarımız oldu. Kayısı çekirdeği yağınınyaşlanmayı önleyici etkisi ve kanseri önleyici etkisi olduğunu bilimsel çalışmalarla ortaya koyduk. Yaşlanmayı önleyen etkisini araştırırken, masaj yoluyla bu yağın deriye nüfuzunu sağlamak için masajda kullandırdık. Hem üniversitemizde hem de çeşitli spor merkezlerinde bu yağı kullandırdık. Bu projeye başlarken, kayısı çekirdeği yağının eklem ağrılarına yönelik olumlu etkisi daha önceki çalışmalarda mevcuttu. Biz bunu bir adım ileriyetaşıdık.  17 yıldır çocuk sahibi olamayan bir arkadaşımızın,kayısı çekirdeği yağıyla yaptığımız masajlar sonucunda gebe kaldığını görünce araştırmalarımızı bu yöne de kaydırdık. Tabii bu durum bilim dünyasında büyük ses getirdi. Ulusal ve uluslararası akademisyenler konuyla ilgili hem teşekkür ettiler hem de açıklamalarda bulundular.” Aysun Bay Karabulut bu sözleri sarf ederken bir yandan gülümsüyor, bir yandan da ekliyordu, “Arşimet'in suyun kaldırma kuvvetini, Newton'un yer çekimini tesadüfen bulduğu söylenir. Biz de kayısının bilinmeyen bir başka faydasını tesadüfen bulmuş olduk”Profesör Karabulut, konuşmasının devamında, “Bir bilim insanı olarak, elbette bu konuyla ilgili çalışmaları sürdürerek sonuca ulaşacak ve ondan sonra bulguyu net olarak açıklayacağız. Bunun söylentisi bile kayısı çekirdeği yağının fiyatını 2 liradan 60 liraya çıkardı. En son kayısı çekirdeği ile yaptığımız çalışmada da kanserin önlenmesi açısından çok güzel sonuçlar ortaya çıktı. Malatya'ya katma değeri olan bu çalışmamızla ilgili çalışmalar halen devam etmektedir.” ifadelerini kullandı.

“MALATYA KAYISISI” İSMİNİ DÜNYAYA DUYURDUK

Söz kayısıya gelmişken, sağlımıza daha faydalı olması açısından tüketimimizin miktarını sorarak ekledik “Kayısı, dünyada “Malatya” ismiyle birlikte mi anılıyor?”

Aysun Bay Karabulut bu sorumuza şu şekilde cevap verdi: “Bizim çalışmamızın çıkış noktası da buydu. Kayısıyla ilgili yazdığımız bir bilimsel portumuz var. Malatya kayısısı olarak maalesef geçmiyordu. Uluslar arası tüm çalışmalarımızda kaysısı  “Malatya Kayısı” şeklinde tanımladık. Bunda da başarılı olduğumuzu düşünüyorum. Aslında şanslıyız çünkü dünyanın en büyük kayısı üreticisi Malatya. Nedense bu durum kayısı fiyatlarına olumlu yönde yansımıyor. En azından manavda, markette her zaman taze kayısı bulabileceğimizi biliyoruz. Şansımız sadece bununla sınırlı değil. Çünkü besin değeri oldukça yüksek olan kayısının sağlığa pek çok faydası bulunuyor. Bu faydaları arasında en çok bilineni kabızlığa iyi gelmesi ve bağırsak hareketi sağlamasıdır. Ayrıca göz sağlığının korunması, kalp sağlığının korunması, sağlıklı bir cilt ve saçlar için önerilen meyveler arasında yer alıyor. Bunlara ek olarak kayısı içerdiği besin lifi sayesinde tokluk hissini uzatıyor ve kilo vermenize yardımcı olabilir. Günlük iki adet kayısı yememiz durumunda, vücut için yeterli besin değerini sağlamış oluruz.”

Profesör Doktor Aysun Bay Karabulut'la gerçekleştirdiğimiz sohbetimizi bitirirken, bize göstermiş olduğu misafirperverlikten dolayı kendisine teşekkür ettik. Bizi hemen bırakmayan Profesör Karabulut, KADEM Malatya İl Temsilciliği'nin birimlerini gezdirerek, bilgiler vermeye devam etti. Bu bilgileri de önümüzdeki günlerde kaleme alacağımızı belirterek, röportajımızı noktalıyoruz.

AYSUN BAY KARABULUT KİMDİR:

Pütürge doğumlu. İlk orta ve lise öğrenimini Malatya'da tamamladı. 1997 yılında Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nden mezun oldu. İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı'nda doktora eğitimini 2001 yılında tamamladı. 2004 yılında İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı'nda Yardımcı Doçent oldu. 2006 yılında Doçent unvanını aldı. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksek Okulu Müdürlüğü görevinde bulundu. 2012 Yılında Profesörlük unvanını alarak, 2013 yılında YÖK Danışmanı oldu. Malatya İnönü Üniversitesi, Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalında Profesör olarak görevine devam etmekte. Ercan Karabulut ile evli olan Aysunhanım 3 çocuk annesidir.