Kuraklık Ve Don Tarımı Yıktı: Meyve Sebze Üretiminde Çöküş Kapıda!

Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Demir, 2025 yılını tarım açısından “felaket yılı” ilan ederken, en büyük yıkımın Malatya’da yaşandığını açıkladı. Türkiye’nin en önemli kayısı üretim merkezinde bazı bölgelerde zarar oranı yüzde 100'e ulaştı.

KAYISIDA YÜZDE 90-100 ARASI ZARAR

Prof. Dr. Demir, 9-13 Nisan tarihlerinde Türkiye'nin dört bir yanında etkili olan zirai don felaketinin, Malatya’da özellikle kayısı ağaçlarına ağır darbe indirdiğini belirtti. İlk tahminlere göre Malatya’da kayısı üretiminin büyük kısmı ya tamamen yok oldu ya da ticarî değerini kaybetti.

Demir, “Malatya’da bazı kayısı bahçelerinde yüzde 100’e varan zarar var. Bu sadece bir üretim krizi değil, milli bir kayıptır” dedi.

KAYISI İHRACATI TEHLİKEDE

Türkiye’nin dünya kayısı üretim ve ihracatındaki liderliğinin büyük ölçüde Malatya’ya bağlı olduğunu hatırlatan uzmanlar, bu felaketin hem iç pazarda hem de ihracatta ciddi tedarik zinciri sorunlarına yol açabileceğini vurguluyor.

Yıllık binlerce ton kuru kayısı üretimiyle milyonlarca dolar ihracat geliri sağlayan Malatya, 2025 yılında bu potansiyelini neredeyse kaybetti.

ÇİFTÇİ TARLAYA GİREMİYOR, HASAT YOK

Birçok üretici, mahsul olmadığı için bahçesine dahi gitmedi. Zararın bu denli yüksek olmasından dolayı çiftçiler biçerdöver bile çalıştırmadan sezonu kapattı. Malatya’daki üreticiler, “Yıllardır böyle bir yıkım görmedik. Ağaçlarımız var ama meyvemiz yok. Gelecek yıl ne olacağını bilmiyoruz” diyerek çaresizliklerini dile getiriyor.

ZİRAİ DONDAN SADECE MALATYA DEĞİL, TÜRKİYE YANDI

Zirai don, yalnızca Malatya’da değil; Adana, Mersin, Hatay, Ege Bölgesi ve İç Anadolu’da da çok sayıda ürüne zarar verdi. Ancak en yıkıcı etkisini sert çekirdekli meyvelerin başkenti Malatya’da gösterdi.

Zarar sadece miktarla sınırlı değil; kalite de ciddi şekilde düştü. Kayısı başta olmak üzere ceviz, fındık, elma, şeftali ve üzümde de büyük kayıplar yaşandı.

UZMANLARDAN UYARI: TARIM POLİTİKALARI GÖZDEN GEÇİRİLMELİ

Prof. Dr. Demir, bu durumun sadece geçici bir doğal afet değil, iklim krizinin tarım üzerindeki kalıcı etkilerinin bir sonucu olduğunu söyledi. “Su kaynaklarımız azalıyor, yağışlar mevsim dışı ve yetersiz. Bu bir uyarı değilse nedir?” diyerek hem devlete hem topluma çağrı yaptı.

KAYNAK: İHA