MASTÖB Turgut ÖzalÂ'ı Anma ve Anlama Paneli düzenledi

Turgut Özal'ı kaybetmemizin üzerinde yıllar geçmesine rağmen halen unutulamadı. Dünya lideri Turgut Özal'ı anma etkinlikleri bütün hızıyla birçok alanda devam ediyor. Özal'ı anma etkinliklerinin biri 'de Malatya Sivil Toplum Örgütleri Birliği (MASTÖB) tarafından gerçekleştirildi.
Esenler Belediyesi Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen Turgut Özal'ı Anma ve Anlama etkinliği büyük bir katılımla gerçekleştirildi. Panelin açış konuşmasını yapan MASTÖB Genel Başkanı Bekir Alyüz, “Değerli misafirlerimiz konuşmamın başında Malatya'mız için önemli bir şahsiyeti unutmadıkları için Bağcılar Belediye Başkanımıza ve çalışanlarına teşekkür etmek istiyorum. Bağcılar Belediyesi geçtiğimiz hafta Malatya'mızın önemli değerlerinden biri Hamido (Hamit Fendoğlu)'yu anmıştı.. Kendilerine teşekkür ediyorum.” İfadelerini kullandı.
Geçtiğimiz sene de Turgut Özal'ı andıklarını belirten Bekir Alyüz, “Bugün de Turgut Özal'ı anıyoruz. O cesurdu, müşfik bir insandı. Altın kalpliydi. O, müthiş bir önderdi. Kendisini önce silahla vurarak bertaraf etmeye çalıştılar. Bunu beceremeyince zehirleyerek öldürdüler. Yapılan araştırmalar ve soruşturmalar sonucunda bazı iddialar ortaya atıldı. Bunların araştırılacağından hiç kuşkum yok. MASTÖB olarak bizler Malatyalı büyüklerimize sahip çıkmak ve anlamak için bu tür programlar düzenliyoruz. Malumunuz olduğu üzere yaklaşık 2 ay önce İsmet İnönü'yü anmıştık. Bugün burada Turgut Özal gibi ender bulunan bir insanı anıyoruz. Kendisini yakın mesai arkadaşları biraz sonra anlatacaklar. Turgut Özal için benim söyleyebileceklerim elbette çok sınırlı. Ancak Turgut Özal'ın altın kalpli, müşfik ve çok büyük bir insan olduğunu söyleyebilirim. O'nun bu ülke için yaptıklarına örnek olması açısından küçük bir anımı anlatayım sizlere. Malatya'dan kalkıp İstanbul'a geldiğimiz dönemde açtığımız triko dükkânımıza bir telefon bağlatmak istedik. Çünkü telefonumuz olmadığı için toptancılar ve atölyelerle görüşmeye büyük zaman harcıyorduk. O dönemde telefonlar karaborsada satılıyordu. İşyerimizin sermayesi 60 bin lirayken telefon için benden 62 bin lira istediler. Telefondan vazgeçip sermayemizle işimize devam ettik. Rahmetli Özal iktidardaydı. Birileri caddede bir şeyler kazılıyordu ama ne olduğunu bilemiyorduk. Birkaç ay sonra kardeşim geldi “Telefon dağıtıyorlar” dedi. Böyle bir şeyin olması mümkün değil biz Malatya'da da yıllarca bekledik ama telefonumuz bağlanmadı. İstanbul'da da böyle bir durum olduğunu biliyor ve görüyorduk. Bazı toptancı arkadaşların telefonlarının çıktığını söylenince, Büyük Postahane'ye gidip müracaatımızı yaptık. Ertesi gün 2 kişi gelip telefon'u bağlayacaklarını söylediler. Yine inanmadım. Müracaattan bir gün sonra telefon bağlanmasına inanamadım. Bağladılar ben yine de inanamıyordum. Bağlayan adamlara birkaç lira bahşiş verdim. Hemen anında konuşmaya başladım. Rahmetli Turgut Özal'ın şu sözünü hiç unutmam: “Müteşebbis ruhlu olacaksın, iletişime önem vereceksin ve ulaşıma önem vereceksin. Benim yurttaşım benim tüccarım yurtdışına açılmak için enerjiye ve telekomünikasyona önem verir.” O dönemde birçok fabrika çalışmıyordu. Şu anda bu salonda bulunanların büyük bir çoğunluğu o dönemde ya işçi olarak ya da memur olarak o günleri hatırlar. Fabrikanın çalışması için enerji gerekiyordu ama 6 saatlik elektrik kesintileriyle nasıl büyük bir sanayi olacaksın. İşte Turgut Özal bize imkân verdi. O'nun gibi bir şahsiyetin sayesinde ülkemiz büyük bir atılım gerçekleştirmiştir. Kendisi ile ilgili daha çok şey anlatabilirim ancak sözü O'nu benden daha iyi anlayan ve tanıyan insanlara bırakmak istiyorum. Ayrıca bütün misafirlerimize hoş geldiniz diyerek saygılarımı sunuyorum” şeklinde konuştu.
Orhan Demirtaş'ın konuşmacı olarak katıldığı panel büyük bir ilgiyle takip edildi. 18.Dönem Milletvekili Metin Emiroğlu, Eski Milli Eğitim Gençlik Spor Bakanı Yrd. Doc. Dr. Nuri Gökalp ve Eski Milletvekili-araştırmacı-yazar-eski bakan Vehbi Dinçerler yaptıkları konuşmalarda, Özal'ın yapısı, kişiliği ve ülkemize kattığı değerler hakkında anılarını ve temennilerini paylaştılar.
DÜNYA'YA BÜYÜK HİZMETLERİ OLAN!..
Orhan Demirtaş, Değerli konuklar, toplantımıza ev sahipliği yapan MASTÖB Genel Başkanımız sayın Bekir Alyüz beyin şahsında hepinize teşekkür etmek isterim. Malatya'nın yetiştirdiği Türk milletine büyük hizmetlerde bulunmuş vatan evladını anmak için bu toplantıyı düzenleyen herkese müteşekkirim.” Diyerek başladığı konuşmasında, “Bizler hasbelkader rahmetli Turgut Özal'la çok yakın çalışmış olan mesai arkadaşlarıyız. Bu mesai arkadaşlığı bizim için çok önemliydi. Çünkü bu büyük insandan çok önemli şeyler öğrendik. Bunu da milletimize vermek için büyük gayret gösterdik. Eğer bunda bir nebze başarılı olabildiysek ne mutlu bizlere. Burada kendisiyle çok yakın çalışmış insanlar var. Turgut Özal'ı anlayabilmek için zannediyorum 45-50 yaşın üzerinde olmak gerekir. Çünkü Turgut Özal'ın bu memlekete yaptığı hizmetleri anlayabilmek için ondan öncesini ve sonrasını bilmek gerekir. 70'li yıllarda doğmuş bir insan ancak bunları anlayabilir. Rahatlıkla kıyaslayabilmek için de 50-60 yaşında olmak gerekir diye düşünüyorum. İletişim çağında elimizdeki kaynaklardan bunlara ulaşmak mümkün. Biraz önce Sayın Başkanımız Bekir Alyüz bir misal vermişti. Ben de Sayın Özal'ın içimizdeki gençlere ışık tutması adına bir misal vermek istiyorum. 1983'ten önce herhangi bir işadamı Amerika'yla görüşmek için buradan uçağa atlar Atina'ya gider, Amerika'ya telefon eder geri gelirdi. Bırakın Amerika'yla görüşmeyi İstanbul'dan Adana'yla görüşmek bile mümkün değildi. Futbol sahalarımız toprak sahalardı. Yani aklınıza gelecek olsa bugünün şartlarına göre o hal büyük yoksunluktu. Turgut Özal'ın bu büyük değişimi rekor denilebilecek bir zamanda nasıl yaptığını buradaki konuşmacı arkadaşlarımızın sözleriyle göreceksiniz. Şimdi sözü ilk olarak Nuri Gökalp'e vermek istiyorum. Sayın Gökalp, Kültür Üniversitesi'nde öğretim görevlisi olarak gençlerimizi yetişmesinde emek sarf eden milletvekilimiz, kimya mühendisi, araştırmacı-yazarımızdır.” dedi
TURGUT ÖZAL, BİRKAÇ DAKİKAYA SIĞDIRILAMAZ
Daha sonra söz alan Nuri Gökalp, Öncelikli olarak herkesi saygıyla selamlıyorum. Yakınında çalışan iki tane değerli bakanımızın yanında maalesef kitaplara sığmayacak bir konuyu 15 dakikada anlatmamı istediler. İnanın sayın Turgut Özal'ın kişiliğini birkaç dakikayla veya saatlerle anlatamayız. Elimizdeki zamanı iyi değerlendirmeye çalışarak özetle anlatacağım. Söz telefondan açılmışken benim de bir hatıram var ben de bunu anlatmak istiyorum. Ben Uğurgül Fabrikalarında Genel Müdürken, Rahmetli Özal da Elektro Metal Fabrikalarında genel müdür. Kendisiyle o dönemden tanışıyoruz. 1970'li yıllarda Uğurgül Fabrikası dünyanın birkaç ülkesine ihracat yapıyor. Tek bir tane telefonu var. Sonunda bir gün ulaştırma Bakanı'na müracaat ettim de fabrikaya telefon alabildim. O dönemde sokaklarımız çöpten geçilmezken, sular akmazken, elektrik sıkıntısının had safhadaydı. Rahmetli Özal'dan sonra bunlar düzeldi. Bugüne kadar ülkemize bu kadar büyük hizmetleri bulunmuş bir başka insanı tanımıyorum.
Başbakanlık ve cumhurbaşkanlığı yapmış Özal, hiçbir zaman İslami ve insanı vasıflarını değiştirmemiştir. Rahmetli Özal, bana göre hem teorisyen hem de pratisyendi. Karşılaştığı sorunların çözüm yollarını düşünüp ardından da icraata geçirebilecek kapasiteye sahipti. O dönemlerde büyük sıkıntılar yaşanırken o bunlarla ilgili çözüm yollarını düşünüp daha sonra icraata geçirebilmiştir. Sizlere bir başka örnek daha vermek isterim. Kendisi 1980 yılında müsteşardı. Önceki hükümetlerin bıraktığı borçlar vardı. O dönemde rahmetli Özal bir kalp krizi geçirmişti. OECD'deki bürokratlarımızdan gelen haberle doktorlarını muhalefetine rağmen o toplantıya katıldı. Toplantıdaki Avrupalı alacaklıların temsilcilerini görünce sıkıntıyı çözemeyeceğini anlayarak, Amerikalıların bu sorunu çözebileceğinin farkına varıyor. Toplantıyı bir şekilde sonuçlandırıp Amerika'ya ameliyat olmaya gidip orada da gerekli görüşmeleri yapıyor ve ülkenin meselesini çözüyordu. Rahmetli Özal'ın gayretiyle borçlar erteleniyor ama büyük oranda zarar görülüyor. Bu da elimizdeki 100 liralık kâğıtların 18 liraya gidiyor. Rahmetli Özal'ın gayretleri sonucu 2 sene içinde 100 liralık kâğıtlar 95 liraya satılmaya başlıyor. Rahmetli Özal, düşünce farklılıkları yeterinden fazla olan insan vardır. İnsanların yüzde 95'i otomatik pilotta yaşarlar. Yüzde 5'lik ihtiyaçlar farkındalıklarla yapılır. Rahmetli Özal'ın farkındalığı yüzde 10'un üzerindeydi. Dünyayı okuyordu, teknolojiyi takip ediyordu, 35 yıllık bir deneyimin sonucunda Başbakan olmuştu. Süremizin kısalığı sebebiyle ancak Rahmetli Özal'la ilgili bu kadarını anlatabiliyorum. Yetenekli, becerikli ve iş bilir bir liderimizdi. Kendisini rahmetle anıyoruz.” İfadelerini kullandı.
ANAP'IN KURULUŞU
18. Dönem Milletvekili v eski Milli Eğitim Bakanlarından Metin Emiroğlu ise, “Toplantıda hepimiz çok yoğun duygular içindeyiz. Dünyaya nam salan, ülkenin kaderini belirleyen ve vefatında milyonları hüzne boğan rahmetli Özal'ı birkaç dakikayla anlatamayız. Bendeniz de onunla birlikte mesai yapmak şerefine eriştim. Kendisinin kurduğu Anavatan Partisi içinde biz de görev aldık. Bizler onun öğrencileriydik. Sevgisini, coşkusunu ve ileri görüşlülüğünü birlikte tattık. Siyaseti aslında pek fazla sevmiyordu. Daha önce aldığı teklifleri geri çevirmişti. Ancak Anavatan Partisi'nin kurma noktasına gelirken, ülkenin içinde bulunduğu karışıklıklar, yokluklar ve askeri darbeye maruz kalan bir demokrasi vardı. Bir lidere ihtiyaç vardı. Bir gün siyasete girme sebebini anlattı. Ben özel sektörde 33 sene çalıştım. Daha sonra Dünya Bankası'nda çalıştım. Allah bana böyle bir birikimi verdi. Ben bu birikimi devlet ve millet hizmetine koymak zorundayım. Eğer bunu yapmazsam öbür dünyada hesabı sorulur. Ben Allah'tan korkarım. Bunun için siyasete girmeyi isterim demişti. Sadıklar Apartmanı'nda bir daire tutuldu. İlk davet edilenlerden biri de benim. Daha kurucular kurulu teşkil olmamış. Yanında 3-5 kişi varız. Ne gelen var ne giden. Bir toplantı tertip edelim dedik. Pera Palas'ta bir toplantı organize ettik. Orada siyasete neden girmek istediğini anlattı. Ülkenin sorunlarını birlikte kucaklayarak alt etmeliyiz. Onun için de sizi siyasete davet ediyorum.” Dedi. Rahmetli Avni Akyol da o toplantıda vardı. “Askeri idarenin olduğu bir ortamda siyasete girmek dikenli yolda yürümek gibidir. Siyaset kolay iş değildir” gibi sözler etti. Özal da “Ben beraber çalışmak istiyorum. Benimle çalışmak isteyenler isimlerini Metin'e yazdırsın” dedi. O toplantıdaki 60 kişiden sadece biri “Ben varım” dedi. Hiçbiri gelmedi. Ama Anavatan Partisi iktidar olunca hepsi gelip milletvekili oldu.Özal bu zorluklara rağmen yılmadan devam etti. Bir gün ben politikayı eski siyasi partilerle birlikte yapmak istediğimi söyledim. Özal çok kızdı bu işe. “Ben eğer siyasete girecek olsaydım diğerleriyle birlikte olurdum. Benim hedeflerim farklı. Ben etrafımdaki 20 kişiyle parlamentoya girersem bir sonraki seçimde tek başına iktidara gelirim. Çünkü bu eski siyaset anlayışları halka dönük anlayışlar değildir. Biz halka samimi, açık ve dürüst olacağız. Halkı kandırmadan doğruyu söyleyerek siyaset yapacağız. Dolayısıyla bizim eski partilerle birlikteliğimiz olamaz” dedi. Bu düşüncelerle siyasete başladı. Özal'ın aleyhine bazı çalışmalar oldu. Ama yine de Cenab-ı Allah partinin de, halkın da yüzüne güldürdü parti kurulduktan 6 ay sonra iktidar oldu. Bana İstanbul İl Başkanlığı'nı teklif etti ama ben kabul etmedim. Siyasete o kadar halisane duygularla başladık ki İstanbul İl başkanı olabilecek ehliyette olmadığını söyledim kendisine. “Aman efendim ben 20 tane Malatya edecek ili nasıl idare ederim. Beni Malatya'ya gönder ben orada hizmet edeyim” dedim. O da bana Malatya, Adıyaman, Elazığ ve Bingöl'ü verdi. Ben de gidip o bölgelerde çalışmalara başladım. Burada Malatya'yla ilgili bir anımı anlatmak istiyorum. Yaklaşık 2 ay boyunca siyasete bulaşmış ne kadar isim varsa hepsiyle görüştüm. Ama askeri yönetim olduğu için yasaklı olan çok isim vardı. Malatya'da 13 kişi bulmam gerekiyordu. Sadece 12 kişi bulduk Malatya'da. Özal'ın memleketinde bile sıkıntılı bir kuruluş oldu. Özal'ın kişiliğiyle ilgili de şunları söyleyebilirim. Çok yumuşak, vatansever, tolerans sahibi, herkes değer veren biriydi. Özal için mühim olan liyakat sahibi olmasıdır. Hiç kimseye kötü gözle bakmazdı. Onun için partiyi kurarken dört eğilimi birleştirmek işaretini yaptı. Özal'ın siyaset anlayışı birlik ve dirlik üzerineydi. Önceliği ülkenin birlik ve dirliğiydi. Ülkemize yaptığı hizmetleri saymaya kalksak saatler sürer. O birlik ve beraberliği kurmuştur. Ondan sonraki politikacılarımız ondan esinlenerek hareket etmektedirler.
KENDİSİNİ ÖRNEK ALDIK!..
Emiroğlu'ndan sonra söz alan eski Milli eğitim bakanlarından Vehbi Dinçerler de Özal'ın ne yaptığı ne yapmadığı konusunda konuşmak yerine rahmetli Özal'dan ne dersler aldığımız önemlidir. Ne ders aldık bundan sonrakiler ne ders alacak buna bakmamız lazım. Daha önce Özal'la ilgili daha önce de toplantılar yapıldı. Rahmetli şimdi dünyada değil ama kendisinin yaptıkları ve verdikleri dünyada. İnsanların planlarını, kalbini ve vicdanlarını yönlendirebilirseniz hep devam ederler. Öyle doğru şeyler ortaya koymuştu ki devrim niteliğindeydi. Çağ atlamayı gerçekleştirdi. Turgut beye niye parti kurduğunu sorduklarında “Allah'a benden hesap sorar” demişti. Seçimi kazandık yüzde 45 oy aldık. Bize dedi ki: “Dünyanın hiçbir yerinde 6 ay içinde yüzde 45 oy alamaz. Ama biz aldık. Çalışmamızın ürünü bu değildi. Bu oyu biz almadık. Allah bize imtihan olarak verdi.” İhlasla yola çıktı. Siyaset makamı bir yerde Peygamber makamıdır. Büyük vebal ister. Bu arada Kutlu Doğum Haftası'nda olmamız sebebiyle hayırlar getirmesini Yüce Allah'tan diliyorum. Turgut Özal 17 Nisan'da öldü. Partisi de öldü. Rahmetli şu veya bu şekilde kendinden sonra haleflerini doğru seçmedi. Allah selamet versin Yıldırım bey itaat etti. Arkasından Mesut bey geldi ikisi kapıştı ama parti gitti. Bendeniz o zaman “Malatya'da sizden sonra bir Malatyalıyı Başbakan yapalım” dedim. Ama olmadı. Turgut bey cumhurbaşkanlığına gideceği zaman günlerce halefini düşündü. Turgut bey maalesef halefini seçme konusunda hata etti. Turgut bey siyasette ve ülke yönetiminde bir yol açtı o yolda bugün yürüyen insanlar var. Bugünün her kademedeki yöneticiye çıkarılacak bir ders var Özal'ın hayatında. Vefatının yıldönümü sebebiyle düzenlenmiş bu toplantıda son söz olarak kendisine rahmet diliyorum.” İfadelerini kullandı.
Büyük bir katılımın olduğu panelde, Malatya Milletvekili Ömer Faruk Öz, İstanbul Milletvekili Ferit Mevlüt Aslanoğlu, Ak Parti Esenler İlçe Başkanı Av. Ümit Özkan, Esenler Belediye başkanı Tevfik Göksu, İl Genel Meclisi Üyesi Aziz Damar, İstanbul Emniyet Baş Müfettişi Hasan Adak'la birlikte Küçükçekmece Malatyalılar Dernek Başkanı, Meclis Üyesi Burhan Kocaman, çeşitli derneklerin başkanları ve basın mensupları katıldı. Ayrıca panele gelen konuklara kayısı ikram edildi.
Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!
BUNLARA DA BAKABİLİRSİNİZ
- Öğle Saatlerinde Güneş Altında Kalmak Cilt Kanserine Davetiye Çıkarıyor
- AFAD Koordinasyonunda İyileştirme Süreci Adım Adım İlerliyor
- Kripto Cüzdanlar Takipte: Malatya’nın da Dahil Olduğu Bahis Operasyonu Genişledi
- Malatya İçin Yeni Bir Ekonomik Ufuk Açılıyor: Diplomasi Ve Ekonomi Malatya’da Buluştu
- Elazığ’dan Dört İl İçin Stratejik Hamle: Fırat’ın Balıkları Ekonomiyi Büyütecek
- 0SEVDİM
- 0ALKIŞ
- 0KOMİK
- 0İNANILMAZ
- 0ÜZGÜN
- 0KIZGIN
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.