Murat Çetin Derin Analiz’de konuştu

HABER MERKEZİ-MALATYA

Haber yorumda derin analiz programında Elif Karahan Toker'in sorularını yanıtlayan Çetin cemaatler konusunda çarpıcı açıklamalarda bulundu. Uluslararası yapıların ülkelerde kurdukları cemaat vb. örgütler üzerinden o ülkelerden neler amaçladıkları, yöntemleri hakkında soruları cevaplayan Çetin, kafalardaki soru işaretlerine yönelik ilgi çekici açıklamalar yaptı.

“ŞUANDA Kİ CEMAATLER ÖRGÜT NİTELİĞİNDEDİR”

Cemaatlerin iyi anlaşılması gerektiğine vurgu yapan Çetin: “ Cemaat tefrikaya düşmemiş topluluk demektir. Bölünmemiş, ayrışmamış, birliğini ve beraberliğini muhafaza eden topluluk demektir. Hatta İslam hukukunda da en büyük cemaat devlettir. Fakat şu andaki cemaat güncel mana ile tefrikaya düşmüş örgüt manasındadır. Sahabeler Peygamberimiz (a.s.m.)'den aldıkları tüm bilgileri bizlere aktardılar. Peygamberimiz (a.s.m.)'den sonra bazı insanlar yeni fikirler ortaya çıkarmaya başladı. Sahabeler dediler ki; peygamberimizin getirdiği dinden yüz çevirmeyin, onu bozmayın, yeni fikirler ortaya koymayın, cemaatten ayrılmayın. Yani cemaat fikir birliği, din birliği, amel birliği demek. Cemaatin manası budur. Fakat Türkiye'deki ve dünyadaki cemaatler örgüt manasındadır. Devlet dinden soyutlanınca, dini argümanlar hâkim olmayınca; bu defa herkes kendi düşüncesini, kendi fikrini ve ideolojisini hâkim kılmaya çalışıyor. Mesela bir tanesi dinler arası diyalog diyerek Kuran'ın ahkâmına muhalefet ediyor. Diğeri Türkiye Darül Harp diyor ama Cuma Namazı kılınmaz diyor. Fakat bir yandan da bakıyorsunuz ki iş yerlerinin altındaki merkezlere çöreklenmişler. Oradaki iş merkezlerinde Cuma Namazı kıldırarak, iş merkezi sahiplerinden istifa ediyorlar. Dolayısıyla Türkiye'deki cemaatler ne kadar adı Müslim olsa bile içi örgütü temsil ediyor. 3-5 adam toplayanlar bir bakıyorsunuz devletçik kurarak başkaldırıyorlar ”dedi.

“İNSANLAR DİNE OLAN İHTİYAÇLARINI GİDERMELİ”

Akşam gazetesi yazarı Murat Çetin: “Din devletten soyutlanınca, millet de dini benimsediğinden dolayı, yani dine olan ihtiyacını ekmek gibi, hava gibi, su gibi gördüğünden dolayı, dinden de bu noktada gıdasını alamadığı için böyle insanların etrafında toplanıyor. Böyle insanlar da devletten bazı beklentiler içerisine giriyor. İnsanlar diyor ki,” eğer bizim islediklerimiz olursa bende sana rey veririm” Nihayetinde seçim arifesinde böyle örgütsel faaliyetler de oldu. Milletin din ihtiyacının da devlet tarafından giderilmesi lazım. Bu bağlamda nitelikli imamlar yetiştirilmesi gerekiyor. İnsanlarda bu imamlara itibar etse sorunlar kalmaz. İmamlar insanlara cevap verirken, 1400 senelik argümanlardan yararlanarak cevap vermelidir. İnsanların kafalarında soru işaretleri kalırsa başka kişilere başvurabilirler. İnsanlar da demek ki bu adam okumuş mürekkep yalamış, âlimdir, bu imama itibar edelim derler “dedi.

“DEVLETLER ADINA AJANLIK YAPIYORLAR”

Çetin konuşmasını şöyle sürdürdü: “Seneler önce ‘Rusya'da, Putin Risale-i Nur'u yasakladı ‘ diye bir haber okumuştum. Hâlbuki Risale-i Nur Külliyatı Türkçe yazıldığı halde, çoğumuz okuduğumuzda anlamaya zorlandığımız bir eser. Bu haberi duyunca da kendi kendime sordum: “Putin bu kitabı nasıl okumuş, anlamış da neresinde hata görmüş ki yasak etmiş? “ Hâlbuki Biz Risale-i Nur adına çalışıyoruz diyen adamlar çeşitli devletler adına ajanlık yapıyor. Oradaki faaliyetleri rapor ediyor ve bağlı oldukları ülkelere gönderiyor. Zaten Pennsylvania'da ki durum da bunu gösteriyor. Tür olduğunu iddia edip, Türkiye'ye ihanet edildi. O zaman bu fikirler sana ait değil, sana ait olmayan fikirleri sunuyorsun. Bir komite var ve bu komite sadece kendi isteklerini yaptırmak istiyor.

KİM BU GİZLİ ÖRGÜT?

250 sene evvel kurulmuş, 300 kişiden müteşekkil gizli bir örgüt var. Hatta Sabah gazetesi yazarlarından Ferhat Ünlü ile katıldığım bir toplantıda, Kim bu gizli örgüt diye bir soruya; ‘mahiyeti ayyuka çıksa, gizliliği nerede kaldı' olarak cevaplamıştım.  İkincisi insanlar Siyonist deyince akla Yahudiler geliyor. Oradan da İsrail akla geliyor. Hâlbuki İsrail'de yaşayan Yahudiler 'den daha çok Washington'da yaşayan Yahudiler var.  Siyonistlerden Evangelizm o örgütün lazımı ve muktezasıdır. Evangelizm Yahudi olamadığından muzdarip olan insanlar demektir. Gizli örgütü anlamak isterseniz Tevrat'ı, İncil'i, Peygamberimizin (a.s.m)  hadislerini tahlil edebilirsiniz. Bunlarla mücadele de sadece Kuran ve hadislerle olur. Cemaatler sadece milletin gazını alır ve insanları ayrıştırır. 

" MÜSLÜMANLARI KENDİ ARALARINDA BÖLDÜLER"

 Akşam gazetesi yazarı Murat Çetin: "İngiltere Başbakanı Wlliam Ewart Gladstone bir açıklamasında ben Mülümanları gezdim ve onların Kuran okuduğuna şahit oldum diyor. Kuran okudukça mücadele ruhunun zinde ve genç kaldığını müşahade ettim. Müslümanları Kuran'a karşı soğutmayı amaçlıyor. Bu yönde bir çare aranıyor. Aristo'ya bir mektup yazıyorlar ve cevap olarak da "Müslümanları esir alırsanız onlar yeniden güçlenir ve intikam alırlar. Siz onları kendi aralarında gruplara, mezheplere, aşiretlere bölün ve aralarında hilafet olsun. Böylece gelip çözüm bulmak için size başvursunlar. "der. Bütün Müslümanlar Osmanlı'nın çatısı altında toplanmıştı. Şu anda 65 tane devlet ver. 65 tane devletin arasında da çeşitli ihtilaflar var. Kürt meselesi var. Böyle bir sorun yok ama İran ve Türkiye gibi birçok ülkeler bu konudan rahatsız. Burada da hakem olarak Amerika'yı göseriyoruz. Nakşibendi Tarikatını 50 parçaya bölmüşler. Kimine sen yeşil takke tak, sen kahverengi takke tak, başörtüler farklı örtülmüş şekilde de dizayn edilmişler. Demekki Cemaatleşme, örgütleşme manasında olduğu gibi, bunların gayesi Allah'ın dinine hizmet etmek değil. Peygamberi rehber etmiyorlar. Bu cemaatler Kuran okumazlar. Sadece kendilerine göre bir iki ayeti referans gösteriyorlar. Hiç bir cemaat 6666 ayeti okumuyor " dedi. 

 DİNLEMEK İÇİN LÜTFEN TIKLAYINIZ

https://www.youtube.com/watch?v=zksEy8GzJ_M&feature=youtu.be