dore okulları
Malatya
18 Mayıs, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.20
  • EURO
    35.11
  • ALTIN
    2500.6
  • BIST
    10643.58
  • BTC
    66942.327$

PROF.DR.ÜNSAL BABANIN ÇİFTLİĞİ


PROF.DR.ÜNSAL BABANIN ÇİFTLİĞİ
Narin
PROF.DR.ÜNSAL BABANIN ÇİFTLİĞİ(Aşağıdaki mektup Turgut Özal Tıp Fakultesinde Otuz kişiyi temsilen yazılmıştır.Noktasına,virgülüne dokunmadan yayınlıyoruz)Bugün yaşanan bu sıkıntıların sebebi sanki eski rektör döneminde yaşanan olaylardan bir öç alma süreci olarak değerlendiriliyor. Mevcut hastane yönetimi eski Rektör Prof. Dr. Fatih HİLMİOĞLU?ndan dolayı MALATYA?lılara ağza alınmayacak küfürler ediyorlardı. Bize sahip çıkmıyorlar, gibi söylemlerde bulunuyorlardı. Yeni Rektör Prof.Dr. Cemil ÇELİK yönetime geldikten sonra hastane yönetiminde yeni bir oluşuma gidildi, bu yönetime Malatyalı olan bir başhekim atanmadı.Hastane başhekimliğine Prof. Dr. Kaya SARAÇ atandı yönetim değişikliğinden sonra adeta bir personel kıyımına başlanıldı. Hastaneye yeni bir yönetim takımı atandı.  Bir zaman geçmeden bu atananlar  gizli Rektör Prof. Dr. Cemal ÖZCAN tarafından buna başhekim de dahil olmak üzere başarısız gösterilerek kısa bir süre sonra tekrar görevlerinden  alındılar. Bu süreçte hastanemiz maddi sıkıntılarla boğuşmaktaydı.Başhekimliğe adeta bir Malatyalı düşmanı olan Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN atandı. Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN ise kendisi ile birlikte yeni bir yönetim kadrosu getirdi. Bu süreçten sonra bir anda hastanemiz döner sermaye  gelirleri artmaya başladı, yani tavan yapmaya başladı, peki bir ayın içinde ne olduda bu kadar hastanemiz gelirleri artmaya başladı. Prof. Dr. Kaya SARAÇ?a personel kıyımı yaptıramadıkları için başhekim ve yönetim başarısız gösterip yönetimden istafa etmeye mecbur bıraktılar.  Halbuki tamamen bir oyuna kurban edildiler.Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN göreve geldikten sonra saymanlık şefi olan Şahin MUNCUK?u Yrd. Doç.Dr.Mehmet ASLAN Mehmet Ali GÖLGELİ, Bilal KOLAY Ahmet, Murat DEMİRHAN gizli Rektör Prof. Dr. Cemal ÖZCAN talimatıyla bir anda  Rektör Prof.Dr. Cemil ÇELİK?in gözdesi olan üniversiteye Uzman olarak atanmak istenen Şahin MUNCUK Rektör beye rağmen bu gizli eller tarafından Malatya valiliği ve defterdarlığa baskı yaparak bu kişiyi devlet hastanesine görevlendirdiler. Acaba çekindikleri birşeylermi vardı yoğun bir mesai harcayarak bu kişi görevinden el çektirildi.Hastane ve Rektörlüğün gizli Başhekim/Röktörü olarak yöneten bir Malatyalı düşmanı Prof. Dr. Cemal ÖZCAN tarafından personel alımı ve personellerin yerdeğişimi yine hastane yönetimiyle hiç alakası olmayan  Malatyalı düşmanı Doç.Dr.Yaşar KAYA isimli bir öğretim görevli tarafından Prof. Dr. Cemal ÖZCAN?a bildirilmekte, oda yönetime gerekli talimatlar verilip uygulatmaktadır. Prof. Dr. Cemal ÖZCAN?nın  evi  adeta bir karargah evi gibi görünmektedir ve hastane ile ilgili kararlar burada alınmaktadır.Üniversitemiz kuruldu kurulalı böyle  bir yönetim şekli ne gördü ne yaşadı. Sizlerinden taktir edeceğiniz üzere günümüz yönetim şekilleri personel odaklı olma yolunda devam etmektedir.  Bu yönetim ise sebebsiz yere, çalışan personellerin sürekli görev yerleri değiştirilmekte ve bu yer değişimlerinden sonra personeller neden/niçin diye yönetime çıktıklarında hiçbir şekilde muhatap alınmaz bu kararların hiçbir şekilde sorgulanamayacağını biz böyle uygun gördük böyle olacağını işinize geliyorsa böyle işinize gelmiyorsa kafanızı hangi taşa vurursanız vurun deniliyor.Özellikle taşeron firma elemanlarını adeta bir köle gibi görüp istedikleri şekilde çalıştırmaktadırlar.  Sekreterlikten, Hastabakıcılığa ordan temizliğe oda olmadı iş akitlerinin feshine kadar uzanıyor. Hastane personel değişikliklerinde yönetimin bir istihbarat ajanı olarak çalışan  Önder UYANIK, Sebehattin KESER , Abdurrahman ŞENTÜRK, Sırrı TOPRAK, Ahmet Murat DEMİRHAN ve yönetimde bulunan isimlerini sayamayacağımız kişiler personeller hakkındaki yersiz ve menfi bilgileri idareye aktarırlar onlarda sorgusuz sualsiz yerine getirirler. Aynı zamanda yönetimde bulunan kişilerin yakınları kollanmaktadır. Örnek olarak Sırrı TOPRAK?ın kızı nöroloji bölüm sekreteri olarak çalışırken orda bulunan sorumlu hemşirenin kafasına telefon fırlatıyor. Tabi bu kişinin sizinde düşündüğünüz üzere cezalandırılmış olması gerekiyor. Ama şimdi sanki mükafatlandırılmışçasına satınalma müdürlüğüne görevlendiriliyor. Bu doğrultuda aynı olayı yaşayan diğer personellerin akibetlerinin araştırılması.Hastane yönetimi Sırrı TOPRAK eliyle emeklilik yaşı gelmiş personellere bir yıldırma politikasına sürükleyerek memur, şef, teknisyen olarak görev yapan personelleri daha önce olmayan gece morg nöbetine yazmışlardır. Peki bu personellere yaptıklarının sebebi nedir? Yıldırma politikası uygulayarak Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN, Prof. Dr. Cemal ÖZCAN, Doç. Dr. Yaşar KAYA ile birlikte  bu tür personeli emekliliğe zorlayarak onların emekli olmasını ve bunların yerinede kendi yandaşlarına, kendilerine hizmet edecek, padişahım çok yaşa diyecek personeller alınmaktadır.Yrd. Doç.Dr.Mehmet ASLAN, Önder UYANIK, Sebehattin KESER , Abdurrahman ŞENTÜRK, Sırrı TOPRAK, Ahmet Murat DEMİRHAN, Mehmet Ali GÖLGELİ, Bilal KOLAY Bu bahsi geçen insanların Prof. Dr. Fatih HİLMİOĞLU dönemindede aynı görevlerde bulundukları bilinmektedir. Göreve geldikleri zamandan bu güne kadar en iyi yaptıkları iş personelleri adeta bir batı çalışma grubu gibi personelleri fişliyorlar. Acaba Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN bu kişilerin daha önce hangi birimlerde ne görev yaptıklarını biliyormu? Evet biliyor ve bunları bir piyon olarak kullanarak kendi emelleri doğrultusunda hareket ettiriyor.Çalışan personellere psikolojik baskı uyguladıklarından insanlar evlerine ekmek götürememe korkusundan bunlara boyun eğerek kendilerine verilen görevleri yerine getirmektedirler.  İster çalış ister çalışma takdiği uygulayarak, dışarıda sizlerin işini yapacak binlerce insan var derler.Bunların başlıca sebebleri kendi yakınlarını bu insanların yerlerine işe yerleştirmek. Mesela başhekim ve yardımcıları Yrd. Doç.Dr.Mehmet ASLAN,  Yrd. Doç.Dr. Mehmet KARATAŞ?ın acaba hiçbir yakını dışarda işsiz kalmışmıdır?  Gizli Başhekim/Röktörü Prof. Dr. Cemal ÖZCAN?nın oğlunun arkadaşları işe girsin diye son dönemlerde sürekli personel artışına gidiliyor. Doç.Dr. Yaşar KAYA ise hastane ve üniversiteyi adeta bir partinin arka bahçesi gibi görüp buradaki bütün insanları Prof. Dr. Ünsal ÖZGEN?e direktif verip sen bunları arkana alırsan kimse senin gözüne bakamaz diyerek elemanları işe yerleştirmektedir. Acaba Doç.Dr. Yaşar KAYA kendini derebeylik dönemin demi hissediyor.Başhekim yardımcılarından Yrd. Doç.Dr.Mehmet ASLAN eminim işe yerleştirmediği hiç bir  yakını kalmamıştır. Eskinin radikal İslamcısı ne olduda bir anda değiştin. Lokantalarda yemek yemenin haram olduğunu söylerken şimdi ise lokantalarda çıkmıyorsun. Batı çalışma grubuna kızarken sen şimdi kendi emellerin doğrultusunda hastanede çalışan personelleri namaz kılıyor kılmıyor diye fişliyorsun, bu yaptıklarının yanına kalacağını mı düşünüyorsun? Sizde Önder UYANIK, Mehmet Ali GÖLGELİ ve Bilal KOLAY?ın bir oyuncağı olduğunuzu unutmayın. Haset insanı ateşin odunu yaktığı gibi sizin gibi insanlarıda yakacağını unutmayın. Hadisi şerifte belirtildiği gibi haksızlığın karşısında susan dilsiz şeytanın ta kendisidir.Dikkat ederseniz bu bahsi geçen insanları çoğu Malatyalı değil adeta Malatyalılarda intikam alırcasına hareket etmektedirler. Bu insanların birer bilim adamı olduklarını düşünmek dahi insanı ürpertiyor.Prof. Dr.Kaya SARAÇ ve Prof. Dr.Ünsal ÖZGEN döneminde kaçar tane personel/yandaş alınmıştır. Bunların araştırılması Prof. Dr.Kaya SARAÇ döneminde herhangi bir personel  alımında rektör bey müdahale ederdi. Rektör bey acaba Ünsal ÖZGEN?e neden müdahale etmiyor yada edemiyor, bu kadar acizmi burayı yönetemiyor.Prof. Dr.Ünsal ÖZGEN?in personellerle uğraşacağına polikliklere inip hocaların vatandaşa adeta it muamelesi yaptıklarını tespit etsin, mesela beyin cerrahi doktorlarının vatandaştan kaçmak için odalarını tıp fakültesine taşımışlardır. Çalışan personelleri fişleyeceğinize görevini tam olarak yapmayan istediği saatte işe gelen hocaları çalışmaya teşfik etseniz hastanemize gelen hasata ve yakınlarının memnuniyeti artmazmı? İşte Ünsal Bey size uğraşacak bir konu.Ünsal Bey unutmayın mahkemeler kadıya mülk değildir. Şuan yakınınızda bulunan yönetim kademesindeki insanların padişahım çok yaşa demelerine kanıp Krallık olarak gördüğünüz başhekimliği, Size padişahım çok yaşa diyen insanların söylediklerini yapmak yerine adil bir yönetim sergilemek, çok mu zor? Hitler vari bir yönetim şekli sergiliyorsunuz.Rektör bey oturduğunuz yerden hiçbir yerin yönetilemeyeceğini öğrenmemiş olmalısınız ki. Göreve başladığınız gün verdiğiniz talimat üzere akademik personellerin bilgi işlem dairesi tarafından özel hayatları ihlal edilerek bilgisayarındaki bilgiler ve görüşmeler kayıt altına aldırmaktasınız. Bunu yapma amacınızı anlamış değiliz. Bunu ileride akademik personele koz olarak mı kullanacağınızımı düşünüyorsunuz. Peki bu size ileride ne kazandırır. Acaba Rektör Bey oturduğunuz odadan çıkmayarak üniversiteyi yönettiğinizimi düşünüyorsunuz. Siz sadece yakınlarınızı üniversiteye yerleştirmek içinmi bu göreve talip oldunuz. Üniversiteyi babanızın bir çiftliği olarakmı görüyorsunuz? Oysa üniversiteler ülkemize hizmet etmek için kurulmuş kurumlardır. Buraları şahsınız ve yakınlarınız çıkarları doğrultusunda kullanamazsınız. Mesela yeğenlerinizden bir tanesi olan siz göreve başladıktan sonra işe aldığınız Eyüp ÇELİK?i neden bu kadar kollamaktasınız. Onun durumunda olan başka insanların iş akitleri fes edilmiştir.Tahammülsüzler;Fena halde dokunulmaz / eleştirilmez oldukları vehmine kaptırmışlar kendilerini.Söyledikleri her lafın sorgusuz / sualsiz / koşulsuz doğru kabul edilmesini bekliyorlar.Herkes budala bir kendileri akıllı çünkü...Memleket ahalisi zekâda geri viteste / kendileri 5. Viteste?Kibir deryasında kulaç atıyorlar aynı zamanda.Racon kesiyorlar;Rüyalarında görseler inanmayacakları pozisyona kaderin cilvesi olarak gelmelerinin verdiği şımarıklık / kibir ve kontrolsüzlükle posta koymaya yelteniyorlar.Sağlıksız / hazmetme kapasitesini edinmeden hasbelkader politik sınıf atlamanın yarattığı psikolojik sorunlarla baş edemedikleri için herkesin önlerinde ram olmasını bekliyorlar. Kontrol edemedikleri / satın alamadıkları / dünyevi çıkarlar karşılığında aklını kiralayamadıkları / susturamadıkları vicdan / sorumluluk ve cesaret sahibi / gerçekleri ne pahasına olursa olsun haykıran insanlardan fena halde tiksiniyorlar.
elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!