RAMAZAN YAZILARI / Açlık ve şükür arasında: Midemizden Kalbimize Ramazan Mesajı!..

Ramazan ayının maneviyatını derinlemesine hissettiğimiz bu günlerde, Malatya'da, geleneksel Kur'an derslerimizin bir yenisini daha gerçekleştirdik. Bugünkü buluşmamızda, Ramazan Risalesi'nin üzerine eğildik; bir metin ki, orucun çok yönlü etkilerini - Şeair-i İslamiyeden Hayat-ı İçtimaiye'ye, insanın şahsi hayatından nefsin terbiyesine ve en önemlisi Cenab-ı Hakk'ın nimetlerine kadar - ele alıyor.

Ramazan-ı Şerif'in üçüncü dersinde, Malatya'nın huzur dolu atmosferinde, orucun, Allah'ın nimetlerine ve şükrüne olan bakışımızı nasıl dönüştürdüğüne odaklandık. Bizlere gösterdi ki, Cenab-ı Hakk'ın yaratmaktaki maksadı, aslında bir şükür konusu. İnsan, Allah'ın nimetlerine şükretmesi için var edilmiş; nimetlerin verilişi de, bu şükür bilincinin bir yansıması.

Ancak, insanlar genellikle tam bir açlık hissetmedikleri sürece, bu nimetlerin değerini tam anlamıyla kavrayamıyorlar. İşte burada Ramazan-ı Şerif'in müstesna bir rolü devreye giriyor: Açlık, bize Allah'ın verdiği nimetlerin doğrudan O'ndan geldiğini, bu nimetlerin kıymetini ve onlara olan ihtiyacımızı derinlemesine hissettiriyor.

Üstad Bediüzzaman'ın ifadeleriyle aydınlandığımız bu yolculukta, şükrün manevi boyutunu daha iyi anlama şansı bulduk. Şükrü örfi; yani verilen nimeti yerine göre kullanmakla başlar, fakat asıl mesele, müellifin ifade ettiği gibi, şükrü maneviye ulaşmaktır: Nimeti doğrudan Allah'tan bilmek, bu nimete olan ihtiyacı hissetmek ve onun kıymetini derinden anlamak.

Bu ders, bize Ramazan ayının, sadece bir ibadet mevsimi olmanın ötesinde, aynı zamanda bir şükür ve tefekkür zamanı olduğunu hatırlattı. Oruç, bizi sadece fiziksel ihtiyaçlarımızdan arındırmakla kalmıyor, aynı zamanda ruhumuzu temizleyerek, Allah'ın nimetlerine olan derin şükrümüzü yeniden keşfetmemize olanak tanıyor.

Murat Çetin olarak, Malatya'nın manevi atmosferinde, bu köşede, Ramazan ayının bu derin ve zengin mesajını sizlerle paylaşmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bu mübarek ay, her birimizi, yaratılışımızın gerçek amacı olan şükrü daha derinlemesine idrak etmeye davet ediyor.