Malatya
02 Eylül, 2025, Salı
  • DOLAR
    41.14
  • EURO
    48.28
  • ALTIN
    4600.8
  • BIST
    11.288
  • BTC
    107886.14$

REİSE SUİKAST DÜZENLEYECEKLER


REİSE SUİKAST DÜZENLEYECEKLER
İkinci saldırı, üçüncü kalkışma, bilmem hangi darbe, hangi yalaka, yada İngiliz'ler doğuda aşiret liderlerini satın aldı, 50 bin askerle saldıracak gibi söylentileri bir tarafa bırakalım.

Adil öksüz, şuranın İmamı, buranın abisi, geldik ha geleceğiz, yok yola çıkmışlar, bitmeyen zırtı vırtı hepsi hedef saptırıcı dümenler. FETÖ'yü vereceklerde bizde yargılayıp cezasını vereceğiz gibi boş bir hayale de kapılmayalım. Kaldı ki CIA 40 yılda devşirdiği bir elemanını eliyle kimseye teslim etmek gibi bir hataya düşmez. Şartlar değişti artık. Hiç olmadığımız kadar dikkatli, bin kat daha kurnaz, eskisinden çok hazırlıklı, bilgili ve tetikte olmalıyız. Neden mi? Çok farklı bir saldırı düzeneği kullanacaklar bu kez. 


Emperyal Gladyo; psikolojik-Ordu dışı, dolaylı savaş kapsamında bilgi toplamaktan çok eyleme dönük bir faliyetle beklemeğimiz zaman ve yerden vuracaklar bizi. Farkındaysanız hep "darbe olacak" propagandası yapılıyor. Dikkat ve odak mekanizmamız sürekli bir konu üzerinde canlı tutulma operasyonu ile karşı karşıya bırakılmış durumda. Başka bir tahmin yapma hakkı tanınmıyor. Darbeyle kalkıp darbe ile yatar olduk nerdeyse. Paranoyaklık derecesine varan bir psikolojik harp uygulanıyor. Basının güncellediği bilgiler kadar fikir sahibiyiz. Perde arkasında dönen oyunlar, çizilen senaryolar, büyük paramiliter hesapları düşünmüyoruz hiç. Yada düşünecek kapasiteden yoksunuz. Darbe kelimesinin son iki ay da milyonlarca kez kullandığımız şu asparagas zaman diliminde daha temel, yüksek insiyatifli yeni pratikler üzerinde çalışmamız gerekmiyor mu? İç ve dış düşmanlarımızı en başından tekrar kurgulayarak, saldırı yöntemlerini iyi analiz etmemiz, kimi terör unsurlarının nihai refleks anlayışını kaç süzgeçten geçirerek; bazen de normal diplomatik bir kabiliyet üzerinden öngörülerimize ulaşmamız daha önemli değil mi?

İşin arkasında ABD var demeyi biliyoruz da; bölgesel, siyasal ve anti-islam faliyetlerinin vardığı ve varacağı sonuçları hangi denklemde karşı faliyet oluşturduk bilemiyoruz.

CIA'nın Ortadoğu denklemi üzerinde ki planlarının ne olduğuna, İsrail'in Nil ile Fırat arasında ki bölgeden ciddi şekilde talep ettiklerine, Rusya gibi bir devin sıcak sulara inmek için neden bu kadar ısrarcı olduğuna, İran'ın ŞİA yanlısı yayılmacı programları, Suriye meselesinin gerçekten ne olduğunu tekrar iyi bir şekilde senkronize etmekten neden imtina ediyoruz?

CIA'nın aslında sadece bir haber alma örgütü değilde ABD kapitalist enternasyonel varlık biçimi haline gelen politik, askeri, kültürel ve ulusal hegemonyasını perçinleyen devlet yapılarının organizasyonu baştan yapılandırmak ile çoğulcul menfaatlerini korumak adına -her türlü- suikastleri uygulamada tereddüt etmeyeceği konusunda nerden başladık yeni ve karşı stratejiler geliştirmeye?

Özelikle ABD'nin hükümet, senato, sanayi ve mali tekellerinde bulunan bölgesel çıkarlarında uğradığı kayıp irdelenmesi açısından bu darbeden çıkardığımız ders olmadığını görüyorum. Birde nazi attıkları şu germen ırkına çok dikkat etmemiz gerekirken ıskaladığımız birinci konunun orası olduğunu görmek ise ayrı bir dert.

En başta Almanların Türkiye üzerinden genişleme hamlelerini çok iyi okumalıydık. Alman'ların aslında bir ABD karargahı olduğunu, önemli devlet adamlarının çoğu hatta hepsinin CIA'nın maaşlı elemanları olduğunu görmezden geldiğimiz şu günlerde neden kendimizi deliksiz bir uykunun rehavetine bırakmak işimize geliyor?

Dahası İngilizleri... Neden büyük düşünmekten geri kaldık her sefer? Kaç darbe daha OLMALI ki aklımız başımıza gelsin, daha kaç şehit, kaç lider kurban vereceğiz? Siyasilerimizin maşallahı var, fazlasıyla cüretkarlar bu konuda. Adamların nasıl olsa tuzu koru, koltuk uğruna her şey meşru düşüncesinden sıyrılamadıklarını görüyoruz. İşlerine gelmese de herkes biliyor ortada kritik bir hedefin var olduğunu. CHP'lisi de, HDP'lisi de, MHP, liberali, ulusalcısı, muhafazakarı, Meclis'te ki, dışarıda ki, işçisi, memuru, öğrencisine kadar, patronu, köylüsü, polisi kim varsa herkes iyi biliyor ki; tek amaç Recep Tayip Erdoğan'ın Anadoludan, Anadolu halkından, anadolu siyasal mücadelesinden, Anadolu fraksiyonlarından, Anadolu büyüme hedefinden ayırmak, koparmak, uzaklaştırmak hatta yok etmek!

Gerisi kolay zaten.

Kukla bir siyasetçi bozuntusu üzerinden bütün dizginleri ellerine alacaklarını biliyorlar.

Onlara sadece bir kişi lazım. Herkes değil. O bir kişiyi bu halktan aldıklarında bin yıllık bölgesel ideolojileri kaldığı yerden devam etmesi kuşkusuz. PYD, DEAŞ, PKK niye var sizce, hepsi bir tesadüf mü bunların yada bu tesadüfler neden gelip burnumuzun dibinde Suriye'de birbirini buldu. Ve yine de işi sağlama almak lazımdı. Ne olur ne olmaz diyerek bir de alternatif FETÖ'yü hazır tutuyorlardı kenarda. Amaç belli. Türk dünyasının yükselen prejtininin önünde barikat oluşturmak. Ortadoğu, bölgesel denkleminden Türk kimliğini tasfiye edecek kirli bir operasyonla yerine Batı çıkarlarını koruyacak birilerini getirip ustalıkla yerleştirecek Apolitik hamleler silselesiydi. Tıpkı geçmişte yaptıkları gibi. Abdülhamit'e yapmış oldukları gibi. Menderes ve Özal ve diğerlerinin başlarına gelenler gibi. Bu yüzden yukarıda farklı bir şekilde gelecekler dediğim konu burası.

Darbe marbe yok efendiler. Herkes rahat olsun. 15 temmuz darbesi ile Türk milletinin sabrı sınandı. Savaşla, darbe, gerilla taktiği ile bu işin olmayacağının farkına vardılar. Geriye tek bir şey kaldı. Cumhurbaşkanı'mıza suikast düzenlemek/düzenleyecekler de... Teknik bir arıza sonucu ya bindiği aracının başına bir şey gelecek, ya da uçağını düşürecekler. Başka bir şeyi yapamayacaklar.
Bu bariz durum net bir tablo olarak karşımızda duruyor. Biz hala sizden, bizden, benim partim senin parti kavgası yapaduralım adamlar da bizi nasıl ele geçireceklerinin planını yapsınlar. Açın okuyun, CIA ve Amerikan geçmişini. CIA ve NATO ne zaman başladığı bir işi yarım bıraktı? Peki ya sormak gerekiyor bunlara "Türk'ler ne zaman vazgeçti?"

Başkan Abraham Lincoln'dan, Rooswelt'e, Eisenhouwer'e uzanan, Kenedy'den, Reigan, W. Bush, evlat Bush, Obamaya miras kalan büyük Amerikan emperyal çarkının işleyişi sekteye uğratan kim olursa olsun bu güne kadar yok edilmekten kurtulamamış olan doktirinleriydi. Bu kadarla sınırlı değil. İşin içinde İsrail'de var. Siyonizmin ta kendisi. Emperyalizmin stratejik ihtiyaçlarını karşılayan tetikçiler; Rookfeller, Roschldler, Nixonlar, Kesinger, J. Casey gibi yok et sonra yönet sanatının usta isimleri, hepsi. Fakat bizden önce sırada Rus lider Putin'in olduğunu atlamamak gerekiyor.

TİMUR İNCE

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!