RUKİYE SEN ÇEREZ SAT; MÜMİNE SEN MÜDÜRÜMSÜN?

Siyaset; bir grup insanın hep beraber yaptığı, birilerinin sorumluluk makamını aldığı, bir yerlere gelince de adalet ile hükmettiği, ancak kendi taraftarına da ikramının fazla yapıldığı iştir. Eğer bir MHP?li belediye, AKP?lileri işe atayıp kendi teşkilatlarını mağdur ediyorsa, kimse onları orada bırakmaz. Bu adalet de değildir. Bunun tarihte çok örneği var.Bugün Malatya?da milletin yüzde yetmişi Ak Parti demiştir? Ama halkın büyük teveccühüne mazhar olan bu partinin içinde bir şeyler oluyor? Parti içinde ?siyasi nefer? olarak çalışanlar haksız uygulamalara hedef oluyorlar. Yıllardır siyasetin kahrını belli başlı şahıslar çekiyor, ama istihdam aşamasına gelince emeği geçmemiş kişiler ortalıkta cirit atıyor. Birileri bir şeylere emek vermiş, çilek çekmişse, bugün de ödüllerini bir şekilde almaları gerekmez mi? Ama öyle olmuyor; onların istihdam edilecek alanlarına başkaları atanıyor, liyakatsız kişilere meydan bırakılıyor: birileri ?yamukluk? yapıyor.Malatya?daki şu rezalete bakın!Malatya Belediye Başkan Yardımcısı sayın Ertan Mumcu?nun yaptığı atama rezaletine bakın da ibret alın!Yıllardır kadın kollarında çalışmış, başarılı çalışmaları sonucu ana kademeye il yönetimine girmiş; en büyüğü 19?unda çocuklar yetiştirmiş bir bayanı; utanmadan, sıkılmadan, bir de zar zor ne minnetlerle Esenlik Marketlerinin çerez reyonunda göreve başlatmışsın...Öbür taraftan tüm varlığıyla Ak Parti?nin aleyhine çalışmış; seçim öncesi kapı kapı dolaşarak -partiye olan kininden dolayı mıdır bilinmez- MHP?ye oy toplamış, belki oyunu dahi bu partiye vermemiş birini Kadın Yaşam Merkezine müdür atıyorsun... Tabi ki böyle olur ülkemizde bu işler!.. Bu zavallı; kimseyle alaveresi dalaveresi olmamış, namusuyla yaşayan, sadece ihtiyacı olduğu için kendisine reva görülen yerde çalışmak mecburiyetinde kalan bir kadına neler reva görünüyor!Öznur hanımla hiçbir yakınlığı olmayan, herhangi bir ?alternatif? çalışma içine girmemiş, kendi il teşkilatı gibi kadın kollarına da muhalefeti olmayan tüm suçu partiye gönül vermek, kurulduğundan bu yana hemen her kademede işin çilesine çeken biridir. Acaba bu fedakarlığının cezasını mı çekiyor bu hanım?Öyle sükseli, çekici, cilveli bir hali olmaması mı suçu!..Ama öbür taraftan Kadın Yaşam Merkezi?ne atanan Mümine Sarı ise çok farklı bir profil sunuyor. Ak Parti ile olan bağlantısında karnesi zayıflarla dolu? Ama gelin görün ki, ilgi odağı almayı başardı(!)... Kendisini bu makama getirtti? Kim neyleye ötedeki çilekeş kendi halinde kadını! Gitsin çerez satsın! Ekmek satsın!..Mümine Sarı öyle mi ya!.. Her haliyle bizimdir!!!. Burada duralım!Burada aklı selim olan herkes bu yapılanlara lanet okumaz mı? Hatırlanacağı gibi, Malatya Belediye Başkanı sayın Ahmet Çakır, Adıyaman?dan kendisine bir basın müdürü getirdi, fakat eskisi mahkeme kararıyla dönünce geriye gönderdi. Maalesef ona sahip çıkamadı. Şimdi de Müdür Yardımcısı sayın Ertan Mumcu?nun Öznur hanımla gerçekleştirdiği bu haksız atamanın çaresini bulup Mumcu?ya hesabını bile soramadı. İşine gelmiyor galiba? Veya işine böyle geliyor!Birilerinden mi korkuyor?Yoksa gölge başkanlar var da bizim mi haberimiz yok?Ya da ?ki hiç düşünmek bile istemeyiz- Sayın Çakır?ı birileri takmıyor mu?Bu ?biri?leri Çakır?ın yerine Belediye başkanlığına soyunuyor olmasın? Çünkü önümüz seçim? İnsanlar oylarıyla birilerini seçiyor? Ama önlerine konulan birilerini seçiyor?Sayın Başkan birazcık etrafına baksa iyi eder!Sayın Çakır; bu yazacaklarımızı sesli ve iki gözünü açarak, kulaklarınla duyarak oku:Esenlik?teki bu bayan, senden önce de yok muydu bu teşkilatta? Senin döneminde de çalışmadı mı? Mümine Sarı?yı hayatında bu teşkilatta gördün mü?Adını duydun mu?Şimdi onu müdür yapıp, emektarınızı da olmayacak yerlere atayarak nasıl bir icraata imza atanların bu hareketi, sizi hiç rencide etmiyor mu, vicdanınızı sızlatmıyor mu?Bu Mümine kadının ne fazlası var ki bu kadını oraya atıyorsunuz da, layık olanları atamıyorsunuz?Bu kadının üzerinde dolaşan ?dolandırıcılık, din sömürücülüğü, gayri ahlaki durumlar? şaibeleri sizi hiç rahatsız etmiyor mu? Mesleği ne siyaset ne şu ne bu? Direksiyon hocalığı bu makam için bir ?fazlalık? mı? Bu emektarın günahı ne de onu market reyonuna görevli dikiyorsunuz?Biraz insan utanmaz mı?Yoksa çerez sattırarak çok büyük lütufta bulunduğunuzu mu sanıyorsunuz? Şimdiye kadar birçok atamaya imza attınız. Bu emektarınızı da hak ettiği yere atamak sizin için çok mu zordu? Mümine Sarı?nın o kadar ihtiyacı varsa, onu Esenliğin reyonuna atayınız! Burada ekmek ve çerez satsın. Bu işi yapmak asla küçüklük değildir. Dolayısıyla şimdi yapılan adalet değil küstahlıktır.Bu kadını, -aynı sizin gibi- biz de tanımıyoruz(!)... Kendisiyle herhangi bir görüşmemiz yok?Ancak öyle şikayetler geliyor ki? Yaptığınız bu haksızlığa kimse tahammül edemiyor? Biz de bu haksızlığın giderilmesi için ön ayak olmaya çalışıyoruz.Bakın market personelinizden ismi bizde saklı biri neler anlattı? Anlatılanlar ?tüyler ürpertici? de onun için bunu gündeme getiriyoruz? Bir kere, sayın Esenlik Müdürü ekmeğini bu şubeden alıyormuş? Geçenlerde ekmeği ayırtmayı unutmuşlar diye bu kadına iki gün eve geç gitme cezası verilmiş... Personel, müşteri; herkesin içinde rencide etmesi ise cabası? Eğer bu doğruysa gidin kendinizi Tohma köprüsünden aşağı atınız. Ayağınıza da bir taş bağlayınız ki suyun üstüne çıkmayasınız... Esenlik müdürü cehennem olsun ekmeğini zamanında alsın. Ayrılmamış diye bu kadına, bu zavallı ihtiyaç sahibi emektara bunu yapmasın! Bu ahlaksızlıktır. Bu terbiyesizliktir. Bir anneye bu reva görülmez. Hepinizin eşi var. Biri hanımınıza böyle davransa ne yaparsınız? Biraz olsun utanmıyor musunuz? Böyle müdürleri de takdir etmek lazım. Taltif etmek lazım. Büyük iş başarmış! Helal olsun müdür bey! Afferin sana! Ne büyüklük(!) göstermişsin be? YUH OLSUN SANA. BU İŞTE PARMAĞI OLAN HERKESE YUH OLSUN?