Sanki hasta olmamı istiyorlardı!..

Tüm dünyayı etkisi altına alan, sosyal yaşamı ve ekonomileri alt-üst eden koronavirüs salgını; maalesef ülkemiz ve Malatya'mızda artmaya devam ediyor. Özellikle sağlıkçılarımızın cansiperane çalışmaları neticesinde, bu hastalığın çok daha hızlı yayılmasını “önlediği” gerçeğini kimse inkar edemez.

Son iki ayda bu salgının etkilerinin azalmaya başladığı haberlerini alıyor ve “Nihayet kurtuluyoruz. Normal hayatımıza döneceğiz” diyerek ümitlenmiştik... Sağlık Bakanı Fahrettin Koca'nın açıklamalarında “Yeni normal” diye dikkat çektiği açıklamalarını dinlemiştik. “Yeni normal”in ne olduğuyla ilgili en ufak bir fikri olmayanların kaybolmaya başlayan bu hastalığı yeniden hortlattığını görüyoruz.

Korkunun ecele faydası yok. Hep korku, hep panik halindeyiz. Aylardır tüm dünyanın gündemi koronavirüs…

Çevremdekilerin de bu hastalığa yakalanmış olması hasebiyle, tedavi süreçlerini yakından takip ettim. Bu süreçte konunun uzmanı hocalardan bilgiler aldım. Benimle ilgili olarak “Sürekli hastanelerde olduğu halde niye bu hastalığa yakalanmıyor?” şeklinde yorumlar da kulağıma geliyordu. Sanki benim koronaya yakalanmamı arzu ediyorlardı.

Turgut Özal Tıp Fakültesi Acil'den Doç. Dr. Edis Saruhan, 29 Ağustos günü beni davet etti ve testler yaptırdı. Daha öncesinde evde izole halindeydim. O gece 9.30 civarında telefonum çaldı. Arayan kişi test sonucumun “pozitif”çıktığını bildirdi. Herhangi bir şok belirtisi yoktu bende. Gayet sakin bir şekilde karşıladım bu haberi. Çünkü daha önceden bilgi sahibi idim. Akabinde Yeşilyurt Sağlık Müdürlüğü'nden bir doktor aradım. O ise bana çeşitli izahatlarda bulundu.  Çeşitli sorular sorarak ilacımın geleceğini söyledi. Olduk Koronalı hasta…

Sonrasında, Yeşilyurt Sağlık Müdürü Dr. Semra Karagöz'ü aradım. Cumartesi günü olmasına, saatin 22.30 olmasına rağmen Semra hocam, görevinin başındaydı. İnanın o anda sanki hastalığımın belirtileri hafifledi. Böyle fedakar insanlar olduğu müddetçe sağlık sektörü hız kesmeden ilerleyecektir.

Henüz telefonu kapatmıştım ki kapı zili çaldı. Görevli arkadaşlar, ilaçlarımı getirmişti. Hemen kullanmaya başladım. Şahsi olarak hastalıkla mücadelemiz henüz devam ediyor. Başta, sayın Semra Karagöz olmak üzere, bütün sağlık çalışanlarına minnettarım.

Kanaatim o ki; Bu salgın hastalık, çoğumuzu hasta etmeye devam edecek. Rabbim ülkemizi ve Alem-i İslam'ı, bu hastalık ve musibetlerden muhafaza eylesin.

Unutmayalım ki, bu virüs, Rabbimin emriyle hareket ediyor ve vazifesini yapıyor. Biz de görevimizi yapıp tedbirlerimizi alalım. Ama Koronanın vermek istediği mesajı ise doğru okuyalım…

Selam ve dua ile…