Sarayda ki ajan kim?

Sözcü gazetesinden Rahmi Turan'nın yazısı gündeme bomba gibi düştü. Rahmi Turan yazısında 9 Kasım akşamı CHP'li bir siyasetçinin Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı Saray'da ziyaret ettiğini, Erdoğan'ın CHP'li isme, “Türkiye'nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir” dediğini köşesinden yazdı. Turan, kaynağının Saray içinden güvenilir biri olduğunu belirtirken, Erdoğan ile CHP'li ismin arasında geçen diyalogu ise şöyle açıkladı: Türkiye'nin güvenliği için senin CHP Genel Başkanı olman gerekir” dediği; CHP'li siyasetçinin önce ses çıkartmadığı, sonra itiraz eder gibi bir ifadeyle “Engellerim var” şeklinde cevap verdiği ifade edildi.

Bu duruma bir şey dediğimiz yok. Olabilir, rutin bir siyasi arz-talep sürecidir. Herkes midesi kadar ekmeğini yer. Benim dikkat çekmek istediğim konu çok daha başka.

Rahmi Turan eski bir gazeteci. Şahsına ve mesleğine saygı duyarım. Ara ara yazılarını okuduğum biri. Yalan söyledi, iftira atıyor veya laf olsun torba dolsun mantığında davranmış olabilir gözüyle bakmıyorum gelişmelere.

Çok daha kritik, stratejik kaygı boyutu taşıyan, işin içinde gözden kaçan bir tehlikeye dikkat çekmek istiyorum. Dışarıdan bakınca nasılda vahim bir sorunla karşı karşıya kaldığımızı sizlerde farkedeceksiniz. “Sarayın içinde güvenilir birisi” dediği bölümün altını kalınca-kalınca çizmemiz gerekir. Ve tüm Türkiye'nin bu cümleye bu saatten sonra odaklanması lazım. Hatta MİT, Emniyet ve Cumhurbaşkanı makamı güvenliğinden sorumlu kim veya kimler varsa…

Allah aşkına biri çıkıp söylesin bana. Saraya temizlikçi, bekçi, görevli, diğer çalışanlar nasıl işe alınıyor, hangi kriterlere göre alımlar yapılmakta, referans olan kimler? Onca üst düzey güvenlik prosedürün geçerli olduğu Beştepe'ye birilerinin kaynakları istediği gibi girip çıkmasını nasıl bir zaafiyet konusu olarak ele almalıyız şimdi?

Düşünün Türkiye'nin yönetildiği Beştepe sarayında hiç bir şey sır kalmıyor. Demek ki içeride Erdoğan'nın burnunun dibine kadar sızmış mukaddime ajanlar var. Aklımıza türlü türlü sorular gelmiyor değil. Erdoğan'nın görüşmesini ifşa eden biri olduğuna göre bu kişi bir vekil mi? Bürokrat mı? Aşçı mı? Temizlik elemanı, saray hizmetlisi, bakkal market çırağı mı? Erdoğan ailesinden biri mi? Kim? Rahmi Turan'ın “kaynağım” dediği bu kişi hangi vasıfla sarayda hala ikame ediyor bence ilk işimiz bunu araştırmak ve ortaya çıkarmak olmalı.

15 Temmuz FETÖ darbesini hatırlayın. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'nın Başyaveri Albay Ali Yazıcı kripto Fetö'cü olarak yanı başında olduğunu ne çabuk unuttuk.

Dışarıda AB, ABD, Suriye meselesi, FETÖ, Balkanlar, Asya Türkleri… İçeride ise yine benzer konularda hassas politikaların tartışıldığı/masaya yatırıldığı Türkiye Cumhuriyeti devletinin bazı stratejik kararların alındığı Beştepe Sarayı; bakıyoruz, Rahmi beyin kaynağının emrine amade. Erdoğan'la bir CHP'linin aralarında ki konuşmaları harfiyen duyacak ve dışarıya servis edecek kadar yakınında hemde. Bir soru daha! Acaba sadece Rahmi beye mi bilgi taşıyor! Mevcut kaynak CIA, FETÖ, diğer karanlık mecralara bilgi akışı sağlamadığı ne malum? Bundan emin miyiz? Başka gazetecilerin de sarayda kaynakları olabileceğine göre… Eski bir MİT mensubu; gazetecilik mesleğinin gereği bir çok gazetecinin yabancı istihbarat servisleriyle bağlantılı olduğunu söylemişti. O halde uluslararası boyutun varolduğunu da göz önünde bulundurmalıyız.

Belki CHP'li Sözcü'nün yazarı Rahmi bey gazetecilik gereği bu mahrem bilgiyi ifşa etti, köşesinden yazdı, kamuoyuyla paylaştı. Peki, ya sümenaltı kalanlar… Ortaya çıkmamış olanlar, sarayın girdi-çıktı şifreleri, günü geldiğinden ülkemize karşı kullanılacak dosyalar vs? Tüm bu kaynak hikayeleri birilerinin dikkatini çekmiyor mu yoksa? Yada içerde konuşlu kaynak başka hiç bir servise bilgi satmayacağı konusunda Rahmi beye yemin mi etmiş? Demek ki gerektiğinde en mahrem bilgiler istediği zaman da dışarı sızdırılabiliyorsa bu saatten sonra devlet bekası için ciddi kozmik endişelerimiz olmalı. Olayın vehametini yetkililer bir an önce tartışmaya açmalılar.

Kırmızı kod bir Milli güvenlik meselesi olarak bakmalıyız olaya. Gizli kaynak her nedense Saray'daki CHP'liyi Sözcü'ye, sadece Rahmi Turan'a fısıldıyor ama o, haberi veriyor, ismi teyit etmediği için açıklamıyor. Haberden nasıl emin? Eminsen ismi de açıklarsın diyeceğim, lakin ikinci yazısında sarayın içinde ki kaynak işinden olacağı için… diyor ki; muhtelif bir ajan olarak başkan Erdoğan'ın dizleri dibinde kiminle hangi istişareleri, hangi görüşmeleri gerçekleştirdiğini kaç kez daha dışarıya servis etmesi için açıklamayacağım.
Pis bir oyun deyip geçemiyorum nedense. Bir gazetecinin bilindik kaynak belirtmeme haberi olarakta düşünemiyorum. İçsel, hazin ve korkutucu.
CHP bu ayak oyunlarıyla karışacaksa, batsın daha iyi. Ama Rahmi beye göre kaynak bana göre art niyetli içerde ki muhtelif ajan mutlaka ortaya çıkarılmalıdır. Türkiye'nin davası, konjuktör ve hikayesi bunu gerektirir. Dilerim aynı kaynak dışarıya başka bilgileri sızdırmadan ortaya çıkarılır.

Selam ve dua ile…

TİMUR İNCE