Tasarruf 40 milyonu aştı...

31 Mart yerel seçimlerinden sonra göreve gelen Malatya Büyükşehir Belediyesi'nin çiçeği burnunda Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, 4 ayda yaptığı icraatlerle adından söz ettirdi. Gürkan'ın tasarruf çalışmaları sayesinde 4 ayda 40 milyon TL kazanç sağlandı.

 MURAT ÇETİN- MALATYA

Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Selahattin Gürkan, göreve geldikten sonra çizdiği ‘samimi başkan' profiliyle dikkat çekiyor.  Parti ayrımı yapmadan hemen hemen tüm ilçe belediye başkanlarıyla yan yana görünen Gürkan, çalışmalarında da yalnızca Malatya ve Malatyalı'nın çıkarlarını önceliyor.

Aslında uzun yıllar siyasetin içinde yer alan Gürkan'ı, Malatyalılar Battalgazi Belediyesi'ndeki icraatleriyle yakından tanıyor.

31 Mart yerel seçimlerinden hemen sonra göreve başlayan ve hız kesmeden icraatlere koyulan Başkan Gürkan, önemli israf kalemlerini keserek 4 ayda 40 milyon TL kazanç elde etti. Gürkan, yaptıklarını ve yapacaklarını Malatya Time Yönetim Kurulu Başkanı Gazeteci Yazar Murat Çetin'e anlattı.

Battalgazi Belediyesi'ndeki eski arkadaşlarınızla birlikte bir kadro kurdunuz. Bunu özellikle tercih etmenizdeki neden nedir?

Aslında çok fazla değişiklik yapmadık. Battalgazi Belediyesi'nde gelen bir arkadaşımız MASKİ genel müdürü, başka bir arkadaşımız genel sekreter yardımcısı, iki arkadaşımız da daire başkanı oldu. Bu arkadaşlarımızın yaptıkları çalışmalar daha sağlıklı olduğu için burada görev aldılar. Devlette çok kadro değiştirilmesi de doğru bir hadise değildir. 26 tane daire başkanlığı vardı. Bu çok yüksek bir oran. Gereksiz olan 10 daire başkanlığının tenkisini istedik. Meclis bu tenkisi verdi. Diğer daire başkanlıkları ile birleştirdik. Hükümet sistemine uyarlama noktasında 15 tane daire başkanlığımız olsun istedik.

 ‘40 milyon TL kar elde ettik' diye bir açıklamanız oldu. Bu başarıyı nasıl elde ettiniz?

Bizim almış olduğumuz tedbirlerle, yapmış olduğumuz uygulamalarla gerek fazla iş makinelerinin iptali, gerek fazla binek araçlarının iptali, gerek huzur haklarının iptali, gerek temsil noktasındaki harcamaların kısılması, gerek fazla çalışma mesailerinin düzenlenmesi, gerek ücret dengelerinin düzeltilmesi, gerek SDS'lerin yüzde 40'ının geri verilmesi gibi çalışmalar yapıldı. Ayrıca bizim depolarımızda malzemelerimiz var. Diyelim bir yere kanalizasyon yapılacak. Lazım olan malzeme ve işçinin bizde olması nedeniyle, işi ihale etmeyelim dedik. Sadece mazot parası vererek bu hizmeti yapabileceğimizi gördük. Bu şekildeki uygulamalarla yaklaşık 10 milyona tekabül eden bir tasarruf gerçekleştirdik. 4 aylık bir zaman içinde de bu rakam yaklaşık 40 milyon TL'ye tekabül etti.

HUZUR HAKLARINDAN FERAGAT ETTİK

Belediye Meclis üyelerinin aldığı huzur hakkı nedir? Bu hakkı neden kestiniz?

Bu konuda herkes fedakârlık etti. Bize de huzur hakkı veriliyordu. Herkes bu hakkından vazgeçti. Şu süreçte belediyenin daha sağlıklı bir bütçe yapısına kavuşması için herkesin fedakârlık yapması gerekiyordu. Fazla kiralık araçların, fazla kiralık iş makinalarının eksiltilmesi, fazla mesai ücretlerinin düzenlenmesi, fazla çalışmanın izinle telafi edilmesi noktasındaki faaliyetlerimiz belediye bütçesine önemli bir tasarruf kaynağı oldu. Bütün arkadaşlarımız huzur hakları noktasında da bütün haklarından feragat ettiler.

 Kendi hakkınızda olan huzur hakkından da fedakârlık ettiniz mi?

Tabi ki, bize verilen huzur hakkımızdan çekildik.

Göreve geldiğinizde en büyük israf kalemi hangisiydi?

İsraf noktasında baktığınızda bu durumun değişken olduğunu görebilirsiniz. Subjektif bir hadisedir. Bana göre bizim kendi iş makinelerimizle çalışmamız, makinelerimizi vardiyalı sistemde çalıştırmamız bir tasarruf tedbiridir. Siz kendi makinenizi çalıştırmazsınız, dışarıdan alıp çalıştırırsanız bu da bir yöntemdir. Ama biz bu sıkışık durumda kendi araçlarımızı 2-3 vardiya ile Cumartesi-Pazar demeden çalıştırarak, bu şekilde bir tasarruf yöntemini ve yönetim modelini tercih ettik.

BELEDİYE İŞÇİLERİNİN MAAŞLARINI KESMEDİK

Başkanım belediye işçilerinin maaşını kestiğiniz iddia ediliyor. Hizmet-İş ve Hak-İş bu hususta itirazlarda bulunmuştu. Bu iddia doğru mu?

Belediye işçilerinin maaşlarını kestiğimiz zinhar doğru değildir. Ancak memurların SDS'lerini kestiğimiz doğrudur. Sosyal denge tazminatı belediye başkanının inisiyatifi dâhilindedir. Biz göreve geldiğimizde SDS'lerin sözleşmesi bitmişti. SDS'leri değerlendirmeye aldık, daha sonraki dönemlerde ekonomik durumumuz el verdiği zaman ödeme yaparız dedik. Nitekim bu ay MASKİ personeli de dâhil olmak üzere yüzde 40 oranında verdik. Bizim uygulamamızda personelde eşit işe eşit ücret vardır. Burada 60 çeşit ücret uygulaması vardı. Böyle bir ücret skalası olmaz. Bu durum ister istemez hem barışı bozma noktasında, hem iş gücü veriminin düşürülmesi noktasında, hem çalışanlar arasında huzursuzluk oluşturma noktasında, hem kurumsal aidiyet noktasında iş görenler nezdinde olumsuz bir yapı formatıydı. Personelimiz bu konuda çok memnun kaldı, teşekkür edip, ayakta alkışladılar. Diğer taraftan sendikalarımız da bu konuda fedakârlık etmişlerdir. Kayısı festivalinde ekonomik anlamda bize her konuda destek olmuşlardır. Dışarıdan gelen misafirlerimizin konaklama ihtiyaçları da sendikalar tarafından karşılanmıştır. Çok güzel bir çalışma tempomuz var, bu tempomuzu daha da ileriye götürme noktasında gayretlerimiz artarak devam edecek.

İNSAFSIZ MI VATANPERVER Mİ?

Huzur haklarını kestiniz, işçi maaşlarında bir dengeye gittiniz. Bu husus kimine göre insafsızlık, kimine göre de vatanperverlik olarak değerlendiriliyor. Siz bu hususu nasıl değerlendiriyorsunuz?

İnsafsızlık olarak nasıl değerlendirebilirler? İlgili şirkettin yönetim kuruluna üye olanlar yüksek oranda maaş alanlardır. Bunlar belediye başkanlarıdır, belediye başkan yardımcılarıdır, genel sekreterdir, genel sekreter yardımcılarıdır, daire başkanlarıdır. Bu arkadaşlara dedik ki üst seviyede olanların fedakârlık yapmaları gerekir. İlgili şirketlerin karları yüksek olur. İleriki aşamada aynı SDS'lerde olduğu gibi yönetim kurulu üyelerine de ücret ödeyebilir. Ama şu anda şirketleri siz o aşamaya getirmeden, kendi yağında kavurup kar aşamasına getirmeden böyle bir uygulamanın ne derece doğru olacağını okurlarımızın vicdanına sunuyorum. Böyle bir şeyi insafsızlık olarak değerlendirmek kolay değil. Fedakârlığı biz kendimiz başlatmışız. Kaldı ki, asgari ücrette veya düşük seviyede ücret alanlarda böyle bir uygulama yoktu. Az önce saydığım makamlar üzerinden çalışmalarımızı yürüttük. Bu iş görevini yapmakla alakalıdır. Vatanperverlik ile de pek alakası yoktur. Belediye, kendisine belirlenmiş sınırlar içinde yasalarla verilmiş görevleri o sınırlar içinde yaşayan insanlara yol, çevre düzenlemesi… gibi hizmetleri sunmakla görevli kuruluşlara denir. Belediyeyi bu amaçları dışına çıkarıp, sadece maaş anlamında, temsil noktası anlamında veya cari giderler anlamında kullanıldığı, hizmete dönüştürmediği zaman kuruluş amacınıza uygun iş yapmıyor olursunuz. Böylece belediye vasfı ortadan kalkar. Biz belediyenin gerçek anlamına tekabül etmesi anlamında bir çalışma yapıyoruz. Belediyenin ekonomik anlamda zayıflığı veya güçsüzlüğü yönetim uygulamasındaki ‘her yiğidin bir yoğurt yemesi vardır' yönetim anlayışının üretime ve yönetime hem şeffaflık hem sürdürülebilirlik anlamında yürütülmesi birinci etaptır. İkinci etapta da mevcut gelirlerimizin yanında nasıl bir kaynak üretebiliriz bunu düşünmemiz lazım. İller bankasına gelen payların arttırılması noktasında hangi yöntemin belirlenmesi gerekir. Yeni projeler noktasında neler yapılması gerekir. Proje bazlı ve hibe projelerle bunu nasıl götürebiliriz diye düşünmek gerekiyor. Neticede siz burada belediye başkanısınız. Yaşayan 800 bin insanın ve daha önce yaşamışların, gelecekte yaşayacak olanların belediye başkanısınız. Bu sorumlulukla çalışmamız lazım. Milletin kör kuruşunun hesabını yapmak, o paraların harcandığı yerleri şeffaf bir şekilde ortaya koymak gereklidir. İnsanlar hakkında olumsuz bir şekilde konuşmak, insanların söylemediklerini söylemiş gibi göstermek, doğruyu eğri, beyazı kara gibi gösterme gayreti içinde olanlar; doğru bir hadise içinde değildir. Herkes doğruyu yanlışı bilir ve biz buraya rekor oyla geldik. Bu da bu toplumun büyükşehir belediye başkanına olan güvenin en temel göstergesidir. Bize bütün ilçelerde güven vardır. Biz bu topluma gecemizi gündüzümüze katarak hizmet etmeliyiz.

MALATYA EMİN ELLERDE

Malatyalının bilmesi gereken ne var?

Malatyalılar rahat olsun, Malatya emin ellerde. Malatyalıların beklediği hizmetlerin Malatya'ya getirilmesi noktasında gecemizi gündüzümüze katmış çalışıyoruz. Bu kadar sıkıntıya rağmen yaptığımız hizmetler küçümsenecek hizmetler değil. 1500 dönümlük Tabiat Parkı yapılıyor, diğer taraftan bayramdan sonra temeli atılacak olan Millet Bahçesi, bir taraftan Lisanslı Hava Deposu yapılacak. 13 milyon Euro olan parası da hazır. Diğer taraftan MASKİ altyapı ile ilgili çalışmalar yapılıyor. Hayırseverlerin katkısıyla Pütürge'de 16.5 milyonluk bir yatırımın açılışı yapıldı. Yolar yapılıyor, çevre düzenlemesi yapılıyor, paralel yollar yapılıyor. Rutin yol bakımları, asfalt çalışmaları da devam ediyor. Sanatsal ve kültürel anlamda da çalışmalarımız devam ediyor. Bize gelen olumsuz bir tablo yok. Kanalizasyon ve su patlama olayı düşünün, ekiplerimiz duruma 112 acil servis hızıyla müdahale ediyor. Malatyalılar rahat olsun. Diğer taraftan hastane yapılıyor, adliye binası yapılıyor, sanayi ile ilgili çalışmalar yapılıyor, şire pazarının taşınması noktasında çalışmalarımız var, çevre yolu, kuzey kuşak yolu çalışmaları, viyadük çalışmalarımız var. Altay kışlasının protokolü de yapılacak. Sanayinin bir kısmı oraya taşınacak. Malatya çok farklı bir atmosferde olacak. Belediye Başkanı olurken verdiğimiz kitapçıkta yapılması planlanan hizmetlerin on katı yapılır demiştim. Kitapçıkta yazılanların hepsi ve daha fazlası yapılmış. Kernek kanalında bir çalışma başlatacağız, kanal kuruyan bir kanal değil, akan bir kanal olacak. Çalışmalarımız her taraftan devam ediyor.

50 BİN KİŞİ KATILDI

Başkanım 5 yıl aradan sonra Kayısı Festivali yapıldı. Nasıl geçti, katılım nasıl oldu, festivale bir özlem var mıydı? Belediyenin bu kadar borcu varken paraların eğlenceye verilmesi doğru mu?

Kayısı Festivaline vatandaşlar özlem duyuyordu. Bu özlemin en büyük ispatı ise kortej yürüyüşüne olan katılımdı. 50 bin kişi katıldı. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir festivalde bu şekilde on binler yürümemiştir. Devletin valisi, bütün kurum ve müdürleri, bütün belediye başkanları, bütün STK'ların tamamı katıldı. Bu durum Malatya halkının festivali benimsediğinin en temel göstergesidir. Belediyenin bütçesinden para çıkmayacak dedik. Hangi sanatçının sponsoru kimse o sanatçı ile birlikte sponsora plaket verilip, teşekkür ettik. Bizim sendikalarımız da sanatçılarımızın barınması noktasında destek verdiler. Belediyemizin iş gücünün dışında herhangi bir katkısı olmadı.

27 ÜLKEDEN AKADEMİSYEN KATILDI

Fahri katılım var derken il dışından, yurt dışından katılım var mıydı? Uluslararası diyorsunuz bu iddia ne kadar doğruydu?

Yurt dışından birini getirsen o uluslararası hüviyetine girer. Fuarımıza gerek gösteri grupları olsun, gerek dans grupları olsun, gerek folklor ekipleri olsun, gerek oyun grupları olsun bu anlamda yabancı ülkelerden yoğun bir katılım vardı. Ayrıca 27 ülkeden katılan akademisyenler ile toplantı yapıldı. 45 ülkede de bildiri bazında katılım oldu. Ayrıca kayısı ile ilgili sempozyumlar, paneller, yurt dışından gelen elçiler, bilim adamları, devlet adamları, sanat adamları, büyükelçilerin gelmesi bu festivali uluslar alanda çok zengin kıldı.

2 AYA FUAR BİNASI GELİYOR

Çadırda festival yapmak büyükşehir belediyesine yakışmıyor. Fuar alanları ile ilgili bir projeniz var mı? Ne zaman hayata geçirmeyi düşünüyorsunuz?

Projemiz hazır, ihalesini de bayramdan sonra yaparız. İhaleye çıkaracaktım ama projede revize yapılması gerekiyor. Bayramdan sonra Mişmiş Parkta konferans salonları olan, toplantı salonları olan, sosyal donatı alanları olan, idari yönetim odaları olan fuar alanı ve fuar binası yapılacak. 2-3 ay içinde olur.

DOLU DOLU FESTİVAL OLDU

Kayısı ile ilgili bilimsel ve kültürel ne tür etkinlikler yaptınız?

Kaysıda tema olarak Güneşin Altın Yumurtası Kayısı'yı kullandık. Çok tuttu, ulusal televizyonlarda çok dikkat çekti. Kayısının vitrinlenmesi ve ambalajlanması notasında başarılı olan dergilere ödüller verildi. Kayısın işlenmesinden geçen aşamalarda yarışmalar yapıldı. Her ilçeden, gösteri ve sanat grupları gitti. Dolu dolu bir festival yapıldı. İlçelerin hepsine gidildi. 

MALATYALI SANATÇILARIMIZ DA BİZİMLEYDİ

Gelen sanatçıların yanında yerel sanatçılarımızın da gönlü hoş edildi mi?

Malatyalı sanatçılarımıza da burada değer verdiğimizi gösterdik. Malatyalı sanatçılarımızın da kendine güvenmeleri noktasında onları teşvik etmek gibi bir sorumluluğumuz var. Onlar geleceğin starları olabilirler. Alt kadrolardan çıkan sanatçıların hepsi hemen hemen Malatyalı sanatçılardır. 

1000 ÇOCUK KIYASIYA YARIŞTI

Fuarda çocuklara yönelik bir şey var mıydı? Eğer yoksa önümüzdeki süreçte çocuklara yönelik çalışma yapmayı düşünüyor musunuz?

Dışarıdan getirdiğimiz grupların büyük bir bölümü çocuk grubuydu. Gerek jimnastik anlamında, gerek halk oyunları anlamında, gerek yöresel oyunların sergilenmesi anlamında etkinlikler yapıldı. Hürriyet Parkında şövalyelerle 1000 kişilik resim yapma yarışması yapıldı. Şiirler okunması, resim çizilmesi, kompozisyon yazılması konusunda da çeşitli çalışmalar yapıldı.

Kaç kişi katıldı?

Korteje 50 bin katılım oldu ama her konsere de 30-40-50 bin şeklinde bir katılım oldu. Fuar alanında 100 binler oldu. Televizyonlar tarafından canlı yayın yapıldı, ulusal televizyonlar ise kortej yürüyüşüne dikkat çekti.

SOĞUK HAVA DEPOSUNUN TEMELİ EYLÜL AYINDA ATILACAK

2 gün önce Gümrük ve Ticaret Eski Bakanı ve Malatya Milletvekili Bülent Tüfenkçi ile bir röportaj yapmıştım. Lisanslı soğuk hava deposunu kendisi de vurgulamıştı. Bu proje sizin döneminizde mi başladı? Sonraki dönemde mi başladı?

Lisanslı soğuk hava deposu 2 boyutuyla gidiyor. Sanayi Bakanlığı'nda çıkan bütçeyle borsa tarafından yapılacak olan soğuk hava deposu var. Bunu borsa yürütüyor. Bir de bizden önce başlatılan ve takip ettiğimiz, belirli aşamaya getirdiğimiz bir soğuk hava deposu var. Tahminen temeli de Eylül ayına kadar atılacak. 13 milyon Euro değerinde olan lisanslı depo hizmet verecek. Lisanslı depoculuk tabiri caizse banka demektir. Çiftçinin oraya koyduğu malı kendisinin çeki olacaktır. Bu proje Avrupa Birliği tarafından yapıldığı için 3 aydır bizim elemanlarımız da orda. Yabancı dil bilen 3 kişilik bir ekibimizi de FKA ile birlikte bayramdan sonra oraya göndereceğiz. Lisanslı depoculuk projesinin sürdürülebilir olması ve hangi usul ve esaslara göre yapılacak olması durumundaki insanların yetişmesi noktasında faaliyetler de yapılacak. Belirli bir süreye kadar onların adaptasyonu noktasında bu çalışmaları sürdürecekler.

O TAKIM ŞEHRİMİZİN GURURU

Yeni Malatyaspor Avrupa'ya gitti. Uzun bir zamandan sonra turu geçti. Malatyaspor ile ilgili ne gibi çalışmalarınız var?

Malatyaspor Malatya'mızın ortak paydasıdır. Hem yönetim noktasında, hem teknik heyetin oluşması noktasında, hem de çalışmaları bizzat yerinde görmek noktasında faaliyetler yapıyoruz. Biz bir başkan vekilimizi oraya göndererek, sürekli oradaki çalışmaları yakinen takip ediyoruz. Oynanan Partizan maçında bizim başkan vekilimiz oradaydı. Spor bakanlığı nezdinde stadyum bize aittir. Biz kiraladık ve paralarını biz veriyoruz, Malatyaspor'dan da ücret talep etmiyoruz. Yine semt sahaları noktasında, kapalı spor salonları noktasında, bölge spor merkezi noktasında Melekbaba'da yapılan çalışma devam ediyor. Bizim yaptıklarımızı anlatamama noktasında sıkıntımız var. Yüzlerce kilometrelik asfaltlar yaptık ama kimsenin ruhu duymadı.

Bizde –cek, -cak olmaz. Yaptık deriz. Hep kesin konuştum. Sonuç odaklı konuşuyorum. Basın olarak size de görevler düşüyor. Tasarruf tedbirleri konusunda bir algı oluşturuluyor. Bir bilgisayar var diğerini de alalım demem. 4 aylık dönemde yeni kaynaklar bularak önemli çalışmalar yapıldı. “Sen ağa ben ağa bu ineği kim sağa” sözüne atıfta bulunarak herkes ineği sağacak diyorum. 

MALATYA'DA HERKES BİZE OY VERDİ

Parti ideolojisinden uzak CHP'li de olsa, başka partiye mensup belediye başkanları da olsa sizi herkesle yan yana görebiliyoruz. Aranızda samimi bir muhabbet görüyorum. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Özellikle bir çaba sarf ediyor musunuz?

Ben Malatya'da yüzde 100 oy aldım. Malatya'da bize oy vermeyen kimse yoktur. Biz Malatya'nın yüzde 100'ünün parasını alıyoruz. O zaman bunu adil ve eşit bir şekilde dağıtmamız lazım.