dore okulları
Malatya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.55
  • EURO
    34.92
  • ALTIN
    2442.0
  • BIST
    9716.77
  • BTC
    64419.140$

DARBECİLER BAŞARILI OLSAYDI


DARBECİLER BAŞARILI OLSAYDI
FETÖ'nün gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe girişimi, halkın gönüllü olarak kefenini beline bağlayıp, meydanlara akmasıyla bertaraf edildi.
Narin

Ya önlenemeseydi?.. Hiç düşündünüz mü bu korkunç sonucu?..

Benim böyle bir senaryom var. Eldeki verilen ve gelişmelere baktığım 15 Temmuz'da hainler başarılı olsaydı bu senaryonun başımıza gelme ihtimali çok çok yüksekti. Rabbim bu milleti korudu çok şükür. İşte şahsımın korku, gerilim ve felaket filmi senaryosu:

ABD'nin CIA'sı tarafından yönlendirilen FETÖ'cü mankurt sürüsünün Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin yönetimini ele geçirecekti. Din motivasyonuyla, dış güçlere sadık bir mankurt sürüsü, 78 milyonu idare edecekti.

İlçe ve illerdeki üst düzey imam veya artık ne isim altındaysa birileri kendilerini yönetici ilan edecekti. Bu konuda kimsede en küçük bir şüphe yok. Bir de bunlara yalakalık yapan, sun-i bir ruhban tayfası türeyecekti.

İdam ve infazlarla Türkiye esir alınacak, halk kıyımı çeşitli önemli noktalarda gerçekleştirilecek, ordu içinde önlerine çıkan herkesi alınlarında vuracaklardı. Darbe teşebbüsünde gördüğümüz gibi canavarca saldıracaklardı kendilerine karşı çıkan herkese. Sıkıyönetim komutanlığı adıyla kurdukları merkezlerde işkencenin her türlüsünü uygulayacaklardı.

 

Feto şarlatanına biat etmeyen kim varsa öldürülmesi meşru sayılacaktı. Özellikle de dinle diyanet pek işi olmayan sosyalistler, Kemalist, demokrat kimse varsa canı yakılacak ya da alınacaktı.

 

Amaç Türkiye'de monarşiyada yarı monarşiye benzer bir sistemi hızlı bir şekilde milletin genetiğine enjekte etmek için toplumu yıldıracak, kıskaca alacak, bir şekilde bağlılık tasması takacaklardı.

Muhtemelen herkesin parasını Asya Finans'a yatırmasını mecburi hale getireceklerdi. Ayrıca “Himmet” adıyla bir vergi koyacaklardı. Okula giden çocuktan, inekten, tarladan, evden, ağaçtan, balkondaki saksıdan dolayı millete “Himmet” faturası keseceklerdi. Milleti sıfırlama dalgası gelecekti arkasından. Rutin bir kuşatma hamlesi olarak tabii.

Darbenin amaçlarından bir taneside "Türkiye'yi Suriyeleştirmek"ti. 

İç savaş kaçınılmaz bir hal alacak, sokaklarda, köylerde, şehirlerde çatışan gruplara rastlayacaktınız. Doğal olarak insanlar kendisini ve ailesini korumak adına bireysel silahlanmaya başvuracaktı. Bu durum istikrarsızlığı, çatışma ortamını ve beraberinde mezhep çatışmalarını da getirecekti. Yeni çatışma akreditasyonları piyasaya sürülecekti. Alevi-Sünni veya Kürt-Türk çatışmalarının farklı versiyonlarıyla karşılaşacaktı Anadolu Toprakları'nda.  Ermeni dernekleri hızla türeyecek,Hınçak ve Taşnak ruhuna yakın fraksiyonlar üreyecekti.

Yeni sürgünler, göç dalgaları, hatta tehcir getirilecekti.  Her şey sil baştan olacaktı. Toplumun inşaası Feto'nun yazdığı çıfıt çarşısı olan ve adına kitap dedikleri paçavralarla yeniden yapılacaktı. Hatta o paçavralar, okullarda ders kitabı olarak okutulacaktı çocuklarımıza.

Darbe başarılı olsaydı, Feto denilen şarlatan, Pensilvanya'da kiininden çıkıp dünyanın en büyük uçağıyla Yeşilköy'deki Atatürk Havalimanı'na inecek, beyinsiz mankurtların tezahüratlarıyla karşılanacaktı. Muhtemelen Samanyolu Televizyonu 24 saat kesintisiz bir şekilde "Muhterem Hocaefendi, İstanbul'da…" diyerek methiyeler dizecekti Feto şarlatanına. Sıralı süslü alt yazılarla 24 saat kafamıza kazımaya çalışacaklar, şarlatanı “Muhterem Hocaefendi” diye yutturacaklardı.

Hocaefendi” dedikleri şarlatan ise havaalanından direkt Altunizade'de ki FEM Dershanesi'nin üst katına yerleşecekti. Buradan etrafındaki mankurtlara ilk talimatını verecekti:“Cumhurbaşkanı, ailesi ve bazı kurmaylarını idam edin. Ankara'yı başkent olmaktan çıkardım. Bundan sonra İzmir Türkiye'nin başkentidir” Yüzyılın en büyük devrimi-darbesi tüm dünyanın gözü önünde, ABD'nin gücünü bir kez daha dünyaya kanıtlamış olacaktı.

Yukarıdaki bu korku, gerilim ve felaket senaryosunun gerçekleşmemiş olmasından dolayı Rabbimize ne kadar şükretsek azdır. Bir de bu darbe teşebbüsünün hangi güçle yapıldığına değinelim. Bu millet çeşitli zamanlarda tecrübe ettiği bir darbeler silsilesi var. Hemen hemen hepimizin bildiği bir gerçek de her darbenin arkasında ABD'nin olduğudur. 15 Temmuz darbe girişiminde durum biraz daha farklıydı. Bu kez ABD darbenin arkasında değil bizzat içindedir. Darbecilerin arkasında değil direkt idaresinde ABD vardı. Suçüstü yakalandılar. FETÖ'cüler üzerinden büyük bir saldırı atağına geçtiler. "Yurtta sulh konseyi" diye de bir isim uydurdular. (Yurtta savaş mı vardı ki sulh olsun?)ABD'nin CIA komutanlarından bizzat emir alan, asker üniforması giymiş kukla eşkıyalar sayesinde. İşte o asker üniforması giymiş eşkıyalara emir verenler suçüstü yakalandılar.

Daha önce yazmıştık, arşivlerdeki yazılarımızı okursanız görürsünüz. Yunanistan Karaağaç'a helikopter, sadece 8 tane eşkıyayı mı taşıyordu sizce. Darbenin başarısız olacağı kesinleşince emir ve talimat yağdıran CIA komutanları, kaçacak delik olarak Yunanistan'ı bulmuşlardı.

Yakalansaydı bu darbe organizatörleri, ABD'ye iyi bir darbe olacaktı. Bence asıl ıskalanan mesele bu.

Bundan sonraki süreçte ülkemiz üzerine saldırıların kesilmeyeceğini düşünüyorum. Tekrar ve zamansız bir şekilde saldıracaklar. Farklı bir yöntemi deneyeceklerini her surette dile getirdik/getireceğizde.

İnşallah, hükümet yetkililerimiz derhal önlem almayı başarır.
Onların hesabı bir yere kadar... Ya Allah'ın hesabı, peki ya milletin hesabı?

Reis'in Sezai Karakoç'tan alıntıladığı şiiri hatırlayalım:

"Sakın kader deme,

Kaderin üstünde bir kader vardır...

Ne yapsalar boş,

Göklerden gelen bir karar vardır..."

TİMUR İNCE

 

 

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!