dore okulları
Malatya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.51
  • EURO
    34.92
  • ALTIN
    2439.2
  • BIST
    9716.77
  • BTC
    64425.1$

Uçkan: İktidara hazırız


Uçkan: İktidara hazırız
Ak Partili Uçkan: Bu millet, Ak Parti’yi yeniden tek başına iktidar yapacaktır
Narin

 

Partilerin bir kısmında genel seçimler için aday adaylığı başvurularının devam ettiği bir ortamdayız. Seçim heyecanının yeniden yaşanmaya başlandığı bu günlerde Malatya Time olarak, toplum önünde ilgi çekebileceğine inandığımız siyasetçilerle sohbetlerimiz devam ediyor. Sohbetlerimizin bu haftaki konuğu dış ticaret alanında faaliyet gösteren Malatyalı İşadamı Ahmet Ercan Uçkan oldu. Malatya Time Yayın Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Murat Çetin, Ahmet Ercan Uçkan'la işyerinde görüştü.

RÖPORTAJ: MURAT ÇETİN
MALATYA TİME ÖZEL

Ahmet Ercan Uçkan ile yapacağımız röportaj için hazırlıklarımızı tamamlayarak yola koyulduk. Ahmet bey bizi gayet sıcak ve samimi bir şekilde karşıladı. Karşılıklı iyi niyetlerin ardından Ahmet beye sorularımızı yöneltmeye başladık. İlk sorumuz kendisini tanımayanlara tanıtması yönündeydi. Ahmet Ercan Uçkan beyefendi kendini tanıtmaya başladı. İşte kendi kelimeleriyle Ahmet Ercan Uçkan: “Ben 1967 Malatya Hidayet Mahallesi doğumluyum. İlkokulu Barbaros İlkokulu'nda bitirdim. Daha sonra ortaokul ve lise öğrenimimi Malatya İmam Hatip Lisesi'nde tamamlayarak üniversite tahsilime başladım. Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi'ni 1996 yılında bitirdim. Ardından Malatya'da ticari hayatıma başladım. Bir yandan ticaretle ilgilenirken diğer yandan da İstanbul Üniversitesi'nde yüksek lisansımı, Amerika'da da doktoramı tamamladım. İş hayatımla birlikte eğitimime hiç ara vermedim. Halen İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ne devam ediyorum. İstanbul Mecidiyeköy'de 1985 yılında Engılısh Fast inğilizce kursunu bitirdim. 1988 yılında da İngilizcenin yanı sıra, Arapça ve Farsça öğrendim. Yabancı dil olarak, İngilizce, Arapça, Kürtçe ve Farsça bilmekteyim. Evli ve 3 çocuk babasıyım.”

HAYATIM SİYASİ PARTİLER İÇİNDE GEÇTİ

Ahmet Bey konuşurken hayli donanımlı bir görüntü sergiliyordu. Bu yaşına rağmen öğrenmekten vazgeçmemiş halen eğitim alıyordu. Bunları düşünürken diğer sorumuzu yönelttik kendisine. “Sizinle röportaj yapmadan önce hakkınızda yaptığımız araştırmalarda sivil toplum örgütleri ve siyasi faaliyetler konusunda bir hayli aktif olduğunuzu gördük. Sivil toplum örgütleri ve siyasi faaliyetlerinizle ilgili bilgi verebilir misiniz?” şeklindeki sorumuz Ahmet bey tarafından, “Hayatım parti teşkilatları içinde geçti desem yeridir. Çünkü 1978 senesinde yani daha çocuk yaşta Milli Türk Talebe Birliği'ne devam etmeye başladım. Askeri darbenin yapıldığı 1980 senesine kadar Milli Selamet Partisi'nin gençlik kollarında çalıştım. Daha sonra kurulan Refah Partisi'nde aktif görevlerde bulundum. Partimizin kapatılmasının ardından kurulan Fazilet Partisi'yle siyasi çalışmalara devam ettim. Ak Parti'nin kuruluş çalışmalarında bulundum. Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan'ı hapis yıllarından beri takip ederim. Kısacası kuruluşundan beri Ak Parti'de siyaset yapıyorum. Sivil toplum örgütlerindeki çalışmalara da iştirak etme konusunda çaba sarf ediyorum. Malatya Genç İşadamları Derneği'nin kurucu üyelerindenim. Ayrıca Malatya Sanayici ve İşadamları Derneği'ne üyeyim. Malatya Sivil Toplum Örgütleri Birliği'nde üyeliğimle birlikte Genel Başkan Yardımcılığı görevini de yürüttüm.” İfadeleriyle cevaplandı. 

SİYASİ ÇİZGİMDEN HİÇ SAPMADIM

Sivil toplum örgütlerindeki ve siyasi partilerdeki görevlerini tek tek sıralayan Ahmet Ercan Uçkan'a “Siyasetteki alt yapınıza baktığımız zaman genelde milli muhafazakar bir siyasi çizgi izlediğinizi görüyoruz. Diğer siyasi görüşlerle ilgili düşüncelerinizi alabilir miyiz?” şeklinde bir soru yönelttik. Uçkan tarafından aldığımız cevap şöyleydi:  “Sizin de belirttiğiniz gibi sürekli muhafazakar bir siyasi görüşü benimsedim. Bu çizgimden de bir nebze olsun sapmadan devam ettim. Çünkü ait olduğum görüşün dışındakileri, hem ülkemize için hem de dünyaya huzur ve saadet getirebileceklerine inanmıyorum. En azından ülkemizde bu gibi görüşlerin milletimizi daha ileri götüreceğini düşünmüyorum. Bu ülkenin müreffeh geleceğini getirecek kadrolar, Ak Parti kadrolarıdır”

MALATYAMIZA DAHA ETKİLİ BİR ŞEKİLDE HİZMET ETMEMİZİN VAKTİ GELDİ

Ahmet Ercan Uçkan, bu sözleriyle sıradaki sorumuzu da bir nebze olsun cevaplamıştı. Ancak biz konuyu biraz daha açmasını isteyerek, “Ak Parti'den milletvekili olmak istemenizin sebebini detaylandırabilir misiniz?” dedik. Uçkan, “Özelikle Ak Parti'nin kuruluşu ve öncesinden beri hatta hapishane döneminde beri sayın cumhurbaşkanımızın çizdiği yolu takip ettim. Sade vatandaş olarak, hatta bir siyasetçi olarak Ak Parti'den başkasını tercih etmem mümkün değildir. Türkiye'nin uluslararası konjonktürdeki bulunduğu konum çok önemlidir. Durum dünya ve Türkiye'de böyleyken, özelde de Malatyamızda da aynıdır. Malatyamıza daha etkili bir şekilde hizmet etmemizin vaktinin geldiğini düşünüyorum. Ayrıca ülkemizin Doğu ve Güneydoğu'sundaki sıkıntılı dönemin atlatılması konusunda katkımın olacağını düşünüyorum. Bütün bu görüşlerim doğrultusunda aday adaylığı için partime dilekçemi verdim. Kısacası elimizi taşın altına koymak istedik.” şeklinde cevap verdi.

 

İHANET ÇETELERİNİN HEDEFİNDE AK PARTİ VAR

Ahmet bey, Ak Parti'ye aday adaylığı için verdiği dilekçenin gerekçesini anlatırken sonraki sorumuzda hazırdı. “Sayın Uçkan, geçtiğimiz seçimde Ak Parti'nin büyük eleştirilere maruz bırakıldığını gördük. Ak Parti'ye ve hükümete 17-25 Aralık soruşturması ve sonrasındaki gelişmeler konusunda hayli yüklenildi. Sizin bu konuyla ilgili görüşlerinizi de almak isteriz.” dediğimiz zaman Ahmet Ercan Uçkan, kesin ve net bir şekilde cevabı verdi. İşte Uçkan'ın cevabı: “Ben tamamen bu yapılan şeylerin iftira olduğunu düşünüyorum. Vatana ihanet edildiğini düşünüyorum. Paralel yapı denilen terör çetesi,  bir casusluk faaliyeti neticesinde malum operasyonu yapmıştır. Ülkemizin son 13 yılına damga vurmuş bir iktidarı ve iktidarın liderini hedef almışlardır. Menfaatlerine dokunan bu büyük lideri karalamanın yollarını aramışlar, CIA ve MOSSAD ile birlikte bu operasyonu yapmışlardır. Allah'ın lütfu sayesinde bu hain planlar uygulamaya konulamamıştır. Yapılan onca büyük hizmeti milletin gözünden kaçırmak istemişlerdir. Sözümün burasında küçük bir örnek vereyim. Bu memlekete 11 Eylül 2001'den bugüne kadar giren Arap sermayesi  1 trilyon dolar gibi müthiş bir seviyededir. Bu ve benzeri büyük hizmetleri görmeyip, CIA ve MOSSAD'ın tetikçiliğine soyunan bu teröristler amaçlarına ulaşamamıştır. Bakın 7 Haziran'dan bu yana geçen sürede hükümet konusunda bir belirsizlik hakimdi. Buna benzer bir belirsizlik Ak Parti'nin 13 yılından önce yaşanmış olsaydı, ülkemiz yerle bir olurdu. Ak Parti'nin 13 yıllık icraatları sonucunda ülkemizin ekonomisi ve istikrarı o kadar sağlam temeller üstüne oturtuldu ki aylardır hükümet kurma çalışmaları yapılmasına rağmen ekonomik olarak büyük zarar görmedik.”

AK PARTİ'NİN TEK BAŞINA İKTİDARINDA, İHANET ÇETELERİ BİTİRİLECEKTİR

Ahmet Ercan Uçkan'ın sözlerini keserek, “Hem Malatya özelinde hem de Türkiye genelinde baktığınız zaman, paralel yapı ve PKK terör örgütüyle mücadeleyi yeterli buluyor musunuz?” diye sorduk. Ahmet beyin cevabı kısa ve net oldu. “PKK da, FETÖ de birer terör örgütüdür. Her ikisi de bu ülke için büyük tehlikedir. Şu andaki mücadeleyi takdirle takip ediyorum. Ancak bu kadar büyük bir tehlikenin daha etkili bir şekilde bertaraf edilmesi için tek başına iktidar olunması gerektiğini de biliyorum. İnşallah seçimden sonra Ak Parti tek başına iktidar olur da bu terör örgütlerinin kökü tamamen kazılır. Bu konudaki inancım tamdır. Teröristlerle daha iyi bir mücadeleye girileceğinden kimsenin kuşkusu olmasın.” Diyen Ahmet Ercan Uçkan'a 7 Haziran sonrasında ki süreci de sormak istedik. “Seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hiçbir koalisyonda olmayacaklarını ve hiçbir azınlık hükümetini desteklemeyeceklerini açıklamıştı. Daha sonra diğer parti başkanlarının da çeşitli açıklamaları oldu ve koalisyon görüşmeleri yaşandı. Hiçbir sonuç alınamayınca da seçim kararı çıktı. Bir siyasetçi ve milletvekili aday adayı olarak bu gelişmeleri değerlendirebilir misiniz?” diye soru yönelttiğimiz Uçkan, Irak ve Suriye'deki Baas Partilerinden örnek verdi. Bu iki partinin Irak'ı tamamen dağıttığını Suriye'yi  de dağıtmak üzere olduğunu söyledi. Irak ve Suriye'de halkına zulmeden yönetimler sebebiyle dış güçlerin daha rahat zemin bulduklarını aktaran Uçkan, “Maalesef Türkiyemiz'de de bu partilere benzeyen partiler var. Bunların birincisi CHP'dir. Halkın inancına müdahale eden, yaşam tarzına müdahale eden ve kendileri gibi düşünmeyeni türlü baskılarla sindirmeye çalışan bir zihniyettir. 7 Haziran'dan sonra CHP Türk Baas'ı, HDP de Kürt Baas'ı olarak ortaya çıktı. HDP'nin CHP'nin arka bahçesi olduğuna şahitlik ettik. Seçim çalışmalarını Türkiye'nin seçilmiş ilk cumhurbaşkanıyla polemiğe girmek üzerine kuran HDP'nin başkanı Demirtaş çıkıp “Biz seni başkan yapmayacağız” demişti. Bütün propagandasını sayın Cumhurbaşkanı'na karşı yürüttü. CHP ve HDP bu durumda halktan oy istedi. Seçimden öncesini de hatırlatmak isterim. Hatırlarsanız 12  Eylül askeri darbesinin ürünü olan anayasayı değiştirmek için bir komisyon kurulmuştu. Bu komisyonda üzerinde anlaşılan 60 küsur maddeyi Ak Parti Meclis'e götürmek istemişti. CHP ve HDP buna karşı çıktı. MHP'de bunların dümen suyuna gitti. 12 Eylül Anayasası'nın hiçbir maddesi değiştirilmeden komisyon dağıtılmıştı. CHP'yi de, MHP'yi de HDP'yi de yöneten zihniyet aynı zihniyettir. Yine seçim sonrasını hatırlayalım. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin koalisyonlara kapıyı kapatması ve ne söylenirse söylensin yanaşmamasını devlet adamlığıyla bağdaştıramam. Onu olmam, bunu olmam, ötekiyle olmam, berikiyle olmam diyerek devlet adamlığını gösteremediğini düşünüyorum.” ifadelerini kullandı.

ÜLKE VE MALATYA MENFAATİNİ ÖN PLANDA TUTMAMIZ GEREKİYOR 

Ahmet Ercan Uçkan'ın değerlendirmelerini dikkatle dinliyor ve notlarımızı alıyorduk. Bu arada da sorularımız arka arkaya geliyordu. Uçkan'a “7 Haziran sonrasındaki vekillerin hizmet etmeye zaman bulamadığını göz önünde bulundurarak, önceki milletvekillerinin hangi icraatlarını doğru, hangilerini yanlış bulduğunuzu söyleyebilir misiniz?” şeklinde bir soru yönelttik. Gayet samimi bir şekilde cevap veren Ahmet bey, “Sizin de belirttiğiniz gibi en azından 6 ay veya 1 senelik süreleri olsaydı elbette onlardan da bir hizmet beklenirdi. Ancak çok kısa bir zaman için vekil olduklarından dolayı yorum yapmak doğru olmaz. Fakat önceki dönem vekilleriyle ilgili birkaç kelam etmek isterim. Önceki dönem Ak Parti'nin 5, CHP'nin de 1 milletvekili vardı. Bu 6 tane Malatya milletvekili maalesef bir arada çalışamamışlardır. Elbette partilerinin programına göre hareket etmeleri gerekirdi. Ancak söz konusu Malatya olunca ve Malatya'nın menfaati olunca bir araya gelmeyi bilmeleri lazımdı. Malatya bu iki grubun ekseni olmalıydı. Türkiye'nin ve Malatya'nın menfaatine olan işlerde birlikte hareket edilmesi gerekiyor. Bana göre konu memlekete hizmet ise gerisi teferruattır. Mesela Malatya'ya bir baraj yapılacaksa, bu Malatya'nın menfaatine bir durumdur. İktidar ve muhalefet milletvekillerinin birlikte hareket etmesi gerekir. Makro olarak Türkiye ortak paydasında, mikro anlamda da Malatya paydasında birlikte hareket etmeyi öğrenmemiz gerekir.” şeklinde konuştu.

MALATYA'YI HAK ETTİĞİ YERE TAŞIMAYA GAYRET EDECEĞİM

Türkiye'nin genel siyasi durumuna hakimiyetiyle dikkat çeken Ahmet Ercan Uçkan, “Milletvekili adayı olmak istediğinizi belirterek Malatya'ya hizmet etme adına önemli bir adım attınız. Malatya'nın gelişip büyümesine katkı sağlamak için ne gibi projeleriniz var?” şeklindeki sorumuza da şu şekilde cevap verdi: “Bildiğiniz gibi Malatyamızın en büyük simgesi kayısıdır. Elbette siyasetçileri ve ülkeye yön veren devlet adamlarıyla da ön plana çıkıyor ama yine de kayısının yeri ve anlamı çok farklı. Kayısıya katma değer kazandıracak araştırmaların yapılmasına katkı sağlamak istiyorum. Seçilmem durumunda bununla ilgili çalışmalara özel önem vereceğimi belirtmek isterim. Malatyamızın sanayiinin geliştirilmesi için gerekli adımların atılmasına ön ayak olacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Malatya'daki sanayi yatırımının artırılması adına atılacak adımlara ön ayak olacağım. Bildiğiniz gibi Malatya'da İnönü Üniversitesi var. Bu üniversitemiz özellikle sağlık konusunda dünyada ve Türkiye'de büyük ses getiren işlere imza atmıştır. İnönü Üniversitesi'nin diğer dallarının da Türkiye ve dünya çapında ses getirecek işlere imza atmasını sağlamaya çalışacağım. Malatya gibi büyük bir şehrin bir tane üniversitesinin olması da bence olumsuzluktur. İkinci bir üniversitenin kurulması için elimden ne geliyorsa yapmaya çalışacağım. Kibir ve gururdan Allah'a sığınırım. Şahsıma karşı Malatyalılarda büyük bir teveccühün olduğunu görüyorum. Aday olmam veya seçilmem durumunda bu teveccühü Malatya'nın menfaatine işlerde kullanacağımdan kimsenin şüphesi olmasın. Eğer seçilirsek Malatya'ya ciddi bir katkı sağlayacağımı ciddi bir sinerji oluşturacağımı düşünüyorum.”

ALDIĞIM BÜTÜN GÖREVLERİ LAYIKIYLA YERİNE GETİRDİĞİME İNANIYORUM

Uçkan'ın bu sözlerine küçük bir katkı sağlamak adına araya girip “Partinizin sizi aday göstermemesi durumunda, siyasi faaliyetlere katkınız hangi yönde olacaktır?” diye sorduk. Uçkan bu sorumuza, “Daha önce de belirttiğim gibi çocukluk dönemlerinden başlayarak memleketime hizmet etmek için çalıştım. Bugüne kadar aldığım bütün görevleri layıkıyla yerine getirirken, hiçbir zaman parti büyüklerimin sözüne muhalif bir hareket içinde bulunmadım. Dolayısıyla genel merkezimizin beni aday göstermemesi durumunda da partim için çalışmaya devam edeceğim. Ak Parti'yi kayıtsız ve şartsız destekleyerek verilecek he türlü görevi yerine getireceğimden kimsenin şüphesi olmasın.” şeklinde cevap verdi.

HALK NEZDİNDE KARŞILIĞIMIN OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM

Ahmet Ercan Uçkan'a sorularımız arka arkaya geliyordu. Her sorumuzun kesin ve net bir şekilde cevaplanıyor olması, bir başka soruyu da beraberinde getiriyordu. Geçtiğimiz seçimlerle ilgili küçük bir tespitle yeni sorumuzu sorduk: “Geçtiğimiz seçimde Akçadağ'da Münir Ölmeztoprak, 18 bin gibi büyük bir oy aldı. Kimileri bu oyların Ak Parti'den geldiği yönünde görüş beyan etti. Kimileri de MHP'den kayan oylar olarak yorumladı. Yine bildiğiniz gibi Ak Parti, MHP'den kıl payı bir farkla bir vekillik aldı. Malatya'daki bu dengelerin gözetilmesi gerektiğini de görmüş olduk. Bu denge siyasetinde Ak Parti lehine nasıl çevrilebilir?”

Uçkan, değerlendirmemizi haklı bularak cevap vermeye başladı. Ahmet Ercan bey, “Tam da işin can damarına parmak bastınız. Ak Parti'nin o oyu kendi lehine çevirmesi için bu denge siyasetini iyi tayin etmelidir. Toplumda oy potansiyeli olan insanları vitrine çıkarması gerekir. Bu sözlerimi Türkiye'nin tamamına da yayabilirsiniz. Ancak doğu ve güneydoğu da bu çok daha önemli bir konudur. Doğu ve Güneydoğu'da elbette partiler tercih edilir ancak çoğunlukta kişiler ön plandadır. Ak Parti, eğer toplumda siyasi özgül ağırlığı olan insanları milletin karşısına çıkarmazsa Allah korusun bir yenilgi yaşayabilir.” Şeklinde konuştu.

OY KAYBININ SEBEBİ YANLIŞ ADAY TERCİHLERİDİR

Uçkan'ın bu cevabının ardından hemen bir sonraki sorumuz geldi: “Kamuoyunda, Ak Parti aday belirlemesinde ehliyet ve liyakate önem vermedi. Tabanı dinlemeden hareket etti. Bunun içinde oy kayıpları yaşandı” tarzında eleştiriler var. Ak Parti Genel Merkezinde ise oy kayıplarının  sebebi “Paralel yapı” olarak gösteriliyor. Hal böyle olunca önümüzdeki seçimlere mevcut adaylarla gidileceği yorumları yapılıyor. Siz bu konuyu nasıl değerlendiriyorsunuz.”

BU SEÇİM CUMHURİYET DÖNEMİNİN EN ÖNEMLİ SEÇİMİDİR

Uçkan bu sorumuza kısa ve net bir şekilde cevap verdi: “Size şunu net olarak ifade edeyim ki. Biz her koşulda büyüklerimizin verdiği karara saygı gösterir sadakatle uyarız. Şahsen geçen seçimde gösterilen adaylarla ilgili yanlış yapıldığını düşünüyorum. Oy kaybının tek sebebi yanlış adayların halkın karşısına çıkarılmasıdır. Bu yüzden de milletin gözünde bir yerimizin olduğunu düşündüğüm için aday adaylığı dilekçesini verdim. Allah'ın izniyle halk indinde karşılığımızın olduğunu düşünüyorum. Bu seçim Cumhuriyet döneminin en önemli seçimidir. Ak Parti'nin de en önemli seçimidir. Geçmişten ders alınmıştır. Genel Merkezimizin bunu  dikkate alacağını düşünüyorum.”

HDP'NİN OY ORANINDA, TEPKİ OYLARININ ETKİSİ BÜYÜK

Ahmet Ercan Uçkan'ın bu cevabıyla oy kaybı yaşayan diğer partiyi yani CHP'yi hatırlattık. “7 Haziran öncesindeki seçimde CHP'nin Malatya'da aldığı oy 84 bin civarındaydı. Bu seçimde 77 bine düştü. HDP ise 37 bin civarında bir oy aldı. Dolayısıyla Malatya'da Sosyal Demokrat oylar 110 binleri buldu. Sağ oyların sola kaydığını söyleyebilir miyiz?” diye sorumuzu yönelttik. “Bu sözünüzün doğruluk payı var.” Diyerek cevap vermeye başlayan Uçkan sözlerini şöyle sürdürdü: “HDP'nin aldığı oyların bir kısmı CHP'den gelmiştir. Kendi kemik oylarının haricinde bir kısmı da Ak Parti'den gelen tepki oylarıdır. Bu tepki oylarının Ak Parti'ye döndürülmesi bizim için büyük bir sorun değildir. Bu tepki oylarıyla birlikte diğer oyların da bir kısmının partimize kayacağını düşünüyorum.”

DEDİKODUYA VE ŞEHİR EFSANELERİNE İNANMAYIN

Ahmet Ercan Uçkan ile gerçekleştirdiğimiz sohbetimizin sonuna gelmiştik. Uçkan son olarak “Malatya Time okuyucularına nasıl seslenmek istersiniz?” şeklinde bir soru yönelttik. Uçkan, “Tekrar etmek istiyorum. Bu seçim Türkiye tarihinin en önemli seçimlerinden biridir. Buradan bütün Malatyalılara ve bütün Türkiye'ye sesleniyorum. Lütfen 1 Kasım'da sandıklara gidip oyunuzu kullanın. Dedikodulara ve şehir efsanelerine itibar etmeden oyumuzu kullanalım. Ak Parti'yi sandıktan tek başına iktidar olacak şekilde çıkaralım. Bu seçim sadece Türkiye'nin değil bütün dünyadaki Müslümanların seçimidir. Bütün ezilmiş insanların ve Müslümanların  tek umudu olan Ak Parti'yi, hak ettiği yere yani hükümete yeniden gönderelim. Allah'ın izniyle ve bunun bilinciyle sandığa gidip, ülkemizi ileri taşıyacak bir hükümete “Evet” diyelim.” ifadeleriyle cevap verdi.

elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!