Bayram Taşkın’ın Tasarruf Anlayışı Belediyeyi Yavaşlatıyor mu?

DOĞRU YOL, HANGİ YOL?

Belediye başkanı Bayram Taşkın’ın kendi aracını kullandığını, belediye mesaisine 8-5 disiplininde devam ettiğini açıklaması ilk bakışta “tasarruf” gibi görünse de, gazeteci-yazar Murat Çetin, bu yaklaşımın hizmet verimliliğini düşürebileceğine dikkat çekti.

Çetin köşesinde şu ifadeleri kullandı:

“Doğru, iki nokta arasındaki en kısa mesafedir. İstanbul’dan Ankara’ya gideceksiniz. Uçak mı, hızlı tren mi, otobüs mü? Bakarsınız mesafeye, zamana, bütçeye. En mantıklı olanı seçersiniz. Çünkü mesele yolculukta tasarruf yapmak değil, hedefe varmaktır.”

“BELEDİYE ARACI ŞATAFAT DEĞİL, GÖREVDİR”

Murat Çetin, kamu görevlisinin görevini verimli şekilde yapabilmesi için tüm imkânları doğru ve yerinde kullanması gerektiğini ifade etti. Belediye araçlarının birer lüks değil, “kamusal sorumluluk” olduğunu vurguladı.

“Eğer kişi kendi aracını kullanarak hizmeti aksatıyorsa, bu doğru yol mudur? Hayır! Çünkü belediye arabası şatafat değil, görevdir. Araba değil, sorumluluktur. Uçak pilotsuz uçar mı? Belediye arabasız yönetilir mi?” dedi.

“EĞRİ BÜĞRÜ YOLLA HİZMET OLMAZ”

Hizmet üretiminde “doğru yol”un hız, verimlilik ve kamusal sorumluluk olduğunu belirten Murat Çetin, Bayram Taşkın’ın yöntemi için “Bu yol eğri büğrü” ifadesini kullandı.

“Milletin arabasını millet için kullanmak gerekir. Kendi aracınla gidip geliyorsun ama eğer hizmette aksama varsa, o yol doğru değildir. Bu yol yanlış bir yoldur.” ifadelerine yer verdi.

Murat Çetin’in yazdığı yazıya ulaşmak için burayı tıklayın.