dore okulları
Malatya
26 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.56
  • EURO
    34.94
  • ALTIN
    2445.6
  • BIST
    9716.77
  • BTC
    64191.64$

Keskin, iddialarını ispatlasın!


Keskin, iddialarını ispatlasın!
MESOB Başkanı Şevket Keskin’in, Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan Esenlik şirketinin gayrimenkullerinden birinin AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı’ya has satışının yapıldığı iddialarına, Kahtalı’dan yanıt geldi.
Narin

 

HABER MERKEZİ-MALATYA
 
AK Parti Malatya Milletvekili Hakan Kahtalı, Büyükşehir Belediyesi iştiraki olan Esenlik şirketinin gayrimenkullerinden birinin kendisine has satışının yapıldığı iddialarına yanıt verdi. 
 
"SİYASETÇİ HİSSELERİNİ DEVREDER DİYE BİR KANUN YOK"
“Babam ve dedem tüccar. Bende ticaretle devam ediyorum. Zaten bir şirketin hissedarıyım ve o şirkette 1998 yılında kurulmuş 21.yılında olan bir firma. O tarihte kurulduğunda AK Parti kurulmamıştı. Allah'a şükürler olsun o günden beri de çalışıyoruz, ailemizin çocuklarımızın rızkını nafakasını oradan temin ediyoruz. Şirket hissemiz duruyor ama ben oranın bir hissedarıyım 2 ortağım daha var, il başkanlığımdan beri de şirketle çok uğraşamadım mümkün değil yani gitmek gelmek. Uğraşacak zaman da yok, zaten mümkün değil ama şirketi şuanda ortaklarım yönetiyorlar, şirketteki hisselerim de duruyor. Yani bir milletvekili veyahut belediye başkanı bir siyasetçi bir şirkette hissesi varsa siyasetçi olduğu zaman hisselerini devreder diye bir kanun da yok. Benim firmam 1998 yılında kurulmuş bir firma, Esenlik'de 1990 yılında kurulmuş bir firma ve tamamı belediyeye ait. Türk Ticaret Kanununa uygun bir şirket olarak kurulmuş bir firma. Bu şirket demekki hızlı karar alıp yönetilebilen ve şu anda da bine yakın çalışanı olan, 200'ün üzerinde tedarikçi ile çalışan ve yine 300 milyonun üzerinde cirosu olan ve Malatya'ya da katma değer üreten bir şirket Esenlik şirketi. Bir defa bu şirketin adının yıpratılmasını hiç doğru bulmuyorum. Orda bin tane kardeşimiz çalışıyor. Bu şirketimiz zarar görürse bir defa oradaki çalışan çocuklarımıza, kardeşlerimize zarar vermiş oluruz, Malatya ekonomisine zarar vermiş oluruz. Esenlik şirketi Malatya'da sadece marketçilik alanında da değil birçok alanda hizmet üretiyor. Yani Asfalt plentleri var, kimya sanayisi var, beton elemanları üretiyor, birçok sektörde daha Malatya'ya katkı sunan bir şirket. Biz şimdi 1998 yılında kurulmuş bir şirketiz ama bizim faaliyet alanımız gıda ve temizlik maddeleri üzerine distiribitörlük yapan bayilik yapan bir firmayız. Bu ne demek? Yani biz bir ürünün bayisi isek o ürünün üreticisi bize çizmiş olduğu alan içerisinde hangi illeri bize bağlamış. Mesela ben 6 vilayete dağıtım yapıyorum. Ulusal marketler hariç ama yerel marketlerin tamamını kapsıyor. Malatya, Elazığ, Tunceli, Bingöl, Adıyaman ve Kahramanmaraş illerinde dağıtım yapan bir şirketiz biz. Şirketimiz böyle bir firma, bende bu firmanın küçük bir hissedarıyım. Şimdi burada bu firma bu işi yaparken esenlik market de bu işi yapıyor. Ben kendi ilimin dışında başka ile diyelim ki Antep benim bölgem değil ya benim Antep'e mal satmam zaten yasak, satarsam ne olur fatura kesersem? Bayiliğimi iptal ederler. Üretici firma böyle, üretici firma bunu niye yapıyor fiyat dengesini korumak için. Yani Hakkari'de de aynı fiyattan satmak istiyor, Malatya'da da aynı fiyattan satmak istiyor ürünün. Çünkü bunlarda kendi rekabet ettiği firmalar var. Biz bayiliğimiz olmayan hiçbir ürünü satmayız, satamayız zaten. Eğer siz marketseniz gıda ve temizlik ürünleri satmak zorundasınız değil mi? Bu ürünler de eğer Pazar lideri olan ürünlerse nasıl satmayacak? Siz bu televizyonu çalıştıracağız ama kamera kullanmayacağız gibi olur mu böyle bir şey? Biz kamera kullanacağız ama mikrofon kullanmayacağız, mikrofonsuz konuşacağız, bizi anlayan anlar öyle bir şey olabilir mi? Ben 21 yıldır bu işi yapıyorum, bu ürünleri her markete satıyoruz biz. Yerel marketlerimizin tamamına, bakkallarımızın tamamına, toptancılarımızın tamamına satıyoruz ve bunu da biz satmıyoruz biz bunu kendimiz satmıyoruz. Her firmanın kendi elemanı var, her firmanın kendi elemanının elinde el terminali var, bu el terminalinde her müşteri tanımlı ve orada ürün fiyatları her şey standart ve biz sadece distribitörlük yani dağıtıcılık yapıyoruz ve fatura kesiyoruz. Onların satmış olduğu malın biz sadece bayilik iskontosuna çalışıyoruz, başka bir satışımız yok. Üretici firmaya biz teminat mektubu  veriyoruz, üretici firmaya diyoruz ki sizin paranız garantide yani bu bölgede satan batan paradan bir şey olursa biz bunu temin ediyoruz yani teminat veriyoruz biz bunu karşılayacağız. Bayiliğini yaptığım Üretici Firmanın parasını biz ödüyoruz.markete de ben fatura kesiyorum. Market bana borçlanıyor. Şimdi market bize borçlanıyor.” 
 
 "ESENLİK MARKET ESNAF DEĞİL Mİ?"
“Esenlik şirketi bir yönetim değişikliğine uğradı, daha önceki oradaki yöneten arkadaş genel müdür görevini bir başka arkadaşa devretti. Selehattin Sami Üzmez beye devretti. Bu yeni gelen buradaki birikmiş borç yükünü hafifletmek için Malatya'da tedarikçilerini 25 tane büyük tedarikçisini davet etti kendisi ve bizim de şirket yöneticimiz bu toplantıya katılmış daha sonradan beni aradı, demiş ki arkadaşlar bizim bir borç yükümüz var, daha hızlı hareket etmek adına biz buradaki borç yükümüzü size nakit ödeyemiyoruz. Şu anda elimizde bulunan gayrimenkullerimiz var, dükkan var, daire var, araba var bunları biz borcumuza karşılık tedarikçilerimize verelim. Bunu nasıl verelim nasıl fiyatlandıracaksın? Belediyeler hariç tapuda çıkan bir fiyat var o fiyatlara bakıyorlar, artı emlakçılar odasından piyasa fiyatı istiyorlar hani belediyenin fiyatı düşük olabilir, gerçek rahiç ne kadar diyorlar ve onun üzerinde bir fiyattan tedarikçilere bunu borçlarına karşılık devrediyorlar. Şevket Bey bunu anlatırken sanki bize has, sanki sadece bizim firmaya has bir devir işlemi gerçekleştirilmiş gibi anlatıyor. Yani ben şuna çok üzüldüm öncelikle Malatya da yaşayan ve yıllardır siyasetin içerisinde bulunduğumuz Şevket Bey bizim tanıdığımız bildiğimiz biri. Sorun şu üzüldüğüm nokta şu, ben ne iş yapıyorum? Yani benim milletvekilliği dışındaki işim neymiş? Esnafız değil mi biz? Esenlik market ne iş yapar? O da esnaf değil mi? Peki bir fasıl size haber getirdi, iftira atıyor yalan söylüyor sadece bu firmaya has bir satış yapıldığını söylüyor.” 
 
“ŞEVKET KESKİN BENİ KIRDI”
“Diyor ki Şevket bey ben il başkanı aradım sordum diyor. İhsan beye soracağına hani hukuku olmayan insanlar olsak bilmediği tanımadığı telefon numarasını bulamadığı bir insan olsak anlarım. Yapması gereken şu değil miydi? Ya arkadaş bana biri böyle bir belge getirdi, bilgi getirdi, şunu getirdi, bunu getirdi, bu gerçekten doğru mu, gerçeği ne? Diye sorması gerekmez mi etik olarak? Bunları geçtik, açıklama yaptığı günün akşamı aradım telefona bakmadı. Gece saat 23.00 gibi idi, tam hatırlamıyorum. Dedim herhalde uyumuştur, belki görmemiştir sabah kalktım bir daha aradım ki doğruyu söyleyeyim kendisine. Bizim her gün beraber olduğumuz, her toplantı ortamında beraber yaşadığımız bir Malatya'mız var, yüz yüze bakacağız, birbirimizin cenazesine gideceğiz, birbirimizin düğününe gideceğiz. Ya bir insan, insan olarak bir arar sorar. Bunu da  yapmadığı gibi  solak gazetelerine, iki dükkan el altından satılmış hatta peşkeş çekilmiş der gibi böyle bir iftira ve yalanla hem şahsımı hem partimi zedelemek için söz etmesi bu beni kırmıştır.”
 
“MAHİR ÜNAL İLE GÖRÜŞTÜM DİYOR”
Keskin'in AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mahir Ünal ile görüşüp, konuyu anlattığı iddialarına da açıklık getiren Kahtalı, kendisinin de Ünal ile görüştüğü, fakat böyle bir durumdan haber olmadığı yanıtını aldığını söyledi. 
Kahtalı, “Diyor ki ben Mahir Ünal ile görüştüm. Gittim Mahir Ünal'ın yanına, dedim ki ya başkanım bizim esnaf odası başkanı size bir iddialarda bulunmuş, dedi ki yok başkanım ben seçim zamanı miting zamanı Malatya'ya gelmiştim, geldi işte seçim de şöyle, milletvekillerimiz şöyle olsun bir şeyler olsun. İhsan Başkan da yanımızdaydı dedi. İhsan başkana dedim ki bu arkadaşımız kim? Dedi esnaf odası başkanı. Bu kadar dedi. Başka benimle bir şey konuşmuşluğu yok benim konuştuğum bu. Adım geçtiği için basından arkadaşlar getirdiler baktım sonra hatırladım ki bu adam yani bu kadar.” İfadelerini kullandı.
 
“KESKİN İDDİALARINI İSPATLASIN”
Malatya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Şevket Keskin'i peşkeş iddialarını ispat etmeye davet eden Kahtalı, Keskin'e de seslenerek şu ifadeleri kullandı: 
 
“BİZİM ŞİRKETİMİZE GAYRİMENKUL SATILMIŞTIR, MARKET DEĞİL”
“Şimdi iddia ispatla mükelleftir. Benim hissedar olduğum şirketime esenliğin talebi üzerine, piyasa değerlerinin de üzerinde 1 dükkan satışı yapılmıştır. Gayrimenkul satılmıştır, market değil. Marketin sadece gayrimenkulü ve satın alan şirketin de hissedarıyım ben. Kaldı ki bizim bunu alma sebebimiz belli. Bunlar bizi zora soktular başka şekilde ödeyemeyiz dedikleri için birçok arkadaş aldı. Yani almak zorunda kaldı. Kimi daire aldı 9 tane, esenlik genel müdürünün yapmış olduğu açıklamada 3 dükkan diyor, 9 daire, 27 araç verdik, diyor.”
 
“BANA MÜŞTERİ BULSUN ALDIĞIMIN YÜZDE 10 ALTINDA SATAYIM”
“Esenlik Şirketi ilk kurulduğunda Ferit Sümbüllü iyi bir iş yapmış güzel temeller kurmuş. Ferit beyin yapmış olduğu Esenlik toplu konut var. O zaman ben bir firmada satış müdürü olarak çalışıyorum. Bizim şirketin sahibine ve diğer gıda toptancılarına mecbur bıraktığı için  herkes buradan bir daire alacak satamıyoruz dedi ve paranızı ödeyemiyoruz dedi. Alacakları yerine o zaman da onlar toptancılara, gıdacılara oradan daireler vermişlerdi. Esenlik, ticari bir işletme, alır satar, bu onları bileceği bir şey. Ben şunu söylüyorum; peşkeş demiş ya, aldığım fiyat tapuda belli mi? Ben şunu iddia ediyorum; 15 gün  kendisine müsaade yüzde 10 aşağısına bana müşteri bulsun vereyim yoksa müfteridir. Yani peşkeş çekilmiş, pahalı bir mal, ucuza verilmiş ya, eğer ucuz verilmişse tapuda kayıtlar belli. Kendisine de bütün Malatyalı hemşerilerime de duyuruyorum yüzde 10 aşağısına hemen vermeye hazırım. Ortaklarımla konuştum, dedim ki; biz bunu zaten satmak için aldık paramızı alamadığımız için bize bir yıl sonraya ödeme verebiliriz diyebildikleri için bunu alıp paraya çevirelim diye aldık. Malatya'da ki bütün arkadaşlara, emlakçılara da söylüyorum buradan herkes duysun. Kardeşim tapudaki almış olduğum fiyat belli onun yüzde 10 aşağısına satacağım. 15 gün de size süre, acele de etmeyin adam bulun, bana yardımcı olun, burayı devredeyim, zararına vermek istiyorum. Ben tüccar adamım, her ne kadar başında durmasam da işletmede bir ortaklarım var. Bu işi yapanlar var. Eğer bu malı satamazlarsa benim malım ortada duruyor, tapuda kaydı da duruyor, yüzde 10 aşağısına da müşteri bulamazlarsa iftiranın katmerlisiyle kesinlikle iftara atmış olduğu kesin ve kesin olacak. Bulduğu zaman da haber versin, ben bir esnafım o da esnaf odası başkanı, yardımcı olsun bana, bir tane müşteri bulsun hemen yüzde 10 aşağısına vereceğim.”
 
 KAHTALI'DAN KESKİN'E TAVSİYELER
Kendisine iftira atıldığını ifade eden Kahtalı, Keskin'e tavsiyelerde de bulunarak, bana yaptığını başkasına yapmasın, “Eline bir bilgi ulaştığında muhatabına sorsun” dedi. 
“Benim şuanda hissedarı olduğum şirket bugüne kadar tek bir lira kredi kullanmamıştır. Bir tek lira hibe almamıştır, devletten destek almamıştır. Bakın biz bugüne kadar ne tek bir lira faiz aldık ne verdik. Biz Allah'tan korkan insanlarız.  Allah ayeti kerimede; “ fitne adam öldürmekten beterdir” diyor. Allah Resulü ayeti kerime de diyor ki; “Kişiye her duyduğunu söylemesi yalan olarak yeter” diyor. Eğer ahiret gününe inancı varsa bir insanın, ölümden sonra bir hayatın varlığına inanıyorsa ve o gün bir ayeti kerimede Allah diyor ki; “Eller konuşacak, ayaklar şahitlik edecek. Bu nasıl bir kitap diyecek insan hiçbir şey unutulmamış, her şey yazılmış” Allah'tan korksun. Yakinen göreceğiz, Allah kimsenin ahını kimseye koymaz. Bakın, Allah Resulü'nün hanımına bile iftira attılar. Hz. Aişe annemize iftira attılar, kaldı ki bana niye atmasınlar, atabilirler. Ama vallahi de yemin ediyorum, billahi de bunlar yapmış oldukları bu iftiranın altında kalacaklar. İnsanlar bizim bu memleketteki ürettiğimiz katma değeri de biliyor. Yüzümüz açık alnımız ak. Hiçbir zaman güneş balçıkla sıvanmaz. Kim de ne yaparsa kendine yapar. Ben Şevket beyden şunu isterdim; “Arayıp ya başkan böyle biri bir şey söyledi, bunun gerçeği nedir? Ben derdim ki; Esenlik böyle bir toplantı yapmış, bizim şirket yöneticisi katılmış, bunları mecbur bırakmış ve pahalı fiyattan almış, sana zahmet sende bir bak sağa sola, bir müşteri bul, bunu verelim de işimize gücümüze bakalım derdim.”
 
"GÜNAHA ORTAK OLDU"
 “Şevket bey heyecanlı bir arkadaşımız. Şunu yapmasını tavsiye ediyorum kendisine. Biri kendisine bir şey getirdiği zaman, bugün bana bunu yaptı, kalktı bir laf attı ortaya insanların konuşmasına vesile oldu, bu günaha ortak oldu. Yarın bir başkası için biri kendisine bir başka bir şey getirirse arasın muhatabına bir sorsun. Heyecanından böyle anında söyleyeyim diye bir huyu var. Yoksa ben onun da art niyetle söylediğine inanmam. Yıllardır Malatya'da beraber çalışıyoruz bu arkadaşlarla. Bana bir düşmanlığı olmaz benim ona bir düşmanlığım olmaz. Partimizden de aday adayı olabilir, niye olmasın?”
elsan

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!