Beydağı Gibi

Malatya…
Deprem gördü.
Don gördü.
Susuz kaldı.
Ama yıkılmadı.

Yıkılmadı, çünkü umudu vardı.
Yıkılmadı, çünkü iradesi vardı.
Yıkılmadı, çünkü arkasında dağ gibi duran bir millet vardı.

O gün…
52 bin kişi aynı meydanda buluştu.
Bir miting değildi bu.
Bir yeniden doğuştu.
Bir varoluş destanıydı.

Cumhurbaşkanı kürsüdeydi.
“Beydağı gibi arkamda AK Gençlik!” dedi.
Bir cümle değildi.
Bir yemin gibiydi.
Bir manifesto gibiydi.
Bir sadakat andıydı.

Ve tam o gün…
300 bininci konut Malatya’da teslim edildi.
Tesadüf mü?
Hayır!
Tarihin sembolüydü.
Asrın felaketinden sonra, asrın inşası işte burada taçlandı.

Evler teslim edildi.
Anahtarlar dağıtıldı.
Kayısıya don vurdu, tazminat ödendi.
Çiftçinin yüreğine su serpildi.
Okullar açıldı.
Yollar yapıldı.
Köprüler yükseldi.
41 proje hayata geçti.

Ama en önemlisi…
52 bin kişinin yüreğinde bir cümle yankılandı:
“Bizim gündemimizde sadece hizmet var.”

Çünkü burası Battalgazi’nin diyarıydı.
Yiğitliğiyle destan yazmış bir beldenin meydanıydı.
Çünkü burası Niyazi Mısri’nin toprağıydı.
Hikmetiyle gönüllere nakşolmuş bir beldenin kalbiydi.

Ve Malatya bir kez daha gördü ki…
Bu milletin sırtı yere gelmez.
Çünkü ardında Beydağı gibi duran bir irade var.
Çünkü ardında Battalgazi gibi duran bir ruh var.
Çünkü ardında Niyazi Mısri gibi duran bir hikmet var.
Çünkü ardında Malatya gibi duran bir millet var.

İlk İmtihan

Teşkilatın yeni kaptanı…
Avukat Ali Bakan.

İlk sınavıydı.
İlk imtihanıydı.
İlk kez Cumhurbaşkanını Malatya’da ağırlıyordu.

Kolay mı?
Hayır!
Meydan boş kalırsa…
Moral kaybolur.
Kalabalık zayıf olursa…
Mesaj eksik düşer.

Ama olmadı.
Olmadığı gibi…
Meydan taştı.
Coşku patladı.
52 bin kişi tek yürek oldu.

Cumhurbaşkanı kürsüye çıktı.
300 bininci konutu teslim etti.
“Beydağı gibi arkamda!” dedi.
O kalabalıkla gurur duydu.

Ve o kalabalığın arkasında bir imza vardı.
Bir isim vardı.
Ali Bakan.

Makam değil…
Meydan sınavdır.
Ve Ali Bakan o meydanı geçti.

İlk imtihan verildi.
Teşkilat kazandı.
Malatya kazandı.
Ali Bakan kazandı.

Vefa Mitingi

İki gün önce manşeti biz attık.
Dedik ki:
“Bu miting, vefa mitingidir.”

Çünkü Malatya’nın adı vefadır.
Çünkü Malatya’nın mayası kardeşliktir.
Çünkü Malatya’nın özü mertliktir.

Hamdolsun yanılmadık.
Meydan doldu taştı.
52 bin kişi aynı sözü bizimle paylaştı.
Kalabalık yalnızca rakam değildi…
Bir şehrin sadakatiydi.

Ve Cumhurbaşkanı kürsüye çıktı.
İlk sözü neydi?
“Vefanın, kardeşliğin, mertliğin şehri Malatya.”

Biz iki gün önce söyledik…
O kürsüden tekrar etti.
Biz yazdık…
O mühürledi.

Bu, sadece bir miting değil.
Bu, Malatya Time’ın öngörüsünün teyididir.
Bu, gazeteciliğin işaret fişeğidir.
Bu, Malatya’nın sadakat belgesidir.

O gün Malatya’da sadece konutlar teslim edilmedi.
O gün sadece açılışlar yapılmadı.
O gün bir kelime teslim edildi:
Vefa.

Ve bir kez daha görüldü ki…
Malatya Time söyler,
Meydan tasdik eder,
Cumhurbaşkanı da ilan eder.

Veli Ağbaba Bile…

Veli Ağbaba dedi ki:
“Allah Cumhurbaşkanımızdan razı olsun.
Keşke her hafta gelse…
Her hafta gelse de Malatya toparlansa.”

Muhalefet milletvekili…
Cumhurbaşkanını övüyor.
Bir tespit yapıyor.
Bir hakikati işaret ediyor.

Çünkü Cumhurbaşkanı gelince…
Yol düzeliyor.
Çöp kaldırılıyor.
Asfalt seriliyor.
Şehir toparlanıyor.

Demek ki yapılabiliyormuş!
Demek ki gerçekleştirilebiliyormuş!
Demek ki hayata geçirilebiliyormuş!

Madem bir haftada bitti…
Niye aylarca sürüncemede kaldı?
Madem bir günde hızlandı…
Niye onca ay aksadı?

Sanki asfalt rulo hâlinde depoda bekliyor…
Cumhurbaşkanı gelince bavuldan çıkarılıp yolun üstüne seriliyor.

Veli Ağbaba’nın sözü, işte bu çıplak gerçeği gösteriyor.
Bir teşekkür değil…
Bir tespit.
Ve o tespit, Malatya’nın eleştirilerini doğruluyor.

Çünkü mesele Cumhurbaşkanı geldiğinde hızlanmak değil…
Cumhurbaşkanı yokken de çalışmaktır.

 Açık Çay

Eskiler anlatır…
Bir Paşa’dan bahsederler.
“Züloğlu Rüstem gibidir” derler.
Dağ gibi…
Heybetli…
Yiğit…

Köylü sabırsızdır.
Bir gün Paşa gelir köye.
Bir bakarlar…
Boyu bir elli.
Heybet dedikleri, meğer hayaletmiş.

Sorulur:
“Ne içersiniz Paşam?”
“Açık çay” der.
Köylüden biri dayanamaz:
“E mübarek, bari çayı demli içseydin!”

İşte tam bu hikâye geldi aklıma.

Sami Er çıktı sahneye.
Cumhurbaşkanı’ndan önce konuştu.
Beklenen neydi?
Heybetli bir duruş.
Kuvvetli bir ses.
Mert bir hitap.

Gerçekleşen ne oldu?
Bakanların adını karıştırdı.
Kurumları unuttu.
Dili sürçtü.
Adeta tut yemiş bülbül gibi sustu.

Ve tek kelime:
“Allah’ına gurban Malatya.”
Onu da cılız, titrek, ince bir sesle.

Büyükşehir çökmüş.
MASKİ sarsılmış.
MOTAŞ patlamış.
Ama kürsüde hâlâ ince bir fısıltı.

Beceremiyorsun…
Başaramıyorsun…
Tutunamıyorsun…
Bari sesin gür çıksın!

Ama olmadı.
Olmadığı gibi…
Koca kürsü dona kaldı, cılız bir ‘Malatya’ sesine.

Kalem Hakkı: Tarih(!)
82 yıllık Valilik  binasına “tarihi eser” dediler.
Tarih dedikleri… Daha asrı bile görmemiş beton yığını.
Ne kimliği var. Ne hatırası. Ne de değeri.

Biri üfürdü.
Millet inandı.
Bir deli kuyuya taş attı, on akıllı çıkaramadı.

Şimdi herkes o taşa bakıyor, “tarih” sanıyor.
Tarih değil…
Tahrifat.

LAF EBESİ: “Unutulan İsim”

Malatya’da konser varmış…
Sami Er davet ediyor.
Afet sonrası nimete kavuşmuş şehir,
Şükrü unutarak şarkıya koşuyor.

Abdurrahman Ateş hatırlatıyor:
Nimet şükür ister, eğlence değil.

Ama Sami Er unutmuş.
Fay hattı var demişsiniz,
Jeoloji var demişsiniz,
Yer kabuğu hareketi var demişsiniz…

Peki Allah nerede?
Depremi unutup fay hattına bağlayan,
Şükrü unutup konsere çağıran aynı dil işte.

Malatya’nın enkazı kaldırıldı belki…
Ama kalplerin enkazını kim kaldıracak?

NOT:
Malatya Büyükşehir Belediyesi tarafından bugün düzenlenmesi planlanan konser programı, İzmir Balçova’da yaşanan silahlı saldırıda şehit olan polisler ve görev başında hayatını kaybeden belediye personeli Erkan Karadağ’ın vefatı nedeniyle ileri bir tarihe ertelenmiştir.
 

FİSKOS MASASI:

Malatya’da miting sonrası kulisler yine hareketli… Memnuniyetler kadar fısıltılar da sahnede!

– Erdoğan Malatya’dan Memnun Ayrılmış!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, Malatya’daki miting sonrası “beklediğimden daha iyi” diyerek şehirden memnuniyetle ayrıldığı kulislerde konuşuluyor.

– Miting Nerede Olsun Krizi!
Mitingin yapılacağı yer uzun süre tartışma konusu olmuş. “Şurada mı, burada mı?” derken kriz çıkmış, karar son anda verilmiş. Sonuçta kürsü kuruldu ama fısıltı kulislerde hâlâ sürüyor.

– Ali Bakan’a Teşekkür!
Malatya Ak Parti İl Başkanı Ali Bakan’ın sürece katkısı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da dikkatini çekmiş. Erdoğan’ın Bakan’a teşekkür ettiği kulislerde konuşuluyor.

– Kalabalık Herkesi Şaşırttı!
Mitinge bu kadar katılım beklenmiyormuş. “Malatya bu sefer şaşırttı” yorumları kulislerde dilden dile dolaşıyor.

– Sami Er Bypass Edilmiş!
Açılışlarda Malatya Büyükşehir Belediye Başkanı Sami Er pas geçilmiş, muhatap Malatya Valisi olmuş. Protokoldeki bu ayrıntının Ankara’ya da yansıdığı konuşuluyor.

Fiskos Masası yine fısıldadı…
Çünkü Malatya’da bazen en çok konuşulan şey, en az söylenendir!

Selam ve dua ile
Fiemanillah