Halkın Başkanları: İlhan Geçit ve Bayram Taşkın

Depremin Gölgesinde Umut Ararken…

Depremin enkazından çıkmaya çalışan, yorgun ve yaralı bir şehirde umut ararken karşıma çıkan en güçlü manzara, halkıyla iç içe, onların yanında olan iki başkan oldu.
Yıkılmış binaların, göçük altında kalmış hayallerin arasında dimdik duran tek şey vardı: Halkına kapısını açan, gönlünü açan, gece gündüz sahada olan belediye başkanları.

Yaklaşık bir aydır Malatya’dayım. Sokağı dolaşıyor, köylere gidiyor, pazarlarda halkla konuşuyor, esnafla çay içiyor, sılâ-i rahim yapıyorum. İnsanlara soruyorum:
“Başkanlarınızdan memnun musunuz?”
Duyduklarım, gördüklerim ve yaşadıklarım beni bu satırları yazmaya itiyor.
Depremden sonra Malatya’da belediyecilik asfalt, yol, kaldırım demek değil; gönüllere dokunmak, belediyenin kapılarını halka ardına kadar açmakmış.

Belediye Kapısı Artık Halkın Evi

Bugün binlerce Malatyalı belediyeye adım atıyor; oturuyor, çayını içiyor, ikramını alıyor, derdini söylüyor, çözüm buluyor ve gönül huzuruyla evine dönüyor.
Bu tablo, gerçek belediyeciliğin en sade ama en güçlü fotoğrafıdır.

İlhan Geçit: Halkın Yanında, Halkla Beraber

Yeşilyurt Belediye Başkanı İlhan Geçit, gece gündüz demeden ilçesini adım adım dolaşıyor. Kimi zaman bir köyde, kimi zaman bir esnaf dükkânında, içeride ve dışarıda halkla hep iç içe. Malatya’nın hemen hemen bütün taziyelerine gidip acılarını paylaşıyor, en mutlu günlerine de tanıklık ediyor.
Vatandaşın ortak sözü şu:
“Başkanımızı görmek için belediyeye gitmeye gerek yok, o zaten bizim ayağımıza geliyor.”

Bayram Taşkın: Esnafla Başlayan, Halkla Devam Eden Mesai

Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın’ın mesaisi sabah esnafla başlıyor. Öğlene kadar sokakta, öğleden sonra belediyede, akşam ise mahalle ziyaretlerinde halkla birlikte.
Onun başkanlığı masa başında değil, sahada yazılıyor. Ve bu sahici duruş, halkın gönlünde karşılığını buluyor. Halk, “Başkanımı gördüm, çayını içtim, derdimi dinledi” diyor.

Gönül Belediyeciliği

Malatya’da bazı kapılar halka kapalı, makamlarda oturanlar halka uzak olsalar da, Yeşilyurt’ta da Battalgazi’de de kapılar ardına kadar halka açık.
Çünkü başkanlık sadece unvan taşımakla değil, halkla iç içe olmakla olur.

Beş Yılın Sonunda Tarih Yazılacak

Ben inanıyorum ki beş yılın sonunda hem İlhan Geçit hem de Bayram Taşkın tarihe geçecek bir belediyecilik örneği ve halk memnuniyeti ortaya koyacaklar. Halkın gönlünde öyle bir iz bırakacaklar ki yıllarca konuşulacak.

Bugün Malatya’da bir gerçek var:
Yeşilyurt’ta İlhan Geçit, Battalgazi’de Bayram Taşkın HALKIN BAŞKANIDIR.

Bir yazar, bir gazeteci olarak bu satırları süslü cümleler için değil, halkın içinden duyduklarımı ve gördüklerimi aktarmak için yazıyorum. Malatya’da yaşadıklarım, iki başkanın şehrin yaralarını sarmada, halkın gönlüne nasıl dokunduklarını, gönül vererek nasıl çalıştığını bana gösterdi.
Ve yine gördüm ki; Yeşilyurt’ta İlhan Geçit, Battalgazi’de Bayram Taşkın yalnızca belediye başkanı değil, aynı zamanda halkın evladı, kardeşi ve yol arkadaşıdır.

Keşke bu satırların içine başkalarını da koyabilseydik! Keşke şu da halkın başkanı, şunun da Malatya aidiyeti yüksek, ekibi düzgün deyip bu sayıyı çoğaltabilseydik!.
Belediye başkanlığı ne lafla, ne sosyal medyada poz vermekle, ne de kuyruk acısı olan ekip ile olmuyor. Siz ağzınızla kuş tutan olsanız, kötü ekiple başarılı olamazsınız. Başarılı olsanız dahi halk nezdinde kabul görmez, gönüllere giremezsiniz. Siz doğru yapacaksınız, onlarca kişi gelip doğrularınızı yıkacak!

İyi ki de bugün Malatya’nın merkezi iki büyük ilçeymiş; vatandaş belediyesinin kapısını çalabiliyor, derdini açacak birilerini bulabiliyor.

Halka kapılarını açan, halkın gönlüne girer. Halkın gönlüne giren, Hak’ta da kabul görür.

Fi Emanillah.

Ebuzer AYDIN
"Ey Kalemim! Bir gün doğru bildiklerini yazmazsan, kolumla beraber kırar atarım seni."