Lüksünden taviz vermeyen yönetici, Malatya’ya yakışmıyor!

Malatyamız, “büyük bir afet”i yaşadı-yaşamaya devam ediyor.

Gördüğümüz kadarıyla büyük bir “özveriyle” çalışanlar olduğu kadar, “O özverinin altında ezilmek nedir?” bilmeden, “gününü gün edenler…” de var. 

“Bir topluma lider” olan kişi, o toplumdaki her bir ferdin derdiyle “dertlenip”, onların yaşadığı sıkıntıları; kendi sıkıntısı olarak görendir. 

Malatyamızın maalesef “liderlikle” iligili sıkıntıları var. 

Sözün burasında, bir kaç tane örnek vererek, o sıkıntının ne olduğunu anlatmak isterim. 

PERSONELİ SIKINTI ÇEKERKEN, SEFA SÜRENLER VAR!..

Yanındaki insanlar, “zor durumdaysa”, lider rahat edemez. 

Malatya gibi afetler sebebiyle, “enkaz” haline dönmüş bir yerde, personel çadırdaysa, onları yöneten kişi de “çadırda olmalı”. 

Personeli “üşüyorsa”, o da “üşümeli”, personeli “açsa”, kendisi “tok” yaşamamalı. 

Malatya’daki bazı kamu yöneticilerinin “villalar” kiraladığını, bazılarının “son model, kumandalı lüks konteyner”lerde kaldığını, bazılarının “makam araçlarıyla şehir dışına gidip geldikleri”ni duyuyor ve üzülüyoruz. 

Hatta “evinin bahçesine konteyner kurduran belediye başkan yardımcıları”nın haberini alıyoruz.

Onların altında çalışanlara bakınca, her biri ayrı bir “çadırda”, her biri ayrı bir “konteynerde” sıkıntı çekiyor. 

Hal böyle olunca, alt kadrolarda çalışanlar; işe gidip gelmek de istemiyor.

Hatta bazı yöneticilerin, “gelen yardımı” ya kendine, ya “yakınının evine indirttiği”yle ilgili haberler de alıyoruz. 

“İddialar” çok vahim. 

Ancak “dile getirmezsek”, daha vahim hal alacağından “endişe” ediyoruz.  

PERSONELİN ALACAĞI ÜÇ KURUŞUN 

Bir başka iddia ise, bazı kurum amirlerinin; personelin alacağı 2-3 kurşuna tamah eder olduğuyla ilgili… 

“Fazla mesai ödememe derdine düştükleri…” söyleniyor.

Gıda paketini dahi, personelinden “sakınanların” olduğuyla ilgili haberler geliyor. 

Hadi dışarıdan gelen personel, öyle veya böyle bir şekilde “buradan gidecek”. 

Ya buranın “yerli personeli” ne olacak? 

Malatya’yı eski haline bu insanlar getirecek. 

Bu insanlara kesintili maaş verilmesi, “çok büyük bir ayıp…”. 

Yukarıda zikrettiğim hususlarla ilgili sorumlu kim ise, “belediye başkanı”,“başkan yardımcısı”, “müdür”, “kısım amiri” veya “şef” her kim ise, bir an önce gerekli “tedbirlerin alınması” ve bu kişilerin “ilişiğinin hemen kesilmesi” şarttır. 

Bugünkü yazımıza yine bir başka“iddiayı” dile getirerek bitirelim: İddia o ki; Enkazın kaldırılmasından sorumlu Yatırım İzleme Müdürü, gelen evrakı “inclemeden onaylıyor. 

Müteahhitler ellerinde evrakla, Yatırım İzleme Müdürü’ne giderek “istedikleri onayı alıyor”lar.   

Bu vahim iddiayla alakalı olarak, önceki günlerde bir kaç kez yazı yazmıştık. 

Kendisinin bir “inşaat mühendisi” veya “jeoloji mühendisi” olmayıp, “bilgisayar mühendisi” olduğuyla ilgili eleştirimiz olmuştu. 

Gördüğümüz kadarıyla, henüz bir “değişiklik” olmadı. 

Belki bundan sonra bir değişiklik olur da, biz de “Olumlu bir adım atıldı” deriz…

Mamafih, Malatya’nın mukadderatı, bir bilgisayar mühendisinin eline bırakılmışsa, vah memleketimin haline…

Kalın sağlıcakla…