dore okulları
Malatya
19 Nisan, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.59
  • EURO
    34.77
  • ALTIN
    2491.8
  • BIST
    9524.59
  • BTC
    63578.66$

Başbakanın A Takımı'nda bir Malatyalı

25 Eylül 2014, Perşembe 11:02

10 Ağustos Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı seçimiyle Başbakanımız Recep Tayyip ERDOĞAN Cumhuriyet tarihinde ilk defa cumhurun oyuyla seçilen ilk Cumhurbaşkanı oldu. Yerine Ak Partinin ve Hükümetimizin başına Dışişleri Bakanımız Sayın Ahmet Davutoğlu seçildi.

Sayın Davutoğlu yeni hükümeti kurarken, A Takımını, yani genel başkan yardımcılarını seçerken Ak Parti iktidarı döneminde her seçimde en çok destek veren iller arasına giren Malatya, haklı olarak büyük bir beklenti içerisine girdi. Yeni kabinede acaba Malatya'lı bir Bakan olacak mıydı?

Aslında kim bakan olmalı diye dillendirenlere sorduğumuzda, yada kim yapabilir? Sorusuna hiç biri cevabını verenler, her ne hikmetse sürekli bozuk plak gibi her fırsatta Bakanlık ha bakanlık diye tuttururlardı!

Bakanlıklarda sürpriz yaşanmadı ama kimsenin tahmin edemediği, Sayın Başbakanımızın A Takımına milletvekilimiz Sayın Öznur Çalık girerek, Halkla İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı oldu. Yani Başbakanın sekiz adamından biri oldu.

Bu sefer arı kovanına çomak sokulmuş gibi vızıltılar yükselmeye başladı. Yanlış anlamayın kovan derken Bal Arısı Kovanını kastetmiyorum. İnsanı sokan zehirli cılız sarı arıları kastediyorum.

Şahsen bana göre Malatya'ya iki tane bakanlık verilmiş olsaydı bu kadar sevinmezdim. Zira yeni hükümetin süresi kısa ve seçime kadardı. Bir nevi ülkeyi 2015 seçimine hazırlayacak bir seçim hükümeti olacaktı. Sonra bir iktidarın genel başkan yardımcılığı elbette ki bir Bakanlıktan daha da önemlidir. Evet Bakanlık hizmet ve yatırım merciidir fakat 81 ile aynı hassasiyeti göstermek zorunda ve sadece kendi alanında seçildiği iline belki biraz daha faydalı olabilecektir. Ama bir genel başkan yardımcısı her alanda iline daha fazla katkı sağlayabilir.

Gel gör ki, bu birilerinin işine gelmediği gibi, bazı kesimler tarafından da alay konusu bile yapıldı. Hatta Genel Müdür Yardımcısı olmuş diyerek cahilane iddialarda bulunup sosyal medyada bile atıştılar. Tabi ki onları da kınamıyorum. Akılları bu kadarına yetiyor deyip geçiyorum. Siyasi Partilerde Genel Müdürlüklerin olmadığını bilmeyen bir güruh, ya çamur at, tutmazsa izi kalır mantığıyla hareket ederler. Buda nereye kadar? Kendileri rezil oluncaya kadar! Yada bunlar, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde CHP Genel Başkanına CHP Genel Müdürü nitelemesinin ve çokça tekrarının etkisinde kalmış olanlardı!

Öznur hanım bu konumu bekliyor muydu bilmiyorum! Ama bana göre tahmin ediyordu. Zira ibrelerin kimden yana olduğunu bilen bir siyasetçidir. Her şeyden önce Ak Partinin kuruluşundan beri icra ettiği görevler, sosyal ilişkileri, parti içi aktifliği Sayın Öznur Çalık'ı bu makama getirmiştir. İki dönem Ak Partinin MKYK üyesi ve aynı zamanda Malatya Milletvekili olan Öznur hanımın bir bayan olarak aktifliği, beşeri ilişkileri, O'nu bütün parti içerisindeki erkekleri geride bırakarak Halkla İlişkilerden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığına getirmiştir. Ak Parti hükümeti döneminde bakanlık yapan hiçbir bayanın Sayın Öznur Çalık'tan üstün bir tarafı yoktur. Bu ülkede bana göre en kolay şey Bakanlık yapmaktır. Görüldüğü kadar zor ve meşakkatli bir işte değildir. O kadar ekip ve insan ile Bakanlık yapmak daha kolaydır. Ama bir partinin genel başkan yardımcılığı bir bakanlığa göre gerçekten daha önemli ve zordur.

Kıskanmaya gerek yoktur. Allah bir makamı kime yazmışsa ona nasib olur. Biz buna iman etmişiz. Bize göre böyle bir makamda Malatya'lı birinin olması onur vericidir. Bunun adı kim olursa olsun, yeter ki Malatya'lı olsun. Ama Allah Öznur hanıma nasib etmişse, mutlu olmak, memnun kalmak, Malatya'mıza faydalı olması için dua etmek, projeler hazırlayarak Sayın Öznur hanımı bir dakika bile Ankara'da boş bırakmamak lazım. Bilirsiniz ki ağlamayana mama yoktur. Elbette Sayın Öznur Çalık Genel Merkezde partisinin işlerinin içerisinde çok yoğun olacaktır. Ama bizler onun yoğun mesaisine birde özelde Malatya mesaisi ekleyip kendisini daha da meşgul etmemiz lazım. Ama oturduğumuz yerde dedikodu yaparsak; dam üstünde saksağan, vur beline kazmayı dersek, ne biz Öznur hanımın konumundan istifade etmiş oluruz, nede Öznur hanım Malatya'ya faydalı olur.

Ama Öznur hanımın her siyasetçide bulunmayan bir özelliği vardır; O da kendi memleketinde güçlü olmaktır. Zaten önce memleketinde, sonra da Ankara'da güçlü olamayan bir siyasetçi konumunu çok fazla muhafaza edemez. Bunu en iyi bilen Öznur hanım bilir. Güçlü olmayı sever ve gücü kullanmayı da bilir. Şunu da bilir ki, geldiği konum, arkasındaki halkın desteğidir. Bu nedenle küçük şeylere takılacağını, negatif düşünenlere takılıp hizmet yarışında geri kalacağını, hizmette Malatya'ya öncelik vermeyeceğini sanmıyorum.

Burada Sayın Genel Başkan Yardımcımızın da şu hususlara dikkat etmesi temennimizdir:

“Vakit kılıç gibidir, sen onu kesmezsen o seni keser” sözünü hatırlatarak, zamanı iyi kullanmalıdır.

Toplumun her kesiminden kanaat önderleriyle hep bir araya gelip istişare etmelidir.

İlim ehliyle sık sık bir araya gelerek onları dinlemeli, dualarını almalıdır.

İmkanlar geçicidir, sahibi olduğu imkanları sonuna kadar kullanmalıdır.

Bürokrasiye çok fazla takılmamalı. İşi yapmalı, sonra bürokrasiyi ona dizayn etmelidir.

Türkiye'nin en büyük problemi ne olursa olsun, vatandaşa göre şahsi problemi, Türkiye'nin en büyük problemi olduğunu unutmamalıdır.

Memleketi Malatya'ya özen göstermeli, iller arasında adil, Malatya'ya ise ihsanda bulunmalıdır.

Mevki ve makamlar Allah adına ve yaratılanların hizmetinde kullanmak içindir.

Kim doğru olup adil davranırsa Allah onun ayaklarını sabit kılar ve daha önemli mevkilere getirir.

Allah birilerine bir hayrı dilemişse kimse engel olamaz. Elde ettiğiyle ya rıza-i ilahiyi yada gazabını hak eder. Ya Allah'ın razı olduğu işler yapar, Allah da onunla kendisini affedip razı olduğu makama ulaştırır. Ya da azabına müstahak olur.

Dünya ahiretin tarlasıdır. Ahirette ne bulmak istiyorsa ona göre hareket etmeli, konum ve mevkisini onun için kullanmalıdır.

Ateşten gömlek giymiş sorumluluk makamındakilerin işinin çok daha zor olduğunu aklından çıkarmamalıdır…

Fi Emanillah…

Ebuzer AYDIN

 

“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”