dore okulları
Malatya
08 Mayıs, 2025, Perşembe
  • DOLAR
    38.61
  • EURO
    43.78
  • ALTIN
    4171.5
  • BIST
    9.075
  • BTC
    98772.371$

Bir Şehri İnşa ve İhya Etmek!..

08 Mayıs 2025, Perşembe 08:56
Bir Şehri İnşa ve İhya Etmek!..

 

6 Şubat depremlerinin ardından yıkılan şehirlerimizde hummalı bir inşa çalışması sürüyor. Betonlar dökülüyor, yollar açılıyor, binalar yükseliyor. Evet, şehirler yeniden inşa ediliyor. 
Ancak unutmamamız gereken önemli bir gerçek var: Bir şehri sadece inşa etmek yetmez. O şehri ihya da etmek gerekir.

Dün gece haber izlerken TRT haber sunucusunun şu cümlesi dikkatimi çekti:
"Hatay’da ihya ve inşa çalışmaları sürüyor."
Ne kadar yerinde, ne kadar anlamlı bir ifade! Çünkü şehir sadece duvarlardan, çatılardan, asfalt yollardan ibaret değildir. Şehir bir ruh taşır. Hafızası, kültürü, insanı, tarihi vardır. İşte bu nedenle bir şehir yeniden ayağa kaldırılırken sadece binalar dikilmemeli, o şehrin ruhu da diriltilmelidir.

Bir şehri ihya etmek demek, onu sadece maddi olarak değil, manevi olarak da ayağa kaldırmak demektir. Bunun için de;

Şehrin hafızası korunmalı. Yeni yapılar, eski dokuyu yok etmeden, aslına ve ruhuna sadık kalınarak inşa edilmelidir.

Vatandaş ihya edilmelidir. Eğitimden kültüre, sosyal destekten psikolojik iyileştirmeye kadar insanın yeniden hayata umutla bağ kurabileceği ortam sağlanmalıdır.

Ehliyet ve liyakat esas alınmalıdır. Özellikle yerel yönetimlerde, idareci kadrolarda görev alan kişiler bilgi, ahlak ve sorumluluk sahibi olmalıdır.

Eğitim öncelikli olmalıdır. Yeni neslin sadece okula değil, kimliğine, kültürüne, değerlerine de sahip çıkacak şekilde yetiştirilmesi sağlanmalıdır.

İnşa edilen her yapının içine bir ruh üflenmezse, o şehir sadece beton ve demir yığınlarından ibaret kalır. İhya ise işte bu ruhtur. İnsanların yeniden birbirine güvendiği, geçmişle gelecek arasında bağ kurabildiği, sokaklarında tarih kokan bir şehir için ihya şarttır.

Bir şehirde sadece beton yığınları yükseliyorsa ama o şehirdeki çocuklar gülmüyorsa, gençler umut beslemiyorsa, yaşlılar geçmişi yad edemiyorsa, insanlar ekmek savaşı veriyorsa orada gerçek bir dirilişten söz edemeyiz. Şehir dediğimiz yer, sadece mekân değil, bir medeniyetin yansıması olmalıdır. Medeniyet; taşla değil, insanla kurulur ve insanın değerleriyle, kültürüyle, inancıyla yoğrularak büyür.

Bugün şehirlerimizi ihya ederken; camilerimizi, çarşılarımızı, meydanlarımızı, okullarımızı, kültür evlerimizi yeniden ayağa kaldırmalıyız. Ama bunları sadece fiziksel yapılar olarak değil, hayatın merkezleri olarak inşa etmeliyiz. Çünkü ihya; geçmişi yaşatarak geleceği inşa etmektir.

Devletimizin, belediyelerimizin, sivil toplumun ve her bir ferdin bu sorumluluğu taşıması gerekir. Unutmayalım ki bir şehri ayağa kaldırmak için sadece harç yeterli değildir. Sevgi, adalet, emek ve hikmet de gerekir.

İnşa, şehrin bedenidir, ihya ise ruhudur!. Bir şehre ruh katmadan yapılan her şey, bir gün yeniden yıkılmaya mahkumdur.

Rabbim, şehirlerimize sadece bina değil, huzur inşa etmeyi nasip eylesin.
Bizi, taş üstüne taş koyarken gönül üstüne gönül koymayı unutmayanlardan eylesin. Sadece betonla değil, adaletle, merhametle, hikmetle imar edenlerden eylesin.

Unutmayalım:
Bir şehri ayağa kaldırmak, önce insanı ayağa kaldırmakla başlar...

Fi Emanillah. 

Ebuzer AYDIN 

"Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni" 

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.