dore okulları
Malatya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.37
  • EURO
    34.98
  • ALTIN
    2325.9
  • BIST
    9072.35
  • BTC
    69952.79$

Cemaat

30 Mart 2022, Çarşamba 07:17
Cemaat
   
  


Çocukluğunda camiye gidip de cami cemaatının bazılarından fırça yemeyen var mıdır?
En az kırk yıldır camideki insanlara; çocukların, bir caminin süsü olduğunu, onlarsız caminin eksik olduğunu anlatmaya çalışıyorum.
Pedagogların, küçük yaşta camide azarlanan, fiziki şiddet görenlerin ileriki yaşlarda, camiye ve Müslümanlara karşı sıcaklık hissetmediklerini defalarca anlatmama rağmen;
Sonuç mu?
Sıfıra sıfır, elde var sıfır, ben söyledim ben işittim.
Bir arpa boyu yol alamadım.
Ben çocukken, ben gençken bana yapılanlar, daha fazlasıyla şimdiki çocuklara yapılıyor.
Halen camide bir çocuk gördükleri zaman, o yumuşak görünümlü, ak sakallı bazı ihtiyarlarımız hemen pençelerini çıkarıp saldırmaya başlıyorlar.
Aslında bunların derdi sırf çocuklarla da değil, bunlara sanki birileri camiyi dizayn etme görevi vermiş de bunlar o görevi ifa eder gibi, ya da sanki bunlar caminin sahibi de camiyi koruma ve kollama görevi verilmiş gibi, gayet ciddiyetle görevlerini yaparlar.
"Ayakkabılarınızı ayakkabılıklara koyun" sloganıyla göreve başlarlar.
"Cep telefonlarınızı kapatın" komutuyla devam ederler.
Ön saftaki boşluğu gördüğü halde ön safta namaza başlamayan, daha arka sıralardaki saflarda konuşlanan bu tiplerin görevi cemaat ayağa kalkınca başlar. İmamla birlikte kesinlikle tekbir almaz, imam tekbir aldıktan sonra;
"Ön safları doldurun" emir kipiyle seslenmeye devam ederler,
"Ön safa doğru yürüsene"
"Ön safları doldurmadan namaza başlamayın"
Tabii ki bu seslenmeden sonra bir hareketlenme olur, saflarda tek tük boşalmalar görülür. Cemaat kendi haline bırakılsa, boşalan yerleri mutlaka dolduracaktır, ama bizimkiler yine meydana çıkar, dikkat edin kendisi bir ön safı doldurmaz ama sağındaki ve solundakileri önce işaretle, olmazsa sözle daha da olmazsa fiziki müdahaleyle, ön safa geçirir.
Bu durumda yaşa göre davranılır, çocuk veya genç iseniz kolunuzdan sıkıca kavranıp bir ön safa doğru fırlatılırsınız. Arkada, abiniz mi kalmış , babanız mı kalmış  kimsenin umurunda değildir.
Bitti mi?
Sizden boşalan yer ne olacak?
Onu doldurmak içinde civardaki saflardan birini ısrarla çağırır ve görevini yapmanın derin huşusuyla, imamın rükuya gitmesine yakın namaza başlar.
Çocukların, camiye daha çok ilgi gösterdiği Ramazan ayında ve özellikle teravihlerde, namazın uzunluğu sebebiyle dikkatlerinin dağılması, kıkırdamaları ve aralarında fısıldaşmaları sonucunda selama kadar sabredip, selam verince çocuklara haddini bildiren, azarlayan ve hatta kolundan tutup camiden atan ve onların camiden soğumasına neden olan tiplerimiz var.
Sanki çocukken kendisi camide hiç gülmemiş, camide fısıldaşmamış gibi.
Birilerinin bunlara, çocuklara saygı duymayı öğretmesi gerekmez mi?
Peygamberimiz, bir sabah namazında, Felak ve Nas surelerini okuyunca cemaat sorar;
" Ya Muhammed, namaz mı kısaldı?"
Çünkü peygamberimiz sabah namazlarında genellikle uzun sureler okurdu.
"Yok, namazla ilgili bir değişiklik yok, fakat arka sıralardan bir çocuk sesi duydum, annesini rahatsız ediyordu. Acıkmış olabilir veya başka bir ihtiyacı olabilir, diye düşündüm, onun için namazı kısa tuttum. Diyen, veya
Cuma hutbesi sırasında yuvarlana yuvarlana mescide giren, torunları Hasan ve Hüseyin efendilerimizi kucağına alıp hutbeyi bu şekilde tamamlayan bir peygamber.
Allahu-Ekber,
Böyle bir psikoloji bilgisine sahip olan peygamberin,
çocukları camiden kovan ümmeti...
Veleddalin amin...
Sözün bittiği yer...
Cami bahçelerinde çocuk seslerinin eksik olmadığı camiler görmek dileğiyle...
Selam olsun Malatya'mın güzel insanlarına...