dore okulları
Malatya
27 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.45
  • EURO
    34.82
  • ALTIN
    2438.6
  • BIST
    9915.62
  • BTC
    63976.378$

DONALD DUCK (DAK) DEĞİL TRUMP!

21 Ocak 2017, Cumartesi 09:29

 

 

Ben demiştim, Hillary Clinton ile ilgili Malatya Kız İmam hatip Lisesi Mezunudur söylemleri doğru değil, asıl İmam Hatipli Trump'tır diye!. Sağ olsun beni mahçup etmedi, devir teslim törenini mübarek Cuma gününde gerçekleştirdi!.

 

Barak Obama için söylenenlerin hiç biri tutmadı. Afrikalı zenci bir ailenin çocuğu olmaktan başka doğru bir şey çıkmadı. Ne parmağındaki sünnet olan yüzüktü, nede gizli müslümandı. Buda Paralelcilerin bu millete yedirdiği su böreği tadında başka bir mönüydü.

 

Türkiye'de vatandaşın yüzde çoğunluğu(!) Trump ismini duyunca, ilk etapta trampet falan sanmışlardı. Hatta hafıza teknikleriyle uğraşanlar, ortaokul ve lise yıllarınızda küçük bir davul olan trampeti aklınıza getirin Amerikalı adayın adını hatırlarsınız diye ders vermişlerdi!.

 

20 Ocak 2017 günü Başkanlık yemini yapan Duck, pardon Trump ile ilgili Amerikan kafalı kazazedelerimiz bundan sonra neler söyleyecekler merak ediyorum!...

 

Kusura bakmayın arada bir dil sürçmesi olsa beni bağışlayın. Trump yerine Duck desem beni mazur görün. Küçüklükten gelen aşinalık işte!. Tv izlemenin bir nevi yan etkisi diyebilirsiniz!. Hani bir zamanlar Amerikalıların Donald Duck adlı ördek karakteriyle güne başlardık ya!. Ondan kalma bir alışkanlık!. Nerde o zaman sabah gazeteleri!, kahvaltı haberleri!. Fıstık gibi kızları daha dün gibi hatırlıyorum, TGRT'de Süslümanlar, pardon Müslümanlar çıkardılar da, millet sabah vakvaklamasını farklı telafuz etmeye başladı.  Tıpkı erkek ördek gibi!. Bilmem hangi sanatçı ve mankene milyonları kimlerin parasından verip program yaptırdılar da, o gün bugündür, hatta şu an bile bu yazımda kendilerine rahmet okutuyorlar!...

 

Neyse siz siz olun… diyeceğim, zaten yazımı okuyacakların öyle bir durumu olamaz. Bir gün olsa bile, ne desem boş, beni dinlemeyecek, sizde bazı nimetlerin(!) tadına varacaksınız!… En iyisi vaz geçtim. Aha da söyleyen gitti…

 

Bu millet için de, ha Duck, ha Trump, ne fark eder ki!? Anlamadıktan sonra aralarında sadece telafuz farkı var. Duck “vak vak” diyordu. Trump, “everything for America” Çünkü doksan yıldır bu millete ana dillerini unutturmaya çalıştılar! Başka dil bilmek ne demek!?. Hele birde GAVUR diliyse, oyyy ne işimiz var müslümanlar olarak!?...

 

Devir teslim töreni geldi, canlı yayınlar başladı. Ama Amerikalıların beyinlerine tecavüz ettiği bizdeki kafasızlar,  bizim kanallarımızda çok mutlu değillerdi. Yemin töreni için toplanmış bir milyondan fazla insanı bile az gördüler. Daha fazla enayi vardı bizim eski törenlerimizde. Aha vallaha şu beyaz gördüğünüz iki metrelik yer bile doluydu diyerek ahu vah ettiler. Töreni izlerken keyfim kaçtı. Ülesine üzüldüm, ülesine üzüldüm ki, sankine lahmacunumun içine hiç yağ koymamışlar kimi geldi bana! Bana ne Obama'nın gidişinden! Bana ne Amerika'daki statükonun düşünceli halinden!. Bizimkilerin Karadenizde gemileri batmış gibi bu kadar derin yas içerisine girmelerine üzüldüm. Boğazları düğümleniyor, konuşamıyorlardı. Neredeyse bunun müsebbibi Recep Tayyip Erdoğan diyeceklerdi!.

 

Onlar diyemedi ben didim!. Ah şu Recep Tayyip Erdoğan var ya!, bu işin başı sensin, bunların keyfini sen kaçırdın didim. Aslında Ruslar seçimde siber hile yapmamıştı!. Sen yaptın sen, bu işi sen mahvettin didim. Diyemiyenlerin yerinede tekrar didim. Emma nafile, aradan on beş yıl gibi bişey geçmişti. Ne çabuk ektiklerin Amerika'da filizlenmişti!. Türkiye'yi mahvettin, şimdi sıra Amerika'da ha!. Ne güzeldi o günler!. Dünya beşten küçüktü!. Basına rağmen, kara propagandaya rağmen, sapıktır, delidir dememize rağmen, bundan bir halt olmaz, arkasında halk yoktur dememize rağmen,  hatta muhtar olamaz DEMEMEMİZE rağmen şu Trump'ı destekleyenler, senden dolayı bütün hayallerimizi suya düşürdü. Oysa ne güzeldik! Yüz milyonlar enayi, biz bir avuç akıllıydık!. Ne belaymışsın sen yav! Sadece Türkiye'nin değil, taaaaaaaa Amerika'daki vatandaşın bile aklını zehirledin!... Ben demiştim, tez zamanda bunu halledin, yoksa bu hepimizi halleder ama beni dinlememişlerdi!...

 

Seni bulacağım, sana hesap soracağım, seni oradan indireceğım, sen gidicisin Recep!. Darbede senin oyunundu!. Yüzlerce generali, amirali, rütbeliyi toplayıp, lan baga bakın!. Halkın yüzde elli biri bizi destekliyor. Halk desteği şart! Derhal bir darbe yapıyorsunuz! Sonra ben hepinizin hakkından geliyorum! Meclis yasa çıkardııı sizi astım, çıkarmadı müebbet sürünürsünüz, size emrediyorum dedin…! Onlarda baş üstüne, emredersiniz başkomutanım didiler ve darbeyi yapmaya kalkıştılar!!!...  Sonra yine büyük bir risk alarak, belki milyonların ölümüne sebep verecektin, halkı meydanlara çağırdın!. Sen dur, daha nelerin var senin!?. Seni Başkan yapmayacağım!...

 

Ama TRUMP başkan oldu. Onlar erdi muradına, biz dönelim bu işin gerçek sırlarına… Bu yazdıklarım bir nevi ısınma turu ve üzüldüklerine sevindiğimiz bir haldi. Ruhlarını Amerika'ya satanların istedikleri aday olmayınca neler yaşadıklarını görmek bile keyif vericiydi. Hatta ruhlarına bir fatihada okuyabilirsiniz!. Bir sonraki yazımda TRUMP gerçeğini yazacağım inşaallah…

 

Fi Emanillah…

Ebuzer AYDIN

 

“Ey Kalemim! Bir Gün Doğru Bildiklerini Yazmazsan, Kolumla Beraber Kırar Atarım Seni”