Kadın Eli Her Yere Değmeli
17 Ağustos 2025, Pazar 12:37
Serap Aksüt…
Malatya’da 24 yıldır lastik tamirciliği yapan bir kadın.
Evet, yanlış okumadınız: lastik tamirciliği!
Birçoklarının “erkek işi” dediği, yağlı ellerin, ağır aletlerin, zorlu koşulların içinde; ama inadına dimdik duran bir kadın…
Haberini okurken içimden “Helal olsun!” dedim.
Hem gururlandım hem utandım.
Gururlandım, çünkü hâlâ bu toplumda önyargılara rağmen “Ben buradayım!” diyen kadınlar var.
Utandım, çünkü hâlâ bu kadar basit bir şeyi konuşuyor olmak bile aslında ne kadar geride olduğumuzu gösteriyor.
KADINLARIN GÜCÜ YETMEZ Mİ SANDINIZ?
Kadın olmak, bu coğrafyada sadece güçlü olmak değil, her şeye rağmen güçlü kalmak demek.
Kadın, çoğu zaman evde anne, işte çalışan, sokakta savaşçı, markette taşıyıcı, okulda öğretici...
Her yerde… Her rolde…
Ama bazen sadece rahat yaşamak ister kadın.
Bir işi yapmak zorunda kalmamak ister.
Bir örnek vereyim:
Erkek çocuğu olan bir kadın düşünün.
Çocuğunu tıraşa götürecek.
Ama mahallesindeki berberlerin tamamı erkek.
İçerisi erkek dolu.
Kadın içeri girmek istemiyor, rahatsız oluyor.
Bazı berberler saygıyla ayağa kalkıyor, kadın içeri girince hassasiyet gösteriyor, tebrik ediyorum onları.
Ama herkes aynı değil.
Peki ya bir kadın berber olsaydı?
Kadınlar çocuklarını oraya götürse, gönül rahatlığıyla otursa?
Bir tıraş için bile “Acaba şimdi nasıl girsem?” demeseler?
İşte bu yüzden kadın eli her yere değmeli.
Berbere, tamirhaneye, minibüse, taksiye, inşaata, teknik servise, marangoz atölyesine…
Düşünsenize… Gece yarısı, çocuğunuz aniden ateşleniyor. Eşiniz yok, vefat etti veya evde değil, aileniz uzak, yardım edecek kimse yok. Bir kadın olarak o an yalnızsınız. Panik içinde çocuğunuzu kucağınıza alıp dışarı çıkıyorsunuz. Taksi çağıracaksınız… Ve tam da o anda karşınıza bir kadın taksici çıkıyor. İşte o anda duyduğunuz rahatlama, hissettiğiniz güven, tarifsiz bir güç veriyor insana. “Yalnız değilim” duygusu, sadece bir direksiyonun arkasında bir kadının oturmasıyla bile içini ısıtıyor. O kadın şoför, sadece bir sürücü değil, o an bir annenin hayatına dokunan görünmez bir destek. Kadının olduğu her yerde başka bir kadının yükü azalıyor, korkusu hafifliyor, yalnızlığı bölünüyor.
Bu anlattıklarım hayatın ta kendisi...
HAYAT KADINA “HER ŞEYİ SEN YAP” DİYOR
Hayat, bazı kadınlara sürekli “Sen de yap, sen de taşı, sen de tamir et” diyor.
İşte Serap Aksüt de bu "sen de yap" denilen kadınlardan biri.
Lastik tamiri gibi zor bir işi hem yapıyor hem seviyor.
Ve bir şey daha yapıyor:
Başka kadınların işini kolaylaştırıyor.
Biliyor musunuz, Serap Hanım’ın en çok müşterisi kadınlarmış.
Neden?
Çünkü bir kadın olarak lastiği patlayan bir kadının, bir başka kadına başvurması kadar doğal bir güven duygusu yok.
O tamirhaneye girerken kendini huzurlu hissediyor.
Yargılanmadan, rahatsız edilmeden, sorulara maruz kalmadan…
İşte mesele tam da bu.
KADIN KADININ YÜKÜNÜ AZALTIR
Kadın, çalıştıkça sadece kendi ayakta durmaz.
Bir başka kadının yükünü hafifletir.
Berberde, lastikçide, oto yıkamada, tamircide, elektrikçide, kasapta, şoför koltuğunda…
Nerede olursa olsun, orada bir kadının olması başka kadınlar için güven ve konfor demektir.
Elbette mesele “kadın-erkek” ayrımı yapmak değil.
Ama yıllardır erkeklerin yoğun olduğu alanlarda, kadınların da var olabileceğini göstermek.
Bu yüzden Serap Aksüt gibi kadınlara minnettarız.
O sadece lastik tamir etmiyor.
BİR KADININ VARLIĞI, BİN KADININ YOLUNU AÇAR
Bugün lastikçide, yarın takside, öbür gün teknik serviste…
Kadınlar her yerde var olmalı.
Serap Aksüt’e buradan kocaman bir teşekkür gönderiyorum.
Sevgiyle Kalın.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.