dore okulları
Malatya
20 Nisan, 2024, Cumartesi
  • DOLAR
    32.50
  • EURO
    34.78
  • ALTIN
    2499.5
  • BIST
    9693.46
  • BTC
    64081.954$

NORMALLEŞME

09 Kasım 2013, Cumartesi 10:55

Sayın Ahmet Hakan'ın 2 Kasım 2013 tarihli “Erdem Bey, Sevde Hanım ve kirlenmek”  başlıklı yazısında İslami kesimin en sevdiği 10 şairi sıralayan yazısının giriş bölümü ile beni geçmişe götürerek, hatıralarımı canlandırdı. Bu bölümü aşağıda sizlerle paylaşmak isterim. 

------

1- Necip Fazıl, 2- Mehmet Akif, 3- Sezai Karakoç, 4-İsmet Özel, 5- Cahit Zarifoğlu, 6-ErdemBayazıt, 7-Akif İnan, 8-Arif Ay  9-Arif Nihat Asya, 10-Ali Ulvi Kurucu 

Listede 6. sırada yer alan Erdem Bayazıt'a lütfen dikkat!

  • · Türk dilinin en yaman şairlerinden biridir.
  • · Sağır duvarları yumruklamasıyla meşhurdur.
  • · Maraşlıdır. Maraşlı şairlerin en delikanlısıdır.
  • · “Ölüm bize ne uzak, ne yakın bize ölüm/Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm” dizeleri dillere pelesenk olmuştur.
  • · “7 güzel adam”dan biridir.
  • · “Sebep Ey” adlı şiiri muhteşemdir.
  • · “Yeryüzü bana mescit kılındı” dizesi onundur.
  • · Bazı dizeleri 1980 öncesi Akıncı yürüyüşlerinde slogan olmuştur.
  • · “Sana bana vatanıma ülkemin insanlarına dair” başlıklı şiiri bir başyapıttır.
  • · Aşksız şehirlerin ölü şehirler olduğunu söylemiştir.
  • · Şiirlerinde ölümle yüzleşen şairlerin başında gelir, öldüğünde herkesin aklına onun ölümle ilgili dizelerinin gelmesi bundandır.

Erdem Bayazıt'ın bir özelliği daha var: ANAP'tan milletvekili olmuştu kendisi..

Bizler yüzde 7'lik Refah Partisi saflarında inceden ezik ama süper mutmain bir şekilde mücadele ederken Erdem Bey'in, Özal'ın ANAP'ından milletvekili olmayı içine sindirmesine acayip bozulmuştuk. Şairliğine laf ettirmezdik ama politik çizgisine saydırır da saydırırdık.

Meclis'e başörtüsüyle gelen dört kadın milletvekilinden biri olan Sevde Bayazıt,(Erdem Bayazıt'ın Kızı) gündemin en tepesine oturunca...
Şair Erdem Bayazıt'ı hatırlamadan edemedim.

----

Yukarıdaki yazıyı okuyunca Erdem Bayazıt Abi ile yaşadıklarımı ve bazı hususlara da açıklık getirerek anılarımı paylaşmak isterim.

Eşim Kahramanmaraş'lı olup, 1977 Maraş olayları sırasında çok sevdikleri amcası evinin bahçesine çıkarılarak, çocuklarının gözleri önünde öldürülmüş. 1990 yazında eşimin ailesi ile tanışmak için Maraş'a ilk gittiğimde; kentte yaşayan insanlarda hala Maraş olaylarının etkileri devam etmekte idi.  Olaylar öncesi birçok ailenin hem kent merkezinde ve hem de köylerde evleri varmış, yazın tarım işleri için köylere gidip ürünlerini alırlar, kışları da çocuklarının eğitimleri için merkeze gelirlermiş ve bütün alışverişlerini, ticaretlerini Maraş'ta yaparlarmış.

Olaylar sonrası kentteki evlerini terk edenlerin bir bölümü Mersin, Antep gibi civar şehirlere yerleşirken, bir bölümü de köylerdeki evlerinde yaşamlarını sürdürmüşler. İhtiyaçlarını da Maraş merkezden karşılamak yerine Antep gibi yakın kentlerden karşılar olmuşlar. Çocuklar da eğitimlerini diğer kentlerde yaşayan akrabalarının yanına giderek devam ettirmişler.

1995 yılının başlarında; Rahmetli Yusuf Bozkurt Özal'ın Kurucu Genel Başkanlığını yaptığı Yeni Parti'nin İstanbul İl Kongresinde Rahmetli Erdem Abi ile tanıştım ve onun başkanlığındaki İl Yönetiminde bana da görev verilmişti. Harbiye'de bulunan İl merkezi ile çalıştığım kurum arası yürüme mesafesinde olduğu için hemen hemen her gün il merkezine gider çalışmalara katılırdım. Bu vesile ile Erdem Abi ile sık sık sohbet etme imkanı bulmuşumdur. Maraş'taki teşkilat toplantılarına beraber katıldığım oldu ve eşimin ailesini de yakından tanırdı. Bir gün kendisine Maraş Olaylarını sordum. Yüzünde derin bir üzüntü ile “Olaylar geliyorum diyordu, fakat maalesef birçok girişimimize rağmen olaylara engel olamadık” demişti.

Rahmetli Cumhurbaşkanımız Turgut Özal gibi Erdem Abi de 1980 öncesi insanların ideolojik grublara ayrılarak birbirleriyle çatışma içinde olmasından Türkiye'nin çok büyük zarar gördüğünü bilmekte idi. O nedenle Özal'ın 4 eğilimi birleştirme projesinin içinde yer aldı. Baskıcı devlet anlayışına karşı çıkan; İnsan hak özgürlüklerinde önemli yere sahip ifade, inanç ve müteşebbis özgürlüklerin sağlanmasına inanmış biri olarak çok çalıştı. Bunları da yeterli görmeyip. İnsanların su ve hava gibi temel ihtiyaçlarının da bir hak olduğunu bilinci ile Çevre Bakanlığının da kurulmasında da büyük gayretleri olmuştur.

Mevcut Parlamenter sistem içinde TBMM'nin hükümetin gölgesinde kaldığını bildiğinden Başkanlık sistemin Türk demokrasinin gelişmesine çok büyük fayda sağlayacağına ayrıca inanmıştı.

Bu nedenle İl Başkanlığı döneminde 17 Nisan 1995 tarihinde İstanbul'da düzenlediği Turgut Özal anma toplantısında “2. Değişim Programı Paneli” düzenleyerek hem “İnsan hak ve özgürlüklerini” hem de “Başkanlık Sistemi” tartışılması için çok değerli konuşmacılar davet etmişti. O panelde Başkanlık sistemini de kıymetli hocamız Burhan Kuzu'ya anlattırmıştı. Erdem Abi Özal politikaları çok iyi anlamış ve en iyi de o anlatırdı.

Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül'ün kısaca NORMALLEŞME diye isimlendirdiği bugünkü gelişmelerin temelinde başta 8. Cumhurbaşkanımız Turgut Özal olmak üzere çalışma arkadaşlarının büyük emekleri vardır. Bir kaza sonucu engelli olan fakat yaşam ve demokrasi mücadelesinde büyük gayretleri olan İstanbul Milletvekilimiz Sayın Şafak Pavey'in Mecliste yapmış olduğu konuşmasının tamamı değerlendirildiğinde; Normalleşme adına (Normalleşmeye katkı sağlayacak) önemli ayrıntılar içerdiğini de belirtmek isterim.

Erdem Abi rahatsızlanmadan önce, bir iftar yemeğinde buluştuk. İftar sonrası evinde kahve içmeye davet etmiş ve kahvelerimizi içerken Çemberlitaş'ta kurulu bulunan Kubbealtı Akademisi Kültür ve Sanat Vakfından (1985-86 yıllarında Vakıfta Klasik Türk Müziği Usül dersleri almıştım) aldığı ve çok emek verilmiş, çok beğendim dediği İlhan Ayverdi Hanımın “Misalli Büyük Türkçe Sözlük” kitabını göstermişti. O akşam vakfın kurucuları arasında yer alan Yazar ve Mütefekkir Sâmiha Ayverdi ve Ekrem Hakkı Ayverdi eserleri ve çalışmaları üzerine çok güzel bir sohbet yapmıştık.

Bu vesile ülkemizin gelişmesinde büyük hizmetleri olan ve ebediyete intikal etmiş bütün büyüklerimize Allahtan Rahmet dilerim. Hepsi Nur içinde yatsınlar, Mekanları cennet olsun.

Bilgin AKBAL

Elektrik Yük.Müh.