dore okulları
Malatya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.32
  • EURO
    35.09
  • ALTIN
    2311.0
  • BIST
    9079.97
  • BTC
    70776.91$

“Sarhoşların rüyası”na Kahtalı katkısı  

06 Mart 2017, Pazartesi 06:33

Bugünkü yazımıza bazı tarihler ve gelişmeleri sıralayarak başlamak istiyorum. İşte o tarihler ve olaylar...

23 Nisan 1920…

Ankara'da toplanan Birinci Meclis'in ilk kabul ettiği Men-i Müskirat Kanunu ile alkollü içkiler tamamen yasaklandı…

9 Nisan 1924…
Kanunda bir değişiklik yapılarak içki yasağına son verildi…

Yani 29 Ekim 1923'ten kısa bir süre sonra…

26 Mart 2013…

Cumhurbaşkanı Erdoğan içkinin “milli içki” olmadığını belirtti…

Hatta şu söz ona aitti…

-"iki tane ayyaşın yaptığı yasa(…)”

Global Alkol Politikaları' sempozyumundaki konuşmasında, ayranı ‘milli içki' ilan eden Erdoğan şunları da söyledi…

-“Tek parti iktidarında, alkol teşviki o kadar abartılı bir propagandaya dönüştürülmüştür ki, lokantalara afişler asılmış, alkolün ne kadar faydalı olduğu anlatılmıştır.

-“O dönemde, alkollü içkilere adeta ‘halis gıda süsü' verilmek istenmiştir.”

-“Dahası, alkollü bir içki olan bira, Cumhuriyet'in ilk yıllarında, yayınlanan bazı kitaplarda, maalesef,
 ‘milli bir halk içkisi' olarak takdim edilmiştir”

-“O kadar ki, bazı aileler, sağlığa faydalı diye lanse edilen birayı, besleyici olduğu gerekçesiyle
ilkokul çağındaki çocuklarına içirmeye başlamışlar.”

-“
Atatürk Orman Çiftliği'nde, çocuklara alkolü içkiler içirilmeye başlandığını gösteren fotoğraflar elimizde var.

1 Mart  2017…

Malatya'nın Akçadağ ilçesinde bulunan AK Partili Meclis Üyesi Cumali Doğan, sosyal paylaşım sitesinde “94 yıllık sarhoşların kurduğu rüyalar bitti (…)” Diyerek sözlerini Erdoğan'ın sözlerine benzetmeye çalıştı…

Bu paylaşımın hemen akabinde, AK Parti Malatya il teşkilatı Hakan Kahtalı'nın başkanlığında toplanarak, Cumali Doğan'ı parti üyeliğinden ihraç etti…

Hem de Cumhurun Reisi'nin mezkûr sözlerine rağmen…

Çocuklara dahi içirmekte bir sakınca görmeyip, aksine faydası olduğunu anlatan afişler bastıran zihniyetin günümüz temsilcileri de boş durmadı elbette. CHP Malatya İl Başkanı Enver Kiraz, Cumali Doğan hakkında suç duyurusunda bulunulacağını açıkladı.

İktidar partisinin yaptığı ne varsa mahkemeye götürme konusundaki azminden bir şey kaybetmeyen CHP, tabii ki bunu da yargıya götürecekti. Hadi yargıya götürecekler de işin içine şahsi menfaat girmiş gibi görünecek.  Malatya'nın muhtelif yerlerinde bulunan “KİRAZ İÇECEK SHOP” isimli alkollü içki satan tekel bayiler kişinin  soyadını taşırsa bu açıklamayı ondan beklememek gerekir.

Gelişmelere bakınca, kullanmamak gibi bir bahtiyarlığı yaşadığım alkollü içkinin sarhoş edici özelliği var mı, ya da yok mu?

 

BAK ŞU HERGELEYE...
Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan; “Atatürk'e (…) ‘Sarhoş' diyorlar, diyebiliyorlar.”

Cümlesinden önceki sözleriyle şunu mu demek istedi?

-Sarhoştu ama Vatanını satmadı”

-“Sarhoştu ama İngiliz gemisine binip gitmedi”

-“Sarhoştu ama mandacılık yapmadı”

-“Sarhoştu ama hainlik etmedi”


Ben Aydın Doğan'ın yerinden olsam “Suret-i Haktan” görünen Ahmet Hakan Coşkun'un işine hemen son veririm(!) Çünkü usta kalem böyle bilinçsizce sözler etmez…

İşte Ahmet Hakan'ın skandal o sözleri:

-“İSMİ lazım değil, Malatya'da AK Partili bir belediye meclis üyesi, Atatürk'e “sarhoş” diyerek dil uzatmaya kalkışmış.”

-“Bu dümbelek ve bu dümbelek gibilerin temel sorunu şudur:”

-“Atatürk'e...”

- “Vatanı sattı” diyemedikleri için...

- “Bindi gitti İngiliz'in gemisine” diyemedikleri için...

- “Mandacılık yaptı” diyemedikleri için...

- “Hainlik etti” diyemedikleri için...

-“Sarhoş” diyorlar, diyebiliyorlar.

- “Atatürk işte bu yüzden de çok ama çok büyük bir adam.”

Bu arada Ahmet Hakan; “Vatanını satan”, “İngiliz gemisine binip giden”, “mandacılık yapan”, “hainlik eden”; ama sarhoş olmayan kişiyi az çok tahmin edebildik.



Şimdi biri çıkıp;

“Okuduğumuz tarih birkaç sarhoşun kendini temize çıkarması ve kahraman göstermesi için uydurduğu senaryolardır” dese, ardından da eklese Ahmet Hakan'ın ihanet içinde olduğunu söylediği kişi için “Vatanın selameti için son ana kadar mücadele etti. İngiliz'den icazet alarak Samsun'a lüks bir gemiyle gitmedi. Gizli meclis toplantıları yaparak ‘Din' öldürülecektir kararı almadı. Fakir ve ekmeğe muhtaç milletten onca parayı toplayıp, içkiye vererek su tulumbası şekline girmedi…”

 

“ Be hey ‘dümbelek'.. Ne dediğini kulağın duyuyor mu?”

Hâsılı: Bu hamur daha çok su götürür…

 

 

SUSUZLUĞUN SEBEBİ "KAÇAK"MIŞ

Geçtiğimiz günlerde MASKİ Genel Müdürü Dr. Özgür Özdemir'i ziyaret ettim. O ziyarette anlattıklarını büyük bir dikkatle dinledim. Malatya'nın susuzluk sorunu ve çözüm yollarını tek tek anlattı. Susuzluğun ana sebebinin kaçak ve sızıntı olduğunu vurgulayan eleştirilerin hedefindeki Özdemir'den; röportaj sözü de aldım. Artık tafsilatıyla öğreniriz sıkıntının sebebini…

 

SANKİ DESTEK ZİYARETİ!..

MTSO Başkanı Hasan Hüseyin Erkoç'un MÜSİAD'ı ziyaret etmesi çok manidar. Malum olduğu gibi; Önümüzdeki süreçte TSO seçimleri var. Yapılan olağanüstü kongrenin akabinde Mehmet Balin'in desteklediği Hüseyin Apak'ın kongreyi kaybetmesi aslında Balin'in uğradığı ikinci kayıptı. Kulislerde MTSO için aday olması konuşulan Balin; Malatya MÜSİAD şubesinde gerekli desteği bulamayacak gibi.  Hatta Mehmet Balin'in MÜSİAD'ı dörde böldüğü iddialar arasında. Eh durum böyle olunca ziyaret de kaçınılmaz oldu.

AH, UMUT TACİRİ SİYASETÇİLER…

Eleştirdiğim siyasetçilerin başında Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Öznur Çalık gelir. Öznur hanımı eleştirmediğim tek yönü ise başladığı işi bitirmek için bütün enerjisini harcamasıdır. Diğer birçok siyasetçi gibi umut tacirliği yapmaz. Hani büyüklerimiz “Eğri otur, doğru konuş” derler ya, işte Öznur hanımla ilgili birkaç tespitim: Umut taciri olmayan, tuttuğunu koparan, kendisine bir iş gittiğinde bire bir ilgilenen bir kişiliği var. Maalesef çoğu siyasetçimiz umut taciri.

“BİR RAHAT BIRAKMADINIZ Kİ, BİR KAÇ FETÖCÜ DAHA YAKALAYALIM”

Bu ara Bakanlar seriye bağlanmış bir şekilde Malatya'ya gidip geliyorlar. Dolayısıyla FETÖ savar vazifesi gören mülki amirlerimiz, Bakanların peşinde dolaşmaktan işlerini yapamaz oldu!..

Fiemanillah