dore okulları
Malatya
29 Mart, 2024, Cuma
  • DOLAR
    32.37
  • EURO
    34.96
  • ALTIN
    2325.5
  • BIST
    9088.69
  • BTC
    69736.44$

Bir iyi bir kötü haberim var!

25 Mart 2022, Cuma 10:56
Bir iyi bir kötü haberim var!




Bu hafta size iki önemli haber vereceğim, ancak biri iyi, diğeri kötü, önce iyi haberi vereyim;

MASTÖB ve MAKON’un 22 Mart'ta, Yeşilyurt Belediye Başkanımız Mehmet Çınar’ın İstanbul’a gelmesi ve hemşerileriyle kucaklaşması için düzenlediği etkinliğe MAKADER Genel Başkanı olarak katıldım.

İstanbul’da faaliyet gösteren 120 dernek başkanı bu toplantıdaydı ve çok önemliydi, onun için öncelikle bu toplantıyı düzenledikleri için MASTÖB Başkanımız Nazife Öztürk ve yönetime teşekkür ederim. 

MASTÖB’ün bu şekilde birleştirici faaliyetler yapması tüm Malatyalı hemşerilerimize ve bizlere umut veriyor.

Bu birlik ve beraberlik içindeki manzarayı görünce Malatyalı olarak kendimi daha güçlü ve iyi hissettim.

Belediye Başkanımız Mehmet Çınar’a da teşekkür etmek istiyorum, ziyaretiyle bize hissettirdikleri için; gurbetteki Malatyalılar neler mi hissetti?

Gurbette olduğunuzda memleketten ağabeyiniz gelip de, tüm ailenin yanınızdada olduğunu, her zaman destek olmaya devam edeceklerini söylediğinde, aidiyet duygunuzun pekiştiğini hissedersiniz ya, işte öyle bir duyguydu hissedilen.

2002-2006 yıllarında Hollanda'da yaşıyordum, 2003 yılı diye hatırlıyorum, zamanın Dış İşleri Bakanı Abdullah Gül gelmişti. 

Türklerin Hollanda’ya gelişinin 40'ıncı yılını kutlama etkinlikleri için bulunuyordu ve bu gelişi oradaki tüm Türk derneklerini, sivil toplum kuruluşlarını bir araya getirmişti. 

Abdullah Gül oradaki Türklere yönelik motive edici konuşmalar yapmış, Hollanda’daki Türkler olarak yaşadığımız topluma daha çok entegre olmamız, daha güçlü ve etkili olmamız için gerek kişisel donanımlarımızı artırmamız gerektiğini, Milli birliğimizi korumamızı, birlikte olursak daha güçlü olacağımızı söylemişti.

Yeşilyurt Belediye Başkanı Mehmet Çınar’ın gelişi ve mikrofonu alıp konuşması o anımı hatırlattı. 

Başkan Çınar öncelikle göreve geldikleri 3 yıl içerisinde 77 proje yaptıklarını ve bunları yaparken genel ve katma bütçeden ekstra harcama yapmadıklarını ve borçlanma yoluna gitmediklerini anlattı.

Daha sonra "Birlikte Malatya ve Malatyalılar için neler yapabiliriz, bana projelerinizle gelin, birlikte yapalım" dedi. 

Evet, sadece hal hatır sormak için gelmemişti Başkan, birlikte proje yapmak istiyordu. 

Hollanda'da kaldığım süre içerisinde dikkat ettiğim konu hep bu olmuştur, Avrupa’daki belediyeler proje bazlı çalışır, herkes projesini hazırlar ve belediyelere sunar, eğer olumlu olursa belediye size maddi ve manevi destek verir.

Tecrübeyle sabit bir bilgidir bu, nihayetinde benim de 2003 yılında vermiş olduğum, kısa adı EDABO olan 'Ergenlik Dönemi Ana Baba Okulu' projem kabul edilmiş ve belediye uygulamam için destek vermişti, daha sonra metodiği çıkarılmıştı, şu anda da bazı belediyeler halen uyguluyor.

Ayrıca sıkça duymuşsunuzdur, AB projeleri için AB Komisyonu size maddi destek veriyor, yani gidilen yol çok doğru; Proje Belediyeciliği.

Bu tür faaliyetler toplumları birleştirir, işbirliği ve eşgüdümü sağlar, grupları toplumları daha da güçlendirir, yeniliklere açık girişimciliği artırır, insanın kendisini daha değerli hissetmesine neden olur, insanları ve toplumları çözümleyici düşünmeye sevk eder.

Geldik kötü habere;

Bu toplantı sonrası yapmış olduğum araştırmaya göre;

-İstanbul'da 418 bin Malatyalı olarak 8'inci sırada nüfus çokluğuna sahibiz,

-16 Milyonluk İstanbul’da 934 muhtarlıkta sadece 40 muhtarımız var,

-39 belediye başkanından 2 ilçe belediye başkanı hemşerimiz,

 -97 milletvekilinden de sadece 3 tanesi hemşerimiz.

Sizler nasıl buldunuz bu rakamları bilmem, ama ben çok yetersiz gördüm.

İnanıyorum ki saflarımızı sıkı tutarsak, birlik ve beraberliğimizi arttırırsak, daha çok sivil toplum hareketlenmesi sağlar ve daha çok proje hayata geçirirsek, sadece İstanbul'da değil, dünyanın her yerinde tanınır, Malatyamıza katma değer sağlarız.

Selam ve dualarımla.. 

www.makader.org