dore okulları
Malatya
25 Nisan, 2024, Perşembe
  • DOLAR
    32.49
  • EURO
    34.97
  • ALTIN
    2433.1
  • BIST
    9716.95
  • BTC
    64649.54$

Malatya'nın dünya markası: Karaciğer Nakli Enstitüsü

29 Ocak 2019, Salı 11:32

 

(SESLİ MAKALE)

 

Türkiye'de istikrarlı büyüyen ve gelişen önemli sektörlerden birisi de sağlık turizmi. Son yıllarda bu alanda özel teşebbüsler ve devlet eliyle dev yatırımlara imza atıldı. Peş peşe inşa edilen kamu hastaneleri dünya çapında üne kavuşarak yurt içi ve yurt dışından sayısız insanın derdine derman oldu. Bunların arasında en dikkati çekenlerden biri de ülkemizde ve Avrupa'da liderliğini koruyan Malatya İnönü Üniversitesi (İÜ) Karaciğer Nakli Enstitüsü. Müdürlüğünü Prof. Dr. Sezai Yılmaz'ın üstlendiği kurum, canlıdan canlıya eşzamanlı karaciğer naklinde Türkiye ve Avrupa'da 1., dünyada 2. Tüm yurdun ihtiyaçlarını karşılarken, yetiştirdiği doktorları da ihraç ediyor.

BİNLERCE KİLOMETRE ÖTEDEN GELİP DUA ETTİLER
Sağlık turizmi açısından güçlüyseniz, siyasi olaylardan pek fazla etkilenmezsiniz. Savaşta, barışta, depremde, doğal afette, her durumda insanlar ülkenizin yolunu tutar. Tedavi oldukları yere minnet duygusuyla da tatillerini de buralarda geçirir ve gönüllü elçi olurlar. Şifa şehri haline gelen Malatya'da bu anlamda bizlere büyük gurur veriyor. Öyle ki, (İÜ) Karaciğer Nakli Enstitüsü'nü seçen hastaların yüzde 20'si sınırlarımızın ötesinden. Gürcistan, Azerbaycan, Türki Cumhuriyetler, Sudan, Mısır, Lübnan, Yemen, Irak, Suriye ve Pakistan'dan ve binlerce kilometre öteden gelip Türkiye'ye dua edenlerin hikâyeleri herkesi duygulandıracak boyutta. 

“BU BİR BARIŞ PROJESİ”
Prof. Dr. Sezai Yılmaz, (İÜ) Karaciğer Nakli Enstitüsü'nü “bir barış projesi” olarak görüyor. Hakkari'de, Kurtalan'da, Şırnak'ta, Cizre'de çocuğunu kaybetme riski yaşayan baba iki saat içinde çocuğunu ameliyata sokabilip kurtarabiliyorsa devlete sadakât ve bakışı olumsuz yönde değişebilir mi?” sorusuyla da aslında anlamlı bir cevap veriyor.
        Sağlıklarına Malatya'da kavuşanlar arasında kimler yok ki? Pakistan'ın başkenti İslamabad'tan gelen Osama Ali, Yemenli Ahmet Halil Berit, Paris'te umduğunu bulamayan Fidan Tavra Hanımefendi'nin eşi, Almanya'da konulan kanser tanısıyla hayatı kararan Altan Akdemir, Filistinli doktor Halid Keba, Gürcistanlı emekli hemşire Tsiuri Rukhadze,  Kırgızistanlı Mukambai Kurmankozhoev, Azerbaycanlı Fuat Mamadov, Esed rejiminin İdlib'e bombalı saldırıları sonucu böbrekleri iflas eden Suriyeli Emina Delil ve diğerleri…

BÜYÜK BAŞARI HİKÂYESİ…
Nüfus sıralamasında en büyük 27. ve Türkiye ekonomisine yön veren birçok değerli iş insanının çıkış noktası olan Malatya'nın sağlıktaki markası da İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü. Türkiye'nin çok da farkında olmadığı bilimsel çalışmaları dünyada geniş yankı uyandırıyor. Birçok fakültesi olan İÜ'nün tıpta öne çıkan bir üniversite olduğunu hatırlatan Rektör Prof. Dr. Ahmet Kızılay, bunun nedeninin karaciğer nakli olduğunu söylüyor. Prof. Dr. Sezai Yılmaz yönetimindeki ekibin hem sayısal ve hem de hayatta kalma oranıyla başarı hikâyesi yazdıklarını vurguluyor.

HER GÜNE BİR AMELİYAT
2002'de başlayan karaciğer nakillerinde yılda 300 ortalamaya ulaşılıyor. Neredeyse her güne bir operasyon düşüyor. 1998'den beri organ nakli üzerine kafa yoran Prof. Dr. Sezai Yılmaz, “Önemli olan yaptığımız işin kalitesi” derken, hedefleri de açıklıyor: “Öncelikle sayıyı 500'e çıkarmak ve 450 nakille dünya birincisi olan Güney Kore'yi geçmek. İkincisi ise bilimsel araştırmalar yapan en önemli merkez olmak.”
        İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'nde şu anda 3 ameliyat aynı anda yapılabiliyor ki; geçmişte bu rakamların 5'e çıktığı dahi olmuş. Yani 5 verici ve 5 alıcıyla 10 masada birden çalışılmış. Prof. Dr. Sezai Yılmaz, arkadaşlarının fedakârlığından övgüyle bahsediyor: “Daha pratik olduk. Ameliyatı saat 14.00'te bitirdiğimiz de oluyor. Eskiden 24 saat sürüyordu. 5 gün hiç eve gitmediğim zamanlar oldu.”

CANKURTARAN MERKEZ…
Nakil anlamında özellikle karaciğerde rakipsiz olan İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü, ilik, kök hücre ve böbrekte çok başarılı. Pankreas için de yetki alınırken, ince bağırsakta Türkiye'de öncü merkezlerden. Kalp için de çalışmalar devam ediyor. Yüzde 65'i tamamlanan Onkoloji Hastanesi de en gözde ve güçlü merkezlerden olacak.
        2.5 aylık bebekten, 70'indeki hastaya kadar her yaş grubuna nakil yapabildiklerini hatırlatan Prof. Dr. Sezai Yılmaz, hayatta kalma oranının yüzde 90 seviyesine yükseldiğinin altını çiziyor. Tecrübesinden dolayı da Türkiye'nin her yerinden en zor vakalar, İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'ne yönlendiriliyor. Örneğin, Sakarya'da karaciğer komasına giren birini Ankara ya da İstanbul'a değil, Malatya'ya gönderiyorlar.

ABD VE AVRUPA'YA BİLGİ İHRACI…
Organ naklinde ileri merkezlerden profesörler misafir öğretim üyesi olarak İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'ne geliyor ve burada gördüklerini kendi çalıştıkları yerlerde uyguluyor. Bunlardan biri de Yale Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Organ Nakli Direktörü Prof. Dr. Şükrü Emre. İÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Kızılay ve İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Sezai Yılmaz'ın destekleriyle daha iyi yerlere gelineceğine yürekten inanan Prof. Dr. Emre, “Malatya ve nakil ekibiyle gurur duyuyorum. Hepsinin bilgisi, becerisi iyi. İÜ, üst düzey bir üniversite. Fedakârca halka hizmet veren bir kuruluş. ABD ve Avrupa olsun, birçok ülkeyle yarışacak durumda” cümlesini kuruyor.

PROF. DR. YILMAZ'DAN DÜNYAYA HEDİYE: MALATYA YAKLAŞIMI
İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'nde, Prof. Dr. Sezai Yılmaz'ın geliştirdiği bir ameliyat, dünyadaki tıp literatürüne “Malatya Yaklaşımı-Malatya Approach” rekonstrüksiyon tekniği olarak geçti. Bu sayede artık tüm nakiller her hastada yapılabilir hale geldi. Zorlukları aşmayı, komplikasyon riskini azaltmayı ve sağkalım oranlarını artırmayı amaçlayan “Malatya Yaklaşımı”nın sonuçları, prestijli tıp dergisi “Liver Transplantation”da da yayımlandı.
        1.776 karaciğer nakli hastasından, canlı vericili nakil yapılan 1.414'ü analiz edildi. “Malatya Approach”ta yer alanlarda uzun dönem sağkalım %84.6, genel sağkalım 1997 gün oldu. Diğer gruptakilerde bu oran %40 ve genel sağkalım 1.361 gün olarak gerçekleşti. Ayrıca İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü bünyesinde kurulacak Hepatoloji Laboratuvarı'nda, karaciğer nakillerinin sağlıklı donörler yerine diğer canlı türlerinden yapılabilmesi için çalışmalar yürütülüyor.

YILMAZ HOCA'NIN ALIN TERİ…
Temeli, 25 Temmuz 2013'te dönemin Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz'ın katılımıyla atılan ve 23 Ocak 2016'da açılışı gerçekleştirilen İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'nün bugünlere ulaşmasında Prof. Dr. Sezai Yılmaz'ın üstün gayretleri ve yoğun emeklerinin payı yadsınamaz. Yakın zamanda aynı adlı resmi dergisiyle okurlarına ‘merhaba' demeye hazırlanan İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü, 2018'de hangi organizasyonlara imza atmadı ki?

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ ETKİNLİĞE DOYDU
İşte; geçen yıl yapılan, konferans, sempozyum, ziyaret gibi çeşitli etkinliklerden sadece birkaçı…

  • İnönü Üniversitesi ve Giessen Üniversitesi iş birliğiyle “Karaciğer Naklinde Bilimsel Araştırma-5. İnönü ve Giessen Transplantasyon Günleri” konulu kongre.
  • Cezayir'den ülkemize gelen üniversite rektörleri ve üst yöneticilerden oluşan heyet, İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'nü ziyaret etti.
  • Türkiye Bilimler Akademisi heyeti ağırlandı.
  • İngiliz parlamenterler, İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü'nde.
  • İÜ Karaciğer Nakli Enstitüsü ve Karaciğer Nakli Derneği'nce Transplantasyon İmmunolojisi ve İmmunsupresif Protokolleri Kursu.
  • İÜ İlahiyat Fakültesi Zahid Aksu Konferans Salonu'nda ‘Karaciğer Naklinin Dünü-Bugünü-Geleceği' konulu konferans.
  • Ulusal Gastrointestinal Araştırma Kongresi 2.si, (İMAGİC2018), İÜ Kongre ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi.
  • İÜ, MİAD toplantısına misafir oldu.

ÖZETLE; İnönü Üniversitesi Karaciğer Nakli Enstitüsü'nden hareketle; Türkiye sağlık alanında derdine çare bulmak için artık yabancı ülkelere muhtaç değil. Anadolu insanı a aylarca büyük kentlerdeki hastane kapılarında ömür tüketmiyor. Bundan daha büyük bir mutluluk ve onur olabilir mi? Hepinize sağlıklı günler diliyorum.